Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

İzzet Özilhan Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

İZZET ÖZİLHAN Kulağınıza Küpe Olsun Televizyon Programı
09.09.2006
Okunma Sayısı : 46907
Oy Sayısı : 17
Değerlendirme : 5
Popülarite : 6,15
Verdiğiniz Puan :
 

 

İZZET ÖZİLHAN Kulağınıza Küpe Olsun Televizyon Programı

.
.

  izlemek için

.
.

dinlemek için  

.
.

İZZET ÖZİLHAN Kulağınıza Küpe Olsun Televizyon Programı

.
.


 


Kulağınıza Küpe Olsun

Duayen bankacı Bülent Şenver ve öğrencileri ile hoş bir televizyon programı yaptık. Teknolojideki gelişmeler çok ilerlemiş. Bu programı seyredememiş olanların internetten izleme imkanı olduğunu öğrenince çok heyecanlandım. Siz de bu programı izleyebilirsiniz.
.
.

Bülent Şenver bey ile yaptıgımız bu hoş sohbetimizi izlemek isterseniz, hızlı internet bağlantınız varsa, bilgisayarınızın sesini açıp,
lütfen yandaki ikonu tıklayın.       tıklayın izleyin

.
.
.

 

İZZET ÖZİLHAN Kulağınıza Küpe Olsun Televizyon Programı Deşifresi
.
.

İzzet Özilhan (İÖ)
Bülent Şenver (BŞ)
.

.

BŞ: Kulağınıza küpe olsun programına hoşgeldiniz.Türkiye'nin genç liderlere ihtiyacı var.Her konuda her alanda gençlider yetiştirmeliyiz.Genç liderleri  yetiştirmek ise hepimizin sorumluluğu Gençlere imkan vermeliyiz.Gençlerin önünü açmalıyız.Gençlere el vermeliyiz.Gençlerle tecrübelerimizi , birikimlerimizi paylaşmalıyız.İşte kulağınıza küpe olsun isimli bu kitabı bu maksatla yazdım.Bu kitapta 152 iş  adamımızın, liderimizin öğütleri başarı sırları, fıkraları, anıları, hoşlarına giden sözler var.Her hafta kulağınıza küpe olsun isimli kitabımızda yer alan bir iş adamımızı davet ediceğiz misafirimiz olucak gençlerle tecrübelerini birikimlerini paylaşıcak .Bu hafta Kulağınıza küpe olsun programının misafiri Sayın İlhan Özilhan.hoşgeldiniz İzzet bey.

İÖ: Hoşbulduk Teşekkür ederim.

BŞ: Efendim hem bu kitaba öğütlerinizi yazdığınız için hemde bu programa katıldığınız için ben size çok teşekkür ediyorum.Ayrıca bu kitabın içerinde yer alan diğer  152 iş adamına da             teşekkür etmek istiyorum.Hayatta olmayanlarada Tanrı'dan rahmet dilemek istiyorum.İzzet bey bugün sizlerle iyi şeyleri güzel şeyleri, hoş olan şeyleri paylaşmak istiyoruz.Stüdyoda gençlerimiz var onlar size sorular sorucaklar sizin tecrübelerinizden yararlanıcaklar.Yine programımızın ilereyen bölümlerinde biz sizden bir ilk defa açıklama istiyceğiz bir hayalim var bölümüne geldiğinde sizin hayalinizi sorucağız.120 saniye Microsoft  soru yağmuru geldiğinde size sorular sorucağız.Ne kadar çok soruya cevap alabilirsek o kadar çok sayıda çocuğumuz Eğitim Gönüllüleri Vakfının birmilyon n çocuk kampanyasına hak kazanıcak.Ve yine sizden bir sürpriz kaset hazırlamanızı istedik bir kaset hazırlarmısın onu yayınlıycağız.Yine programımızda misafirin misafiri bölümü var.Size bir misafir davet etmenizi rica ettik bakalım bize bizi kimi misafir ettiniz onu hepbirlikte izleyeceğiz ama ben şimdi diyorumki gençlerimiz soru sormadan önce ikram her misafire yapılır,bizim burdaki ikramımız size çay olucak ama çok özel bir çay arkamda duran semaverde demlenen çaydan ben size kendi ellerimle ilk çayı ikram etmek istiyorum ben onu yaparken gençlerimiz kendilerini te tek kendilerini size tanıtıcaklar.Buyrun.

İÖ: Teşekkür ederim.

BEGÜM KILIÇ: Ben Begüm Kılıç İstanbul doğumluyum 1979 doğumluyum 1997  senedinde  Şişli   Terraki  Lisesinden mezun oldum.bu sene İstanbul Bilgi Üniversitesi  Uluslararası Finans  bölümünden mezun oldum.İdari bilimler mezunu olmama rağmen gelecekte sanatçı kimliğimi icra etmek istiyorum.Mesleğimi icra ederken hoby olarak başladığım takı tasarımını profesyonel olarak devam ettirmek istiyorum.

LEVENT TAŞKIN: Ben Levent Taşkın  1979 İstanbul doğumluyum.İstanbul Bilgi Üniversitesi İstanbul Finans bölümünden bu sene mezun oldum.Lisans üstü eğitimimi yurtdışında tamamladıktan sonra  ülkemde üst düzey yönetici olarak çalışmak istiyorum.

MEHMET ÇİÇEK: İsmim Mehmet Çiçek 1976  Kargı doğumluyum.1994 yılında tercüman kolejinden birincilikle mezun olup, Boğaziçi Üniversitesi İşletme bölümüne Türki'ye 50. olarak girdim, 1999 da yüksek onur belgesi ile fakülteden mezun olduktan sonra uluslar arası bir denetim şirketine girdim ve 2 yıl Türkiye ofisinde çalıştım.Şu anda Yeditepe Üniversitesinde MBA devam etmekteyim.Ayrıca uluslar arası bir şirkette çalışmaktayım,ayrıca kalite denetim performans isimli kitap yazıyorum.Şu anda BÜMED üyesiyim.Hobilerim olarak tenis oynamayı, balık beslemeyi, yüzmeyi, yürümeyi seviyorum ve şunu eklemekten mutluluk duyuyorum her şeyin merkezinde sevgi  ve saygı olduğuna inanıyorum.

İÖ: Teşekkür ederim.

GÜNSELİ ANDIÇ: Adın Günseli Ardınç 1978 Mersin doğumluyum.İçel Anadolu Lisesinden mezun oldum.İstanbul Bilgi Üniversitesi İktisat Fakültesinden mezunum.Bunlara ek olarak çift  anadol olarak uluslararası  finansmanda  mezun oldum.Eğitimime aynı zamanda Sermaye piyasası Uzman sertifikasını da eklemiş bulunmaktayım.Hobilerim arasında kitap okumak, yüzmek  ve Avrupa sineması var diyebilirim.Kariyer hedefim uluslaraarası bir firmada çalışmak veya devletin Merkez Bankası hazine veya  SPK kurumlarında görev almak.

BŞ: Ne kadar güzel.

İÖ: Çok güzel . Çok teşekkür ederim.Benim size başlangıç olarak söyliyeceğim yurdunuzu sevin, işinizi sevin.

BŞ: Yani hep sevmek.

İÖ: Sevmek benden sevgi çıkar, doğruluk çıkar, işinizi sevin, ailenizi sevin Atatürk ilkelerine riayet edin.Ondan sonra hiçbir şey düşünmeyin ben bunu diyorum.Ben çocukluk zamanında "on yılda onbeşmilyon genç yarattık her yaşta, demir ağlarla ördük ana yurdu dört baştan" ben bunu dinlediğim zaman 3.sınıftaydım ve o günden bu yana kadar Atatürk yolundan başka yol tutmadım ve inandığım şeylerde yalan v.s konuşma diye hiçbir şey bulamazsınız bende benim hayatım budur.

BŞ: İzzet bey siz gayet güzel sevgi aşılıyorsunuz gençlerimize  gençlerimiz kendileriniz size tanıttılar şimdi sizi tanıtan bir kasedi Sayın Şermin Kahraman hanım hazırlamış hep birlikte bu kaseti izleyelim.

İÖ: İzleyelim . Tamam.

BŞ: Evet İzzet Özilhan gençlerimiz size soru sormak için sabırsızlanıyorlar ama ilk soruyu ben sormak istiyorum.Kulağınıza küpe olsun kitabı elimde bunun içinde size ayrılan bölümde sayfa 283 de çok güzel bir anınız var müsaade ederseniz ben bunu okumak istiyorum.Çünkü çok hoş bir anı .Anının başlığı şöyle Sürmeneli İbrahim'in kilot pantalonu " hangi yıl olabilirdi 1937 mi 1938 mi ramazan içindeydik, oruç tutuyorduk dükkanda satışlar artmayı sürdürüyordu.Hep nakit satış yapardım ama bazı güvendiklerime veresiye mal satıyordum.Veresiye vereceklerimi iyice sorup soruştururdum.Bir gün dükkana biri geldi adı adı Sürmeneli İbrahimmiş zamanın pantolon modası kilotlu pantolondu ağdan sağıda soluda şişkin dizden ayak bileklerine doğru  incele incele inen kilotlu pantolondu.İbrahim bana şöyle dedi  Bayrama az kaldı şu sana sipariş ettiğim kilotlu pantalonu bana verirmisin  bayramdan sonra parasını hemen veririm dedi hadi veriyim gitsin dedim, sevinsin fakir nasıl olsa bayramdan sonra parasını alırım.Parayı almadan kilot pantolonu verdim İbrahime gece sahura katktım yemek yerken birdenbire aklıma düştü, ya bu Sürmeneli İbrahim paramı ödemeden çekip memleketine giderse sonra aradıysan bul.Sahuru yer yemez  işçilerin kaldıkları barakalara gittim işçilerde sahur yemişler sofra topluyorlardı hemen Sürmeneli İbrahimi sordum. İbrahimmi dediler ooo iftarı açtı sonra derlenip toparlanıp memlektine gitmek üzere  yola düştü birdaha buralarda çalışmaya dönmeyecekmiş.eyvah korktuğum başıma gelmişti.Kilot pantolon gitmiş paralarda gitmişti böylece 8 liramı Sürmeneli İbrahim'e kaptırmıştım.Onu yakalamalıydım yollar yapılmadığı için yolun çoğunu yürüyerek gidecekti önce Kemah tan bir şeye binecek ve Erzincanda da inecektir sonrada yürüyecektir Sürmeneye varacaktır diye  bende düştüm yollara hızlı davranırsam onu yakalarım diye ben peşinden o kaçıyor ben kovalıyorum.İşçilerin büyük bir bölümü yollardaydı her gördüğüme soruyordum Sürmeneli İbrahim'i gördünüzmü? hayır Sürmeneli İbrahim'i gördünüzmü? Sürmeneli İbrahim'i gördünüzmü? Hayır hayır hayır nafile gören yoktu sahurdan iftar vaktine denk yollarda bulurum diye yollarda döndüm dolaştım durdum bulamadım yok yok yok Sürmeneli İbrahim'i bulamadan çaresizce geri döndüm.Günlerce bu olaya üzüldüm.Bu olay iki kulağıma birden küpe oldu.Bir daha ticaret hayatımda ne hatır tanıdım ne gönül" demişsiniz böyle çok hoş bir anı.

İÖ: Bu anımı hatırlattınız bana çok acılı oldu yani bunu tarif edemem ve ondan sonrada yani diyorum iyiylik şeklini Allah'a bin şükür iyilik yapmanın çok üzerindeyim.Vakıflarımız işte falan filan kurulma durumundaki şekilde devam ediyor fakat bu İbrahimi hala unutamadım Sekizlira İbrahimi unutamadım.Nerden nereye koşuyorum şeytan köprüsü tabir edilen Fırat nehrinin aktığı yerde tüneller yapılıyor ordan ta Kemah'a kadar koştum İbrahim'e rastlayamadım yani birkaç günde ağladım .Ben şimdi bu bambaşka bir hatıra.onun için bunun üzerinde başka  söyliyeceğim bir şey yoktur.

BŞ: Size bir ders oldu değimli?

İÖ: Ders oldu.Tabii , tabii, tabii, hatta benim kitabımda da göreceksiniz ben o Erzurum- Sivas hattını bitirdikten sonra Diyarbakır-Cizre hattına gitmiştim Batman köprüsünün başındaydım ortada dört sene kaldım, dört sene kaldım o kilot pantolonlu resmimde kitabımda var onu görüceksiniz bunun hatırasını bir türlü unutamadım 37 senesiydi fakat 38 senesinde Atatürk vefat etmişti ben o Erzurum – Sivas hattını kavuşturdum bitirdim ve Diyarbakır-Cizre hattına gitmek üzere Erzincan daydım.Atatürk'de o sene rahmetli olmuştu.o benim acısını hiçbir zaman unutamam Atatürk resimleriyle her tarafım doludur.

BŞ: Evet bu anınızla gençlere bence çok güzel mesajlar vermiş oldunuz.Günseli size bir soru sormak istiyor müsaade ederseniz.

İÖ: Estağfurullah .Buyursun.

GÜNSELİ  ANDIÇ : Teşekkür ederim.Sayın İzzet Özilhan kulağınıza küpe olsun kitabında Kayserilerin bir ortak özelliğinden bahsetmişsiniz aynen okumak istiyorum "Bir Kayserili  ne yapacaksa hem önünü düşünüp hesaplar hem ardını, hem geçmişine bakar hem geleceğine ben bunca yaşıma geldim hep böyle yaptım.Başarılı olmak için sizde böyle yapın" demişsiniz.Sayın İzzet Özilhan bize bu güzel sözünüzü açıklarmısınız?

İÖ: Şimdi hakkatten bu işini sevmektir.Yani ne işin olursa olsun işini seversin Kayserililerinde bu yönde çok hassaslar o kadar hassaslarki her işini yaparken karşısındakinden zarar gelmiyeceğini düşünür ve her Kayserili yorganına göre ayağını uzatır yani bu gençlere hitap olmalı gençler bunun üzerinde durmalı yani benim şeyim bu.

BŞ: Hem önüne hem arkasına dediğiniz.

İÖ: Tabii her işi inceler  neticesine kadar mesela ben en ufak bir hatıramı bunda söyleyemem geçmiyorum mesela ben bütün makinelarımı v.s Almaya'dan alırım .Almanyaya gittiğim zaman Köln  de bir otel var daima orda kalırım ondan sonra ordada bir portör var taşıyıcı bavul taşıyıcı falan bir gün sivil giyinmiş Münih'in herhangi bir herinde rast geldi hanıma dedimki şu gideni görüyormusun dedim bu fabrikatörlerden birisi amam kim dedim hanım gülmeye başladı bizim otelin portörü  dedi işte bu herkezin kulağına küpe olsun bu bir bagaj taşıyan insan dahi giyindiği zaman kendini değişiyor kendisini tanıyamadım ben her gün gördüğüm adamı hatırlamadım buda gençlere küpe olsun yani şeyim budur.

LEVENT  TAŞKIN : İzzet bey kulağınıza küpe olsun kitabında yazdığınız insanlara iyilik olsunla ilgili bir sözünüz var okumak istiyorum şöyle demişsiniz  "hayatta bir çok şey gelir ve geçer.Uzun veya kısa bir sürenin sonunda bellek onu alır ve bilinmez bir kutuya yollar.orada unutulmaya terk eder.Unutmayın, yaptığınız iyilikler ve kötülükler ise asla  unutulmaz.İzzet bey bize iyiliğin ve kötülüğün tanımını örneklerle açıklarmısınız.

İÖ: Valla örneklerle açıklamam.Ben hayata başladığım günden itibaren ben birdenbire zengin çocuğu değilim hiçbir şey görmedim kendi paramı kendim kazandım kendi paramı kendim kazanırken bunun örneklerini gençlere anlatmak istiyorum.Mesela gençlerin öğrenmesi lazım çok şeyler vardır.Tasarruflu olması lazım, yorganına göre ayağını uzatması lazım, yani o bakımdan başka açıklayacağım bir şey varsa söyleyin bu en güzel şey.

BŞ: Hemen  Size   Begüm size ilave sorusunu sorsun.

 BEGÜM KILIÇ: Kulağınıza küpe olsun kitabınızla tutumlu olmak ile  ilgili üç güzel öğüdünüz var üçünüde tek tek okumak istiyorum.Birincisi "pinti olmayın ama her zaman tasarruflu  olun, unutmayın bugün gelir yarın gelmez, kazandığınızın bir kısmını gelmeyecek günler için ayırın, boşuna ve gereksiz harcamalar yapmayın." İkincisi "Ben hep hesaplı davranırım hani ayağını yorganına göre uzat derler o akıl, o hesap işte.Bakarım ekonomik durum sıkıntılı; hemen talimat verir, kısıntıya gidilmesini isterim."  Üçüncüsü "Her zaman aklınıza göre çalışın ayağınızı yorganınıza göre uzatın.Az paranız  varsa, az paraya uygun işler yapın.Başkalarının sizin az paranızın olduğunu bilmesi gerekmez." İzzet bey tutumlu olmakla ilgili bize anılarınızdan örnek verirmisiniz.

İÖ: Tutumlu olmakla size anılarımı verdim.Size vereceğim kitaplarda da okuyacaksınız .Ben Erzurum-Sivas hattını bitirdim.Diyarbakır-Cizre hattına gittim orda Batman köprüsünde dört sene kaldım tamammı  dört sene döndüğüm zaman İstanbul'a geldim . Askerliğimi bitirdim İstanbul'a geldim Tepebaşında bakkal dükkanım var yarısı bölünür büfe olarak kalır bende 25-26 yaşlarındayım genç insanım yani buradaki hatıramı anlatayım gençlere küpe olsun ondan sonra hamidiye suyu buzdolabından geçer bir kuruşada hamidiye suyu satarım.Benim bir gün bir çok sefer canım isterdi bardağı alır yıkardım yani gazoz canım isterdi tamammı gazoz canım isterdi bardakla suyumu içtikten sonra ne derdim biliyormusunuz 8,5 kuruş kazandım derdim.

BŞ: Gazoz açıp içmezdiniz.

İÖ: Gazoz açıp içmezdim bir suyla giderirdim yani bu her şeyimi gidermiş oldum yani burda pek çok hatıralarım var gül apartmanı vardı bizim Tepebaşındaki  dükkanın şeyinde Musevi arkadaşlarda pek çok vardı falan o zaman bira satardım kasayla büyük şişelerle beraber 33.5 kuruşa alır 35 kuruşa satardım .Bizim  Musevilerde çok bira içtikleri için İzzet bey şunuda bir eve kadar gönderi ver der 15 kuruş kazandım.15 kuruş kazandım hamala da versem 15 kuruşa yukarı çıkartmaz ben kendim çıkartırdım tamammı yani onun için gençlere benim hitabım yorganınıza göre ayağınızı uzatın yani bu sizi tatmin etimi daha başka varsa bende hatıra çok.

BŞ: Mehmet'in  bir sorusu var.

MEHMET ÇİÇEK: İzzet bey kulağınıza küpe olsun kitapta kavga etmek yerine her zaman anlaşma ve uzlaşma yanlısı olmamızı bize öğütleyen şu sözünüz çok hoşuma gitti.okumak istiyorum şöyle diyorsunuz "Hep uzlaşmadan, anlaşmadan yana olun.Kavga etmek, uzlaşmazlık yaratmak, mahkemelik olmak, tartışma yaratmak size kazanç getirmez.Yapacağınız işlerde ve başkalarıyla olan pazarlıklarınızda gerek ne ise, onu yapın.muhakkak bir orta yol bulun." İzzet bey uzlaşma ve ortayol bulma konusunda bize başınızdan geçen bir anınızı anlatırmısınız.

İÖ: Uzlaşmak .Ben hayatta kimseyle kavga etmedim.Her zaman uzlaşmalıyım yani Türkiye'deki uzlaşmalarımı söylemiyeceğim ben Almanya'da  40 sene 30 sene 35 seneden beri makine satın alırım.Makina satın alırım öyle firmalar varki alacağım yerdede 3-5 firmadan mutlaka inceleme yapar v.s yaparım bir ara efendime söyliyim yine bunlardan  birtanesiyle alış veriş ederken krones diye  firma vardı orda babaları ihtiyarladı genç çocuklar başladılar ondan sonra onlarlada birkaç sefer alış veriş ettim falan alış veriş zamanında babasına götürüyor diyorki İzzet Özilhana şunu şey yapıyorum diyor bu kadar fiatlarla teklif ediyorum diyor babası diyorki, babası diyorki, senin diyor baban İzzet Özilhanmı yoksa benmiyim diyor ondan sonra öyle demesine rağmen öyle demesine rağmen yinede rakiplerden şeysini öğrendiğim için babasının o şekilde söylediği fiattan 150.000 mark daha iskonto yaparak almışımdır.Bu da gençlere çok büyük hatıra değil yani işini böyle bilmesi lazım.Anılar  anılarla ispat ediyorum. Benim hanım bana derki İzzet sen laflara hiç inanmazsın , hiç inanmazsın başkasından duyduğum lafı başkasına şudur diye sarfetmem .Sen ya gözünle göreceksin , elinle yakalayacaksın ondan sonra budur diyeceksin, onun için baklasının yalancılığını ben ekleyerek yalancımı oluyum .Gençlere bundan başka bir şey söyleyemem.

BŞ: İzzet bey biz çocuklarımıza çok hoş  sürpriz yapıyoruz 120 saniyelik Microsoft soru  yağmuru bölümüne geldik.120 saniye içinde ben size sorabildiğim kadar çok soru sormaya çalışacağım.Sizden ricam bu sorulara birer kelime ile çok kısacık cevap verin ki çok sayıda  çocuğumuz eğitim gönüllüleri vakfının birmilyon çocuk kampanyasına katılmaya hak kazanıcaklar.Eğer siz hazırsanız bende size sorularımı sorucam.

İÖ: Şimdi ben nefes alıyım, su içiyim.Sorulara kısa cevap veremiyorum uzun cevap veriyorum onun için bakalım sorularınız ne olucak .

BŞ: Evet çok kısa cevaplar verelimki çok soru cevaplamış olalım.Ve çok çocuğumuz bu kampanyaya katılmaya hak kazansınlar Sayın İzzet Özilhan kulağınıza küpe olsun programının 120 saniye Microsoft soru yağmuru bölümünde soruları cevaplaya hazırmısınız?

İÖ: Hazırım.

BŞ: Evet ilk sorunuzu soruyorum.İyi bir insanın en önemli değeri sizce ne olmalıdır?

İÖ: Fiat biçilmez.Doğruluk, Sadakat

BŞ: Doğruluk ve sadakat .Başarılı bir iş adamının unutmaması gereken en önemli şey nedir?

İÖ: Unutmaması gereken verdiği sözü tutmak.

BŞ: Nefret ettiğiniz, nefret ettiğiniz insan davranışlarından bir tanesini söylermisiniz?

İÖ: Yalancı.

BŞ: Yalancılık.Evet iş hayatında gördüğünüz etik değerler ve iş ahlakına uymayan davranış biçimlerinden bugüne kadar en sık karşılaştığınız bir davranış biçimini söylermisiniz?

İÖ: Davranış biçimi Sürmeneli İbrahim.

BŞ: İbrahim evet çok güzel.Peki iyi bir patronda muhakkak bulunması gereken en önemli özellik.

İÖ: Mütevazilik ve detayına inmek yani nelerin yapıldığını görmek .

BŞ: Bir iş anlaşması yaparken en fazla dikakt ettiğiniz husus nedir?

İÖ: Dikkat ettiğim husus bu işin başarılıp, başarılmıyacağı yani bu şekilde başımdan geçen çok bir şeyler vardır.Zamanla göreceksiniz ben hastane ihalesi yaptım belki yüz firma iştirak etti en küçük diye gördükleri kişiye verdim bunun içinden çıkacağına inandığım için.İnanmak.

BŞ: İnanmak önemli.Size göre Türkiye'de ihmal edilmiş , ancak ihmal edilmesi vatana ve millete büyük zarar vermiş bir şeyin adını söylermisiniz.

İÖ: Vallahi bir kelime ile  söylenmezki

BŞ: Mesela ne ihmal edilmiş Türkiye'de bu güne kadar.

İÖ: Türkiye'de tahsil, eğitim eğitimle beraber meslek eğitimi ihmal edilmiş.bunun içinde sonrdan bir hatıramı anlatıcam.

BŞ: Meslek eğitimi ihmal edilmiş.Peki ben çok teşekkür ediyorum .görüyorum ekranda süremiz bitmiş biz bu 120 saniye içerisinde biz çok güzel ve süratli cevaplar verdiniz, yedi sorumuz vardı yedi sorumuza cevap verdiniz ve yedi tane öğrencimiz, gencimiz Eğitim Gönüllüleri Vakfının birmilyon çocuk kampanyasına katılmaya hak kazandılar ben hem size teşekkür ediyorum hem Microsoft'a teşekkür ediyorum.

BŞ: İzzet bey biz sizden gençlerimize mesaj vermeniz için bir sürpriz kaset hazırlamanızı istemiştik.Ben şimdi görüyorum kaset hazırlamışsınız, getirmişsiniz. O kasetinizi sizden alıyım biz bu kaseti yayına hazırlarken hep birlikte reklamları izleyelim.Kulağınıza küpe olsun  programında Sayın İzzet Özilhan ile beraberiz. İzzet bey kasetinizi unutmadık o yayına hazırlanıyor ama şimdi misafirin misafiri bölümündeyiz buraya bir misafir davet etmenizi istedik, bizi kırmadınız davet ettiniz, misafirinizi bize tanıtırmısınız.

İÖ: Senelerden beri sevdiğim kişidir.Onu size takdim ediyorum zaten onun şeysini bulmasaydım ben bu programa gelmezdim.

ÇETİN ÇEKİ : Sağolun. Sağolun

BŞ: Efendim misafirimizin misafiri  bizimde misafirimizdir hoş geldiniz Çetin bey.

ÇETİN ÇEKİ : Hoşbulduk .Hoşbulduk Bülent bey.

BŞ: Biz gençlerimize kulağınıza küpe olsun deyince İzzet bey ile hatıralar, geçmiş çok güzel  sohbet yaptık.Ama ben eminim sizlerinde tecrübelerinizden den gençlerimiz yararlanabilirler.Sizlerinde gençlerimize verecek bir sürü küpeniz vardır.Ben sözü size bırakıyım gençlerimize sizlerde bir şeyler söyleyin.

ÇETİN ÇEKİ: Tabii.İzzet bey ile biz  Anadolu grubunda İzzet bey ve Kamil bey ile son 20 yıldır birlikte çalışıyoruz.Ben grubun halkla işler koordinatörüyüm ve bu grupta iş dünyasına ilişkin benimde çok önemli tecrübelerim oldu, birikimlerim oldu, isterseniz oradan başlayalım.

BŞ:  Tabii. Buyrun.

ÇETİN ÇEKİ: Bizim grubun önemli bir özelliği var.Bu özellik 50 yılı aşan bir ortaklığa dayanması Kamil bey  ile  İzzet bey 1950 yılının başlarında İzzet bey'in az önce sözünü ettiği o Tepebaşındaki o bakkal dükkanında çok daha ileriye gidebilmek için, çok daha önemli işler başarabilmek için, ortak olma kararı almışlar.Dolayısıyla 50 yıllık bir ortaklık söz konusu bizim grubun en önemli özelliklerinden biri tabii bu  50 yılda çok önemli işler başarılmış başlangıçta  İzzet bey'in ve Kamil bey'in başka ortaklarıda varmış fakat o ortaklar bir gün gelmişler  demişlerki siz çok agresifsiniz eğer böyle giderseniz bizi batırırsınız, biz demişler ayrılalım  İzzet bey ile Kamil bey de demişlerki buyrun ayrılın hayırlısı olsun ve ondan sonrada İzzet bey ile Kamil bey büyük bir grubun  temellerini birlikte atmışlar diğer arkadaşları onlardan ayrılmışlar.Şimdi tabii böyle bir  ortaklık nasıl bu kadar yıldır devam ediyor bu çok önemli bence İzzet bey ile Kamil bey'in bir ilkeleri var.Ben gruba geldiğimde  kısa bir süre içinde bunu öğrendim.Tabii ki iş dünyasında insanlar arasında ihtilaflar oluyor, görüş  ayrılıkları oluyor, ama her zaman iki taraf şu görüşteler ya beni ikna et ya ikna ol.Dolayısıyla bir odaya girdikleri zaman mutlaka o odadan biri birini ikna etmiş olarak çıkıyor.Bu çok önemli bir vasıf.Yani hiçbir zaman ihtilaf sürümcemede bırakılmıyor değilmi İzzet bey.Dolayısıyla 50 yıllık bir ortaklığın böyle önemli özelliği var.İzzet bey'e dönersek İzzet bey son derece mütevazi bir insan, açık bir insan, şeffaf bir insan hani biz diyoruzya şeffaflık İzzet bey göğsünü gere gere herkese bu işe sıfırdan başladığını, bakkal dükkanından geldiğini, Diyarbakır_Cizre hattında bakkallık yaptığını çok genç yaşta anlatmaktan gurur duyar ben her zaman onu söylüyorum, hiç kimse bu kadar açık yürekli, bu kadar samimi olamaz diye düşünüyorum.Hiç bir şeyini saklamaz.Son derece mütevazi bir insandır.Şeyi hiç sevmez gösterişi biraz önce de söyledi hep ayağınızı yorganınıza göre uzatın.Aslında yorgan hep kısa kalabilir siz ayağınızı biraz daha kısa uzatın demek istiyor değilmi?

İÖ: Tabii. Tabii.

ÇETİN ÇEKİ : Dolayısyla bizim iki kurucumuzun böyle ilginç özellikleri vardır. Tabii bu özeliklerde gruba yansımıştır.Son bir özelliklerinden söz etmek istiyorum.Son derece sağ duyu sahibidirler.Yönetim kurullarında en can alıcı soruları mutlaka İzzet bey ile Kamil bey sorar.Yani hiç kimsenin aklına gelmeyen boyutlarını işin onlar düşünürler ve sorarlar yani az öncede söyledi ya önünü ve ardını hep sorar  bunun önünü ve arkasını düşündünüzmü, iyi araştırdınızmı diye ve dolayısıyla ileri yaşlarına rağmen Anadolu Grub'undaki   yöneticilerin  yolunu aydınlatmaya devam ediyorlar .Biz  onlara onlardan çok şey öğrendik, öğrenmeye de devam ediyoruz.

BŞ: Evet çok teşekkür ederiz.İzzet bey bana haber geldi kasetiniz yayına hazırlanmış şimdi hep birlikte kasetinizi izleyelim

BŞ. İzzet bey çok güzel bir kaset hazırlamışsınız.Bu bize sürpriz kasetti hem kasetin içeriği güzel, hemde gayet güzel de  yazılarla ne olduğuda yazılı ben dikkat ettim, dört şeyi sevmemizi, gençlerin sevmesini öğütlemişsiniz. Bir ülkeyi ülkemizi sevelim demişsiniz ondan sonra işinizi sevin demişsiniz, daha sonra eşinizi ve ailenizi sevin demişsiniz ve son sevgide Atatürk sevgisi ile Atatürk'ün yolundan ayrılmayın demişsiniz.Bu dört şey çok önemli değilmi bunları sevmek.

İÖ: Bu diyorum yani daha evvel söyledim ya on yılda onbeşmilyon genç yarattık her yaşta , diyor bunların hitabesi, bunların manası çok  büyüktür.Yani tasarruv edemiyorum yani bunun üzerinde bu arda başkaları çok ufak geliyor yani.

BŞ: Evet bu sevgileride biz bir şekilde gösterebilmeliyiz  herhalde bunlar lafta kalmamalı değilmi?

İÖ: Kalmamalı, kalmamalı suretle katiyetle kalmamalı.Yani ben yollarda geç kaldığım için ben askerliğe geç gittim beni doğrudan Türkiye takdim komutanlığı'na sürdüler talim ders görmeden efendime söyliyim orada uzun süre bu hatırası  ama İsmail  Hakkı Tekçe Atatürk'ün muhafız alayındaydı o oranın komutanıydı  beni sonradan levazıma aldılar.Levazımda kaldım sonuna kadar .Bir gün geldi  komut verdim ondan sonra emir subayına dediki bu dedi selam bilmiyor dedi, ben içeriden çıkıncaya kadar selamını öğret dedi.Çıkıncaya kadar selam  öğretti ama  ondan sonra dedi sıkma kendini bilmem  ne ama İsmail Hakkı Tekçe Albayları Yarbayları döven kişi yani bu kadar şeydi.İsmail Hakkı Tekçe ondan sonra çıkarken tekrar selamını  verdim elinin içi gözüküyor dedi .onbeş gün dağ, taşa , dereye selam ver vere selam  öğrendim.Bunuda hatırlamış olduk yani.

BŞ: Ben sizi birazcıkta ileriye götürmek istiyorum.diyorumki her insanın bir hayali vardır.Muhakkak vardır.Sayın İzzet Özilhan'ın  bu kadar tecrübe sahibi bir kişinin ileriye yönelik bir hayaliniz varmı? Bir hayal kurduğunuz bir şey.

İÖ: Valla ben hayal kurucu insan değilim.Ben bu madalyamı alırken veyahut Kayseride kardeşime yaptırdığım pilot okulun açılışındaydı.Dedeman Kemal Dedeman var çıktı konuşuyor, konuşurken bende Demirel'e bir şey söyledim.Onu söylerken dediki boşver dedi bunların hepsi olur dedi sen Dedeman gibi  dedi  100 yaşını hedef al dedi.Ben ona cevap olarak dedimki ben İzzet Özilhan olarak  doğdum, İzzet Özilhan olarak gidiyorum, hiç kimseyi örnek almadım, hayal ettiğim hiçbir şeyimde yok.Fakat içimde bir ukde var dedim. Hz.Muhammed 63 yaşında vefat etmiştir.Ben iki katını hedefledim deyince kucakladı beni yani onun için bu hatıralar çok.

BŞ. Alalh uzun ömürler versin.Efendim çok teşekkür ediyorum o kadar güzel şeyler söylüyorsunuzki keşke vaktimiz daha bol olsada sizle böyle saatlerce konuşsak sohbetler yapsak ben Sayın Kamil Çakmak bize çok güzel karikatürler yaptı.Biz burda konuşuyoruz o orda çizdi, çizdi çok güzel şeyler yaptı ama sadece  onunlada yetinmemiş dediki ben birkaç gün uğraşmak istiyorum İzzet bey'in güzel bir yağlı boya dedi şaheser ortaya çıkarmak istiyorum biraz sonra size getiricem ama ilk önce kameralarımıza göstermek istiyorum böyle uğraşmış hakaktten o kadar güzel  ortaya bir yağlıboya eser çıkartmışki aşağıda  Efes Pilsen bira şişesini yapmış ondan sanki şişenin içinden köpüklerle böyle  bir tarafta arabalar, bir tarafta kamyonlar, bir tarafta motorlar çıkmış, bir tarafta adel kalemler çıkmış hepsi bunun içinden ve bir tane de kulağınıza küpe olsun kitabınıda koymuş efendim biz bunu size hatıra olarak vermek takdim etmek istiyoruz.Çok güzel , çok hoş bir anı değilmi ne kadar güzel çizmiş.

İÖ: Vallahi çok güzel.

BŞ: Sayın Kamil Çakmak'ın eline sağlık.

İÖ: Çok güzel .Çok teşekkür ederim.

BŞ:
 Buralara kadar geldiniz bizlerle  tecrübelerinizi paylaştınız.Sayın İzzet Özilhan'a tecrübelerini bizlerle  paylaştığı için sayın Çetin Çeki'ye bizler ile olduğu ve sohbet ettiği için gençlerimize sorular sordukları için sayın Kamil Çakmak'a bize karikatür yaptığı için yayında ve yapımda emeği geçen herkeze  bu programa hayat verdikleri için çok teşekkür ediyorum.Gençler bizim her şeyimiz en değerli hazinemiz Gençlerimize sahip çıkalım.Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın.Hoşçakalın.



  
 .
.
.
zzet İzzet Özilhan, Bülent Şenver        
.

.

.

Programa katılan gençler
.
.

Sanatçı Kamil Çakmak'ın yaptığı karikatür
.

Şeref Defteri
.
.
.
.
.


online sipariş

.
.
.
.

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org