Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Nur Ger Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

NUR GER Bülent Şenver'in Odası TV Programı Bölüm 3
20.08.2012
Okunma Sayısı : 5144
Oy Sayısı : 2
Değerlendirme : 5
Popülarite : 1,51
Verdiğiniz Puan :
 

 

NUR GER Bülent Şenver'in Odası TV Programı Bölüm 3

.
.

izlemek için

.
.

dinlemek için

.
.

NUR GER Bülent Şenver'in Odası TV Programı Bölüm 3

.

Bülent Şenver'in Odasında konuğum Sayın Nur Ger ile birlikteyiz.

Şimdi "Siz Olsaydınız Ne Yapardınız?"

Nur Hanım, ben sizin için bir etik vaka hazırladım. Hayali bir etik vaka.

O etik vakayı müsaade ederseniz size bir okuyayım, sonra soracağım "Bu durumda siz olsaydınız, siz ne yapardınız?" diye.

Benim etik vakam şöyle;

Süha Bey, bir GSM operatörünün Genel Müdürüdür.

Çok kar elde etmek istiyorlar.

Fakat o yıl maalesef bu mümkün olmamaktadır. Rekabet nedeniyle ciroları aşağıya doğru düşmektedir.

Genel Müdür düşünmeye başlar.

Ne yapsam da cirolarımı artırsam diye.

Genel Müdür Yardımcılarını arar, der ki "fikir üretin bana, gelin toplantı yapacağız, fikirlerinizi benimle paylaşın."

Toplantı günü gelir.

Genel Müdür Yardımcıları oturur, hepsi fikrini söyler.

Birisi böyle yapalım der, birisi böyle yapalım der.

Oradan Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Bey'e sıra gelir.

Ahmet Bey der ki:

"Genel Müdürüm, eğer benim dediğimi yaparsanız söz veriyorum size son üç ayda gelirimizi biz yaklaşık 7,5 milyon lira artırabiliriz"

Süha Bey heyecanlanır..

"Nedir söyle bakalım, Nasıl yapacağız bu işi" der.

Ahmet Bey:

"Bizim yaklaşık 10 milyon müşterimiz var. Bizim telefonları kullanıyorlar. Hepsine biz birer mesaj göndersek, sms mesajı."

Genel müdür :

"Ne mesajı göndereceğiz?"

Ahmet Bey:

"Mesajda şunu yazalım 'Sesli mesajınız var, lütfen 8585'i arayın.' Bunların içinde, 10 milyonun içinde emin olun 7,5 milyonu merak eder , neymiş bana gelen mesaj diye hemen 8585'i arar. Arar aramazda onun kulağına bizim bilgisayar şöyle der; 'Bu arama normal ücretiniz olan 50 kuruşla ücretlendirilecektir ' Emin olun 2,5 milyonu aramasa 5 milyonu yine merak edip bizi arar. Biz bu uygulamayı üç ay arka arkaya tekrar etsek, en az 7,5 milyon lira ciromuz artar."

Süha Bey şaşırır. "Peki biz bunu yaparsak, o da ararsa 8585'i ne söyleyeceğiz onun kulağına?"

Ahmet Bey, hazır cevap önceden düşünmüş.

"Deriz ki, 'Şuanda sesli bir mesajınız yoktur."

Süha Bey iyice şaşırır. Acaba ne yapsam diye düşünmeye başlar.

Sayın Nur Ger, Genel Müdür Süha Bey'in yerinde siz olsaydınız, bu durumda siz ne yapardınız?

NG: Şimdi gerçekten böyle bir Genel Müdür ile çalışmadığımdan dolayı, düşünce tarzı böyle olacak bir Genel Müdür ile ben nasıl çalışmışımda farkına varmamışım diye düşünürüm.

Oyunu devam ettirmek gerekiyorsa, siz Genel Müdür olun, ben size şunu soracağım;

"Siz bu mesajı alan bizim operatörümüzün kullanıcısı olsanız ve doğal olarak kandırıldığınızı anladığınızı var sayıyoruz, bizimle çalışmaya devam eder misiniz?

Aynı operatörde kalır mı?

Sayın Genel Müdürüm.

Bu mesajın tarafı olan 5 milyon kişi bu mesajı aldığı zaman, kandırıldığını anladığında hala bizim operatörle devam eder mi?"

BŞ: Anlarlarsa.

NG: Anlarlar. Kandırıldıklarını nasıl anlamazlar.

BŞ: Bizim insanımız kandırıldığını anlamasına rağmen bazı şirketlerle çalışmaya devam ediyor mu?

NG: Bence insanlar kandırıldıklarını anladığında devam etmezler.

BŞ: Etmiyor mu?

NG: Doğal olarak kandırıldığını anladığı an operatörü bırakacaktır.

Şöyle düşünelim;

5 milyon insanın 2,5 milyonu kandırıldığını anlarsa yarı yarıya olsun çekip gider o operatörden.

İnsanlar doğası gereği akıllıdır.

Eğer birisi karşısındakinin akıllı olmadığını düşünüyorsa aslında kendisinde bir sorun vardır.

BŞ: Ahmet Bey'di bu öneriyi söyleyen, Genel müdür yardımcısı Ahmet Bey. Genel Müdür olarak siz Ahmet Bey'i ne yaparsınız?

NG: İş geliştirme, kurumsal gelişme, kurumu geliştirme ve kaynak yaratma ve müşteri kazanma konusunda becerileri demin de söyledim bizde bu söz konusu olmaz da kurum Ahmet Bey'i işe alamıyor olmalı.

BŞ: Ahmet Bey, çok cin fikirliymiş.

NG: Ben bunu sevmiyorum, cin fikirli olma.

Bir kere kazandığınız o para ki diyelim kazandınız, devamında o kurumu nasıl yaratacaksınız?

Bir şey daha var "Haydan gelen huya gider."

Böyle gelen bir para hiçbir şekilde o kurumda kalmaz.

BŞ: Kısa vadeli kardır, bu kar sürdürülebilir olamaz.

Kısa vadeli o karı elde edersiniz ama uzun vadede para kazanamaz.

Sürdürülebilir kar olamaz hiçbir zaman.

Bülent Şenver'in Odasında konuğum Sayın Nur Ger ile birlikteyiz.

Şimdi çubuk oyunu.

Oyunlarımız bitmiyor bizim.

Niye çubuk oyunu dedim?

Çünkü bu kutumuzun içine çubuklar koydum.

O çubukların üzerine de ben güzel sözler yazdım.

Siz bir çubuk seçin, üzerini okumaya çalışalım, hangi güzel söz çıkmış?

NG: Çok sevdiğim bir söz. "Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol."

BŞ: Biraz önce bahsetmiştiniz.

Mevlana'nın bir sözü.

Bunun yararı ne bize?

Genç bunu niye benimsesin?

NG: Birincisi böyle olabilmek için kendini iyi tanımak lazım.

Olduğun gibi görünmek için önce nasıl birisin?

Kendi kendine bunu iyi anlayıp, bilip kendinde bu hesaplaşmada barışık olman lazım.

Kendi kendine barışık olunca göründüğün gibi olmak zaten sorun değil.

Ama olduğun gibi görün, birinci kısmına gelince gene kendine bakıp da kendini değerlendirdiğinde daha henüz çözemediğin eksikliklerin varsa, onları da kabul et.

O zaman da öyle gör.

Eksikliklerini de dışarı vurmaktan sakınma.

Ben böyle bakıyorum.

BŞ: Bu da uzun vadeli başarı getirir insana.

NG: Kesinlikle.

Demin ki Genel Müdür, ben fırsatçılığın kısa vadeli çözümler getirebileceğini, ancak doğru düzgün, inandığınız yolda zorluklarla mücadele ederek gitmenin size uzun vadede kalıcı çözüm getireceğine ve çevrenizde çok daha fazla sizinle birlikte olmak isteyen insanları bulacağınıza eminim.

Birinci versiyonda kimse olmayacaktır.

BŞ: Bülent Şenver'in Odasında konuğum Sayın Nur Ger Hanım ile birlikteyiz.

Şimdi de "Torba Oyunu" Dedim ben size oyunlarımız bitmiyor.

Gençler oyunları da seviyorlar.

Yine bizim sihirli kutumuzun içinde torbamız var.

Torbanın içinde harfler var.

Ben istiyorum ki bu torbanın içinde bir harf çekin, bakalım sizin şansınıza hangi harf çıkacak.

NG: "T" harfi.

BŞ: Baş harfi "T" ile başlayan bir doğru davranış, bir iyi davranış, gençlere tavsiye edebileceğiniz.

NG: Tutumlu olmak. Takdir etmek.

BŞ: Bir tanımını yapar mısınız? Nedir tutumlu olmak?

NG: Tutumlu olmak bizde "Ayağını yorganına göre uzat"

Son dönem, dünyanın şuandaki içine girdiği ekonomik krizi , bu kültürü benimsemekle özetleyebiliriz.

Tutumlu olmak demek israf etmemek bir başka açıklamasıyla.

Bu benim çok çok önem verdiğim bir şeydir.

En basitinden sofralarımıza bakalım, kalktığımızda hepimizin tabağında mutlaka yemek vardır.

Alışverişte bir alacakken beş tane almak.

Bütçene göre harcamak, her alanda elindeki serveti iyi korumak, tasarruf etmek, geleceği düşünmek adına bırakmak, başkalarıyla paylaşmak adına fonlar bırakmak .

Yani tutumlu olmak, birinci derecede yarattığın kaynak kadar kullan ve bunun içinde kalmayı öğren.

Daha fazla harcamak istiyorsan daha çok kaynak yarat.

BŞ: Önce kazan, sonra harca. Bizim kredi kartları ne yaptı?

Önce kazan sonra harca değil, önce harca sonra kazan, sonra ödemeye çalış.

NG: Çok tehlikeli girdaplar var.

Aslında ömür boyu kazancınızın çok ötesindeki bir harcamaya itilerek çıkamama gibi ve sonunda bugünkü dünyadaki gibi krizi getiren şey var.

Onun içinde her kriz bir fırsat imkanı olduğu için bugün dünya bunu öğrenmeye başlayacak.

Tutumlu olmayı daha fazla öğrenecek herkes.

BŞ: Bir tane daha çekin.

Onunla da tam tersi olan kötü davranış, iyi olmayan davranış, hiç tavsiye etmediğimiz bir şeyi söyleyelim.

NG: "U" Umudunu hiçbir zaman kaybetme.

İnsanı var eden umut ve hayalleri.

Ona varmak için harcayacağı çabadır.

Dolayısıyla umudunu hiç kaybetme.

BŞ: Sizin umudunuz hangi konuda en aşağı seviyede.

Umutları seviyelere koysak, daha az umutlu olduğunuz .

Umutsuzluk sizin için yok kelime.

NG: Her ne kadar temennim içinde olsa dahi yakın bir gelecekte dünya da şiddetin sona ereceğine dair umudum çok düşük.

Tersi için endişe duyuyorum.

BŞ: Sizde çok anı vardır ama aklınıza gelen, bizimle paylaşabileceğiniz hoş bir anınız var mı?

NG: Benim Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanlığım dönemi, ondan önce kotalar vardı Türkiye'de.

Ondan sonra da Gümrük Birliği ortak konseyi kararına giden süreç içinde son kota müzakeresi.

BŞ: Sizin ihraç edeceğiniz mallara kota koyup kısıtlıyorlar.

NG:Uzun yıllar kota ile ihracat yapılmıştı.

Biz kota müzakeresi ile ilgili gittiğimiz heyetin son kota müzakeresiydi.

Bunun sonucunda da kotalar üç ay veya neyse ortak konsey kararından sonra kalkacak. Bütün bunlar oldu.

O zamana kadar masanın karşı tarafında otururken, akşam hep beraber gene yemeğe giderdik,yemeğe gittiğimizde Avrupa Birliğinin delegasyonunun "Bugüne kadar masada karşı karşıyaydık ama bugünden sonra el ele aynı tarafta oturacağız ve birlikte hareket edeceğiz." Demiş olmalarını çok hoş bir anı olarak hatırlıyorum.

BŞ: Masanın iki tarafı yerine aynı taraf

NG: Aynı taraf olma halimiz ve her ne kadar bugünkü resim bunu doğrular bir zeminde olmasa bile ben umudumu hiç yitirmedim bu konuda.

BŞ: Bülent Şenver'in Odasında konuğum Sayın Nur Ger Hanım ile birlikteyiz.,

Şimdi "Bir kelime bir cümle" oyunu.

Ben size bir kelime söyleyeceğim, o kelimenin size hatırlattığı, aklınıza getirdiği birkaç cümleyi bizimle paylaşmanızı isteyeceğim.

O kelimenin anlamı olması şart değil. Aklınıza ne getiriyorsa.

Sayın Nur Ger, benimle bir kelime bir cümle oyununu oynamaya hazır mısınız?

NG: Hazırım.

BŞ: Kelime hoşgörü cümle.

NG:Her insanda olması gereken yeti. Mümkün olduğu kadar, ne kadar çok olursa o kadar çok mutlu bir hayat yaşar.

BŞ:Kelime saygı cümle.

NG: Saygı, kendinden başlar insanın. Önce kendine saygısı.

BŞ: Kelime aşk cümle

NG: Aşk, insanın hayatta insanın başına sık gelemeyecek ama geldiği zamanda onu uçuran muhteşem bir olgu.

BŞ:Kelime zenginlik cümle.

NG: Zenginlik, bence sizi seven insanların çokluğu.

BŞ: Kelime mutluluk cümle.

NG: Mutluluk bir an. Bir süreç değil. Mutlu anlarımız var. Onun farkında olup, onun keyfini çıkarmayı bilelim.

BŞ: Kelime etik cümle.

NG: Bu zor. Bütün değerlerimizin altına girmesi gereken temel bir değer.

BŞ:Hepimize lazım bir değer. Kelime itibar cümle.

NG: İtibar yine kendinden başlayarak, başkasından sana olmasını bekleme, önce sen kendi kendine itibar et ki, karşındakiler sana itibar etsin.

BŞ: Kelime kitap cümle.

NG: kitap, sürekli gelişme.

BŞ: Kelime eğitim cümle.

NG: Eğitim, bir var oluş biçimi ve sürekli insanın yaşadığı müddetçe hiç eksik etmemsi gereken bir duruş. Bir kazanım. Hep eğitilmeli insan.

BŞ: Kelime ölüm cümle.

NG: Ölüm, yaşam ölüm, yaşam ölüm döngüsünde bir süreç.

BŞ: Kelime Atatürk cümle.

NG: Atatürk, bir kere büyük bir önder.

İnsanlık tarihinin nadir kazanımları, bize bahşedilmiş bir önder.

Bizim hepimizin bugün durduğumuz yerin, temelini sağlamış olan önderimiz.

BŞ: Kelime Türkiye cümle.

NG: Türkiye, insanlık tarihi süresince, tarih var olduğu müddetçe önemini kaybetmemiş olan bir coğrafyadaki son devlet.

Bunun keşke değerini biraz daha fazla anlayıp, hepimiz onun vatandaşı olmaktan kaynaklanan hem ona versek hem de ondan alsak. Vatanımız bizim.

BŞ: Kelime SUTEKS cümle.

NG: SUTEKS herhalde benim hayatımın büyük bir parçası.

Birlikte var olduğumuz, benim ait olduğum muhteşem bir kurum.

BŞ: Kelime Nur Ger cümle.

NG: Size bırakıyorum.

BŞ: Çok duygulu bir son oldu ama ben diyorum ki ;

Bir lider, iyi bir rol modeli, ülkesini vatanını seven, sevgiyle dolu, daima çalışan, azimle çalışan, ümidini hiçbir zaman kaybetmeyen, zor anlarda dahi gözyaşlarını içine atıp çevresine mutluluk saçan iyi bir anne.

NG: Çok teşekkür ediyorum.

BŞ: Ağzınıza sağlık.

NG: Sağolun.

BŞ: Bülent Şenver'in odasında konuğum Sayın Nur Ger'di.

Gençlerle tecrübelerini ve birikimlerini ve zenginliklerini paylaştı.

Unutmayın;

Gençler bizim her şeyimiz, en değerli hazinemiz.

Gençlerimize sahip çıkalım.

Bir başka programda birlikte olmak dileğiyle hoş çakalın.

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın.

.
.

.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org