Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Ahmet Kilicaslan Aytar Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
SURİYE' DE + MİLLET BAHÇESİ MESELESİ
30.09.2019
Ahmet Kilicaslan Aytar
Okunma Sayısı : 70250
Oy Sayısı : 3010
Değerlendirme : 5
Popülarite : 17,39
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Suriye'deki Batılı ve bölgesel politika çevrelerinde yeniden yapılanma konusunda giderek artan bir tartışma yaşanıyor.
Avrupa Birliği yeniden yapılanma seçeneklerini yakından inceliyor.
Hükümetler yeniden yapılanma sürecinde rol oynayabilecekleri şekilde kendilerini konumlandırıyor...
Çünkü Suriye'nin mevcut çatışmanın ötesine geçme zamanı geldiğinde kimse rol oynamak niyetinde olsun olmasın geride kalmak istemiyor.

*
Nitekim Erdoğan da, geçen hafta BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasında,
Türkiye'nin, kuzeydoğu Suriye sınırında güvenlik tehdidi olarak gördüğü YPG kuvvetlerini geri çekmek amacıyla,
Sınır boyunca 400 km'den daha uzun ve 20 kilometrelik derinlikte öngördüğü "güvenli bölgeyi" bir fırsat penceresine dönüştürüyor...

*
Güvenli bölgenin Türkiye'nin barındırdığı 3,6 milyon Suriyeli mültecinin 1 milyonunu yerleştirmekte de kullanılacağını,
Öngörülen inşaat projesinin, 5 bin ila 30 bin nüfuslu 10 kasaba ve 140 köyden oluşacağını,
Her kasabanın hastane, futbol sahaları, 6 bin mesken, 11 cami, 9 okul ve diğer tesisleri de kapsayacağını,
Uluslararası finansman kaynaklarının henüz belli olmadığını fakat maliyetinin 27 milyar dolar olacağını söylüyor...

*
Ne ki, Erdoğan, Batı ve bölgenin neredeyse tamamiyla yaşadığı derin sorunları unutuyor gibidir.
Halbuki Suriye'de taraflar arasında çok gergin bir diplomatik oyun oynanıyor.
Türkiye ise Suriye savaşını sona erdirmekle ilgilenmiyor.
Vekalet veya doğrudan müdahale yoluyla savaşın devam etmesi için elinden geleni yapıyor.
Erdoğan, Suriye'nin kuzeyini Milli Misak sınırlarına katmak için çok fazla siyasi sermaye ve iki tam teşekküllü saldırıya yatırım yaptı.
Türkiye'nin bölgeden çekilmemesi herşeyi zorlaştırıyor.
Ama Erdoğan BM kürsüsünden "Bütün ülkeleri Suriye ile ilgili çabalarımızı desteklemeye çağırıyorum" diyor!

*
Savaş sonrası Suriye'de yeniden yapılanma maliyeti 200- 350 milyar dolar olarak tahmin ediliyor.
Uluslararası politika çevreleri Cumhurbaşkanı Beşar Esad ile yeniden inşa sürecinden rahatsızdır.
Suriye ihtilafında yer alan Rusya ve İran'ın bu mali yükü tek başına kaldıramayacağı,
Masrafları karşılamak için uluslararası bağışçıların Suriye'nin yeniden yapılanmasına dahil olmaları gerektiği konusunda bir fikir birliği oluşmuştur.

*
Beklentiler, Suriye destekçilerinin yeniden yapılanma sözleşmelerinde aslan payını kazancakları yönündedir.
Lübnan gibi komşu ülkeler ve Suriyeli müteahhitler, girişimciler ve finansörler de fayda sağlayacaktır.
Ancak bunlar Suriye için kolay değildir çünkü Suriye devleti mali olarak çökmüş durumdadır.
Şam'ın sekiz yıllık savaşı dış destek olmadan nasıl finanse ettiği bile belli değildir.
Suriye'nin 2010'da ulusal bütçesi 21 milyar dolarken, 2017 ulusal bütçesi yalnızca 5 milyar dolardır.

*
Birçok ülkenin tasarruf modunda olduğu ve donör yorgunluğun yaşandığı şu sırada,
Suriye'nin yeniden inşa projesine fon sağlama konusunda da çok az arzu bulunuyor.
Dünya Bankası Suriye'nin inşasına kaynak ayırmayacağını açıklamıştır.
Bazı Batılı hükümetler liderlik geçişi olmadan herhangi bir yeniden yapılanmayı finanse etmeyeceklerinin sinyallerini veriyor.

*
Bu konuda Suriye'nin yatırımcılara önereceği seçenekler sınırlıdır.
Petrol rezervleri tükenmesi nedeniyle yıllarca değer kaybetti ve savaştan önce günde sadece 375 bin varile ulaşıldı.
Bu küresel üretimin sadece yüzde 0.2'sidir, keza gaz rezervleri de küresel üretimin yüzde 0.1'i kadar önemsizdir.
Rusya'ya Akdeniz'de açık denizde doğal gaz sahalarının geliştirilmesi için ihaleler verilmiştir,
Ancak Suriye?nin hidrokarbonları kuzeydoğuda Kürtlerin bağımsızlık için mücadele ettiği bölgededir.

*
Üstelik Suriye 2011'den bu yana ABD, AB ve BM tarafından çok taraflı yaptırımlara tabidir.
Yaptırımlar hükümet üyelerini, devlete ait kurumları, orduyu, yatırımcıları ve işletmeleri hedef alıyor.
O zamandan beri Suriye yabancı bankalara erişemiyor ve SWIFT ağını kullanamıyor.
Suriye'yi yakından takip eden yatırımcılar herhangi bir cezaya karşı işlem yapmaktan kaçınıyor.
İthalat ve ihracaatına yüksek tarifeler uygulanıyor.

*
Suriye'nin devlete ait ve 14 özel bankası savaş sırasında büyük kayıplar yaşadı.
Hiçbirinin yeniden yapılanmaya ciddi yatırım yapmak için likiditesi bulunmuyor.
Dünya Bankası'na göre özel ticari bankalardaki mevduat 2010'da 13,8 milyar dolar iken, 2016'da 3,5 milyar dolara düştü.
Ekonomiyi her biri kendi sektörü üzerinde kurulan savaş lordları yönetiyor.
Savaş ekonomisi örgütlenmiştir, hiçbir rekabet yaşanmıyor...
Başta savaş lordları olmak üzere Suriyeliler umutlarını yeniden yapılanmaya bağlamıştır.

*
Ama işte, Suriye hükümetinin yeniden yapılandırmaya yönelik bir stratejisi bulunmuyor.
Hükümet bunu resmi olarak "Suriye hükümeti ekonomik bir kalkınma stratejisine sahip değildir" biçiminde ifade ediyor.

*
Ekonomik sorunları olan İran, savaş sırasında desteğinin karşılığı olarak uzun vadeli bir oyun oynuyor.
Suudi Arabistan'ı Suriye'den uzak tutmak istiyor.
İran için yatırımın geri dönüşü sadece sermaye açısından değil aynı zamanda daha kalıcı bir dayanağa sahip olmak için stratejik etkiye sahiptir.
Mesela Ocak' ta Suriye'nin üçüncü sağlayıcısı olmak için cep telefonu lisansı aldı.
Palmyra'da fosfat kaynaklarını işletme hakkını kazandı.
Humus ve Şam'da Khodro ve Saipa otomobil üretim tesislerini kurdu.

*
Rusya ise Suriye savaşına günde 3-4 milyar dolar harcıyor.
Bazı savaş ganimetlerinin tadını çıkarmakta İran'dan daha mahirdir.
Ama öncelikle Orta Doğu'da yumuşak bir görüntü vermek adına Suriye'yi yeniden inşa ettiğine ilişkin bir anlatıyı hedefliyor.
Rusya- Suriye ticareti, 2011' deki 1.8 milyar dolardan 2015'te 210 milyon dolara düştü.
Bu Suriye'nin genel ekonomik çeşitliliğinin olmaması, ticaret yapmak için sınırlı mal ve hizmetlere sahip olduğu anlamına geliyor.
Bu noktada Rusya, yeniden inşa maliyetini "Bizim için iyi bir şeyler yap" lafzı altında,
Kırım'daki projeler gibi doğrudan ya da dolaylı olarak rejime yakın oligarklara bağlı şirketlere yüklemeyi öngörüyor.

*
Çin, denizaşırı yeniden yapılandırma konusundaki tecrübesi ve Avrasya'nın çoğunu kapsayan kara ve denizcilik altyapısını geliştirme stratejisi,
Pekin destekli Asya Altyapı Yatırım Bankası'yla;
Savaştan sonra Suriye'de "Kemer- Yol" projesi kapsamında,
Lübnan- Suriye- Irak güzegahında yeni bir ulaşım hattı ve ilgili tüm bağlantılarını inşa etmeye hazırdır.
Bu noktada Çin'in Suriye'ye bir diğer ilgisinin güvenlik olduğunu, Türkiye'nin Uygurların destekçisi olmasından rahatsız olduğu da açıktır.

*
Savaş sırasında muhalefet gruplarını destekleyen ABD'nin Suriye'de yeniden yapılanmayı finanse etmesi olasılığı düşüktür.
Çünkü Irak ve Afganistan'da tahsis edilmiş fonlar üzerindeki dolandırıcılıklar ve ısraf ABD'nin hevesini kırmıştır.
Üstelik Trump yönetimi politik bir belirsizlik yaşamamak için Esad'ın gitmesi gerektiğine inanıyor.

*
Bu sırada bendeniz, "Durun yahu! Türkiye güvenli bölgeye millet bahçesi de kuracak" diyecektim ki,
Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim, BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasında,
Aman Allahım!
"ABD ve Türkiye, Suriye'nin kuzeyindeki yasadışı askeri varlıklarını sürdürüyor.
Suriye'nin kuzeyinde sözde güvenlik bölgesini müzakere etmek ve kurmak gibi bir küstahlık gösteriyorlar.
Bu uluslararası hukukun ve BM yönetmeliğin ihlalidir " diyor.
Şam'ın tüm yabancı askeri birliklerin topraklarından çekilmesini talep ettiğini ve karşı önlem alma hakkını saklı tuttuğunu kaydediyor...

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org