Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Rauf Denktas Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Kamera Arkası RAUF DENKTAŞ
07.10.2009
Okunma Sayısı : 5412
Oy Sayısı : 3
Değerlendirme : 5
Popülarite : 2,39
Verdiğiniz Puan :
 

 

Kamera Arkası RAUF DENKTAŞ
Rauf Denktaş
.
.

izlemek için tıklayın.      
.
.

Kamera Arkası RAUF DENKTAŞ

Rauf Denktaş(RD)
Bülent Şenver (BŞ)

Deşifresi

BŞ:  Gençlerin size soracağı soruları ben size sormak istiyorum bir hazırlık olsun . Gençler size bazı sorular hazırladılar, vaktimiz dört soruya yetiyor, bu sorulardan birincisi şöyle;

"Sayın Rauf Denktaş siz  Kıbrıs Türkleri'nin adada yok olmadan , tüm demokratik haklarını kullanarak insan gibi yaşayabilmeleri için sürdürdükleri şerefli davalarına yıllar boyu önderlik ve liderlik yaptınız. Bu uğurda birçok zorluklara göğüs gerdiniz. Neşeli ve sevinçli günlerinizden çok, kederli ve hüzünlü günleriniz oldu. Sayın Cumhurbaşkanım, hayatınızdan hatırladığınız  en kederli gününüz veya en neşeli gününüzden bir anınızı bizimle paylaşır mısınız?"

İkincisi "Sayın Cumhurbaşkanım, biz sizi iyi bir siyasi lider, iyi bir toplum önderi olarak biliyoruz ama iyi yaptığınız bir şeyi daha biliyoruz. Siz iyi  fotoğrafçısınız. Fotoğraf merakınız nasıl başladı? Fotoğraf çekerken nelere dikkat ediyorsunuz? Çekerken neler hissediyorsunuz? Fotoğraf çekerken yeni başlayan gençlere ne tavsiyelerde bulunursunuz?

Üçüncü soru Türkiye'nin son yirmi yılda izlediği Kıbrıs politikası hem KKTC hem de Türk gençleri için ileriye huzur , güven ve gönül rahatlılığıyla bakabildiği ortam yaratmamıştır. Uzey Kıbrıs'ın geleceği konusunda KKTC ve Türk gençleri tedirgindir. Bu soruda size iki soru sormak istiyorum. Geçmişe baktığımızda son 20 yılda Kıbrıs konusunda Türkiye neleri yanlış yapmıştır? Geldiğimiz bu noktadan sonra KKTC ve Türk gençlerinin geleceğini aydınlatacak sizin hayalinizdeki çözüm nedir?

Dördüncü soruda; Cumhurbaşkan'ım size herkes ciddi sorular soruyor, Kıbrıs'ı soruyor. Ben Kıbrıs'ı sormayacağım. Ben sizin aile yaşantınız ile ilgili bir soru sormak istiyorum. Ailenizde size yakın gördüğünüz kişilerin ismini, soyadını, bize söyleyip, her biri için sizin gözünüzde onları tarif edecek bir cümle söyler misiniz? Burada soru şudur; mesela "Serdar Denktaş, çok sinirli bir çocuktur" gibi.

Bir bölümümüz var, bu bölümümüzde bir göster, bin işit bölümü var. Bir obje göstereceğim size ve bu objeye beş saniye bakarak gençlere mesaj vermenizi isteyeceğim.

Birde torbamız var, o torbamızın içinde harfler var. Sizden torbayı açmanızı, içinden bir harf çekmenizi ve çekeceğiniz harf ile başlayan bir iyi davranış, bir doğru davranış söylemenizi istiyoruz diyeceğiz. Mesela çektiniz "B" harfi çıktı, "B" harfi ile başlayan bir iyi davranış.

BŞ:  Makyaj odasına  gidebiliriz.

BŞ: Türklider programına hoşgeldiniz. Türkiye'nin genç liderlere ihtiyacı var her alanda her konuda genç lider yetiştirmeliyiz. Liderleri yetiştirmek ise hepimizin sorumluluğu .Gençlerin önünü açmalıyız. Gençlerle tecrübelerimizi birikimlerimizi paylaşmalıyız. Bu programda her hafta gençlere lider olmuş önderlik yapmış bir Türklider konuğumuz olacak. Bu haftaki Türklider konuğumuz Kuzey  Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Denktaş. Hoşgeldiniz Rauf Bey.

RD:  Hoşbulduk.

BŞ:  Sayın Cumhurbaşkanım biz sizi Kıbrıs'ta çok uzun yıllar Kıbrıs halkının egemenliği, özgürlüğü, iyi yaşaması için ve Kıbrıs'ta bir demokratik ortam, huzur içinde bir güven ortamı oluşturulabilmesi için , sürdürmüş olduğunuz çabalar, emekler, hiçbir zorluğa karşı yenilmeden onlara göğüs gererek, ve tüm hayatınız boyunca halkınızı motive etmeye çalışarak, bir hedef uğruna bir emel uğruna o halkın başında üzüntülü, sıkıntılı, meşakatli günlerinizi geçirerek bugünlere kadar onlara lider oldunuz, gençlere önder olduğunuz için siyasi liderlik konusunda sizi Türklider seçtik.

RD: Eksik olmayın. Teşekkür ederim.

BŞ: Biz sizin için ufacık bir tanıtım kaseti hazırladık.Hep birlikte o kaseti  izleyelim.Türklider Rauf Denktaş her insanın  hayatında kilometre taşları vardır. Sizin hayatınızı böyle kısa bir kasetin içine sokmak çok zor, çok güç. Ama ben sizin ağzınızdan birkaç tane hayatınızdan önemli kilometre taşları olarak bize söyleyebileceğiniz bir iki geçtiğiniz safhadan kısa kısa bazı anıları birkaç tanesini hiç değilse almak istiyorum.Sizin hayatınızdaki kilometre taşları.

RD: Babam geleceğimi düşünerek güçlü bir avukat, güçlü bir olmamı istiyordu. Eğer ben lise son sınıftayken ölmemiş olsaydı bu sözü dinlemeyecektim. O sene öldüğü için vasiyet adlettim ve avukat olmaya karar verdim. İkinci dünya savaşı  devam ettiği halde burs için uğraştım, burs aldım, İngiltere'ye gittim . Uçan bombaları yaşadık, her şeyi yaşadık savaşın içerisinde okuyup avukat olup geri geldik.

BŞ:  Meral Demir'in sizi bir anda hobinize götürdüğü bir sorusu var.Meral Demir şimdi sorusunu sorsun

MERAL DEMİR: Sayın Cumhurbaşkanı biz sizi iyi bir lider iyi bir siyasi lider olarak biliyoruz ama bunun yanı sıra iyi yaptığınız bir şeyi daha biliyoruz siz iyi bir fotoğrafçısınız. Fotoğraf hobiniz ile ilgili birkaç soru sormak istiyorum. Fotoğraf çekmeye en zaman başladınız? Fotoğraf çekerken nelere dikkat ediyorsunuz ve fotoğraf çekerken hissettiğiniz duygular nelerdir? Bunları bizimle paylaşır mısınız ? teşekkür ederim.

RD:  Teşekkür ederim. 10 yaşındayken babam bana küçük bir Japon fotoğraf makinesi aldı. Onunla başladım. İlkokulun son sınıfındayken bizi öğretmen pikniğe götürdü. Benim o küçük makinemi bildiği için zannettiki ben her şeyi biliyorum gayet kıymetli fotoğraf makinesini bana verdi sen çek bakalım bizi dedi. Kırdım adamın makinesini hiçbir şey de çekemedim. Ondan sonra tabii tamir ettik iade ettik kendisine.

Zaten ben kendimi uzman atletmiyorum ama arkadaşlar beğeniyorlar albüm yapıyorlar, yaptırıyorlar vesaire böyle.Benim için dinlendirici bir şeydir. Dediğim gibi bir tarihide tespittir. Girdiğim görüşmelerde mesela muhakkak kim varsa ansızın fotoğraf makinemi çıkarır resimlerini çekerim özellikle ipler gerilmişse ve kopmak üzere ise o jest havayı yumuşatır derhal. Bunu iki anımı veriyim bu konuda Vasilu'yla New York 'dayız Vasiliyu'nun fotoğrafını çektim ve dedimki Makaryus'un fotoğrafını çekmiştim üç ay sonra ölmüştü dedim adamın yüzü sarardı ve eminim üç ay acaba diye bir şeyler geçirdi herhalde. Birde bu son davada Bulyos'la resmini çekmeye kalktım çünkü dediğim gibi devamlı çekiyorum dediki "Ruhumu çalmış gibi oluyorsun resmimi çekme" dedi. "Ruhunu ne yapacağım ben senin" .Onu gizli gizli çekmeye başladık. Meğer onun boğaz hastalığı var sigara içmemesi lazım , sigara içerken fotoğrafını çektim, zannettiki karısına göndereceğim.

BŞ: Türklider Rauf Denktaş o kadar güzel ve dolu konuşuyorsunuz ki ben sizi kesemiyorum. Hilal Aydın sizi  ailenizin içine sokup çok hoş bir soru sormak istiyor.

HİLAL AYDIN: Sayın Cumhur Başkanım ömrünüz boyunca kendinizi bir konuya adadığınız için çok özdeşleşmişsiniz sizi bulan herkes Kıbrıs'la ilgili ciddi politik sorular soruyor.Ben aile babası Rauf Denktaş'ı çok merak ediyorum.Ailenizde kendinize yakın hissettiğiniz kişiler kimlerdir, onları bize de birer cümle ile tanıtabilir misiniz?

RD: Şüphesiz eşimdir.hem korktuğum, hem sevdiğim, efendim.

BŞ:İsim soyad ve bir cümle.

RD:  Aydın Denktaş ve onun torunu Aydın Ekrem şimdi yeni evlenmiştir. Oda civ civ gibi evin neşesi. Evin direği kadındır.Ben siyasete atıldıktan sonra ben ne çocuklarıma bakabildim, ne evime bakabildim.Bazan aylarca bazen yıllarca dışta çalışmak mecburiyetinde oldum,yakalandım hapis oldum vesaire bütün bu sorumluluğu eşim omuzlamıştır ve taşımıştır. Dediğim gibi üç evlat kaybettik,onun acısını birlikte paylaştık. Çocuklarımız okul bitirdi mezun oldu, şu oldu bu oldu o sevinçleri birlikte paylaştık. Sıcak bir aile yuvamız var yani bunun da sıcaklığını dediğim gibi hepsi bir arada temin etmektedir.

BŞ:  Türklider Rauf Denktaş ben size daha önceden 34 adet değer gönderdim ve bu değerler listesi içinden size sordum dedimki siz bunların içerisinden sizin için önemli olan 6 tane değeri seçermisiniz ve sizde 6 tane değer seçtiniz .

1-Dürüstlük
2-Sabır
3-Özgürlük
4-Cesaret
5-Çevreyi Korumak
6-Eşitlik

Yine size şunu sordum dedim ki bu altı tane içinden deselerki bir başka gezegene gidiyorsunuz orada sadece 3 değere müsaade ediyorlar, yanınızda giderken bu 6 tanesi içinden hangi 3 değeri alıpta oraya yaşamaya gidersiniz diye. Siz şu 3 değeri seçtiniz .

1-     Sabır
2-     Çevreyi korumak
3-     Dürüstlük

 Şimdi ben size sabır ne için diyicem bir cümle ile niçinleri söyler misiniz? Sabrı yanınıza aldınız niçin sabır?

RD:  Sabır selamettir, aksi aceleciliktir. Acele işe şeytan karışır söyledim.Acele iş ile iş yapılmaz. Sabır selamettir. Her işte sabredeceksiniz.

BŞ:  Çevreyi korumak dediniz .Niçin çevreyi korumak?

RD:  Çünkü bu gün artık insanoğlu bize Allah'ın vermiş olduğu bu güzel dünyayı mahvediyor. Çevreye bakmamak sureti ile mahvediyor ve bu son gördüğümüz korkunç felaketler zenzeleler depremler, vesaire hep bizim suçumuz nedeniyledir. Onun için nereye gidersem gidielim çevreye dikkat etmek lazım.

BŞ:  Peki üçüncü olarak da dürüstlüğü yanınıza aldınız giderken niçin dürüstlük?

RD: Bir kere yalanınızı birisi yakaladımı artık sizi insan yerine koymaz. Kimse size güvenmez. Hiç bir yere, hiç bir yerde tutunamazsınız. Dürüstlük esastır. Birisi geldiğinde efendim benim diplomam var, falan var, filan var, bir yerinde de biri size fısıldarki muazzam yalancı bir adamdır, bitti diploması ne olursa olsun almazsınız yanınıza dürüstlük esastır.

BŞ:  Türklider Rauf Denktaş , görüyorum önünüzde bir kaset var. Ben size demiştim ki bizim için gençlere mesaj vermek üzere bir kaset sürpriz kaset o bir sürpriz kaset hazırlar mısınız? Bakalım bu kasette neler var. Biz bu sürpriz kaseti yayına hazırlarken hep birlikte reklamları izleyelim sonra kasedimizi izlemek üzere geri dönelim. Rauf Denktaş Bey,  dalgalanan bayraklar gördük, özgürlük anıtı gördük, bir harp sahnesi gördük ne mesajlar vermek istiyorsunuz gençlere bunlarla.

RD:  Bu özgürlük anıtı tabiatı ile bağımsızlığı simgeler. Bırakınız şimdi Amerika Birleşik Devletler bağımsızlığı başka türlü ve demokrasiyi yaymaktadır ama  bağımsızlığı simgeler.Benim gençlere söyleyeceğim şudur. "Bağımsızlığınıza dokundurmayın.Gölge düşürmeyin kimseye ama kimseye onu bağışlamayın, hakkınız yok. Sizin değil bu toprak altında yatan şehitlerindir. Büyük mücadelenindir."

BŞ:O savaş sahnesi onun için mi o.

RD:Savaş sahnesinden zannedersem ortaya çıkacak şey tam tersi olacaktır. Savaş istemiyorsanız barışa sahip çıkacaksınız. Savaş istemiyorsanız barışı koruyacaksınız. Güçlü olacaksınız. Bağımsızlığı korumak için kararlı olduğunuzu güçlü olduğunuzu herkes görürse barış içinde yaşarsınız.

BŞ:Dalgalanan bayraklar.

RD: Sizin egemenliğinizin simgesi. Bazıları biliyorsunuz geçmişte aşırı sol devresinde nedir canım oda bez parçası denilecek duruma gelmiştir. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Onun için toprak uğrunda ölen varsa vatandır. Bunu gençler de iyi bilir. Aman aman tek Türkiye var başka yok ve dışta yaşayan bütün Türkler'in  ümidi Türkiye anavatan ona çok iyi bakın. Atatürk size hediye etti onu.

BŞ: Evet çok güzel şeyler söylüyorsunuz.ben şimdi yine böyle heyecanlı ilginç bir bölüm yapmak istiyorum sizinle. Bu bölümde şu.bir göster bin işit ismini taktığım bir bölümümüz var. Şimdi ben size bir obje göstericem ve  bu objeye bir 10 saniye bakın ona baktıktan sonra bununla da ilgili gençlerimize bir  mesaj verin diyeceğim.  Objemi görmeye hazır mısınız?

RD:Evet.

BŞ: Bu elimde tuttuğum şey 1974 yılında Kıbrıs da Kuzey Kıbrısta Rum uçak savar bataryalarının Türk silahlı Kuvvetleri jet uçaklarını düşürmek için kullandığı ve onların mermilerinin kovanıdır. Siz bana soracaksınız nereden buldunuz diye . Ben Kıbrıs da yedek subaylığımı yaparken bir nöbetim sırasında bunu buldum. İlgimi çekti araştırdım ne olduğunu ondan sonra bu benim masamda duruyordu çalışma masamda uzun yıllar durdu. Sizinle bu programı yapmaya gelirken bundan iyi bir obje göstermek üzere olamaz. Buna bakıp bununla ilgili gençlere ne mesaj vermek istiyorsunuz.

RD: Allah sizden razı olsun bana yavru vatanda ter döktünüz görev yaptınız. Çok teşekkür ederim,  çok memnun oldum.Gençler bu boş kovan sakın aldanmayın. Rum tarafı devamlı surette silahlanmaktadır. Daha sofistikelerini getirmektedir. Kendinin olduğunu zannettiği Kıbrıs'ın bağımsızlığını tümünü ileride korumak için Türk askeri adadan çıkar çıkmaz korumak için bizi halletmek için hazırlanmaktadır. Boş kovan savaşı hatırlatır, barışı hatırlatır ama bana hatırlattığı şu, "Bu doludur, vardır ve Kıbrıs Türk'ü tehtit altındadır. Türk askerinin Kıbrıs'da bulunmasının nedeni budur. Ben meşru Kıbrıs hükümetiyim diyen Kuzey de de hak iddia eden Rum iddialıdır ve fırsat bulursa gelip Kuzey'i alacaktır.Gelmemesinin sebebi Türkiye'nin varlığıdır. Türkiye'yi adadan çıkartmak için hazırlanmış olan  anan planı bizim için felekattir" bunları hatırlatıyor.

BŞ:Çok teşekkür ediyorum. Her liderin üzerinde uğraştığı bir proje vardır. Biz hepimiz biliyoruz sizin hangi proje ile uğraştığınızı ama ben yine bizim programımızın sanal proje kutusu var. O sanal proje kutusuna Türklider Rauf Dentaş şu anda hangi projeyi takip etmektedir diye proje kutumuza sizin bir projenizi atmak istiyorum.Herhangi bir konu olabilir. Proje kutumuza şu anda sizin takip ettiğiniz proje olarak ne projesi atalım.

RD:Uzlaşma projesidir. Uzlaşma havadan hafaki olmaz. Bir zemini olması lazımdır. Zemini vardır. İki halk iki egemenlik, iki coğrafya.

BŞ: Proje kutumuza uzlaşma projenizi attım. Sanal kutumuza . Şimdi önünüzde bir torba duruyor,onu da merak ediyorsunuz siz .O torbanın içerisinde harfler var .Lütfen içinden bir harf çekin ve çektiğiniz harfi bize gösterin,o harfle başlayan bir iyi davranış veya bir doğru davranış söylemenizi istiyceğiz.Bir tane harf çekebilir misiniz içinden.

RD:
Kötü varsa.

BŞ:Kötüde söyleyebilir siniz. Kötü ve yanlış davranış da olabilir. İyi ve doğru davranış da olabilir. Harfiniz bakalım ne çıkıcak.

RD: Bunu görünce loto oynayacağız zannettim.

BŞ:İçinden çıkan harfiniz "H ile başlayan iyi ve doğru davranış veya yanlış bir davranış .

BŞ: Bu iyi .İyi olarak söylediniz.Durma hazır ol, hareketlilik.

RD: Diğeri,  hava alırsın.

BŞ: Şimdi giderek soruları ben zorlaştırdığımı düşünüyorum ama hiç zor değil bakın şu anda da meslek etik sorusu dediğimiz etik sorumuz var ben size çabucak bir vaka okuyacağım,o vakanın içinde siz olsaydınız ne yapardınız ? diye soracağım.

Cüneyt Bey,  saygın bir Sivil Toplum Kuruluşunun Yönetim Kurulu üyesi Cüneyt bey idealist, her şeyin doğrusunu iyisini yapmak isteyen bir kişi .Bu saygın Sivil kuruluşunun başkanlığını ise Şansal bey yapmaktadır. Kuruluşun organizasyonu yapılanması konusunda Şansal bey Cüneyt bey arasında ciddi fikir ayrılıkları vardır.Cüneyt bey'in beyaz dediğine Şansal bey siyah der. Kuruluşun organizasyonunu yapmak için muhakkak yönetim kurulunda çoğunlukla değil oy birliği ile bir karar çıkması gerekir. Bu nedenle de Cüneyt toplantıya geldikçe bu karar bir türlü çıkartılamaz. Üyeler ile ilgili bu kararı da muhakkak başkan çıkartmak ister. Yıl sonuna az kalmıştır.Yıl sonuna üç gün kala bir toplantı yapmak ister, bu kararı çıkartmak ister.Bütün üyeleri çağırır başkan ve herkes o tarihte o saatte yönetim kuruluna gelmek üzere hareket eder.Tesadüf o ya Cüneyt bey de 1.5 saat erken gelir, binanın önünde park eder o sırada cep telefonu çalar. Cep telefonunda başkan başkan der ki ;

"Cüneytciğim ofistesin değil mi? Gelme"der.
"Niye gelmeyeyim?"
"Çünkü arkadaşlar telefon etti , işleri varmış yapmayacağız iptal edildi toplantı "der.
"Ben buraya kadar geldim o zaman geleyim bir çayınızı içeyim." Der.

Hakikatten gider çay içer 10 dakika sonra kapı açılır.Üç yönetim kurulu üyesi girer. Aradan iki dakika sonra yine kapı çalınır 4 yönetim kurulu üyesi daha gelir.Bütün yönetim kurulu üyeleri gelmiştir. Cüneyt bey şaşkın . "Madem geldik hadi toplantı yapalım" derler, O arada Cüneyt bey kendisi için düşünülmüş,  kendisinin kabul edemeyeceği bu çirkin düzeni keşfeder ve düşünemeye başlar acaba ben ne yapsam.? Diye . Siz Cüneyt bey yerinde orda olsanız siz Cüneyt bey olarak ne yapardınız.

RD: "Arkadaşlar , bu beyfendi ile benim itilafımı biliyorsunuz. Şimdiye kadar idare ettik. Bu kurum,  bu kuruluş bozulmasın diye ama bu gün bana bu oyunu oynamıştır. Şimdi böyle bir kişiyi siz başkan olarak devam edecekmisiniz? Karar sizindir. Eğer böyle bir kişiyi başkan yapacaksanız ben yokum, herhalde sizde yoksunuz" derim kendilerine bırakırım.

BŞ:Çok teşekkür ederim. Hakikatten bu konudaki tecrübeleriniz pratik çözüm bulmakta tüm gençlerimize de bir şekilde ışık tutuyor.

Son olarak şunu sormak istiyorum . Sizi bulmuşken çok şey sormak istiyoruz ama vakit yetmiyor. Ne yemeği seviyorsunuz? Gençlere ne yesinler tavsiye ediyorsunuz? Dayak yemesinler ama, ne yesinler.

RD: Ben kurufasulyeyi severim. Özellikle askerin karavanasında yapılanını . Kıbrıs'ta asker arkadaşları sık sık değilse bile zaman zaman "Ben yemeğe geleceğim" derim.Oradaki askerler Cumhurbaşkanı geleceğine göre herhalde çok iyi yemek çıkacak zannederler. Halbuki kuru fasulye ile pilav çıkar.Hoşaf ile beraber. Ben onu severim , her yemeği severim asıl. Bize küçüklükten şu öğretilmiştir. "Nimet reddedilmez,  güzeldir." Babam öyle bir karektere sahipti ki,  biz bir gün yemeği yemiyorsak mesela ıspanağı sevmezdik şimdi çok severiz ertesi gün yine ıspanak yaptırırdı.

BŞ:Türklider Rauf Denktaş biz size çok teşekkür ediyoruz.Tüm Türkiye gençleri adına teşekkür ediyoruz. Sağolun, varolun, ağzınıza sağlık, dilinize sağlık, Allah size uzun ömürler versin.

RD:Cümlemize sağlık içinde.

BŞ: Değerli seyircilerimiz Türklider programında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş Türklider konuğumuzdu bizlerle tecrübelerini paylaştı.Şu anda bizim Türklider gazetemizin birinci sayfası hazırlandı. Biraz sonra gazetemizin birinci sayfasını birlikte izleyeceğiz.

Gençler bizim her şeyimiz en değerli hazinemiz.

Gençlerimize sahip çıkalım.

Bir başka programda birlikte olmak dileği ile hoşçakalın.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org