Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Yılmaz Ulusoy Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Sevgi Adamı YILMAZ ULUSOY
06.12.2010
Okunma Sayısı : 5059
Oy Sayısı : 5
Değerlendirme : 5
Popülarite : 3,49
Verdiğiniz Puan :
 

 

Sevgi Adamı YILMAZ ULUSOY

.
.

Duygu Giray hanımefendinin yaptığı söyleşiyi paylaşıyorum...

.
.

Sevgi Adamı


Yılmaz ULUSOY

"Yetişebildiğimce herkese yardım etmeye çalışırım. Yoksa yaşamış saymam kendimi"



Yılmaz Ulusoy, Türkiye'nin önde gelen işadamlarından biri. Ama onu çok daha önemli kılan bir özelliği var o da, hümanizm ilkeleriyle donattığı bir yaşam tarzına sahip olması.

Güneşli, güzel bir günde, öğle saatlerinde Ulusoy Holding'in yolunu tuttum. Yoğun programına rağmen röportajımıza vakit ayırma nezaketini gösteren Yılmaz Bey, sadece değerli zamanını bizlere ayırmakla kalmadı beni ve arkadaşım Ercan'ı muazzam bir öğle yemeği sofrasıyla karşıladı.

Oldukça itinayla sunulan lezzetli yemeklerimiz eşliğinde başlayan sohbetimiz Yılmaz Bey'in keyifli, espirili anlatımlarıyla devam etti.

Tam anlamıyla bir "Gönül Adamı" olan Yılmaz Ulusoy ile iş dünyasına dair çok özel sohbetler gerçekleştirirken özel hayatından, aile yaşantısından da bahsettik.

Ulusoy'un değişmez ilkesi 'Kuralcılık'

"Yapım itibariyle fazla kuralcı bir insanım" diyerek başlıyor sözlerine Yılmaz Ulusoy ve önce evine, eşine sonra da işine önem verdiğini belirtiyor. "İnsanlar doğar, yaşar, ölür.

Kurallı yaşamak insanı sınırsız hürriyet anlamında biraz zora sokuyor olsa da o kuralları sıkı sıkıya uygulamak çok önemli.

Çünkü insanoğlu; aile, toplum, şirket kuralları olmadan yaşayamaz.Kuralsız, düzensiz olan yerde uzun vadeli bir huzur yaşamak mümkün değildir" sözleri ise Yılmaz Bey'in tam anlamıyla düzen insanı olduğunu kanıtlıyor. Olmazsa olmaz kuralcılık

Çalışanlarla dialog

Yılmaz Ulusoy, çalışanlarıyla hiçbir zaman patron-çalışan mantığına dayanan bir diyalog içinde olmamış. Aksine herkesi mesai arkadaşı gibi görmüş. Hatta kimi zaman onlara babalık kimi zaman ise ağabeylik yapmış. "Her zaman çalışanlarımın sıkıntısını bilir ve onlara tek tek yardımcı olurum.

Onları aile fertlerim gibi korumayı görevim bilirim" diyen Yılmaz Ulusoy, bu prensibi bir yaşam tarzı olarak kabul etmiş. Böyle bir ilkeye sahip olmaktan dolayı da her zaman büyük bir mutluluk duymuş. Manevi değerlere oldukça önem veren Yılmaz Ulusoy, bu duygulardan ve prensiplerden bir an olsun mahrum kalmamak adına her gün Allah'a dua ediyormuş. 'Sevmeyi bilmek çok önemlidir' diyen Ulusoy, verdikçe çoğalan tek unsurun sevgi olduğuna inananlardan.

Kurum olarak zaten bir aileyiz

Yılmaz Ulusoy, globalleşen bir dünyada kurumsallaşmanın şart olduğu söylerken grup olarak kendi kurumlarının bunu tam başaramadıklarını da belirtiyor. "Kurumsallaşan ortamlarda yarınlar biraz daha teminat altında olsa da kararların hayata geçirilmesi çok uzun zaman alıyor." sözleriyle konuyu detaylandıran Ulusoy, kurum içi bürokrasi açısından yine de gruplaşmanın kaçınılmaz olduğunu düşünüyor ve holding çatısı altında kendilerinin de en doğru şekilde kurumsallaşmak adına çalıştıklarını vurguluyor.

Yeni sektör hedefleri

10 yıldır gemi ve kara taşımacılığının yanı sıra tekstil sektöründe de yer alan kuruluşu için Yılmaz Ulusoy, "Bir havaya çıkmadık!" derken kolay bir sektör olmamasına rağmen havacılık sektörüne de ılımlı baktıklarını söylüyor. Henüz verilmiş kesin bir karar olmamakla birlikte Ulusoy bu konudaki araştırmalarına devam ediyor.

TETSD Başkanı Yılmaz Ulusoy

Yılmaz Ulusoy, 9 yıldır TETSD (Türkiye Ev Tekstilcileri Derneği)'nin başkanlık görevini yürütüyor. Böyle olunca da Yılmaz Bey ile tekstil üzerine sohbet kaçınılmaz oluyor. "Tekstil son birkaç yıldır zorda" diyerek başlıyor sözlerine Yılmaz Ulusoy ve en büyük sıkıntının düşen kurlara rağmen maliyetlerin sürekli yükselmesinden kaynaklandığını belirtiyor. İkinci sorun olarak ise Çin'in tekstil sektörünü karıştırmasını gösteriyor ve 2005 yılında kotaların kalkması halinde, dünyanın yerle bir olacağını hatırlatırken dünyadaki şu örneklere dikkat çekiyor " Kotaların kalkması nedeniyle AB çok büyük boşluğa düştü.

Çin'e önce makine sattılar ama kotaların kalkması nedeniyle müşterilerini de Çin'e kaptırdılar.

Amerika da bu konuda sıkıntı çekiyor. Eğer tekstil sektörünün başına bir bela gelirse Türkiye'de de telafisi mümkün olmayan sıkıntılar yaşanır.

O nedenle süratle tedbir alınması lazım. Bunun için de sektör ile devlet bir araya gelip acilen ve orta vadede tedbir almalı. Sektör olarak da "Ben yapayım nasıl olsa satılır" mantığıyla hareket ederek talebin önüne arz geçirmek gibi bir hata yapmaya devam etmekten de kaçınılmalı."

Ve turizm

Türkiye'de turizm sektörünün çok önemli olduğunu belirten Yılmaz Ulusoy, bu sektörü bacasız sanayi olarak değerlendiriyor.

Fakat, Türkiye'nin turist sayısı ve müşteri memnuniyeti açısından yüksek bir potansiyele sahip olmasına rağmen istediği parayı karşılayamadığını düşünüyor. "Tarihin, kültürün, sanatın, doğanın, marinaların varoluşu çok büyük bir cazibe sektör için. Ancak "All inclusive" olgusu Türk turizmini feci şekilde baltaladı." diyen Yılmaz Ulusoy, fiyatların neredeyse dibe vurmasından şikayetçi. Bakanlar Kurulu kararınca Gayri Safi Milli Gelir'in yüzde 3'lük bölümünün belediye hissesi olarak ayrılmasının da sektörü olumsuz etkilediğini düşünen Yılmaz Ulusoy, bunu akıl almaz bir karar olarak değerlendiriyor. "Türkiye, stratejik açıdan oldukça önemli bir konuma sahip.

Bunu bile bile turizme 60-70 milyon Dolar ayırırsanız ne turizm yapabilirsiniz ne de Türkiye'yi tanıtabilirsiniz. Bunun için önce 500 milyon Dolarlık bir bütçeyi gözden çıkarmanız gerekiyor. Ayrıca, KDV indirilmeli, enerji için tebliğler çıkmalı ve tabii ki turizm çeşitlendirilmeli.

Çünkü artık yalnızca, kum güneş, denizle turizm yapılmaz. Yabancı dil, kültür-sanat, sağlık ve yemek turizmiyle de çeşitlilik yaratmak gerekiyor. Kısacası, Türkiye'yi 12 ay yaşayan bir ülkeye çevirmeliyiz." sözleriyle sektörü değerlendiren Ulusoy, "çok önemli bir mesele gözden kaçıyor" diyerek bir ayrıntıyı daha vurguluyor "Biz, tekstil sektöründe 12. yılımızı tamamladık ki, Türkiye'de tekstil sektörü ortalama 18 yaşında.

Bunca yıldan sonra doğal olarak altyapı eskidi. Ama tesislere bakım çalışması yapılmıyor. Devlet turizm ve tekstil sektörüne gerektiği kadar önem vermiyor. Diğer yandan da sektör oyunu kuralına göre oynamıyor."

Milli servetler heder oluyor

Kaliteli, yenilikçi, çağı yakalamayı başarmış otobüs şirketine rağmen "Ben karacı olmama rağmen, demiryolu sevdalısıyım ve tam 35 yıldır demir ağlarla örmeliyiz bu ülkeyi diyorum" diyen Yılmaz Ulusoy, karayoluyla insan taşımacılığının yanlış olduğunu düşünüyor. "Hem pahalı hem petrole bağımlı, her sene binlerce insanın öldüğü bu taşımacılığı yapacağım demek günahtır. Doğru ve güvenilir bir iş yapmak için önce araştırma-geliştirme, sonra altyapı, ondan sonra da organizasyon gerekli. Yine de karayollarının yanı sıra Türkiye, demiryoluna da mecbur. Çünkü petrole bağlı olduğumuz sürece her şey daha da zorlaşacak. O nedenle devlet demiryollarına el atmalı. Konuyla ilgili kanun çıktı ama bir an önce yürürlüğe de girmesi gerekiyor."

Avrupa Birliği ve Türkiye

"Dünya vatandaşı olmak herkesin arzusu" diyerek AB ile ilgili yaklaşımlarını anlatan Yılmaz Ulusoy, "Avrupa Birliği üyesi olmak her Türk vatandaşının hakkı diyor. Ama önümüzde uzun ve zorlu bir yol var." diye sözlerine devam eden Ulusoy, AB konusunda bazı olumsuz düşüncelere de sahip. "Aslında AB de kendi içinde tatsız. Diğer bir gerçek ise AB üyeliği bizi işveren durumuna getirmeyecek, bizi paraya boğmayacak. Sadece birtakım düzeltmeler olacak. O nedenle AB Türkiye için olmazsa olmaz bir unsur değildir."

Özel hayatında Yılmaz Ulusoy

"Vaktim ne kadar yoğun olsa da evime ayırdığım zaman özeldir" diyen Yılmaz Ulusoy, haftada bir tüm aileyi bir araya getirmeye önem veriyor. "Ailemle çok mutluyumdur. Eve girdiğim andan itibaren işi işte bırakırım. Onlarla vakit geçirmeyi, paylaşmayı severim. Bunu kendime bir borç bilirim. İnsanlığın gereği de budur." sözleriyle sohbetimize devam eden Yılmaz Ulusoy, herkesin derdine derman olmaya çalışıyor, "Bana ulaşmaya çalışıp da ulaşamayan kimse olamaz. Yetişebildiğimce herkese yardım etmeye çalışırım. Yoksa yaşamış saymam kendimi" diyecek kadar gönül insanı olan Yılmaz Ulusoy, 'kendiniz için yaşamayın' diyor ve Türkiye'de sevgi paylaşımının büyümesini dileyerek sözlerini noktalıyor.

Röportajımızın sonunda fotoğraf çekimi yaparken, Yılmaz Bey'in asistanı da bizim fotoğraflarımızı çekti. Hatta fotoğraflarımızın birer kopyasını da hediye etti. Kahvelerimiz eşliğinde, kısa bir futbol sohbetinin ardından kendisine teşekkür edip, yola koyulduk. Hayatımın en keyifli öğle yemeklerinden biriydi. Çok teşekkürler Sayın Ulusoy…

.
.
.
   

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org