Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Eren Gökyer Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
Kurumsal Kanser: Dedikodu, Öfke ve Korku
26.01.2015
Eren Gökyer
Okunma Sayısı : 2242
Oy Sayısı : 0
Değerlendirme : 0
Popülarite :
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Bu başlığı özellikle seçtim. Kurumlarda neredeyse her gün yaşanan fakat ?olağan!? hale geldiği için fark edilmeyen bir süreç aslında. ?Kurumsal Kanser? tanımlamasına Timur Tiryaki?nin ?İnsanlık 2.0? isimli kitabını okurken rast geldim. Timur Tiryaki ?Kurumsal Kanser? i şu şekilde ifade ediyor: ?Dedikodu, öfke ve korku? Bunlar değerler ve erdemlerin olmadığı kurumlarda artan hem kurumları hem de bireyleri mahveden mikroplardır? diyor. Haksız mı peki? Tabi ki değil. Lütfen bir an durun ve çalıştığınız kurumda ki durumu düşünün? ? Kurumsal Kanser? başlangıç düzeyinde ise ya da müdahale edilebilir pozisyonda ise şanslısınız, hemen harekete geçin. Sözü edilen ?mikropları? hepsinin üzerinde tek tek çalışarak, kurumunuzdan atın. Fakat son safhada ise ve müdahalede gecikildiyse, size ve kurumunuza ?geçmiş olsun? demekten başka yapabileceğimiz bir şey yok.

Hadi gelin kurumların bünyelerine yayılan, Timur Tiryaki?nin ifadesiyle ? mikroplara? bir bakalım;

DEDİKODU: Maalesef insanın olduğu yerde dedikodu vardır. Bir kurumda dedikodunun yaygın olması kurumda iletişimin sağlıklı ilerlemediğini gösterir. Bu durum işlerin yeterli açıklıkta ve netlikte olmadığını ve kurumda yapısal bir bozukluğun olduğunu ortaya koyar. Dedikodu bir kurumdaki güven ortamını ortadan kaldırır. Gerçekle yalan birbirine karışır. Ruhsal huzursuzluklar baş gösterir. Kişiler konuşmaya çekinir. Bu durum iş verimini ortadan kaldırır. Dedikoduyu önlemek ya da en aza indirgemek için yapılması gerekenleri kısaca şöyle belirtebilirim.

​ Çalışanlar kurumla ilgili bilgilere, yetkili kişilerden tereddüte yer vermeyecek bir şekilde ulaşmalıdır.

​ Çalışma zamanı haricinde çalışanlar için kurumların düzenleyeceği sosyal aktiviteler ( tiyatro, sinema, müzik konseri, piknik v.b) bireyler arasında ki iletişimi ve dolayısıyla bağı kuvvetlendirecektir.

​ Çalışanların şikayet ve önerilerini yöneticilerine çekinmeden ulaştırabileceği şeffaf bir iletişim ağı oluşturulmalı. Yöneticiler bu şikayet ve önerilere duyarlı olmak suretiyle geri bildirim sağlamalı. Aksi taktirde dedikodu kazanı kaynamaya devam edecektir.

ÖFKE: Öfke patlamalarının sık yaşandığı işyerlerinde çalışanlar sürekli stres halinde oldukları için iş üretmek ve kaliteyi artırmaktan çok, endişe ve öfke duygusu ile açıklarını kapatmaya çalışıyor, bu da hem verimi, hem de çalışan memnuniyetini düşürüyor. Bu öfke patlamalarının önüne geçebilmek adına , öncelikle;

​ İşyerinde güven ve adalet duygusunu hissettirmelisiniz. Maaşlarını zamanında alacağını bilen ve yönetimin adil davrandığını düşünen çalışanlar daha rahat olacaklardır.

​ Görev ve sorumlulukların belirgin biçimde pay edilmesi, öfke krizlerini azaltır.

​ Ayrıca çalışanlarınızı değiştirme düşüncesinde vazgeçmeniz gerekiyor. Çünkü herkesin kendine has bireysel özellikleri vardır. Beraber çalıştığınız insanlara onları değiştirme duygusundan ziyade, onları geliştirme duygusunu hissettirmeniz , takım olma duygusunu aşılamanız, ?Ben? olma halinden, ?Biz? olma haline geçmenin verdiği huzur, mutluluk ve tatmin ... Belki de öfke nöbetlerinin önüne geçmek için en önemli dönüşüm. Ne dersiniz?

KORKU: Yine maalesef diyerek sözüme başlıyorum fakat maalesef korkuyla disiplin sağlama sadece aile ya da okullarla sınırlı kalmıyor. Bugün kurumlarda çalışanları ?korkutarak? yönetmek en yaygın yönetim biçimi. Bir çok kurumda korku duygusunu birimlerine yayarak verim sağlayacağını düşünen yanlış yönetim anlayışı hakim. Genel anlamda korku duygusuyla hareket ettiğimiz zaman, korktuğumuz ?şeyden? başka bir şey düşünemez hale geliriz. Akıl ve irademizi kullanamayız. Doğru düşünme yeteneğimiz yok olur. Heyecanımız, çalışma azmimiz kaybolur. Öyle bir an gelir korkudan hareket edemez oluruz. Durduğumuz yerde adeta ?köreliriz?.

İşte tamda bu noktada yine Timur Tiryaki?nin belirttiği, kurumlarda erdem ve değerler anlayışını ortaya koymak ve bu ortamı oluşturmak gerekir. Bu anlamda bir kurum için ?değerler? kavramının net olarak belirlenmesi önemli bir rehberdir. Çalışanına değer veren, ona aidiyet duygusu kazandıran , yerinde ve zamanında ödüllendiren , telafisi olan ?hataları? tecrübe kazanma olarak değerlendiren yönetim anlayışı uzun vadede her zaman başarılı olur. Bu anlamda kurumlara yapılabilecek en büyük yatırım ?değerler? anlayışı üzerine yapılacak yatırımdır. Sonuç olarak kurumunuza kazandırdığınız son teknolojik ürünleri, makineleri erdemli ve değerler anlayışına sahip insanlar kullanacaktır.

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org