|
|
Necmettin Türkoğlu Gözüyle
|
|
|
|
Tüm Yazıları
ShareThis
|
YENİLENEBİLİR ENERJİ " BİYODİZEL
03.12.2005
Necmettin Turkoglu |
|
Okunma Sayısı : |
6889 |
|
|
Oy Sayısı : |
3 |
|
|
Değerlendirme : |
5 |
|
|
Popülarite : |
2,39 |
|
|
Verdiğiniz Puan : |
|
|
|
|
|
|
BİTMEYEN ENERJİ BİYODİZEL VE ÇEVREMİZ İÇİN”
Enerji sanırım Âdem ile başladı. Boldu ve ucuzdu. Faydalı idi. Son yıllara kadar ihtiyaç kadar kullanıldı. Fazlası vardı. Ormanlar enerji kaynağı idi. Yaka yaka bitti. Kömür bulundu. Derken petrol. Hepside bana/bize insanımıza hizmet için vardı. Evrenimize faydası için. Bilgi çoğaldı. İnsanın rahat etmesi için makine, otomotiv, dijital teknoloji, uçak, ısıtma sistemleri soğutma sistemleri. İnsanımızın rahat için her şey hiçbir dönemde olmadığı kadar gelişti. Petrol gibi fosil yakıtlar anormalce tüketildi ve hala Tüketiliyor. Petrol çok değerli bir kimyasal madde bu madde Gelecek nesillerin istifadesine sunulmalıdır. Bu konuda verilecek tüm emek ve çabalar anlamlı ve manidardır. Çevre yönünden ele alınacak olunursa biyodizel fosil yakıtlara çevremizi daha az kirletiyorsa buna verilen önemde çok büyük olmalı. Bu evren hepimizindir. Bu evrene sadece AB ve ABD sahip çıkmak zorunda ya da zorunluluğunda değil. Pekâlâ, bizde bu çevremizi ve evrenimizi koruyabilir bu konuda ülkemizin arazi yapısı ve coğrafi konumu itibari ile dünya lideri olmaya yatkın ve uygundur. Ülkemizin soysa ekonomik yapısı da Enerji bitkileri tarımı-biyodizel üretimi ve tüketimi için uygun ve idealdir. Kur'an'ın önümüze koyduğu evrensel ilkelerden biri de şudur: İnsanın mutluluğu ve yücelmesi için iyi adam olmak yetmez, iyilik uğrunda eylemci adam olmak gerekir.
Şöyle deniyor:
"Halkı iyilik ve barış için gayret gösterenler olsaydı, Rabbin o kentleri/medeniyetleri zulümle helâk edecek değildi ya!" (K. 11/117)
Bu ayette söylemin ruhu olarak kullanılan sözcük 'muslih' (barışçıl, dirlikçi, iyilikçi gayret gösteren) kelimesinin çoğulu olan 'muslihûn' sözcüğüdür.
Aynı kökten gelen bir de 'salih' kelimesi var ki, Kur'an bunu barış ve iyiliksever insanın sıfatı olarak kullanır ve över. Ancak, Kur'an bize gösteriyor ki, bir ülke ve toplumun, hatta bir uygarlığın ayakta kalması, Salih insanlarla sağlanamaz; muslih insanlar lazımdır. Yani pasif barışseverler yeterli değildir; barış ve huzur için faaliyet ve gayret gösteren insanlar gerekir. Aksi halde, barışseverlerin (Salihlerin) varlığı, çöküşü engellemez. Yani barış ve iyilik sever olmak yetmez, barış ve iyilik için uğraşmak, gayret ve eylem sergilemek lazımdır. Bu da öncelikle aydınların, daha sonra da siyasetçilerin işidir. Aydın susar ve gerekeni yapmazsa siyasetçi de hesabını ona göre ayarlar ve önce suskunluk, sonra da çirkefe teslimiyet kader olur. Çünkü böyle bir durumda 'söz gümüşse sükût altın' olacağından susanların kazancı konuşanlardan çok olur. Dahası, konuşanların maruz kalacağı tehlike ve tehdit susanlarla kıyaslanmayacak bir düzeye çıkar; ürküntü ve korku egemen hale gelir. (Prof .Dr Yaşar Nuri Öztürk) Yazıdada belirtildigi gibi bu konuda cesur olma zamanı gelmiştir.Süreç ülkemiz için biraz sancılı geçebilir. Bu sorunlar hepimizin ve toplumumuzun çıkarına akıllıca çözümlenebilir niteliktedir. ARTIK MUSLİH OLMA ZAMANIDIR. Bu konu bu iş için başlangıç için bir şanstır. Bu vesile ile bende tüm bilgi ve birikimlerimi paylaşmak için bu makaleyi hazırlayarak tüm arkadaşlarımın istifadesine sunuyorum. Necmettin Türkoğlu Ziraat Mühendisi 0 532 393 47 15 www.betoser.com Diğer detaylı yazılar için www.turklider.org taki yazılarımı okuyabilirsiniz. 16.12.2005 http://www.turklider.org/TR/desktopdefault.aspx?TabId=391&smid=2598
BİYODİZEL TESİSİ KURMAYI PLANLAYANLAR İÇİN BİLMESİ GEREKEN ÖNEMLİ NOTLAR: II
YENİLENEBİLİR ENERJİ ( RENEWABLE ENERGY)
Daha önce yazmış olduğumuz biyodizel hakkındaki rapor gerekli ilgiyi gördü ve birçok kişi kurum ve kuruluşlarca kullanıldı. O günün şartlarında hazırlanmış olan bu yazı temel bilimsel ve teknik olarak geçerliliğini korumakla birlikte Gerek teknolojinin gelişmesi gerekse bizim yoğun çalışma deneylerimiz sonucu ile birikimlerimiz arttı. Bu konuda yeni kanun tasarı ve Pazar değerlerinin değişmesi sonucu bize gelen soruların şekli de değişti. Bu soruların cevapları ve yeni gündemi belirleyen konularla ilgili yazımızı yeniden güncelliyoruz. Bu arada Bize sorulan yenilenebilir enerji kaynakları hakkında biraz daha detay vereceğiz.
TEMEL ENERJİ KAYNAĞIMIZ GÜNEŞ VE HİDROELEKTRİK
Güneşin Oluşumu ile birçok teori vardır. Netice i itibarla Güneşin faydaları ile ilgili tüm görüşler hem fikirdir. Güneş ışıkları Yerküreye ışık şeklinde ulaşmakta ve bu ışık direk olarak bizleri ısıtmaktadır. Bu ışığın gelmesi ile alakalı dönüşü eğim acısı ile ilgili olarak mevsimler oluşmaktadır. Mevsim sıcaklıkları sıcaklık arasındaki farklar buharlaşmayı rüzgârı tozları oluşturmakta buna bağlı olarak yağmurlar oluşmakta ve deniz seviyesindeki ve diğer yüzeydeki sular buharlaşarak yukarı hareket etmektedir. Bu yukarı çıkışın enerjisi de güneştendir. Yüksek noktalara çıkan su buharları rüzgârlarla taşınmakta ve atmosferik Tozların tetiklemesi ile soğuk bölgelerden geçerken Yağmur veya kar şeklinde düşmektedir. Bu sular dereleri dereler çayları oluşturmaktadır. Bu akarsuların önüne bentler çekerek, barajlar yaparak sular toplanmakta ve Yükseklikten kaynaklanan Potansiyel farktan kaynaklanarak elektrik tribününden geçirilerek elektrik enerjisine dönüştürülmektedir. Bu yenilenebilir en temiz ve doğal enerji kaynağıdır. Bu yatırımlar karlı ve faydalı olup büyük yatırımlar gerektirir
RÜZGÂR TRİBÜNLERİ
Rüzgar tribünler, Hollanda gibi denize yakın yerlerde denizden karaya, karadan denize olan hava hareketlerinin yoğun olduğu bölgelerde yaygın olarak kullanılmaktadır. Profesyonel türbinler büyük boyutlu ve çok profesyonel sistemlerdir. Şanzımanları frenleme sistemleri, denge hesapları Mühendislik hesapları ile uzmanlık gerektiren ve tecrübe isteyen bir iştir. Ülkemizde Çanakkale civarı bu iş için uygundur. EİE bu konuda gerekli kurum ve kuruluşlara bilgi desteği verdiği gibi istenilen yerlere ölçüm sistemleri kurarak gerekli Ar-ge çalışmaları yapmaktadır (muhtemelen ücreti mukabil) www.eie.gov.tr Rüzgâr enerjisi için sürekli rüzgâr gereklidir. Rüzgâr olduğu zaman max fayda sağlamak için büyük güçte tesisler kurulmaktadır. Rüzgârın gücü ile rüzgârın hızı karesi ile orantılı olduğu için rüzgârın azalması kurulu güçten yararlanmayı çok azaltmaktadır. Rüzgâr olmadığı zaman ise bu tesisler enerji üretmediği için süreğen değildir. Rüzgâra güvenerek enerji politikaları oluşturmak risk taşır.
Yenilenebilir enerji ve temiz olması nedeni ile hava akımının en uygun olduğu yerlerde rüzgâr tarlaları oluşturulabilir. Bu tarlaların altında kalan Bölgelerde Kanola ve Aspir ekimi yapılarak maksimum fayda sağlanabilir.
Ege üniversitesi Güneş enerjisi enstitüsü bu konuda ve diğer yenilenebilir enerji konularında çalışmaktadır. Alternatif Enerji kaynak ları konusunda ise Doç Dr Mustafa Acaroğlu çok faydalı ve yeni bilgiler içeren tavsiye edebileceğim bir yayındır. Bu kitabı Üniversite kitabı satan kitapçılardan (Nobel Yayınevi) temin edebilirsiniz.
GÜNEŞ ENERJİSİ PANELLERİ VE GÜNEŞ PİLLERİ
Güneş enerji panelleri Güneş enerjisini sıcak suya çevirerek bu suyu kullanım suyu ve ısıtma suyu olarak kullanan basit kullanışlı ve yağın sistemlerdir. Ülkemizin güney kesimlerinde yaygın olup Yavaş yavaş tüm ülkemize yayılmaktadır. Yüzey alanının genişliği, absorsiyonun çok olmamsı nedeni ile siyah renk güneye yönelme yüksek kullanılan metalin ısı geçirgenliği, yüzey boyası ( portakal kabuğu gibi olması yüzeyi artırır ) verimlilik için gerekli unsurlardır. Panellerin arka tarafı iyice yalıtım edilmeli, Ön tarafına cam panel veya vakumlu tüp kullanılmalıdır. Güneş enerji panellerinin diklik açısı ısıtma hızı ile ilgilidir. Eğer kullanıcıya ani sıklıkla sıcak su kullanmak isterse paneller dik olmalı. Depodan su kullanacak ve fazla sıcak su kullanacaksa paneller yatık olmalıdır. Sıcak su kullanımında kullanım saati konusunda belirli bir yoğunluk varsa o saate göre ayarlanma yapılabilir. Mesela sıcak su sabah ve sabah saatlerinde kullanılacaksa güneydoğuya öğlen ise güneye aksam ise güney batıya çevrilebilir. Güneş enerjisinden en yüksek fayda güneş ışığının panele dik geldiği noktadır. Işığın en dik geldiği saatler öğle saatleri ve yaz aylarıdır. Genellikle bir gün önceden depolanan su kullanıldığı için max fayda sağlamak için öğle saatlerine göre ayarlanır. Genel temayül sabit ayar ve güney yönde 58 derece dikliktedir. En iyi güneş panelleri bitkileridir. Eğer bir araştırmacı güneş panelleri üzerine çalışmak isterse bitkilerin güneş ile olan davranışlarını takip etmektedir. Ayçiçeği dediğimiz yağ bitkiside güneşi takip etmesi nedeni ile bu iş için en önemli bitki modelidir. Ayçiçeği bitkisinin güneşi takip etmesine heliotropik özellik denir. Bu modele benzeyen heliotropik güneş panelleri yapmak mümkündür. Grek mekanik sistem karmaşası gerekse maliyeti açısından fayda fiyatı yüksek olduğu için pek fazla kullanımı yoktur. Genellikle araştırma amaçlı paneller bu şekildedir. Bu araştırma panelleri fotoseller yardımı ile güneşi takip etmekte ve güneş ışıklarının panele dik gelmesi için mekanizma motoruna bilgisayar sistemi ile yön vermektedir.
Güneş enerjisi panelleri Çevreyi kirletmemesi doğala uyumlu ve sessiz olması, ucuz olması bireysel ve entegre çalışabilmesi özelliği ile tavsiye edilmektedir. Verimlilikleri %5-7 arasındadır.
Güneş enerjisi pilleri de son zamanlarda yaygınlaşmaktadır. Ucuz enerji elde etmek temel amaç değildir. Enerji nakil hatlarının olmadığı yerlerde gemi dağ evi uzay gibi yerlerde vazgeçilmezdir. Çevreyi kirletmememesi, tatil evleri ve yat gibi yerlerde sessiz olması (jeneratöre) göre çok sessiz olması nedeni ile idealdir. Maliyetleri yüksektir. Büyük güç gerektiren işlerde tercih edilmezler. Kullanımı yaygınlaşmaktadır.
HİDROJEN ENERJİSİ (halkça tutulması ve gelecek açısından )
Hidrojen yakıt pilleri 1940 yıllardan beri Uzay araçları teknolojisinde kullanılmakta idi. Bu Konuda ünlü bir Türk bilim adamı Nejat Veziroğlu tarafından 1950 li yıllarda bu yakıtın gelecekte araç yakıtı olarak kullanılabileceğini telaffuz etti. Bu söylem o günlerde ütopik görünüyordu. Petrolün ucuzluğu araç motorlarının akaryakıtlı olması buna engeldi. Teknoloji ve bilgi tamamen petrol ve türevleri üzerine gelişiyordu. 70 li yıllardaki petrol krizi tüm alternatif enerjilere ilgiyi artırdı. Bu ilgi üzerine biyodizel çok yoğun olarak araştırıldı ve uygulama noktası buldu. Hidrojen enerjisi için ise ivme kazandı.
Daha ileriki yıllarda Petrol firmaların hidrojene karşı geldiler. Teknoloji gelişti. Tüm petrol rezervlerine ulaşılmaya başlandı. Uzaya gidildi ve uzay fotoğrafları çekilerek petrol yatakları tespit edildi. Uzay da yapılan optik çalışmalar neticesinden transistor den chip üretimine geciş hızlandı. Elektronik cihaz ve bilgisayar sistemleri geliştirildi. Uzay ile telekomünikasyon hızlandı. Bilgisayarın silisyuma dönüşmesi ile bilgisayarlar küçüldü hızlandı maliyetleri hızla düştü. Petrol aramaları kolaylaştı ve yoğunlaştı. Başta Amerika ve Arap yarımadası olmak üzere binlerce kuyu açıldı. Petrolün biteceği anlaşıldı. Bir taraftan da Petrolün değerli bir kimya ürünü olduğu fikri benimsenerek yüksek sesle dile getirilmeye başladı. Petrol yakılarak tüketilecek kadar basit bir kimyasal ürün olmadığı anlaşıldı. Petrol çok uzun yıllar sonucu oluşmuş fosil bir evrensel değerdir. Bu değer en az ve tasarruflu kullanılarak gelecek nesillere aktarılmalı ve bu dünya mirasından gelecek nesillerde faydalanmalıdır.
Uzaydan çekilen fotoğraflarda 80 li yıllarda ozon tabakasının delindiği tespit edildi. Yoğun tartışmalar başladı. Bunun sebeplerinden bir taneside fosil yakıtlardan kaynaklanan sera gazlarının olması tüm çevrebilimcileri ve duyarlı insanların ilgisini yenilenebilir enerji kaynaklarına yöneltti.
Bu balgamda petrolün azalması çevre kirliliği ve gelişen teknoloji bir araya gelince Ütopik gibi görünen Hidrojen enerjisi Geleceğin enerjisine aday oldu. Enerji firmaları hidrojen enerjisi ile ilgili ar-ge çalışmalarını hızlandırdı. Prototipler üretildi. Şu an dünyanın pek çok noktasında hidrojen enerjili araçlar var.
Öngörüler o ki gelecekte hidrojen enerjisi pastadaki payını hızla artıracak. Hidrojen enerjisindeki başlıca sorunlar şunlardır.
*depolaması zordur. Büyük hacimler ister. Bu da depo ağırlığı yaratır.
*mevcut teknoloji ve bilgi birikimi akaryakıtlar üzerine yoğunlaşmış olduğundan çok çalışmaya ve ar-ge ye ihtiyaç vardır.
*dünyada yaklaşık 1 milyar olan motorlu araçların adaptasyonu zor hatta imkânsızdır. Köklü bir reform gerektirir.
*yakıt satış ağları yoktur. Sil baştan yeniden yapılanma gerekecektir.
*Hidrojen üretme teknikleri ve santraller yetersizdir.
*Hidrojen üretim maliyeti şimdilik yüksektir.
*Hidrojen yakıtı ve yakıt pili üreten firma sayısı çok azdır.
*gerekli yatırımlar az olduğundan yakıt pilleri vb maliyetleri yüksektir.
*sektörde rekabetin oluşacak sürecin başlamamsı gerçek fiyat hakkında fiyatlar belli değildir.
Türkiye bu konuda çok şanslıdır. Dünya hidrojen birliği ve çalışma laboratuarı olarak İstanbul un seçilmesi bu konuda Türkiye, Türk araştırmacıları ve sektörler açısından zaman kaybedilmeden değerlendirilmesi gereken bir şanstır. Hidrojen üretilmesi ve kullanılabilmesi için de bir enerji ihtiyacı vardır. Esas birincil enerji kaynağı gelecekte ne olacaktır. Bu konuda değişik görüşler vardır. Hidrojen üretimi sudan yapılması düşünülmektedir. Hidrojen sülfür de hidrojenin ayırmak açısından avantajlıdır. Bu su Karadeniz in uygun derinliklerinden çıkarılarak reaktörlerde ayrıştırılıp ucuz hidrojen üretmek yoluna gidilmesi düşünülmektedir.
Hidrojen enerjisi merkezinin İstanbul olması konusunda Prof Dr Nejat Veziroğlu Hocanın Geçmişten gelen gayret çalışma sonucu olmuştur.
BOR
Bor, dünyanın en zengin yataklarının ülkemizde olması sebebi ile söylemsel olarak tüm halkımız tarafından duyulmuştur. Yapılan açıklamalarda petrole alternatif gibi gösterilmek gibi yanlış bir kanaat oluşmuştur. Bor bir enerji kaynağı değildir. Bor hidrojen enerjisini depolayabilen en iyi elementtir. Hidrojenin avantajlarının yanı sıra depolama sorunu en temel sorun olarak gözükmektedir.
Hidrojeni kimyasal olarak depolayabilme kabiliyetinde olan Bor hidrojen enerjisinin gelişimine paralel gelişerek önemi artacaktır. Bor başlı başına bir yakıt değildir. Bora olan bu ilgi tüm araştırmacıları Bor konusunda çalışmaya itmiş ve Bor konusunda bir görevdeşlik yakalanmıştır. Bu görevdeşlik etkilerini basında da göstermektedir. Bu rüzgâr ile Türk siyaseti ve müteşebbisi bu konuda araştırmalara hız vermeli ve bu zenginliğimizi değerlendirmelidir. Bor bundan başka birçok sanayide de kullanılmaktadır. Hayale kapılmadan Bor u kurtarıcı gibi görmek yerine Bor konusunda emek yoğun çalışılarak kademe kademe ve sabırla bu zenginlikten faydalanmak gerekir.
BİYOYAKIT (Biyokütle )
BİYOYOKIT NEDİR?
Biyoyakıt ,Biyodizel,biyobenzin,(ethanol) ve biyokütle (odun ,tezek gibi) yakacaklara denir.Bunlar yenilenebilir,geri dönüşümlü,çevreyi kirletmeyen enerji kaynaklarıdır.
Biomas:
Bitki sap ve samanları talaş odun parçalarının preslenerek mütecanis bir şekle getirilerek yakıt olarak kullanılmasıdır. Bu sap ve samanlar Countini sistem preslerle preslenerek değişik ölçülerde preslenir. Pelet şeklinde veya ince uzun 5 cm çapında oduna benzer şekillere getirilir. Bu parçalar sobalarda ya da konveyör yardımı ile büyük yakıt sistemlerinde kullanılır. Kükürt bakımından düşük olduğundan yüksek kükürtlü kömürlerin harmanlanmasında kullanılır. Bu sap ve samanlar preslenirken daha sonra istif ve stoklarda dağılmamalıdır. Bunu sağlamak için uzmanlarca presleme gücü hesaplanmalı ve kireç, melas, su gibi bağlayıcılar kullanılmalıdır.
ODUN VE ENDÜSTRİ BİTKİLERİ ARTIKLARI :
Odun bilindiği gibi yakıt olarak kullanılmaktadır. Odunlar kendi arasında kalori değerlerine sahiptir. Genellile sahil şehirlerinde direk yakacak olarak kullanılır. Kömüre tutuşturucu olarak ta kullanılır. Taş fırınlarda ekmek pişirmekte enerji ihtiyacını karşılamak içinde ülkemizde yaygın olarak kullanılmaktadır.
Özellikle endüstri bitki artıkları yakacak olarak kullanılabilir. Protein değeri düşük ve selülozca zengin sert yapıdaki artıklar ve bitki sapları yakıt olarak kullanılır. Haşhaş kapsülü Afyon alkaloit fabrikasından yaklaşık 20 bin ton çıkmaktadır. Pamuk sapı ayçiçeği sapı ve dane mısır sapı yakacak olarak kullanılmaktadır.
Piroliz:
Bitki sap ve samanlarının, orman artıklarının veya peyzaj amaçlı arazilerden biçilen cimlerin kapalı ortamda yüksek ısı altında tutularak Gazlaştırmasına denir. Gazifikosyon da denilen bu yöntemle gaz elde edilerek gaz türbinlerinde elektrik enerjisine çevrilir.
BİYOBENZİN:
Biobenzin, buğday şekerpancarı, patates ve mısır gibi bitkilerden elde edilen benzinli motor yakıtıdır. Brezilya da şeker kamışı ile uygulaması olup Türkiye de de 1 tesis mevcuttur. Biobenzin işi Fermantasyon reaktörü ve bakterili bir ortam olup canlı ve işletilmesi zor yatırımı ağır bir sistemdir.
*ETONAOL: Etanol organik maddelerden elde edilen mayalanma sonucu oluşan bir alkoldür. Bu alkol susuzlaştırılarak yakıt olarak tüketilir.
*METANOL: Metanol, metil alkol dediğimiz kömür koku veya doğalgazdan üretilir.
ETİLESTER: Biyodizel üretimi eğer etil alkol ile yapılırsa buna etil ester denir. Dizel aracı yakıtıdır. Etilalkolün maliyeti yüksek olduğundan dolayı pek uygulanmaz. Etil alkolün bol olduğu (şeker kamışından) brezilya gibi ülkelerde kullanılmaktadır.
METİLESTER: Metilester biyodizel olarak bilinen dizel araç yakıtının bilimsel adıdır. Dünyada biyoyakıtlar içerisinde en yaygın olarak kullanılır.
BİYODİZEL :
Biyodizel, genellikle bitkisel yağlardan (kanola yağı, aspir yağı, soya yağı, pamuk yağı ayçiçeği, ve palm oil)bunun yanı sıra bitkisel atık yağlardan (evsel atık yağ - endüstriyel atık yağ askeri yemekhaneler, üniversite yemek haneleri vb tüketimlerden kaynaklanan atık yağlar) hayvansal yağ (mezbaha, balık yağı, tavuk yağı gibi ) trans esterifikasyon yöntemi ile üretilen dizel araç yakıtına verilen addır.
Tarihsel gelişimi kısaca Rudolf Diesel tarafından üretilen ilk dizel motor bitkisel yağ ile çalışıyordu. Daha öncelercide kandil yağı olarak kullanılıyordu. Ülkemizdeki ilk denemeleri Atatürk AOÇ de 5000 dekar tarımsal arazide tarla sürdürerek yaptırmış ve gerekli raporu devletin arşivlerine koymuştur.
1970 lerdeki petrol krizi ile birlikte Avrupa da Biodizel araştırmalarımıza hız verilmiştir. Son yıllarda da baş gösteren küresel ısınma ve Kyoto protokolü gereği gelişmiş ülkelerde Biodizel işi önem kazanmıştır. Petrol fiyatlarının 60 dolar seviyesine çıkması yine Biodizel üreticilerine hız vermiştir. Petrolün 50-70 yıl sonra biteceği kuvvetli muhtemel olan bilimsel gerçektir. Gelecekte taşıt enerjisinin iki konuda gelişeceği öngörülmektedir. Hidrojen ve Biodizel. Hidrojen enerjisi yeni büyük yatırımlar ve araçlarda köklü değişiklikler gerektirir.Oysa biodizel kısa vadede motorda hiçbir değişikliğe gereksinim duymayan, çevreci bir dizel araç yakıtıdır.Enerji sektöründe en popüler sektör olacaktır. Üretim grafiklerinin hızla yükselmeside bunu destekliyor.
Türkiye de ise akaryakıtın üzerindeki aşırı vergiden kaynaklanan yüksek fiyat Biodizeli hiçbir ülkede görülmeyecek kadar cazip kılmaktadır.
Biodizel in satışı için gerekli ilave hiçbir desteğe ihtiyaç yoktur. Sadece yasal eksikliklerin tamamlanması, lisan verilmesi TSE standardının oluşturulması ve satışın serbest bırakılması gerekir.Henüz TSE standardı oluşmadığı gibi yasal eksikliklerde devam etmektedir.
Ülke ekonomisi ve tarımı açısından, cari açık ve ithalatın azaltılması açısından ise yağlı tohumların ekimi, tanıtımı eğitimi alımı, teşviki gibi konulardaki hat safhadaki kargaşanın acilen çözülmesi gerekir. Ülkemizde yağlı bitkilerin tarımı Ayçiçeği üzerine yoğunlaşmıştır. Buna alternatif olarak Kanola bitkisine gerekli önem acilen verilmelidir. Kanola bitkisi yüksek verim, yağ kalitesi, yüksek yağ oranı, tarım kolaylığı ve küspesi acısından önemlidir.
Bunun yanı sıra ekimi hasadı toprak ve iklim isteği acından profesyonellik gerektirmektedir. Türkiye de sulu tarımdan başkası olumsuz netice vermektedir. Yani sulu araziler için uygun olduğu için diğer sulu tarım bitkileri ile rekabeti biraz sıkıntılıdır. Kanola eylül ayında Kışlık Nisan ayında yazlık olarak yetiştirilir. Aspir bitkisi Biodizel kalitesi çok iyi olup, kıraç ve verimsiz arazilerin yegâne bitkisidir. Kıraç araziye sahip geniş ve verimsiz arazilerde mutlak ürün verebilmekte olup kurak hava şartlarına dayanabilen enteresan bitkidir. Biodizel kalitesi çok iyi olan bu bitkinin üzerine acilen gidilmelidir. Pamuk yağıda ülkemiz için önemli bir Biodizel hammaddesi olup orta kalitedir.
Biodizel deyince akla ilk olarak yaz biodizeli ve kış biodizeli gelmelidir.
Yaz biodizeli Palm, pamuk (fiyatı ucuz) baharlarda soya orta değerde Kışın ise mutlaka Kanola ve Aspir olmalıdır.
BİYODİZELİN DÜNYADAKİ DURUMU:
Almanya, Avustralya, İtalya basta olmak üzere Tüm Avrupa ve Amerika da Biyodizel üretimi ve tüketimi hızla çoğalmaktadır. Geçtiğimiz yıl Almanya 2 milyon tona ulaşmış olup halen yeni tesisler kurulmaktadır. AB sürecinde ve Kyoto protokolüne göre % 2 , 2010 yılında da % 5,75 biyodizel (biyokütle) kullanmasının mecburi olması öngörülmüştür.Bu durum AB ülkelerininde talebini artıracak ve ihracı mümkün olacaktır.EN 14214 Avrupa standardı olup bu standarda uygun Biodizel üretilmesi mecburiyeti vardır.
Biyodizel in Dünyadaki Öngörüleri :
Önümüzdeki yıllarda biyodizele olan arz ve talep giderek artmaktadır.
Biyodizelin Türkiye deki geçmişi durumu :
Türkiye de biyodizel 1995 li yıllarda ufak çaplı ve ticari amaçlı olarak üretilmeye başlamıştır.
Kanuni Durum:
Ülkemizde Sözleşmeli Tarım Modeli Uygulaması? Ve kanola ekiminin arttırılması çalışmaları, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı? nda da? Yağlı Tohum Bitkilerinin Alternatif Alanlarda Değerlendirilmesi? Çalışmaları da sürdürülmüştür. Yasal çalışmalar PİGM koordinasyonundaki bir kurul bünyesinde geliştirilerek 5015 Sayılı ?Petrol Piyasası Kanunu? Kapsamında tanımlanmıştır. Bu kanun, 20 Aralık 2003 tarihli 25322 Sayılı T.C. Resmi Gazetesi? nde yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Biyomotorin kanunda Madde 2 ? 7?de tanımlanmaktadır. Bu madde? Akaryakıtla Harmanlanan Ürünler: Metil tersiyer bütil eter (MTBE), Etanol v.b. (yerli tarım ürünlerinden denatüre üretilenler ile biyodizel hariç) akaryakıt ile eşdeğer vergiye tabi olan ve olacak ürünleri ifade etmektedir. Böylelikle BİYOMOTORİN akaryakıt ile eşdeğer vergiye tabi olmaksızın tanımlanmakta, yerli kaynaklardan biyodizel üretimi teşvik edilmektedir
Bu kanuna göre Biodizel Harmanlama işi Ana dağıtıcı lisansı almış firmalara verilmiştir.Ana dagıtıcı lisansı almak için EPDK YA BAŞVURMAK VE 50 000/ton Yıl malı satmayı taahhüt ederek gerekli yasal işlemleri yerine getirilmesi gerekmektedir.Daha önceden lisan almış firmalar başvuru yaparak biyodizel satmak istediğini bildirip bu ürünü de ürün listesine aldırmalıdır.
Yeni çıkması düşünülen kanunda Biyodizel dağıtım lisansı almak için bu rakam 30 000 ton/ yıl olacaktır. Ve Lisans ücretinden muaftır. Biodizeli saf olarak satılabilineceğine dair bir görüşte vardır. Bu görüşe göre harmanlama işi ana dağıtıcılar yapar. % de 100 biodizeli üreticiler faturalı olarak satabilir görüşüdür. Biodizel tesisi kurmak ve işletmek için bir üretici lisans zorunluluğu yoktur. TSE Standardı oluşmuştur. TS EN 14214 Adı altında bir standart çıkmıştır. Bilinmesi gerekli bir durumda Biodizel amaçlı bitkisel yağ ithal edilmesinde gümrük indirimi uygulanmaktadır. Biodizel den ÖTV alınmaz, yerli üretilen Biodizel alınmaz ibaresi ile bazıları Türkiye de üretilmesi gerekir, bazıları ise ham yağ getirebilir Biodizel in Türkiye de üretilmesi yeterlidir yorumunu yapmaktalar. İthal ürün olarak Biodizel getirilirse ÖTV alınır. Atık yağlardan üretilen biyodizeldende ÖTV vergisi alınması planlanmaktadır. Bu da yanlış bir uygulama olacaktır. Biodizel de Kdv % 18 dir. Yeni hazırlanan taslak kanuna göre Kanola vb üretim yapan çiftçilerin ürettiği üründen kendi ihtiyacı kadar olan Biodizel den KDV alınmayacaktır. Şeklinde bir hazırlık vardır. Kurulacak tesiste Çet raporu vb belgeler istenecektir. Alkol alımı ruhsata tabii olup Kapasite raporu ölçüsünde alınabilmektedir.
Yeni taslak kanundaki öngörüler özetle:
*Yerli tarım ürünlerinden üretilecek hammadde (yağ) ÖTV den muaf tutulacak. *İthal hammaddeden ÖTV alınacak. *Atık bitkisel yağlardan ÖTV alınacak (Komik) *EPDK dan üretim lisansı alınacak. *TS EN 14214 STANDARDINA UYGUN OLACAK. TSE mecburi olacak. *Satış için EPDK dan LİSANS ALINACAK 30 000 TON /YIL *Mevcut Akaryakıt lisans sahipleri başvurarak ürüne biyodizel ismini ekletecek. *Kendi ihtiyacını karşılamak için Biyodizel üretenler kendi üretim yapabilecek. *Üreticiler ana dağıtıcılara satacak ana dağıtıcılar bayileri aracılığı ile biyodizeli satacak. *Biyodizel üreticileri 3 aylık üretim planlamalarını önceden EPDK YA BİLDİRECEK. gibi konuları içermektedir.
İthal hammadde fiyatları:
2004 yılı kanola
763.85 mayıs 811.16 779.92 756.19 703.49 661.22 653.94 785.07 2005 636.85 ocak 643.50
CANOLA OIL AVERAGE PRICES - updated May 31, 2005 CDN. $/TONNE - CRUDE DEGUMMED OIL, F.O.B. VANCOUVER* * Note: April 1983 - July 2000 F.O.B. PLANTS; August 2000 to Present F.O.B. Vancouver Source: Cereals & Oilseeds Review - Statistics Canada
CIF
Soya 530 USD
Kanola 700 USD
Palm oil 450 USD
Ayçiçegi 830 USD
kdv ler dâhil edilmemiştir.
İTHALATTA ödenecek Fon ve Vergiler
GÜMRÜK VERGİSİ
KDV VERGİSİ
LİMAN GİDERLERİ
ANALİZ ÜCRETİ (AKREDİTE LABARATUVAR VEYA ÜNİVERSİTEDEN)
KONŞİMENTO
İTHALAT AÇISINDAN: KANOLA:
Kanola bitkisi yağ Fransa, Almanya, Romanya, Bulgaristan Ukrayna, Amerika ve en çok Kanada olmak üzere Brezilya, Arjantin ve Çin de üretilmektedir. Türkiye de üretimi yavaş yavaş artmaktadır.
SOYA :
Soya Amerika da çok yağındır. Brezilya ve Arjantin dede tarımı vardır. Türkiye de de tarımı yapılabilmektedir. Soya tarımının karlı olabilmesi için soyayı bütünleşmiş tesislerde işlemek gerekir. Soya yağ oranı bakımından %15-20 arasındadır. Yağ oranı açısından çok önemli değildir. Soya bitkisinin geniş alanlarda ekilmesinin sebebi protein açısından zengin olması ve soyadan gerek endüstri için özel hammaddeler gerekse gıda tüketimi açısından et süt vb yiyecekler üretilebilmesidir. Soyayı sadece yağ ve küsbe amaçlı olarak ekilirse karlı olmaz. Soyayı bütünleşmiş tesislerde işleyerek birçok madde sentezlenmeli. KARL8ILIK İÇİN BU ŞARTIR. Amerika soya tarımı çok yaygın olup gerek tohum açısından gerekse standart tarım açısından çok iyi bir noktadır.
PALMOİL:
Bu bitki Malezya da yoğun olarak üretilmekte ve dünyaya buradan dağılmaktadır.
YERLİ HAMMADDE : Hayvansal yağlar: İç yağlar: Mezbahalardan çıkan hayvansal iç yağlar,kuyruk yağları ve kemikten elde edilen yağlardan biyodizel elde edilebilir.Bu yağlar asit ile muamele edilerek sıvılaştırıldıktan sonra gliserin ayırma işlemine geçilir . Balık yağları: Balık yağları ucuz ve bol olan yağlardır. Bu yagdan biyodizel üretilebilmektedir. Kokusu ağırdır. Esterleşmeden önce asitle muamele edilerek zenginleştirme yapılmalıdır. Bitkisel yağlar:
KANOLA TARIMI NASIL YAPILIR?
Kanola Amerika Kanada ve Avrupa devletlerinde yoğun olarak tarımı yapılan ÜLKEMİZİNDE tüm bölgelerinde çok rahat yetişebilen bir yağ bitkisidir.Yağ oranı % 42 olan bu yağ bitkisi en sağlıklı yemeklik yağlardan birisidir.Son yıllarda da ülkemizde tarımı yapılmakta ve marketlerde satılmaktadır.Kolza adı ile de bilinen bitki erusik Asit olarak 00 dır.
Kanola ne zaman ekilir?Kanola kışlık ve yazlık ekilebilir..Kışlık ekimlerde verim daha yüksektir. Yazlık ekimlerde ise 3 defa su verilmesi gerekir. Orta Anadoluda kışlık ekimler en geç 15 Eylüle kadar ekilmelidir. Yazlık ekimler ise bölgenin son donlarından sonra ekim yapılır 25 Nisan 10 Mayıs arasında. Ekonomik bir kanola tarımı için kışlık ekim tavsiye edilir. Mutlaka 15 Eylüle kadar ekim yapılmış ve 25 Eylülde çıkışın olması gerekir. Kanola tarımının en önemli püf noktası ekim tarihinin geciktirilmemesidir. Donlar başlamadan rozet yaprak dediğimiz 4-5 yaprağın tamamlanması ve kökün derine inmesi ve büyüme konisinin toprağın altında oluşması gerekir.
Toprak hazırlığı nasıl olmalı?:Kanola için gayet ince bir toprak hazırlığı gerekir.Ekimi yoncaya benzer.Ekimden önce topak sulanarak tava ekilmeli yada ekimden sonra yağmurlama ile sulama yapılarak çıkış sağlanmalıdır.Eğer toprakta çimlenme olacak kadar nem varsa sulamaya gerek yoktur. 10 gün içinde çıkış olmamışsa mutlaka yağmurlama sulama yapılmalıdır. Ekimden 10 gün önce dekara 200 gr ot ilacı atılır.(Fasulye kulanılan)ekmeden önce atılan ot ilacı 1_2 gün önceden tarla sulanırsa ilaç daha etkili olur. Bu ilaç şişmiş olan yabancı ot tohumlarını öldürür.( Trifluralin )
Kanola tohumu nasıldır? Kanola tohumu 2-3 mm çapında siyah renkli tam yuvarlaktır.Tescilli çeşitler genellikle ilaçlı ve boyalıdır. Kışlık tescilli çeşit olan ( monsanto) Bristol sentetik (melez) bir çeşit olup kurşuni bir renktedir. Ülkemizde kullanılan tescilli bir çeşit olup temini kolaydır. 1 dekara yaklaşık 700 gr tohum atılır.2002 yılında fiyatı11 000 000 TL/ KG dır. Ekim ne ile ve nasıl yapılır? Ekim buğday mibzeri veya pnomatik mibzerle yapılabilir. ekim 3-4mm derinlikte gayet yüzlek olmalıdır. Buğday mibzeri ile ekim yaparken ayar miktar ayarı en düşük tırnağa alınır. 1 göz açık 2 göz kapalı alacak şekilde ayarlanır. yani sıra arası mesafe 25- 30 cm sıra üstü ise 10 -15cm tavsiye edilir. Bitki geniş dallanan bir bitkidir. Yaklaşık 1-1,5 metre boylanır. Gübreleme nasıl yapılır? Gübreleme ekimle birlikte dekara 15-20 kg DAP atılır. Kükürtlü gübreler tercih edilir. İlkbaharda da 10 kg /dekar Amonyum sülfat verilir. Sulama gerekirmi? Kanola Bitkisi sulamadan yetişebilen bir bitki olmasına karsın ilk çıkışın erken olması gerektiği için çimlenme yoksa mutlaka sulanmalıdır. Çıkış 25 Eylüle kadar olmuşsa sulama gerekmez. Çıkış 15 Ekiminden sonra olmuşsa muhtemelen donma riski yüksektir. İlkbaharda sulama ihtiyacı yoktur. Fakat yapılacak 1 sulama verimi artırır. İlaçlama gerekirmi? Kanola için ilaçlama yapılmaya gerek yoktur. Ekimden önce yapılan yabancı ot ilaçlaması yeterlidir. Dekara 200 gr trifluralin% 48 e.c. kullanılır. Kanola nın ülkemizde hastalığı yoktur. Bitki gelişimi nasıldır? Kanola bitkisi ekimden kısa bir sonra çıkış yapar.2 yapraktan sonra ortadan 3 ve 4 yapak çıka kışa 6-7 yapaklı girmesi gerekir. Kışa ne kadar güçlü girerse donma riski o kadar az olur. İlkbaharda havaların ısınmasıyla çok çabuk gelişen bir bitkidir. Tüm yabancı otları hemen bastırır. Sapa kalkma ile birlikte çiçek tomurcukları oluşur. 100 e yakın çiçek kümesi oluşur..Tarlada en erken çiçek açan bitkidendir. Bir taraftan çiçek dallanırken bir taraftan koltuklardan yeni çiçekler açar. Tarla adeta sapsarı olur bütün arı ve böcekler kanola tarlasına dolar. Arıcılık içinde ideal bir bitkidir. Daha sonra harnuplar oluşur. İnce fasulyeye benzeyen bu meyveler yeşil renklidir. Bir bitki 1- 1,5 metre boylanabilir ve 50 cm çapa ulaşır. Mayıs sonuna doğru sararmaya başlayan harnuplar hasada yaklaşır. Bitkiden yaklaşık 2000 yeni tohum oluşmuştur. HASAT NASIL YAPILIR? Hasat buğday biçerdöveriyle hiçbir değişiklik yapmadan yapılır. Kontür- kontürbatör ayarı 3 cm ye ayarlanır yaklaşık 500 devirde alt elek tamamen kapatılarak yapılır. Harnuplar tamamen sararınca hasat yapılır.Yavaş hasat yapılmalıdır. Hasad gecikirse harnuplar çatlar ve kanola tohumları kendiliğinden düşer. Hasad gecikmişse sabahın erken saatlerinde yapılır. VERİM NE KADAR ? Verim dekar dan ortalama 200 kg dır. İyi bakılırsa 400 kg kadar çıkar.2000 yılının fiyatı 400 000 TL ila 500 000 TL./kg arasındadır. DEVLET TEŞVİĞİ NE KADARDIR?Devlet teşviki 1 kg için 130 000T.L.(2005 yılı)Ekim yapılınca il veya ilçe tarım müdürlüklerine müracaat edilir ve hasattan sonra devlet tarafından belirtilen tarihlerde teşvik ödenir. ÜRÜN KİMLERE SATILIR? Ürünü devlet olarak Karadeniz birlik alır özel sektörden yağ fabrikaları da alır. Kurulan Birçok biyodizel firması da ürünü almaktadır.Kanola dan 1. sınıf yemeklik yağ üretilebildiği gibi sanayi hammaddesi ve biyodizel üretilir . YAKLAŞIK % 35-50 BİYOMOTORİN ÜRETİLEN BU BİTKİDEN 1 dekardan 100 litre biyodizel üretmekte mümkündür.
ASPİR:
Aspir bitkisi ülkemizin her yerinde yetişebilecek 50-cm boyunda dikenli bir bitkidir. Tohumları beyaz renkli olup küçük ayçiçeğine benzer. İlkbaharda ekimi yapılır. Yaklaşık 150 günlük tür. Dinçer adlı çeşidin verimliliği yüksektir. Bunun yanı sıra başka çeşitlerde vardır. Anadolu tarımsal araştırma enstitüsü bu konuda çalışmaktadır.
Aspir bitkisi kıraç ve verimsiz bölgelerin yegâne bitkisidir. Taşlık kumsal kıraç her yerde yetişebilir. Sulama ve çapalama yapılırsa verim daha yüksek olur. Dekar verimi 80-250 kg dır.Yağ oranı % 26-35 arasında değişmektedir.
Kırmızı turuncu çiçekleri vardır. Bu çiçeklere yalancı safran adı verilir. Baharat olarak pilava renk vermek amacı ile kullanılır. Zerde tatlısının rengini veren gerçek safrandır. Aspir çiçekleri de ucuz olması nedeni ile safran yerine kullanılmaktadır.
Aspir bitkisinin yağı acık renkli bir yağdır. Vücut için masaj yağı olarak ta kullanılır.
Biyodizel üretiminde kullanılacak kaliteli bitkilerdendir. İyot sayısı açısından biraz sıkıntılıdır. Bunun tersi olarak ta donma noktası -11 olarak kaliteli bir bitkidir. Ürün rengi açısından berrak ve nettir.
PAMUK
Pamuk bitkisi temelde dokuma amaçlı olarak ekilir. Ülkemiz de dünyanın en büyük pamuk üreticilerinden birisidir. Bu tarihten gelen bir geleneğimizdir. Geçmişte ordumuzun büyüklüğü, askerimizin dokuma ihtiyacı fazla olduğu için pamuk tarımı teşvik edilmiş ,pamuk tarlalarından vergi alınmamıştır. Bu durum pamuk tarımına yöneliş artırmış ve halkımız pamuk tarımını öğrenerek pamuk tarımı kültürü gelişmiştir.
Bu birikime Nazilli Tarımsal araştırma enstitümüzün gayretleri sonucu geliştirilen çeşitler sayesinde pamuk tarımımız 90 lı yıllarda çok gelişti. Ekim alanına dünya 3. iken verim yüksekliği nedeni ile üretimde dünya birincisi olduk. Bu günlerde ise araştırmaların bırakılması ile tohum işi amerikan firmalarına kaptırıldı. Uygulanan yanlış tarım politikaları sonucu bugün Ege ve Akdeniz de bitme noktasına gelmiştir. Çukurova da azalarak pamuk tarımı Güney Doğu Bölgesine kaymış ve yoğunlaşmıştır.
Pamuklar toplanır. İçerisindeki tohumlara kütlü denir. Kütlüyü pamuktan ayırma işine Çırçır denir. Tohumlar ayrılarak yağ sıkma ve presleme farikalarına gider. Burada ayırma ezme ve kavurma işlemlerine tabi tutularak yağı çıkarılır. Biyodizel üretilecek bitkiler sıkılırken soğuk sıkım tercih edilmelidir. Yağ ve küsbe olmak üzere ikiye ayrılır. u yağ ve çok kirlidir. Buna topraklı yağ adı verilir. Bu yağ 4-5-6 gibi numaralarda satılır. Bu yağdan direk olarak biyodizel üretilmez. Mutlaka nötralizasyon işlemine tabi tutulmalıdır.
Türkiye de çırçır ve pamuk yağı işleme tesisleri açısından zengindir. Hatay dan İzmir e kadar tüm sahile yayılmıştır.Gerek küçük tesisler var olup gerekse Çukobirlik, Andbirlik Tariş gibi kurumlar vardır. Bu kurumların elinde pamuk yağını işleyecek tesisler ve büyük hammadde depoları ve yağ depoları vardırt. Tarım organizasyonu konusunda da tecrübeli ve alt yapıları verdır. Biyodizel tüketicileri de kendi üyeleri yani çiftçilerdir. Türkiye de sıcak bölge sahil biyodizeli için Pamuk pamuk yağı ve bu kurumlar hazır bir fırsat ve avantajdır.
Pamuk yağının biyodizel kalitesi ortadır. Donma noktası + 5 lerde olduğu için kışın kullanılmaz.Tarımsal tüketimin yoğun oldu yaz aylarında ve sahillerde kullanılması tercih edilir.
Diğer Yağ Bitkileri:
Ayçiçeği
Hardal
Soya
Izgın
Zeyrek
Pelemir
Fındık
Fıstık
Jojoba
Atık yağlar:
Lokanta ve otel atık yağları
Fosebtik ve lagarlardan toplanan atık yağlar.
Yeşil algler ve mikroorganizmalar:
Yağ Nasıl depolanır. Nasıl Taşınır.(İlerde anlatılacak)
BİODİZELDE KULLANILAN HAMMADDELER: ALKOLLER
ETİL ALKOL
METİLOLKOL
KATALİZÖRLER
NaOh
KOH
Sodyum metelat
Yıkama materyalleri
Yıkama suyu
Aktif kurutma toprakları
Magnezyum silikat
Perlit
EN 14214 VEYA TS EN 14214 / TS EN 14 213 STANDARTLARI
Biyodizel de kalite Faktörlerinin bazıları
Esterleşme oranı
Kesafet
Viskozite
PH
Renk
Koku
Hammadde çeşidi ve orijini
Donma noktası:
Parlama Noktası:
BİYODİZEL ÜRETİM SİSTEMLERİ NELERDİR ?
1- Basit sistem (son tüketicilerin kendi ihtiyaçları için yaptığı varil karıştırıcı ve mikserler)
2- Araştırma tipi reaktörler. Araştırma kurumları, üniversiteler için yapılmış küçük kapasiteli fonksiyonel elektrik ısıtmalı sistemler.)
3- Bach sistem Su an en çok olan ülkemizde de yoğun olarak kullanılan sistemler.
4- Countini sistem Yoğun ve sürekli üretim yapan büyük kapasiteli kontrollü sürekli sistemler (Avrupa da büyük kapasiteli tesisler az da olsa var.
5- Süper kritıkıl yöntem 100 bar basınç ve 250 derecede yüksek basınç ve sıcaklık ile yapılan güvenlik derecesi yüksek olan sistemler
6- Yüksek frekanslı sistemler. Karışımın ısıtılması ve reaksiyon mikrodalga ile yapılarak avantaj sağlayan yeni ve güvenlik derecesi yüksek sistemler. Uygulamada henüz rastlanmadı. (Amerika da ar-ge Patentlendi)
7- Biyolojik (enzim aktiviteli yöntem)Bu yöntem gliserin üretiminin hızla artmasının çevreye ve ekonomiye verdiği rahatsızlıktan dolayı geliştirilmesi gereken ve yoğun olarak çalışılan bir sistemdir. Temel amaç gliserin üretimini sıfırlamaktır. Gliserin en başta veya prosesin ortasında enzim aktivitesi ile başka maddelere dönüştürülmesi ve değerlendirmesi esastır. İtalya ve bir çok Avrupa ülkesinde ar-ge uygulama noktasında
BACH SİSTEM PROSES EKİPMANLARI
Adı
Biyodizel Deposu
Ham yağ deposu
Methanol deposu
Ana reaktör
İlk mal kurutma
vakum tankı 8 mm - 10 mm kafalar
su kazanı depo
Gliserin tankı ana tank
Asit -su karıştırma PVC
Dinlendirme
Kurutma vakum tankı
Yıkama tankı
Asitli su karıştırıcısı
Ham Gliserin Tankı
Biyodizel soğutma
Gliserin zenginleştirme
Yağ seperatörü
Yıkama seperatörü
Gliserin distilasyon
Su yumuşatma cihazı
Filtre
Pompa santrufuj krom nikel 20 ton saat
30 metre h yükseklik basıncında 7,5 kw
Redüktör
Metaoksit karıştırma reaktörü
BUHAR KAZANI veya 6 -8atü
Su kuyusu.
Trafo
Gliserin ayırma kazanları
Göstergeler basınç
Göstergeler sıcaklık
Emniyet ventilleri
Vanalar 2''
Nipel 2''
Dirsek 2''
Maşon 2''
Rakor 2''
Boru 2'' dikişli 6,5 17 USD
Geçiş gösterge camları
Pislik tutucular
İzolasyon
Boyama
Elektrik tesisatı güç
Aydınlatma
Elektrik Panosu
Laboratuar
İnşaat Giderleri
Laboratuar.
Montaj işçilik giderleri
Vinç Gideri
Nakliye gideri
Resmi harçlar.
ATIK BİTKİSEL YAĞ ve BİTKİSEL YAĞLARDAN ÜRETİLEN BİYODİZEL ÜRETİMİ İÇİN AKIŞ ŞEMASI
Biyo Dizel deposu Atık Yağ deposu Ham yağ deposu Metil alkol deposu NaOh deposu Su deposu filitre Vakum ile kurutma Metaoksit hazırlama
ANA REAKTOR ISITMA VE KARISTIRMA DİNLENDİRME SU İLE YIKAMA
GLİSERİN Asit su karıstrıcısı DİNLENDİRME DRENAJ SUYU VAKUM KURUTMA sogutma GLİSERİN Zenginlestirme METİL ALKOL
I S I TMA
KAZANI Seperator gliserin
Seperator yıkama
Su yumusatma cihazı filitre 2. distilasyon v a k u m Gliserin zengin lestirme AsiT deposu E l e k t r i k Sub stok
KAPASİTE HESAPLAMASI
kapasite
ton
saat saat saat saat 8 saat 24 saat
reaktör kapasitesi adet
şarj süresi doldurma boşaltma toplam sarj Ş. Adeti Ş adeti
5 4
1 0,3 0,3 1,6 5 15
kapasite
100 300 ton
yogunluk
8 SAAT KAPASİTE
katsayı
8 8 saatlik kapasite
100 ton 0,88 113.636 litre
30 8 saat aylık kapasite
3000 ton 0,88
3.409.091
litre
270 8 saat yıllık kapasite
27000 ton 0,88 30.681.818 litre
1 24 saatlik kapasite
300 ton 0,88 340.909 litre
30 30 gün 24 saat kapasite
9000 ton 0,88 10.227.273 litre
270 270 gün 24 saat yıllık kapasite
81000 ton 0,88 92.045.455 litre
hammaddeler
TON TON TON TON TON TON
oran birim 8 saat 8 saat ay 8 saat YIL 24 saat 24 saat gün 24 saat YIL
1 ton için
ham yağ 1 ton 100 3000 27000 300 9000 81000
metil alkol %99,9 0,18 ton 18 540 4860 54 1620 14580
sodyumhidroksit 0,004 ton 0,4 12 108 1,2 36 324
veya potasyum hidroksit 0,006 ton 0,6 3,24 162 1,8 54 486
veya sodyum metelat 0,02 ton 2 60 540 6 180 1620
asetik asit 0,004 ton 0,4 12 108 1,2 36 324
fosforik asit 0,006 ton 0,6 18 108 1,8 54 486
toprak& magnezyum silikat 0,025 ton 2,5 75 675 7,5 225 2025
ısıl işlem yakıt 0,03 ton 3 90 810 9 270 2430
su 1 ton 100 3000 27000 300 9000 81000
TOPLAM
2,275 ton
20475
184275
TON
yan ürünler
metil ester 0,96 ton 96 2880 25920 288 8640 77760
Gübre 0,002 ton 0,2 6 54 0,6 18 162
su 0,99 ton 99 2970 26730 297 8910 80190
metil alkol %95 0,04 ton 4 120 1080 12 360 3240
yağ asiti 0,14 ton 14 420 3780 42 1260 11340
Ham gliserin 0,116
ton
11,6 348 3132 34,8 1044 9396
fire 0,027 ton 2,7 81 729 8,1 243 2187
TOPLAM 2,275 ton
20475 2187
ürünler
186462
teknik gliserin 0,107 ton 10,7 321 2889 32,1 963 8667 TON
su buharı 0,001 ton 0,1 3 27 0,3 9 81
alkol %99 0,008 ton 0,8 24 216 2,4 72 648
TOPLAM 0,116 ton
3132
1044 9396
Tesisin kapasitesi
Yapılması düşünülen tesisin kapasitesi Sermaye, hammadde ve pazarla ilgilidir. Türkiye deki tesisler genellikle 10 000 Ton /yıl olup 30 000 Ton /yıldır olanlarda vardır. Avrupa da ise 100 000 Ton/ yıl tesisler mevcuttur. 30 000 / yıldan küçük tesisler verimli değildir.
Yer seçimi
30 000 Ton/Yıl bir tesis için 2000 m2 kapalı alan 5000 m2 açık alan olmak üzere sosyal tesisler ile beraber 10 000 m2 alan idealdir. Uygun olması durumunda % 20 oynayabilir. Tesisin kurulacağı yer ana yola yakın olmalıdır. Mutlaka yeraltı suyu olmalı ve bol olmalıdır. Drenaj kanalı veya atık su atılabilecek bir saha olmalıdır. Hâkim rüzgâr yönü yerleşim biriminin aksine olması tercih edilmelidir. İşletme çevresinde alevli yanıcı patlayıcı sanayi olmamalıdır.
ETİK Biyodizel üretmek satmak ve kullanmak ve son kullanıcının kullanılmasını sağlamak için çok iyi bir laboratuvar, tesis, hammadde ve bilgi gerektirir. Bunların olması ve etkin kılınması için İyi huy ve ahlak gerekir. Biyodizel hakkında numune alma inceleme pahalı ve uzmanlık gerektirir. Son tüketicilerin bunu bilmesi zordur. Bu sorun en iyi Güzel huy ve ahlakla çözülür. Biyodizel üreten insanların çevreye ve insanlara saygısı işin kimyası ve ruhu ile ilgilidir.
Maliyet
Biodizelde maliyetin % 90 ını Yağ oluşturmaktadır. Kullanılan yağ nötr olmalı eğer nötr değilse yağ reaksiyona girmeden önce nötürleştilmeli veya buna uygun nötr seçilmelidir. Tesisin kalite ve sistemine bağlı olmak üzere % 99 verimlilikte sistemler vardır.
Litre yağı 1 YTL ye aldığımız zaman % 20 diger hammddeler % 20 işletme giderleri olmaktadır. Bir başka deyişle TL 1 Litre yağ için giderler. 1 Litre yağ 1 000 000 kdv %18 + 180 000 0,2 litre alkol + 115 000 İşletme gideri + 200 000 Toplam 1 495 000
Satış 1 600 000 TL Kdv dahil
Karlılık için ne yapılmalı.
1-Daha ucuz hammadde kullanılmalı şu an diğer biodizelciler bunu yapıyor.Bu durumda kaliteyi düşürüyor. 2-Hammadeyi ucuza almanın yolları araştırılmalı diğer ülkeler veya yerli tarım gibi 3-Kaliteli mal yaparak fiyatı 1,6 -1,7 YTL ye çekmeli Zira kaliteli mal yapmasanız bu fiyatlara satanız mümkün değil. 4-Kurulacak tesisin verimliliği %95 ten % 99 e çıkarılmalı Bu mümkün tesis maliyeti yükselir. 5-Tesiste akış diagramını iyi seçmeli ve enerji girdilerini düşürmeli Serbest akış için eğimli bir arazi seçimi uygun olacaktır. 6- Otomasyona önem vermeli işçilik ve işletme giderlerini azaltmalıdır. 7- Gliserini saflaştırarak daha yüksek fiyata satmalı buda ek tesis ister. 8-Hiç gliserin çıkmadan üretilme yöntemi vardır. Gliserin çıkmadan tamamı Biodizel olarak üretilmesi karlılığı artırır.
Bu durumları dikkate alınmasa Biodizel Yapmak karlı olmaz. Bugün Karlı gibi gözükse de önümüzdeki günlerde mutlaka rekabete yenik düşecektir. Bu günden rekabeti düşünerek yukarıdaki husuları dikkate alarak karlı bir Biodizel üretimi yapılabilir.
Biodizel üretimi nasıl yapılır?
180 ml methanol ün içerisine 5 gram NaOH sodyum hidroksit (Kostik) koyularak yarım saat eriyene kadar karıştırılır. Buna metaoksit denir.
Daha sonra 1000 ml yağ 55 dereceye kadar ısıtılır
Bu ısınan yağ ile meta oksit birbirine katılarak 1 saat karıştırılır.
Daha sonra 8 saat dinlendirilir.
Alt kısımda % 10 gliserin dibe çöker.
Bu gliserin fiziksek olarak ayrıştırılır.
Daha sonra kalan %90 lık kısım saf su ile yıkanır.
Bu ilsem Suyun Ph ı 7 olana kadar devam eder.
Su ile Biodizel 10 saat dinlendirilince bir birinden ayrılır.
Kalan Biodizel kurutma işlemine tabi tutulur
Gerekli testler yapılarak kullanıma hazır olur. Elde edilen gliserin ise mineral asit verilerek saflaştırılır. Bu işlemler yapılırken birçok metot kullanılmaktadır. Separatörler verimlilik ve hız kazandırır. Kalite de artar. Kullanılan ekipmanlar krom nikel 316-L olmalıdır. Biodizel işi tarımından hasatına? İşlemesinden son ürüne kadar sürekli kontrol gerektiren testler yapılması gereken teknik ve önemli bir iştir. Ortalama 30 ton gün kapasiteden küçük tesisler rantabıl değildir. 10 000 ton/yıl idealdir. Karlılık için gliserin saflaştırma şarttır.
Gliserin saflaştırma
Trasnesterifikasyon sonucu elde edilen gliserine ham gliserin denir. Bunun tonu 400 dolar civarındadır. Bu saflaştırılarak 600-900 dolar gibi fiyatlara satılabilir. Bu da ek yatırım demektir. Gliserin saflaştırmada başarılı olmak için biyodizel üretiminde uygun hammadde ve yöntem seçmek gerekir. Gliserin saflaştırmada esas olan yöntem buharlaştırma ve güçlü bir yoguşturmadır. Gliserin 230 derecede uçar eğer bu dereceye kadar kaynatma yaparsanız gliserini yakarsınız. Yüksek vakum yaparak 180-190 derecede kaynatarak distile etmelisiniz. Gliserin saflaştırma yoğun bilgi ve tecrübe isteyen bir iştir. Türkiye de sabun altı suyunu değerlendirmek amacında olan ve bundan gliserin saflaştıran birkaç büyük tesis vardır. Bu tesisler Biyodizelcilerin gliserinini içerisinde yoğun metil alkol olmasından dolayı tercih etmiyorlar. Gliserin ham gliserin, farma gliserin ve teknik gliserin olarak tanımlanır. Farma gliserin İlaç, şampuan krem, pasta börek dondurma yapımında, Teknik gliserin ise boya sanayinde kullanılır.
Su ihtiyacI
Biodizel üretiminde bol miktarda su kullanılır. İşletmenin kurulacağı yerde bol su olmalıdır. Bu su yumuşak olması tercih edilir. su çok sert ise yumuşatılmalı bu da maliyet demektir. Saf su kullanımı ise kaliteyi artırır maliyeti yükseltir.
Standart, Kalite ve garanti
Hammadde alımı ,üretimi kalite için çok önemlidir.Mal alınırken çok iyi analiz edilmelidir.son ürün ve satış sonrası ?depolama esnasında sürekli testler yapılmalı ve ürünlerin EN 14214 Standardına uygunluğu kontrol edilmelidir.
Mevsime ve hava sıcaklığına bağlı sıkıntılar.
Biodizel yaz biodizeli ve kış biodizeli diye ikiye ayrılır. Kışın soguk aylarında mutlaka donmaya dayanıklı hammadde seçilmeli gerekli katkılar ilave edilmelidir. Bu katkılar maliyet getirmektedir.
Güvenlik önlemleri
Biodizel işi Yanıcı ve patlayıcı bir iş olup her türlü güvenlik önlemleri alınmalı tesis mutlaka sigorta ettirilmelidir.Çalışacak personelin Üretim eğitimi ,yangın ve tehlike eğitimi mutlaka periyodik ve uygulamalı olarak yaptırılmalıdır.
Kaynaklar:
Bu konuda oluşan görüşlerim uzun yıllardır katıldığım kongreler başta
I. Tarımda ve Bilgisayar Kullanımı Konya/ Türkiye
II. Dünya Biomas Kongresi Sevilla / İspanya
III. Uçucu Yağ Bitkileri Kongresi Halkidiki / Yunanistan
IV. Hidrojen Enerjisi Sempozyumu Selçuk Üniversitesi /Konya Türkiye
V. Temiz enerji Biyodizel Hilton /Konya Türkiye
VI. Ulusal Yakıt Biyodizel ATO Ankara Türkiye
VII. Biyodizel Çalıştayı TÜBİTAK Ankara Türkiye
Hocam ; Doç Dr Mustafa ACAROGLU
Hayati Bingöl ( Felsefeci )
Prof Dr Yaşar Nuri ÖZTÜRK
Prof Dr Zeki KARA
Prof Dr Fikret AKINERDEM
Prof Dr Kemal ALTINIŞIK
Prof Dr Musa ÖZCAN
Prof Dr Timur Koç
Doç Dr Mehmet BABAOĞLU
Doç Dr Filiz KARAOSMANOĞLU
Doç Dr Özden ÖZTÜRK
Biyodizel tesisleri :
EİE Genel Müdürlüğü Biyoenerji gurubu
Çevrem Biyodizel
Yeşil Dizel
Diper Kimya
Apel Kimya
Mak-mc
Renewable Energy Dergisi:
Alternatif Enerji kaynakları Doç Dr Mustafa ACAROGLU
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Tüm yazıları
ShareThis
|
|
|
|
|
|
|
|
Türk Liderler:
Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem
|
|
|