|
Tüm Yazıları
ShareThis
|
Kuş gribi ve bahçedeki ölü kuş
29.01.2011 |
|
Okunma Sayısı : |
12256 |
|
|
Oy Sayısı : |
3 |
|
|
Değerlendirme : |
5 |
|
|
Popülarite : |
2,39 |
|
|
Verdiğiniz Puan : |
|
|
|
|
|
|
Kuş gribi ve bahçedeki ölü kuş Uğur Dündar
İşte Hayatım - Nedim Şener
Seçimleri AKP tek başına kazanıp iktidar olur. Uğur Dündar da "Arena" programını soruşturmacı televizyon gazeteciliği formatıyla devam ettirir. "Gıda terörü" haberleriyle yeniden tüm dikkatleri üzerinde toplamayı başaran Dündar ve ekibi, seyirciyi güldürürken acı acı düşündürür…
Uğur Dündar ve "Arena" isimleri artık bir güven simgesi olmuştur. Tüm anketler, Uğur Dündar'ın "ülkenin en güvendiği insan" olduğunu göstermektedir.
İşte o günlerde kuş gribi salgını patlak verir. İnsanlar kanatlı hayvanlardan ürkmüş , bırakın tavuk etini yemeyi, yanından bile geçemez hale gelmiştir. Panik, herkes gibi Uğur Dündar'ı da etkiler. Havada uçan kuştan bile korkulan bu ortamda hiç olmayacak bir şey Dündar'ın evinin bahçesinde meydana gelir. Bunu uğur Dündar'dan dinleyelim:
Öyle bir korku yaratıldı ki bırak kanatlı hayvanlara dokunmayı falan, havada uçan kuştan bile huylanıyorsun. Derken bir Pazar günü camın önünde oturuyoruz. Kargalar, kuşlar havada dönüp duruyor. Aaa içlerinden biri taş gibi aniden bizim bahçeye düşmez mi? Hem de tam önümüze…
Bu öyle bir hastalık ki kuşa geldiği anda havada uçarken onu yere düşürdüğü söyleniyor. Kuş havada ölmüş bahçemize düştü. Kuş gribi midir değil midir bilmiyorum, hemen gereken hijyenik önlemleri aldım. Çamaşır suyunu üstüne döktük.
O sırada da bakanlığın açık talimatı var. "Böyle bir durumda derhal sağlık ekiplerine haber verin, onlar gelip numune alacaklar" deniliyor. Biz tabii ekipleri aradık. Önce Uğur Dündar falan demedim ben. Ekipler işi ağırdan alıyorlar, "Çok meşgulüz 25 yerden ihbar var, oraya gitmemiz gerek dolayısıyla size ne zaman geleceğimiz belli değil."Kabus gibi bir durum. Saatler boyu kuşun ölüsü oarada kalacak. Ne yapaym diye düşündüm.İl sağlık müdürünü aradım, yerinde yok. Ben de bakanlığı aradım. Yarım saat sonra ekipler geldi.
Tabii tahlil yapıldı , ama bol miktarda çamaşır suyu döktüğümüz için virüsler ölmüştü.
Başına gelen olayla telaşa kapılan Uğur Dündar'a kuş giribi salgını sırasında büyük bir görev düşer. Toplum paniktedir. Halk neredeyse tavuk eti satılan dükkanların önünden bile geçemeyecek hale gelmiştir. Tavukçuluk batmanın eşiğindedir. Sektörün imdanına Uğur Dündar yetişir.
Sağlıklı Bilgi Platformu Başkanı Zuhal Daştan, bir ekiple uğur Dündar'ı ziyaret eder. Sektörün içine sürüklendiği krizi tüm boyutlarıyla anlatır ve yardım ister.
"Biz araştırma yaptık, eğer siz toplum önüne çıkıp, 'Entegre tesislerde üretilen tavukları yemenin hiçbir sağlık riski yoktur. Bu tesislerde üretilip paketlenen tavuklarda kuş giribi virüsünün bulunması mümkün değildir. Ben size güvence veriyorum! Derseniz, tüketiciler yeniden tavuk eti yemeğe başlar. Aksi takdirde bizler fabrikalarımızı kapatıp, başka işler yapmak zorunda kalacağız. Böylece hem toplum en ucuz hayvansal protein kaynağından mahrum bırakılacak, hem de sektörden ekmek yiyen iki milyon insan açlığa mahkum olacak!" der. Bu görüşlerini doğrulayan bilimsel raporları da verir.
Dündar, "Öncelikle tesislerinizi gezerim. İkna olursam, raporları okurum. Bununla da yetinmem, güvendiğim bilim adamlarına danışırım. Söylediklerinizin doğruluğuna ikna olursam, bu işi üstlenirim. Ama önce bu işin adını koyalım!" der.
Batmaktan kurtulmak için belki de minyonlarca doları gözden çıkarmaya hazır olan heyet, "hemen adını koyalım" cümlesinin devamını merakla beklemektedir. Dündar , "Bu iş parayla olmaz! Beş kuruş alırsam , yaptığımın hiçbir anlamı kalmaz" karşılığını verir. Kendilerine şaka yaptığını düşünen heyet büyük başkanı şaşkınlık içindedir. Sonrasını Uğur Dündar'dan dinleyelim:
Ben bu görevi tahılla beslenme alışkanlığı nedeniyle pek çok sağlık sorunu yaşayan dar ve orta gelirli toplum kesiminin çocuklarını düşünerek kabul ettim. O çocuklarımız, en ucuz hayvansal protein kaynağı olan tavuk etinden mahrum kalmasınlar istedim.
Ayrıca entegre tesislere fason üretim yapan iki milyon vatandaşımızın açlığa mahkum olmaması için üstlendim. Ama bu arada güvendiğim bilim insanlarıyla konuştum, literatür araştırması yaptım. Bununla da yetinmeyip entegre tesisleri dolaştım. Hakikaten beş kuruş almadığım gibi, prodüksiyon için yaklaşık 10 bin dolarlık harcama yaptım. Evet, tüm harcamaları cebimden yaptım.
Çiftliklere kendi araçlarımızla gittik. "arena" ekibinin kameramanları Murat Sis ve Celal Erçin özveriyle çalıştılar. Genel Koordinatör Mine Özbek ve Yönetmen İbrahim Güldalı , büyük gayret sergilediler. "Arena" nın efsane sesi Cahit Şaher, hiçbir maddi talepte bulunmaksızın metinleri yüreğini vererek okudu. Platform yöneticileri sadece ışığı kendi imkanlarıyla sapladılar. Ve bir gün boyunca eksi beş derecedeki ortamlarda çekimler yaptık. Çalışmaya katılan arkadaşlarıma, "Biz bu işten beş kuruş almıyoruz. Çekim bitip evlerimize giderken , araçlarımızın bagajlarına kasa kasa tvauk koyabilriler. Bırakın kasayı, bir tek tavuk bile almayacağız buradan!" dedim.
Hazırladığımız görüntüler , verdiğimiz mesaj toplum tarafından tam da beklediğimiz gibi algılandı. Televizyon ve radyoda sık sık yayınlanan tanıtım kuşaklarının yanı sıra afişler , kitapçıklar ve bilbordlar hazırlandı . Böylece dibe vurmuş olan tavuk satışları bir hafta gibi kısa sürede adeta füze gibi yükselmeye başladı.
Sektör kurtulduğu gibi, bir süre sonra tüm Türkiye bu paniği atlattı. Özellikle dar ve orta gelirli insanlarımız, en ucuz hayvansal protein kaynağı olan tavuk etini yemekten mahrum bırakmamış oldular. Bunun züerine çeşitli ödüller verildi. Hatta hazırladığımız kaset dünyada pek çok seminerde örnek model olarak gösterildi. Uluslararası gözlemciler, "Türkiye kuş gribi paniğini, topluma doğruları söylemekle ünlü bir gazetcinin üstlendiği sosyal sorumluluk projesiyle atlattı" dediler.
Bu başarılı çalışma sırasında Uğur dÜndar, Sağlıklı Tavuk Bilgilendirme Platrformu yetkililerinden , kuş gribi salgınından hayatlarını kaybeden Doğubeyazıtlı çocuklarımızın köyüne bir ilkokul yaptırmalarını rica etmişti. Ancak kuş giribi salgını geçti, ardından domuz giribi salgını da atlatıldı ama bugüne kadar o okulun yaptırıldığına ilişkin hiçbir bilgi Uğur Dündar'a ulaşmadı.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Tüm yazıları |
ShareThis
|
|
|
|
|
|
Türk Liderler:
Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem
|
|
|