Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Abbas Güçlü Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Peki ya siz üniversiteler için ne yaptınız?
28.10.2008
Okunma Sayısı : 6327
Oy Sayısı : 1
Değerlendirme : 5
Popülarite : 0
Verdiğiniz Puan :
 

 

Peki ya siz üniversiteler için ne yaptınız?
Abbas Güçlü

.
.

Her ile bir üniversite açıldı. Fena mı oldu? Hayır.

Her ne kadar karşı çıkanlar olsa da Türkiye'nin bir o kadar daha üniversiteye ihtiyacı var. Sayı şu anda 100'ü aştı. En az 200 olmalı.

Çünkü, genç bir nüfusa sahibiz ve günümüzde en değerli meta, yetişmiş insan gücü...

Yeni üniversitelere evet, ama bugünkü haliyle yapılanmaya hayır. Tüm üniversitelerin bütçesi, birkaç ABD üniversitesi bütçesinden daha az. Öğrenci başına yapılan harcama, Batı ülkelerinin neredeyse onda biri. AR-GE yok gibi. Hocalara verilen maaş da çok cüzi.

Peki bu koşullarda üniversite açmanın ne yararı var? Madem açıldı, desteklenmeleri gerekiyor.
Ama nasıl? İşte bu sorunun cevabını hep birlikte aramalıyız. İktidar yeni üniversiteler açtı.

Kamuoyu olarak bizler de taşın altına elimizi koymalıyız.

Maliye Bakanlığı'na kalırsa mevcut üniversitelerin gelişmesi mümkün değil. Hele ki bu kriz ortamında. Ne yapıp edip bir fon oluşturulmalı ve ulusal bir kampanya başlatarak, her yerden bu fona bağış ve kaynak aktarmalıyız. Eğer bunu başarabilirsek, üniversitelerimizden pek çoğu çok kısa bir sürede, çok büyük mesafe kaydedebilir. Yoksa kendimizi kandırmaya ve gençlerimizi heba etmeye devam ederiz.

Dünya Bankası ve IMF, anında böylesi bir öneriye karşı çıkacaktır. Çünkü, onlar böylesi fonları sevmiyor. AB'nin de Türk eğitim sisteminin gelişmesini istediğini hiç sanmıyorum. Ama onlara rağmen bunu başarmalıyız. Üniversitelerimize oluk oluk para aktarmalıyız. Yasa ise yasa, kampanya ise kampanya.

Başbakanlar, cumhurbaşkanları nasıl ki okuma yazma kursları için kampanya üzerine kampanya düzenliyorlarsa, üniversite ve bilim için de el avuç açmalılar. Çünkü, Türkiye'nin geleceği, genç nüfusun en iyi şekilde eğitilmesinde. Ülkeyi krizden çıkaracak olanlar da onlar, uçuracak olanlar da. Niteliksiz kadrolar ve niteliksiz işgücüyle bir yere varılamaz.

Türkiye, 8 yıllık kesintisiz eğitimde bunu başardı. Farklı konularda da elini cebine attı. Üniversitelere yönelik olarak da bireysel ve kurumsal müthiş bağış örnekleri var. Eğer üniversitenin ve bilimin önemi en iyi şekilde anlatılırsa, en zengininden en fakirine, halkımızdan büyük destek gelecektir. Yeter ki, Ankara'da böylesi bir irade oluşsun.

Bu konuda üniversitelere de büyük görevler düşüyor. Onlar da artık en azından kaynaklarının bir bölümünü kendileri üretir hale gelmeliler.

Dünyanın gelişmiş üniversiteleri, ekonomik açıdan bir sacayağı üzerinde duruyor. Bütçenin üçte biri devletten, üçte biri öğrenciden, üçte biri de kendi üretimlerinden kaynaklanıyor. Türkiye'de ise tam tersi. Devlet üniversitelerinde kaynakların neredeyse yüzde 95'ini Maliye, vakıflarda ise öğrenci veriyor. Bu tablo değişmeli, idari ve mali yapıda da ciddi reformlar yapılmalıdır.

Örneğin, bir an önce üniversiteleri Maliye, DPT, YÖK ve TÜBİTAK boyunduruğundan kurtarıp torba bütçeye geçilmelidir. Önce para verilir, istismar edenin de canına okunur.

Bugünkü sistemin hiçbir işe yaramadığı ve kaynakların çok kötü kullanıldığı aşikârken neden hâlâ ısrar edilir, anlamak mümkün değil.

Yine aynı şekilde idari personel sayısı azaltılmalı ve ölü yatırımlardan hemen vazgeçilmelidir.

Dünyanın en iyi üniversitelerinde idari personel sayısı yüzde 5'i bulmuyor. Hizmetlerin çoğu, not işleri dışında, güvenlik de dahil, burs karşılığında öğrenciler tarafından part-time olarak karşılanıyor. Bizde ise MEB'de olduğu gibi üniversite bütçelerinin en önemli dilimi maaşlara gidiyor.

Üniversiteler o ya da bu iktidarın değil, ülkenin temel direkleri. Mevcut iktidar, bugünkü parlamento çoğunluğu ile üniversitelerimize çağ atlatacak büyük reformlara imza atabilir. Ama bir türlü bunu başaramadı. Hâlâ tren kaçmış değil. Başbakan'ın ya da Cumhurbaşkanı'nın inisiyatifinde gerçekleşecek bir yükseköğretim şûrası, bu konuda atılacak ilk adım olabilir.

Bugünkü YÖK yönetimi, eğer kendilerini atayanların yüzünü ağartmak istiyorlarsa, bu yönde mücadele vermeliler. Önyargıları ancak böyle kırabilirler.

Özetin özeti: Kriz ve terör bugünün sorunu, ama üniversiteler geleceğimiz. Ve en az onlar kadar önemli!..

.
.
Tüm Yazıları

.
.

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org