Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Ahmet Kilicaslan Aytar Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
ZOMBİLER DİYARI
11.10.2018
Ahmet Kilicaslan Aytar
Okunma Sayısı : 56662
Oy Sayısı : 2822
Değerlendirme : 5
Popülarite : 17,25
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Erdoğan ve şürekâsı ; Türkiye'de Siyaseti: Merkezi, yerel ve özerk idareleri: Yargıyı : İstihbaratı: Orduyu: Emniyeti; Medyayı: STK'ları: Din'i ve camileri: Merkez Bankasını kontrol ediyor.
Dün açıklanan "Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı", Erdoğan'ın artık ekonomiyi ve fiyatları da kontrol ettiğini ilan ediyor.

*
Merkez Bankası enflasyonla mücadele konusunda sıkı para ve maliye politikalarında ilgili adımları atıyor.
Ama henüz hiç bir yapısal reformdan bahsedilmiyor.
Bunun yerine geleneksel olmayan, ücret ve fiyat kontrollerine dayanan politikalardan fayda umuluyor.
Erdoğan'ın gaz ve elektrik zamlarına sınırlama getirmesinden başka enflasyon sepetindeki mal ve hizmetlerin yüzde 10 oranında ucuzlaması için işletmelerle anlaşıldığı açıklaması,
Aslında uluslararası ve ulusal pazarların kurallarına ve hukukun güvenliğine bir tehdit sayılıyor.
Oysa Türkiye'de hükümetten sermayeye güven kazandıracak yapısal reform hamleleri bekleniyor...

*
Fiyat kontrollerinin topluma benimsetilmesi, enflasyonun geriletilmesi, sonuçta "Enflasyonla Topyekün Mücadele Programı" nın başarıya ulaşması için,
İşte ana akım medyası, İçişleri Bakanlığı zabıta ve kolluk kuvvetleri ile Osmanlı Ocağı etrafında birleşen Erdoğanseverler görev başındadır...

*
Keşke Erdoğan'ın rekabetçi bir ekonomiye müdahalesi bunlardan ibaret olsa!

*
F.Gülen'in başarısız darbe girişimi ardından Temmuz 2016'da;
Erdoğan, yalnızca siyasi değil ekonomik özgürlükleri de kısıtlayan olağanüstü hal ( OHAL) uygulaması başlattı.
Ve "Kurumsal İflas Erteleme" uygulamasını yürürlüğe koydu.
Temmuz 2018'de OHAL kaldırıldığında kopan "İflas Dalgası" ise büyük endişeye yol açtı.
Nitekim Ağustos'ta Türk lirası yüzde 40 oranında devalüasyona uğradı ve korku daha pekişti...

*
Çünkü rekabetçi bir ekonomide, bazı şirketlerin uzun zaman önce kapanmış olması,
Ya da şartlar zor da olsa borçların yeniden yapılandırmadan geçiyor olması gerekiyordu.
Hâlâ ayakta duruyor olmaları; zayıf şirketlerin zayıf bankalarla çalışma eğilimi karşılığında bu şirketlerin taze kan sağlamayı sürdürmelerindendi.
Bankalar şirketlerin borcunu takibe düşürmek ve bilanço dışına çıkararak silmek yerine yeniden borçlandırmayı ve batık kredileri yeniden yapılandırmayı tercih ediyor,
Şirketler ise kredi alıyor, karşılığında üretim, stok, yatırım yapıyor, ciro sağlıyor, bir miktar borc ödeyip bir miktar kârı da cebe koyuyorlardı...

*
Ama işbu "cansız- zombi" üretkenlik artışı ekonomi çevrelerinde endişeye yol açıyordu.
Çünkü söz konusu zombi şirketler daha üretken şirketlere aktarılabilecek olan sermayeyi tüketiyor,
Üstelik aldıkları kredileri nasıl ödeyecekleri de bilinmiyordu...

*
Erdoğan, 2001 ekonomik krizinin ardından borçlulara, yapılandırma düzenlemelerine girerek iflastan kaçınma fırsatı sunan bir yasa çıkarmıştı.
Ne ki, ekonominin yolunda gitmesi için düşündüğü bu tedbir, borçluların yedi yıla kadar kredi ödemelerini geciktirmek için kötü niyetle kullandıkları bir boşluk oluşturdu.
Boşluk giderek Türkiye ekonomisine zarar vermeye başladı.
2014' te 720, 2015'te 1000' den fazla firma alacaklılarından daha uygun şartlar vermeleri için bu yasa hükümlerinden yararlandı.
Böylece yedi yıla kadar ödeme yapılmasında hukuki bir tehdit görmeyen firmaların, borç verenlere daha kısa vadeli ödeme koşullarını sağlamaları öngörüldü.
Ama 2018'de alacaklılara yeniden yapılandırma talebinde bulunan Türk şirketlerinin sayısı şimdiden 3 bine ulaştı, yıl sonuna kadar sayının 7 bine çıkacağı öngörülüyor.

*
Erdoğan "İflas Dalgası" nı engellemenin yanı sıra liranın devalüasyonuyla sıkışan firmaları bir "Temerrüd Dalgası" ile karşılaşmalarını önlemek için,
Firmaların yabancı para kayıplarını varsayılan hesaplardan çıkarmasına izin veren yeni bir karar daha çıkardı.
Şimdi bu tedbirin ucuz faiz ödemelerinde temerrüde düşmeyen firmalarla dolu ilave bir zombi ekonomisi daha üretmesi bekleniyor.
Üstelik operasyonlara devam etmek için yeterli para da bulunmuyor...

*
Erdoğan'ın önlemleri, Türkiye'nin umutsuzca yatırımcı güvenini artırmaya çalıştığı bir dönemde kurumsal şeffaflık sorunlarını daha da şiddetlendiriyor.
Şimdi Türk borç verenler, gelir-gider dengesi bozulduğu için borçlarını ödemekte zorlanan firmalar için bir temerrüt sonrasında yeniden yapılanma sürecini hızlandırmaya,
Ve bankaların defterleri doğrultusunda takipteki kredileri almaya yönelik önerdikleri,
Hükümetin de onayladığı Finansal Yeniden Yapılandırma Anlaşmasını yürürlüğe koymuş,
Fakat yeniden yapılandırmayı kabul etmeyen uluslararası alacaklılar gibi daha resmi bir süreci destekleyen borç verenleri kurumaya bırakmıştır...
Üstelik hükümet borç verenlere borçluları için daha esnek davranmaları yönünde çağrı yapıyor...

*
Takipteki krediler artmaya devam ediyor.
Ucuz kredi ve aşırı hükümet harcamaları ile harmanlanan konut patlaması,
Gelişmekte olan pazarlar için ? orijinal günah ? olarak adlandırılan sonuçları yaratıyor.
ABD doları cinsinden ödünç alınan ancak gelirlerini Türk lirası olarak alan yatırımcılar artık yüzde 40'lık bir devalüasyonun ardından faiz ödemelerini kaldıramıyor...

*
Şimdi Erdoğan, Türk borç verenlerin takipteki kredilerini boşaltabilecekleri "kötü bir banka" kurmayı planlıyor.
Ama takipteki kredilerin kötü bir bankaya devredilmesi dünyanın her yerinde borç vermemeyi tanımlıyor.
Erdoğan'ın bütün planları bir bir çöküyor.
Çünkü ekonomide gösterilen kurnazlıklar iyi sonuç vermiyor ...
Sadece kağıt üzerinde bir "Zombi Ekonomisi" oluşturmak bir ekonomiyi belki bir süre oyalıyacaktır,
Ancak er ya da geç küresel yatırımcılar neyin yaşandığını ve neyin ölü olduğunu anlayacaktır.

*
Zombi firmalar ve zombi devlet yönetimi Türkiye'nin ekonomik felaketine işaret ediyor.
Çarei Recep Tayyip Erdoğan'ın demokrasiyi kavramasındadır.


12.10. 2018


Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org