Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Can Ataklı Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Fatih Terim'in şansı
01.08.2009
Okunma Sayısı : 3721
Oy Sayısı : 2
Değerlendirme : 5
Popülarite : 1,51
Verdiğiniz Puan :
 

 

Fatih Terim'in şansı
Can Ataklı
 
.
.



Fatih Terim'in şansı

Şans ve şanssızlık aslında aynı şeyler.

İyi ya da kötü olduğunu bizler öyle düşündüğümüz için öyledir.

Her ikisinde de başımıza "bir şey" gelir.

Bundan memnun olursak kendimizi "şanslı" sayarız.

Eğer başımıza gelenden mutlu değilsek "şanssız" olduğumuza inanırız.

Bazen "Milli Piyango'dan bana hiçbir şey çıkmıyor" diye yakınanlara şöyle derim: "Milli Piyango'da 70 milyonda bir kişiye büyük ikramiye çıkıyor. Tabii o bir kişinin kendimiz olmasını isteriz. Ama bir de şöyle düşün: Otoyolda kurallara uygun hızda ve yine kurallara uygun biçimde giden bir araca karşı yönden gelen kamyonun fırlayan tekerleğinin çarpması da 70 milyonda bir kişiye oluyor. Şansı hep maddi olarak bir şeyler kazanmak olarak algılamamak gerek. Yaşamakta oluşumuz da bir şans değil mi?"

Felsefeye dalmadan bu konu nereden aklıma geldi hemen söyleyeyim.

Birkaç gün önce bizim gazetenin manşetinde parmağı kopan bir çocuğun yürek burkan öyküsü vardı. Küçük çocuk kesik parmağı ile 4-5 hastane gezmiş ama parmak yerine dikilememişti.

Haberde müthiş bir kıyaslama da yapılmıştı.

Hatırlarsınız bir süre önce Bodrum'da Fatih Terim'in de parmağı kopmuş ve denize düşmüş, kopan parmak dalgıçlar tarafından bulunmuş, Terim İstanbul'a getirilmiş ve parmak yerine dikilmişti.

Bizim gazete haberinde bu çocuğun Fatih gibi şansı olmadığı yazıyordu. Hem doğru hem değil.

Yine dönelim felsefeye, şans ve şanssızlık faktörü iç içe gördüğünüz gibi.

Fatih Terim'in parmağının kopması şanssızlık değil mi? Dikilmesi ise şans. İyi de, dikilse bile o parmak ömür boyu Fatih'e sorun yaratmayacak mı?

Peki bir şanssızlığın şansa dönüşmesinin nedenlerine bakalım bir de.

Fatih Terim'in şanssızlığı nasıl şansa dönüştü?

Üç faktör var bunda etkili olan.

Birincisi Fatih Terim maddi olarak çok güçlü.

Parmağı kopuyor, anında dalgıçlar geliyor parmak bulunuyor, hemen Bodrum'daki bir hastaneye götürülüyor, parmak burada dikilemiyor, özel uçak tutuluyor İstanbul'a getiriliyor, tam teşekküllü bir ambulansla hastaneye götürülüyor, bu hastane parmağı dikemiyor ama ikincisi dikiyor, Terim özel bir odaya alınıyor, 10 gün boyunca belli bir ısıda ve steril olarak tutulan odada dikişlerin iyileşmesi bekleniyor.

Dikkat edin buradaki her adım para.

İkinci faktör, Fatih Terim çok ünlü, sokağa çıktığında hemen herkes tanıyor. Sadece Türkiye'de değil dünyanın her yerinde ünlü isimlere yönelik bakış her zaman farklıdır.

İnsanlar ünlü kişiye yönelik ilgiyi ve yardımı ayrıcalık olarak görmezler, bunda bir tür kendini tatmin de vardır.

Üçüncüsü ise Fatih Terim çok seviliyor ve sayılıyor.

Bizzat yaşadım, tanık oldum, Fatih Terim'in ne kadar sevildiğine. Hele yurt dışında, özellikle İtalya'da. Türkiye'de sevmeyen elbette vardır, kimi rakip takımdan olduğu içindir kimi yöntemlerini beğenmiyordur. Ama saygı duyanların oranı sevenlerden de yüksek.

Bu nedenle Fatih Terim'in başına gelen bir kaza onu seven ve saygı duyan herkesi alarma geçirir. Hatta öyle ki bu sevgi ve saygının yaratacağı ivme, Fatih'in her şeye yetecek parasının bile çok üzerine çıkar.

Şimdi gelelim Terim şansına.

Evet, Fatih Terim o küçük çocuğa oranla çok daha şanslı biçimde içine düştüğü şanssız durumdan kurtuldu.

Peki Fatih Terim'i bu kadar şanslı konuma getiren zenginliği, çok tanınması, çok sevilip sayılması da bir şans mıydı?

Fatih Terim durup dururken zengin olmadı, durup dururken şöhrete kavuşmadı, durup dururken sevilip sayılmadı.

Terim tüm bu özelliklerini alnının teriyle, bıkmadan usanmadan çalışmasıyla, disiplinli yaşantısıyla, ailesine verdiği önemle kazandı.

Evet şans çok önemli, ama bu şansı yaratmak için verilen mücadeleler daha da önemli.

Bunu unutmamak gerek.

.
.
.
 .
Fatih Terim'in parmağı Bodrum'da koptu. Dalgıçlar buldu. İstanbulda dikildi.

.
.
.

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org