Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Ahmet Kilicaslan Aytar Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
YOKSAN DAHA İYİ OLUR
18.08.2015
Ahmet Kilicaslan Aytar
Okunma Sayısı : 35570
Oy Sayısı : 1269
Değerlendirme : 5
Popülarite : 15,52
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Rusya ve ABD'nin, IŞİD'le mücadeleye ilişkin "Çift Yönlü Yaklaşım Stratejisi"nde söz kestikleri anlaşılıyor.
Stratejinin sahibi Rusya Dışişleri Bakanı S.Lavrov," Çift yönlü yaklaşım hem bir koalisyon oluşturulması, hem de bu koalisyonu destekleyecek siyasi sürecin canlandırılmasıdır.
Bu girişim, bütün savaşan güçlerin ortak tehdit üzerinde anlaştığı bir koalisyonun kurulması, ardından ülkelerinde nasıl yaşamak istediklerini müzakere etmeleri anlamına geliyor" diyor...

*
Nükleer anlaşma ile elini güçlendiren İran İslam Cumhuriyeti de IŞİD terör örgütünün bölgede artan etkisi ile yürütülen mücadelede aktif olarak yer almaya, bölge ve dünya dengeleri açısından oyun değiştirici etkilerini kullanmaya başlamıştır.

*
Bir çok bölge ülkesi yeniden Şam'la ilişki kuruyor, Suudi Arabistan'ın Suriye ile kurduğu temas dikkat çekiyor.

*
Dün Moskova'da, İran Dışişleri Bakanı M.Cevad Zarifi ile Rusya Dışişleri Bakanı S.Lavrov'un yaptıkları ortak açıklamada,
"Suriye krizinin siyasi yoldan çözümü için Devlet Başkanı Beşar Esad'ın istifa etmesinin önşart olarak ileri sürülmesi kabul edilemez" deniyor.

*
Türkiye ise halâ Suriye Devlet Başkanı B.Esad'ın,
"Şahsi çıkarları için ülkesinin tümünü feda eder. Çok şey satın alıp satarak Filistin davasını sözde destekleyerek, Arap ve İslam arenasında kendilerine yer bulmaya çalıştı.
Efendilerinin kendilerine biçtikleri rolü aşıp, kendilerine izin verilenin çok ötesine gitti.
Bu rolden geri adım atması gerekiyordu ama Suriye'nin rolünde ısrar etmesi sıkıntı yaratmıştır.
Bu nedenle Suriye davası, o'nun için siyasi açıdan sıkıntı yaratan ölüm- kalım meselesi haline gelmiştir" ithamında bulunduğu Recep Tayyip Erdoğan'ın,"Suriye'de Şerlerin Kaynağı Eset'dir" ısrarı noktasında bulunuyor.

*
Halbuki, ABD nükleer anlaşmanın ardından, İran ile cepheleşmeyi istemiyor.
"Çift Yönlü Yaklaşım Stratejisi" çerçevesinde,
Orta Doğu'daki gücü Suudi Arabistan ve İran arasında dağıtabilmek için İran'ın nüfuz ettiği alanlarda karşısında Sünni Arapların oluşturduğu bir savunma örgütünü bulacağı,
Suudi Arabistan'ın, bağımsız Kürdistan ve Suriye ile Irak toprakları üzerinde Sünni Araplar için bir koridor oluşturma çabasının yoğunlaşmakta olduğu bir süreçten geçiliyor.

*
Bu sırada Türkiye hükümeti de İŞİD'le mücadele koalisyonuna aktif olarak katılma kararı almış ve İncirlik başta olmak üzere diğer üslerini de koalisyonun kullanıma açmıştır.
Üstelik Recep Tayyip Erdoğan'ın "Suriye'de Şerlerin Kaynağı Eset'dir" ısrarı üzerinden,
Türkiye, Suriye'deki vekalet savaşının başından itibaren en fazla talep ettiği sınır hattında güvenli bölge oluşumunu,
Mare-Cerablus arasında 90 kilometre boyunca ve bazı bölümlerde Suriye içine 50 kilometre kadar derinlik oluşturulması kaydıyla sağlamıştır.

*
AKP Hükümetinin IŞİD ile ilişkilerini iyi bilen bölge ülkeleri ise şimdi Türkiye'nin İŞİD' le mücadeleye dahlini güvenilir bulmuyor.
Bölge ülkeleri Türkiye hükümetinin,
1- Kürt militanlarının bölge içine girmesine olanak sağlamayacağı yönünde ABD ile bir mutabakat oluşturduğunu,
2- İŞİD yerine,şimdi Türkiye'nin gözdesi haline gelen Ahrar'uş Şam cihat örgütünün YPG'ye karşı savaş ilan edeceğini,
3- Türkiye'nin Halep ile irtibatını kesecek gelişmeleri engellemek için gereken tedbirler alma fırsatını yakaladığını,
4- Böylece Osmanlıcı vizyonun yeniden canlanarak, "bölgeyi kazanan petrolü de kazanır" düşüncesiyle Suriye Kuzey'inin Misak'ı Milli topraklarında kalması hevesini sürüklemekte olduğu düşünüyor.

*
ABD ise Türkiye ile Suriye'nin kuzeyinde yaptığı şeyin IŞİD'in bölgeden çıkarılması konusundaki işbirliğinin güçlendirilmesi olduğunu söylüyor.
Yoksa kendine bir kara gücü gibi hizmet eden IŞİD'in külfetini Türkiye'den çıkarmaya mı hazırlanıyor?
Aslında İncirlik ve diğer üslerin kullanımını almasının karşılığında Erdoğan'ın "Eset" ısrarını önemsemez görünüyor...
Bölgedeki en önemli müttefiklerinden PYD ve PKK'nın da hırpalanmasına ses etmiyor...

*
İlgili ülkeler Suriye'de güvenli bölge oluşturmanın Suriye toprak bütünlüğünün ihlali ve bedelinin ise ağır olacağına dikkat çekiyor.
Rağmen IŞİD'e karşı koalisyona katıldığını açıklayan Türkiye hükümetinin desteklediği El Kaide'nin Suriye kolu Nusra Cephesi, Azez-Cerablus hattında IŞİD'le savaşmak için Halep hattına giren cihatçı Türkmen birliklerine mevzilerini boşaltarak teslim ediyor...
Ya da IŞiD'le savaşacaklarını ilan ederek yine aynı bölgeden Suriye'ye giren ve Türkiye'nin desteklediği çetelerin ilk hedefi ise Suriye Ordusu oluyor...
Yetmezmiş gibi Türkiye, ABD'nin Ahrar'uş Şam örgütünü koalisyona kabul etmesine çalışıyor.

*
Halbuki "Çift Yönlü Yaklaşım Stratejisi" bölgede bütün savaşan güçlerin ortak tehdit üzerinde anlaştığı bir koalisyonun kurulmasını, ardından ülkelerinde nasıl yaşamak istediklerini müzakere etmelerini öngörüyor.
O halde Türkiye hükümetinin "Suriye'de Şerlerin Kaynağı Eset'dir" direncinin kırılması gerekiyor.

*
Bu noktada Almanya, Türkiye'nin Suriye konusunda ve IŞİD örgütü ile mücadelede kendisi ve ABD gibi düşünmediğini gerekçe gösteriyor.
Kahramanmaraş'ta konuşlu Patriot savunma sistemleri ile burada görevli askerini çekme kararı alıyor...
ABD'de Patriot bataryalarının kritik modernizasyon güncellemelerine olan ihtiyacını öne sürerek geri çekiyor.

*
Belli ki, "Çift Yönlü Yaklaşım Stratejisi" çerçevesinde Orta Doğu'da taraflar arasında balistik füze riskleri ve tehditleri bertaraf edilmiştir.
Rusya,sanki bir denge halinin oluşmasını teminen Suriye'ye ana görevi yüksek irtifada keşif ve saldırı önleme olan 6 adet MİG-31 tipi savaş uçağını teslim ediyor.
Bu suretle son dönemde Suriye ordusuna verdiği, "BUK" uçaksavar füze bataryalarını takviye ediyor.
Bir Rus yetkili, Türk F-16 uçaklarını Suriye semalarında görüldüğü anda bu sistem tarafından havalı tüfek standındaki ördekler gibi vuracağını öne sürüyor ki;
Bu Türkiye ile Suriye'nin arasında geri dönüşü olmayan savaşın sınırında olunduğu anlamına geliyor.

*
Bütün bunlar yetmezmiş gibi adam "Yahu,kefen giymiş" edasında Türkiye'yi erken seçime de götürüyor!

*
Mevlana," Yüzde Israr Etme/ Doksan da Olur/ İnsan Dediğin Noksan Olur/ Sakın Büyüklenme/ Elde Neler Var/ Bir Ben Varım Deme/ Yoksan da Olur"diyor.

18.8.2015

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org