Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Ahmet Kilicaslan Aytar Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
İRAN'A YAPTIRIM FERAGATLERİ
29.04.2019
Ahmet Kilicaslan Aytar
Okunma Sayısı : 65700
Oy Sayısı : 3291
Değerlendirme : 5
Popülarite : 17,59
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

ABD Ulusal İstihbarat Topluluğu, "2019 Dünya Çapında Tehdit Değerlendirilmesi Raporu"nda İran İslam Cumhuriyeti'nin tehditlerini;
Siber Tehditler: Kitle İmha Silahı Geliştirme : Bölgesel Tehditler olmak üzere üç ana başlıkta kategorize ediyor.
Ulusal İstihbarat Direktörü Daniel R. Coats," İran rejimi ekonomisi gün geçtikçe zayıflamasına rağmen askeri yeteneklerini geliştirmeye devam ediyor:
İslamcı terörizmin sponsorluğunu sürdürüyor :
Bölgede ABD güçlerini ve müttefiklerini tehdit eden yerli askeri yetenekleri geliştirirken Yemen'i, Şii militanlarını ve Hizbullah'ı destekliyor:
Orta Doğu'daki en büyük balistik füze envanterini korumaktadır :
2015'te Çin, Fransa, Almanya, Rusya, Birleşik Krallık, ABD ve Avrupa Birliği ile yaptığı Kapsamlı Eylem Planı (JCPOA) sınırlarını zorluyor" diyor.

*
Oysa İran'ın bu çerçeveden çıkması için meşruiyetinin temeli olan İslamcı kimliğini inkar etmesi gerekiyor...

*
İran'ın Natanz ,Fordow, Bushehr ve Arak nükleer tesislerinde uranyum heksaflorid gazı verilerek U-235 adı verilen izotopunu ayrıştırdığı santrifüjleri bulunuyor.
JCPOA anlaşmasının imzalandığı tarihte İran 20 bin santrifüje ve tonlarca uranyuma sahipti.
Bunun birkaç ay içinde 8 ila 10 nükleer bomba yapmaya yeteceği belirtiliyordu.
Anlaşmayla santrifüj sayısı 2026'ya kadar 10 yıl boyunca 5 bin 60 ile sınırlandırıldı.
Ayrıca İran'ın uranyum stoku da yüzde 98 düşürülerek 300 kilograma geriletildi.
İran'ın bu miktarı 2031'e kadar geçmemesi şartı getirildi.
İran ayrıca uranyum stokunun zenginleştirilme oranını yüzde 3,67'de tutmayı kabul etmişti...

*
Bugün Başkan Trump yönetimi İran'a maksimum baskı kurmuş bulunuyor.
İran'a yönelik petrol, nakliye, sigorta ve bankacılık sektörlerini kapsayan yaptırımlar uygulanıyor.
Bununla birlikte Washington bazı feragatları da kabul ediyor.
Sekiz ithalatçı ülke Çin, Hindistan, Güney Kore, Türkiye, İtalya, BAE, Japonya ve Tayvan'ın İran petrolünü almaya devam etmesine geçici olarak izin verilmiştir.

*
Nisan başında ABD, İran Devrim Muhafızları Ordusu'nu terör örgütü olarak tanıdı.
Geçen hafta Trump, bu kez İran petrol satışlarını sıfıra zorlamak için yaptırım tehditleri kullanmaya çalışacağını ve 2 Mayıs'tan itibaren feragatleri yenilenmeyeceğini açıkladı.
Bu feragatler, uluslararası ortakların ABD yaptırımlarından korkmadan askeri olmayan projelerde İran'la çalışmalarına izin veriyor.
Şimdi ABD yönetimi, İran yaptırımları ile Avrupa, Çin ve Rusya'nın sivil nükleer projelerdeki işbirliğine yönelik zararlarının tazmin edilip edilmeyeceğini tartışıyor.

*
Sivil nükleer işbirliği için feragatlerin geri çekilmesi, öfkeli Devrim Muhafızları Ordusu'nun terör örgütü olarak tanınmasından daha az agresif görünebilir.
Ancak feragatlerin geri çekilmesi İran'ın uluslararası nükleer işbirliğini tehdit eden en tehlikeli adımlardan biridir.
Feragatler üç projeyi kapsıyor;

*
Birincisi; Anlaşmaya göre Rusya ve Avrupa Birliği'nin liderliğinde Fordow Uranyum Zenginleştirme tesisi kaldırılacak ve zararsız uluslararası bir nükleer, fizik ve teknoloji merkezine dönüştürülecekti.
Bazı denetçiler Fordow'un kapalı olmadığından şikayet etmesine rağmen Rusya ve Avrupa Birliği Fordow'un denetiminde başarılı olmuştu ve bir uranyum zenginleştirme tesisi değildi.
Kesinlikle, anlaşmanın terk edilmesini gerektirmiyordu.
Şimdi İran'ın Rusya ve Avrupa Birliği ile çalışmasına izin verilmezse, Fordow'un daha tehdit edici kullanımına geri dönmesi potansiyeli bulunuyor.

*
İkincisi; İran anlaşmadan önce Rusya ile birlikte Arak'ta 3 bin megavat elektrik üretebilen yeni bir nükleer enerji santrali kurmuştu.
Arak tesisleri ABD'nin çekildiği nükleer anlaşmada ve diplomatik alanda en çok konuşulan ve müzakere edilen konulardan biriydi.
Anlaşmaya göre İran, Çin ve ABD'nin silahlar için kullanılamayacak kadar düşük plütonyum üretecek olan bir yedek reaktörün yapımını denetleme vaadi karşılığında, reaktörün çekirdeğini yok etti.
Şimdi İran, yeni reaktör tasarımına ve ihmal edilebilir çoğalma riskine devam etmek istiyor.
Şimdi Çin ve İngiltere, ABD yaptırımları nedeniyle projeden çekilirse Tahran eski planına geri dönebileceği bir zemindedir.
İran'ın reaktörün kalbini yeniden inşa etmek için kullanılabilecek yedek parçalarla ilgili belirsiz ifadelere rağmen bir zamanlar kurduğu ve söktüğü projeyi yeniden yapabilecek kapasitededir.

*
Üçüncüsü; İran'ın Bushehr'deki Rusya destekli bir projesi olan ticari nükleer reaktörü tek işleyen tesistir.
ABD'nin İran'ın nükleer programı konusundaki endişesi arttıkça Washington ile Moskova arasında bir çekişme yaşanmış,
Sonuçta Rusya, ABD'nin endişelerini ciddiye alarak Bushehr'in yakıtını kontrol etmiş ve ABD'de Bushehr'daki Rus ortaklara yaptırım uygulamamıştır.
Şimdi Washington, Rusya'ya yeni feragatler sağlamazsa ve yeni yaptırımlar uygularsa, Rusya'nın bunlara uyması şüphelidir.
Çünkü bu durum dünya çapında nükleer güvenlik ve güvenlik projelerinde yeri doldurulamaz Rusya'nın ticari nükleer sağlayıcısı olan Rosatom Nükleer Enerji Şirketi için çok önemlidir.

*
Washington bu feragatlerin bir kısmını ya da tamamını uzatmayı reddederse ne olacağını tahmin etmek zordur.
Çünkü nükleer işbirliğinin büyük kısmı hükümetlerle yapılıyor.
Ama ABD'nin İran anlaşmasından geri çekilmesiyle getirdiği yaptırımların çoğu özel sektör aktörlerini hedef alıyor.
Bu nedenle uyumluluk ya da ihlal bir hükümet kararı değildir.
Bu durumda bireysel yetkililer ABD yaptırımlarından korkabilirken, anlaşmayı müzakere eden hükümetlerin takınacağı tutum kestirilemiyor.
Ve ilgili hükümetlerin ABD tehditleri karşısında özel sektörleriyle nasıl uzlaşacağı bilinmiyor.
ABD dayanaklarını korursa, aslında en yakın müttefikleri ve en önemli ortaklarından bazılarının hükümetlerini hedef alacaktır...

*
Öyleyse, neden ABD, İran?a muazzam ekonomik baskı uygulamasına rağmen müttefikleriyle bir kopuşu göze alıyor?
Neden İran anlaşmasının yayılmaya devam etmeyecek başarısını riske atıyor?

*
Halbuki İran hâlâ anlaşmaya uyuyor.
Ama ABD; gelecekteki bir Demokrat başkanın Washington'u anlaşmaya geri döndürmesinden kaygılanıyor.
Bu nedenle İran anlaşmasını gelecekteki başkanlara duvar yapmak istiyor.
Nükleer anlaşmayı öldürmenin tek güvenilir yolunun Tahran'ı ihlal etmeye zorlamaktan geçtiği kurgulanıyor.

*
Nitekim Pazar günü, Dışişleri Bakanı J Zarif İran'ın nükleer anlaşmadan ve hatta Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşmasından çekebileceği yönündeki tehdidi yineliyor...
Ama Başkan Trump İran ile gerçekçi ve etkili bir diplomasiyi sürdürmektedir.
Gergin bir bölgede riskli ya da aptalca politikaları reddediyor...

*
2 Mayıs'ta ABD'nin İran feragatlerini uzatmaması Türkiye üzerindeki riskleri arttıracaktır.
Türkiye, yüzde 20 payla İran'dan en çok petrol ithal eden ülkelerden biridir, petrol ithalinin yüzde 50'ye yakınını da İran'dan yapıyor.
Bu oranlara göre feragatin uzatılmaması durumunda ya Türkiye ABD'ye rağmen ithalatına devam edecek ya da yeni bir çözüm bulacaktır.
Bir anlaşmazlık yaşanması döviz kurlarının, yurt içinde akaryakıt fiyatlarının yükselmesi,
Petrol fiyatlarındaki yükseliş maliyet artırdığı için enflasyonun da yükselişine neden olma riski taşıyor...

30.4 2019

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org