Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Can Kıraç Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

CAN KIRAÇ Bülent Şenver'in Odası TV Programı Bölüm1
16.08.2012
Okunma Sayısı : 11702
Oy Sayısı : 2
Değerlendirme : 5
Popülarite : 1,51
Verdiğiniz Puan :
 

 

CAN KIRAÇ Bülent Şenver'in Odası TV Programı Bölüm1

.
.

izlemek için

.
.

dinlemek için

.
.

CAN KIRAÇ Bülent Şenver'in Odası TV Programı Bölüm1
Deşifresi

Camn Kıraç (CK)
Bülent Şenver (BŞ)

BŞ:
Bülent Şenver'in Odasına hoşgeldiniz.

Bülent Şenver'in Odasında Bülent Şenver'in konuğu Sayın Can Kıraç. Hoşgeldiniz Can Bey.

CK: Bülent Bey, çok teşekkür ederim.

BŞ:
Can Bey, ben sizi gördüğüm zaman hep heyecanlanıyorum.

Siz bana gülerek bakıyorsunuz.

Ama biliyorum ki sizle ben hangi konuyu paylaşsam o kadar önemli zenginliklerinizi aktarıyorsunuz ki, sizinle her görüşmem de, her konuşmam da sizden bir şeyler öğreniyorum ben.

CK:
Ben de sizin özellikle gençlere vermek istediğiniz vizyonu ve mesajları dinleyerek, okuyarak ben çok keyif alıyorum. Ama heyecanda noksan değil çünkü sizin sürpriz sorularınıza nasıl cevap vereceğim onu bilmiyorum.

BŞ:
Can Bey, siz uzun yıllar Koç Topluluğu'nun en tepe yöneticiydiniz.

Bir yerde Vehbi Koç'un sağ kolu gibi, kızlarının sağ kolu gibi, oğlunun sağ kolu gibi en önemli yöneticisiydiniz.

Dolayısıyla sizin hayatınızı herkes merak ederdi ve Koç Grubu içerisinde elde ettiğiniz tecrübelere herkes imrenirdi. Onu ben sizinle paylaşmış olayım.

Çok önemli tecrübeler elde ettiniz. Ama sizin hayatınızda bu tecrübelere böyle bakınca benim için Can Kıraç'ın hayatında dönüm noktaları dediğiniz birkaç olay bizimle paylaşır mısınız?

CK:
Beni bu sorunuz çok eski yıllara götürüyor. Ben bunun muhasebesini yapmış olacağım ki hemen cevap vermeye hazırım. İlk dönüm noktası benim Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesinden mezun olmadan önce Türkiye Milli Talebe Federasyonu Başkanlığı yapmış olmamdır.

O vakit talebe öğrenci derneklerinde çalışanların istikbal için ufuklarında daima politika, siyaset gözükürdü.

Ben bir dönem tereddüt geçirdim ve hayata atılırken politikaya da atılmayı düşündüm. Babam buna mani oldu.

Şu anlamda mani oldu, dedi ki: "Siyasete girmek için insanın evvela fikriyat birikimi olması lazım, hem de maddiyat birikimi olması lazım. Senin fikriyat birikimin daha çok genç. Maddiyat birikimin sıfır.

Ben devlet memuruyum sana hiçbir şey veremem. Onun için sen hayata atıl, ondan sonra bunu düşün" bu birinci kırılma noktasıydı.

Sonra ben Koç'ta çalışmaya başladım. Koç'ta çalışmamın bir tesadüf olmadığını söylemek isterim çünkü ben Ziraat Mühendisi olarak girdim Koç'a. O vakit Koç, Amerika'dan tarım makineleri, traktör ithal ediyordu.

Ziraat Mühendisine ihtiyacı vardı. O bana ikinci bir aşama getirdi. Ben o makineleri ve traktörlerin kullanımı için kasaba kasaba Türkiye'yi dolaştım. Hem Türkiye'yi tanıdım, hem Türk köylüsünü tanıdım. O benim ufkumu çok etkiledi.

Üçüncüsü, insanlar Koç Topluluğunda çalıştıklarında bir bakıma değer kazanıyorlar. Eğer başarınız dışarıdan duyulursa.

O dönemde bana dışarıdan çok iş teklifleri yapıldı. "Gel beraber ortak olalım, sen orada memur gibi çalışıyorsun" gibi insanı teşvik edecek teklifler geldi.

Ben buna da direndim ve o sonra o direncimde haklı olduğumu görerek mutlu oldum. Dedim ki "İlk ekmek paramı Koç'ta kazandım.

Eğer bundan sonra ilerleme bana nasip olacaksa ben bunu Koç Topluluğu içerisinde yapayım." Bu benim hayatımda diğer bir dönüm noktasıdır. 1987 yılında Vehbi Koç, Koç Ailesi bana Koç Holding CEO'luğunu teklif ettiler.

Koç Topluluğu'nda o zaman yüz şirket var, onların gelecek yıllar planlarını yapmak, 130 bin kişilik kadroyu etkileyici politikaları oluşturmak beni çok heyecanlandırdı. İlk defa kendimi tarttım "Ben bu yükün altına girebilir miyim?" Diye ama gördüm ki etrafımda çok iyi bir kadro var. Dolayısıyla ben o kadroya güvenerek "Tamam, ben bu görevi kabul ediyorum" dedim.

Onbeş senelik bir süre oldu. Onbeş sene sonra son aşama geldi, ben dedim ki "Ben kendi hayatımı yaşamak istiyorum. İş hayatımı noktalıyorum" dedim. O da önemli bir konuydu ve 1991 yılı 31 Aralık'ta iş hayatıma veda ettim.

BŞ: Can Bey, gençlerimize hep diyoruz ki "Değerlerimize sahip çıkalım" Değerlerimize sahip çıkalım dediğimizde, gençlerimize değerlerinize sahip çıkın diyeceğimiz değerlerden bazılarını, önemli olanları sizinle konuşabilir miyiz? Gençler hangi değerlerimize sahip çıksın?


CK:
Bu sahiplik gençlerimizin görevi değil. Ben bu sahipliği yetişmiş kuşağın görevi olarak görüyorum. Türkiye'de hızlı büyüme, her anlamda, getirdiği bazı sorunlar var. Getirdiği o sorunlar içerisinde Türkiye'nin iyi yetişmiş elemanlara ihtiyacı var.

Türkiye'de Cumhuriyet döneminde hiçbir insan gücümüz yokken çok eğitimli insan gücümüzü bugünlere getirdik. Onlar sayesinde bugünlere geldik. Fakat beni üzen bazı şeyler var. Çok iyi yetişmiş, kendi alanında başarıya ulaşmış kişileri hemen kenara itiyoruz. Kenara itme gençlerin sorumluluğu değil bence.

O topluluğun, hatta bunu siyasete de bulaştırmak mümkün. Eskiyi unutuyoruz ve onları tasfiye ediyoruz. Bu Türkiye için kabul edemeyeceğimiz bir lüks. Çünkü bizim deneyimli ve çalışmaya gücü yetenleri sonuna kadar kullanma mecburiyetimiz var diye düşünüyorum.

Bunu başarır mıyız bilmiyorum. Çünkü insan kafasında herhalde bir kıskançlık duygusu var. "Ben o adamdan daha iyi yaparım" bu iyi bir şey de ama o adamında bilgi ve birikimlerini ifade edebilirsen daha iyi yaparsın. Tek başına hiçbir şey olmuyor.

BŞ: Bülent Şenver'in Odasında Bülent Şenver'in konuğu Sayın Can Kıraç ile birlikteyiz. Gençlerle tecrübelerini, birikimlerini ve zenginliklerini paylaşıyor.

Şimdi keşke.

Bu bölümümüzde sizden üç tane keşke isteyeceğim.

Birinci keşke dünya ile ilgili. Dünya ile ilgili keşke ne dersiniz?

CK: İlk yıllarda iş hayatının telaşı içerisinde dünyadaki politikaların gelişmesini ayrıntılı bir şekilde izlemem mümkün olmadı.

Ama geçen yıllarda gördüm ki dünya insanların refahı için çalışması gerekirsen, o artan nüfusu besleme sorunları ile karşı karşıya kalıyoruz.

O zaman diyorum ki keşke dünya gelişmiş ülkeleri, harp sanayilerine yetişen ve aç kalan çocukları gıdasını ve eğitimini sağlayacağı istikametlere yöneltsinler.


BŞ:
Türkiye için keşke.

CK: Türkiye de, ben başlangıçta söylediğim gibi politikaya çok ilgi duyduğum için bir dönem, keşke Türkiye'de ki politikacılar kısır çekişmeler yerine ülkenin kalkınmasını birinci plana getirip, o politikaları ilerletme yönünde çalışsalardı.

BŞ: Son keşkemiz de sizinle ilgili.

CK: Ben o bakımdan sizin beklediğiniz cevabı vermeyeceğim. Çünkü ben bana düşen görevi hem çalışma hayatımda, hem özel hayatımda yerine getirdiğim inancındayım. Fakat şöyle bir duygum var, bu çok özel ama bunu sizinle paylaşıyorum.

Benim eşim alzheimer oldu, keşke olmasaydı da hayatın bugünkü mutluluğunu onunla paylaşabilseydim.

BŞ: Geçmiş olsun diyorum. Bülent Şenver'in Odasında Bülent Şenver'in konuğu Sayın Can Kıraç ile birlikteyiz.

Şimdi bir göster bin işit.

Bana öyle bir bakıyorsunuz ki bu da nereden çıktı diye.

Ben bu kutumuzun içine sizin için bir obje koydum ve bu objeye bakarak gençlere bir mesaj vermenizi istiyorum. Size getirdiğim obje, bir tarafında bir ayna.

Bir özelliği de uzatabiliyorsunuz, bir başka özelliği döndürebiliyorsunuz ve uzanamadığın yerlere sokup, orada ne var diye görebiliyorsunuz.

CK: Bana hediye edecek misiniz?

Siz herkesin hayatından ilginç tarafları bulma hünerine sahipsiniz.

Ayna benim için çok önemli. Benim küçük bir giyinme odam var, orada aynam var, onun karşısına geçerim ve başımdan aşağıya kadar kendimi irdelerim.

Her defasında kendimi eleştiren bir taraf bulurum ve o odadan çıktıktan sonra o gördüğüm hataları düzeltmeye çalışırım.

Keşke ayna şunu da yapsa diye düşünmüşümdür; insanın dış görünüşü önemli değil, önemli olan iç görünüşü.

Ayna bunu aksettirmiyor fakat bey yıllar boyu irdelediğim için ayna görüntümü, yüz ifademden beynimde o gün neler şekilleniyor onu hissediyorum.

Onun için ben özel toplantılarımda dostlarıma "Siz hiç aynaya bakıyor musunuz" derim.
Ben bu bakımdan çok anlamlı buldum kutudan çıkardığınız aynayı.

Bunun özellikle bütün istikametlere yönelmesi çok önemli.

Çünkü ben aynada arkamı görmüyorum. Şimdi uzun saç merakı başladığı için, uzun saçlarımı görmek için başka bir ayna alıyorum onu ona tutarak arkamı görüyorum. Onun için keşke bu aynayı bana hediye etseniz.

BŞ: Ediyorum. Kabul ederseniz bu benden size hatıra olarak.

Gençlere bu ayna ile ilgili çok güzel bir mesaj vermiş oldunuz. Ağzınıza sağlık.

.
.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org