Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

BURHAN ÖZBEY Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
BU YAZIMIZ İNTERNETTE 11 TEMMUZ 2010 DA YAYINLANDI
14.08.2016
BURHAN ÖZBEY
Okunma Sayısı : 8087
Oy Sayısı : 0
Değerlendirme : 0
Popülarite :
Verdiğiniz Puan :
 

 

 


BU YAZIMIZ İNTERNETTE 11 TEMMUZ 2010'DA YAYINLANDI

ÖZKÖK VE BÜYÜKANIT YARGILANMADAN VİCDANLARDAKİ İSYANI SUSTURAMAZSINIZ!

Akıllarda, vicdanlarda hep aynı soru var...
Hilmi Özkök ve Yaşar Büyükanıt neden yargılanmıyor?
Sözde "darbe girişimleri," bu generallerin ordunun başında olduğu yıllarda yapıldığı iddia ediliyor madem, neden bu komutanlar yargılanmıyor ve kendilerinden hesap sorulmuyor?

Türk Silahlı Kuvvetlerinin başında olacaksınız, size Genelkurmay Başkanı makamı ve payesi verilecek ve siz Türkiye'yi yerinden oynatan bir iddia ve yargılama sürecinde, sıradan bir insan gibi olayların uzağında tutulacaksınız!
Bunu hangi vicdan kabul eder!?

Çeyrek asır bu devlette müfettişlik/başmüfettişlik/teftiş kurulu başkanlığı yaptık.
Onlarca önemli inceleme ve soruşturmaya imza attık.
İncelediğimiz ve soruşturduğumuz olaylarda, olayın failleri yanında, her zaman faillerin başında bulunan sorumlu yöneticiden de hesap sorduk ve gerekeni mevzuat, yasalar doğrultusunda yaptık... Doğru olan da buydu zaten!

"Öğretmen nasılsa sınıf öyledir."
Bütün bu sözde darbe teşebbüsüne yönelik büyük büyük işleri alt kademelerdeki subay ve astsubaylar, kimsenin, daha doğrusu üstlerinin haberleri olmadan ellerini kollarını sallayarak mı yaptı?

Üstlerin haberi olmadan, astlar, hükümeti devirmek, AKP iktidarına ve Fethullah cemaatinin varlığına son vermek gibi bir büyük olayı(!) nasıl kendi başlarına gizli gizli yürütmüşler (!)?

Böyle bir eylemin varlığını dahi bilmeyen, denetlemeyen üst kademe subayları, komutanlar, genelkurmay başkanları, şanlı ordumuzun o yüce makamlarında nasıl oturmuşlar ve nasıl yıllarca ( sözde darbe girişiminden (!)) habersiz kalmak gibi bir gafletin içine düşmüşler?

Ne diyor CHP Genel Başkanı Sn. Kemal Kılıçdaroğlu?
Birlikte okuyalım:

"Emekli paşaların darbe yaptığı dünyanın neresinde görülmüş?
Siz gerçekten birisini mi yargılayacaksınız, 27 Nisan'da bildiriyi Genelkurmay'ın sitesine koyan Genelkurmay Başkanı'na bir soru sordunuz mu? Sormadınız. Ama o bildiri kondu diye mağdur edebiyatı yapıp seçime gittiniz. Sonra ne yaptınız, ayni komutanın altına zırhlı araç aldınız. Ve dönüp bize diyorlar ki, 'askeri vesayet var.' Bu anlayışı şiddetle reddediyoruz."

Çıkın sokağa tarafsız bir gözle sokaktaki insanlara sorun bu soruyu...
Halkın nasıl büyük çoğunlukla tepkili ve kızgın olduğunu göreceksiniz!

"Muamma" hâlâ devam ediyor...

Başbakan Tayip Erdoğan ve zamanın Genelkurmay Başkanı 27 Nisan bildiricisi General Yaşar Büyükanıt; Dolmabahçe'de iki saat süreyle ne konuştular...
Başbakan konuyu soranlara dedi ki; "o konu benimle mezara gidecek" ve devam etti. Bir nevi gözdağı verir gibi; "Büyükanıt konuşursa ben de her şeyi (konuşulanları) açıklarım" diye ekledi...

Başbakan'ın mezara gidişi bizi enterese etmez. O Yüce Allah'ın takdiri.
Ancak, mezara kadar götürmek istediğiniz bilgileri oraya götürme serbestiniz olamaz. Çünkü o bilgiler halkı ve Türk milletini ilgilendiriyor...

Mezara götürecek denli çok çok(!)önemli olan o bilgiler ne ola ki acaba?
Bu soru yanıtlanmadığı sürece; biz Başbakan'ın ve Büyükanıt'ın mezarlarında bile rahat uyuyabileceklerini düşünmüyoruz!

Vatan Gazetesi yazarı Mustafa Mutlu, bildiğimiz kadarıyla 2 ay gibi bir süre "Konuş Büyükanıt!" diye köşesinden her gün çağrı yaptı. Ama 27 Nisan bildiricisi paşadan tek ses çıkmadı!
Neden susuyorsunuz? Niçin konuşamıyorsunuz?
İki yıl süreyle başında bulunduğunuz şanlı Türk ordusunun, bugün düştüğü hallerden vicdanen kendinizi bir nebze olsun suçlamıyor musunuz?

Çıktınız ortaya, malum 27 Nisan bildirisini ben kaleme aldım diye esip gürlediniz! Peki şimdi neden ortaya çıkıp yönettiğim ordunun sorumluluğu bana aitti, ben hesap vereceğim diye esip gürlemiyor da; onlarca koruma ordusuyla tatil yörelerinde gönül huzuru içerisinde tatil yapıp keyfinize bakıyorsunuz!

Dış ülkelerde en küçük hatası olan üst yöneticiler, bakanlar, hatta başbakanlar bile derhal istifa ediyorlar. Japonya'da kente iki gün süreyle su veremeyen su işleri müdürü, vicdanen kendini suçlu buluyor ve intihar ediyor.
Sizlere intihar edin demiyoruz, diyemeyiz de zaten!
Fakat neden Özkök ve Büyükanıt olarak, "sessizliğin derinliğinde kaybolarak kendinizi olaylardan soyutluyorsunuz?"

Yargı bizi çağırmıyor ve suçlamıyor ki diye kendinizi savunabilirsiniz!
Yargının çağırmaması sizleri vicdanen aklamaz ki!
Ne deniyor? Türkiye'de yargı artık siyasallaştı. Siyasetin güdümüne girdi....

Sanayi Bakanı Nihat Ergün Temmuz 2010 ayında Zonguldak Valisi Erdal Ata'yı ziyareti sırasında ne diyordu?
"Yargıdaki sorunlar Türkiye'nin prangasıdır."

Bitti!...

Bu söz her şeyi açıkça ortaya koymuyor mu? Başka söze gerek kaldı mı? Konuyu asil Türk milleti önünde sağduyulu vicdanlara ve halkımın takdirine sunuyoruz!... 11 Temmuz 2010

***
Değerli okurlar…
Yukarıda okuduğunuz yazımız, 11 Temmuz 2010 tarihinde aynı başlıkla internette yayınlandı.
Bugün gelinen noktaya baktığımızda, o tarihlerde yazdıklarımızın ne denli yerinde olduğunu acizane belirtmemiz gerekiyor…

"Kasaptaki ete soğan doğramam" diyerek işin dışında kalmış olmanın kabul edilemez bir durum, haksızlık ve adaletsizlik olduğu bugün daha iyi ve açık olarak görülmüyor mu?

Hilmi Özkök' ün ve Aytaç Yalman'ın ve tabi ki bazı üst komutanların vicdanları bu gün ne denli rahat ya rahatsız(!) doğrusu merak ediyoruz…

BURHAN ÖZBEY





Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org