Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Ahmet Kilicaslan Aytar Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
G- 20 AVUSTRALYA ZİRVESİ ARDINDAN
18.11.2014
Ahmet Kilicaslan Aytar
Okunma Sayısı : 35443
Oy Sayısı : 1865
Değerlendirme : 5
Popülarite : 16,35
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

G-20 Avustralya/Brisbane Zirvesi'nde başlıca gündemin ekonomi olması bekleniyordu.
Ne ki Zirve, Kırım'ı ilhak etmesinin ardından yaptırımlara tabi tutulan Rusya'nın sınırın ötesine askeri güç sevketmekle suçlanmasıyla sert eleştirilere hedef olduğu bir platforma dönüştü.

*
Halbuki, ABD ve gelişmiş ülkeler 2008'de başlayan ekonomik sıkıntılarında işsizlik ve yoksulluk artışı sorununa, güçlü merkez bankaları ve devlet müdahaleleri ile engel olmak dışında bir çözüm getiremişti.
Merkez bankalarının mali sisteme para pompalamaları halinin ne ülkelerinde büyümeyi, ne de küresel ekonomik büyümeyi canlandırmadığını, tam tersi yeni mali kriz kaygılarıyla birlikte artan ekonomik gerilimleri, deflasyonu, kur savaşlarını, ekonomik büyümede yavaşlama ve daralan piyasalarla küresel kapitalist ekonominin çöküşünü hızlandırdığını ve bir kısır döngünün oluştuğu tesbit etmişlerdi.
Bu şartlarda ABD'nin dünyada bir sektörde ya da bir ülkede yaşanacak krizin kolayca komşu ülkelere, bölgeye ve dünyaya yayılma olasılığına daha fazla dayanamayacağı öngörülmüştü.

*
Madem öyleydi, ABD ve gelişmiş ülkeler kişi başına milli geliri belli seviyeye ulaşan gelişmekte olan ülkelerin teknolojik olarak gelişmemiş üretim biçimine bağlı kalmaları ve yurtiçi aktivitelerinin eksikleri gibi kendi iç sorunları nedeniyle gelişmiş ülke kategorisine ulaşmalarının olanaksızlığı üzerinde yeni bir küresel ekonomi-politik inşa ettiler.

*
Yalnızca küresel büyümenin ve istikrarın en önemli motoru orta gelir düzeyli Çin'in zor da olsa gelişmiş ülke olabileceğini öngördüler.
Gelecek yıllarda teknolojik ilerlemeleri ve yurtiçi aktiviteleriyle siyasi ve ekonomik güclerini konsolide edeceklerini planlayan ABD ve gelişmiş ülkelerin bir diğer umudunu da;
Tek küresel sistem ve genel ekonominin gündemi içinde benzer yaklaşımlarda değil, kendilerine en uygun seçeneğin yükümlülüklerini üstleneceği yeni bir dünyada, gelişmekte olan ülkelerin birbirleriyle rekabet yerine işbirliği geliştirmeleri, birbirlerinin çabalarını gölgelemek yerine birbirlerini tamamlayıcı politikalara yönelmeleri, ayrılıklarını müzakere ve barış görüşmeleriyle çözmeleri,nihayet mütemadiyen iş yaratarak küresel büyümeye katkı vermeleri oluşturdu.

*
Yazık ki, Ortadoğu'da,Kafkasya, Afrika'da ve hiç bir yerde bu yönde hiçbir gelişim yaşanmadı...

*
Şimdi,Rusya'nın sert eleştirilere hedef olduğu Avustralya G20 Zirve'sinde,
İngiltere Başbakanı D.Cameron'ın, Rusya'nın Ukrayna'yı istikrarsızlaştırmayı sona erdirmemesi durumunda yeni yaptırımların gündeme geleceğini açıklaması,
Kanada Başbakanı S Harper'ın, "Rusya Ukrayna'dan çıkmalıdır" ifadesi,
ABD Başkanı B.Obama'nın," Rusya'nın Ukrayna'daki saldırganlığı, dünya için bir tehdittir. Asya'nın güvenliğinin küçük ülkelerin büyük ülkelerin sindirme taktiklerine maruz kalması esasına dayanmaması gerekiyor. Washington'ın Asya ve Pasifik bölgesindeki müttefiklerine taahhütleri konusunda herhangi bir tereddüt yoktur " söylemiyle, Rusya'ya yeni yaptırımlar getirmeye hazır olduklarının sinyali vermelerinin gölgesinde;
Küresel ekonominin gelecek 5 yılda yüzde 2,1 oranında büyümesi hedefi benimsendi.
Konjonktürü canlandırma hedefine ulaşmak için yatırımların, altyapı faaliyetlerinin daha çok teşvik edilmesi gerektiği konusunda mutabık kalındı.

*
BBC, Rusya Devlet Başkanı V.Putin'in dünyanın en güçlü liderlerini biraraya getiren zirvede tecrit edilmiş bir görüntü verdiğini duyurdu.
Putin ise bazı üyelerin ülkesine yaptırım uygulamasının G20 tüzüğü ile çalışma ilkelerine aykırı olduğunu, yaptırımların uluslararası hukuka da uymadığını,çünkü sadece BM Güvenlik Konseyi'nin yaptırım kararı alma hakkına sahip olduğunu dile getirdi.
Ve Zirve'nin sona ermesini beklemeden Avustralya'dan ayrıldı.

*
Nereye?
Rusya toplumsal ve siyasal yaşamı ekonomik,siyasi ve askeri yaptırımların ötesinde,artık Orta Asya ve Kuzey Kafkasya kaynaklı göçlerin tetiklediği etnik ve dinsel gerilimlerle de karşı karşıyadır.
Moskova, radikal İslam'ın güçlenmesiyle bağlantılı etnik çatışmaların Dağıstan'da, Astrahan ,Hantı-Mansi Özerk Bölgesinde, Volgograd, Rostov ve Başkurdistan'da yarattığı ve giderek sistematikleşen gerilimi hissediyor.
Giderek etnik ve dinsel gerilimler İnguşetya, Çeçenya, Nijnii Novgorod ve Perm'de çatışmalar ve terör saldırılarıyla yayılıyor.
Müslüman göçmenler dinleriyle giderek daha fazla özdeşleşiyor, dinin gereklerini yerine getirirken, bu göçmenlerle birlikte ülkeye bazı radikallerin girmesi İslam düşmanlığını körüklüyor.

*
Öte yandan dinsel gerilimler Uygur ayrılıkçı hareketini oluşturan "Doğu Turkistan İslami Hareketi" ile etnik gerilimler "Doğu Turkistan Bağımsızlığı Uğrunda" ve "Dünya Uygur Kongresi" vasıtasıyla Sincan, Pekin, Kunming bölgelerinden hızla Çin yaşamına dahil oluyor.
Dahası da var, bu gruplar Vietnam, Kamboçya, Malezya, Laos'ta da görülüyor...
Özellikle hem Rusya, hem Çin'de etnik ve dinsel gerilimlere neden olan tüm hareketler Batı fonlarından para alıyor, ABD ve AB istihbaratlarınca denetleniyor.
Radikal İslamcılar önce Irak ve başka Ortadoğu topraklarında IŞİD saflarında, Afganistan ile Pakistan sınırındaki Taliban kamplarında savaş eğitimi görüyor,sonra Rusya ve Çin'de IŞİD'nin saflarını tamamlıyor.
ABD ve AB Rusya'ya ardarda ekonomik,siyasi ve askeri yaptırım paketlerini tüm bölgeyi kapsar radikal terörle pekiştiriyor.

*
ABD ve AB'nin tek küresel sistem ve genel ekonominin gündemi içinde benzer yaklaşımlarda değil, kendilerine en uygun seçeneğin yükümlülüklerini üstleneceği yeni bir dünyada, gelişmekte olan ülkelerin birbirleriyle rekabet yerine işbirliği geliştirmeleri, birbirlerinin çabalarını gölgelemek yerine birbirlerini tamamlayıcı politikalara yönelmeleri, ayrılıklarını müzakere ve barış görüşmeleriyle çözmeleri,nihayet mütemadiyen iş yaratarak küresel büyümeye katkı vermeleri düşüncesinden ayıktığı görülüyor.

*
Zirve'de küresel ekonominin gelecek 5 yılda yüzde 2,1 oranında büyümesi hedefi benimsenmiştir ama,
Rusya Devlet Başkanı V.Putin yaptırımların sadece Rusya'ya değil, tüm uluslararası ekonomik ilişkiler sistemine zarar verdiğine dikkat çekiyor...

18.11.2014

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org