Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

UĞUR DÜNDAR Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

UĞUR DÜNDAR Kuş Gribi
03.11.2006
Okunma Sayısı : 8565
Oy Sayısı : 13
Değerlendirme : 5
Popülarite : 5,57
Verdiğiniz Puan :
 

 

UĞUR DÜNDAR Kuş Gribi
.
.
.
TÜYAP kitap fuarında duayen bankacı Bülent Şenver ile birlikte gençler için "Başarının Sırrı Etik Liderlik" konulu bir konfernas verdik. Bu sohbetimizde yaptığım konuşmanın ilk bölümünü sizlerle paylaşmak istedim.

"Başarının Sırrı Etik Liderlik" konferansı Uğur Dündar Açılış Konuşması
29 Ekim 2006 TÜYAP
.
.

Bu topluluğa böylesine anlamlı bir günde buraya gelip bizi içtenlikle dinledikleri için yürekten teşekkürlerimi sunuyorum.

Bülent bey benim için de çok değerli bir insan. Aslında Türkiye için çok değerli bir aydın, deyim yerindeyse kendisini gençliğin daha kaliteli daha eğitilmiş, daha yararlı bireyler olarak topluma kazanılmasına adamış örnek bir yurttaş .

Dolayısıyla hem Güncel Yayıncılığa bu toplantıyı organize eden Güncel Yayıncılığa , yayın evimiz olan çok değerli Güncel Yayıncılığa hem de Sayın Bülent Şenver'e bu güne kadar sergilediği içtenlikli katkılardan dolayı tüm gençler adına, daha doğrusu tüm toplum adına teşekkürlerimi sunuyorum.

Şimdi bugün Hürriyet  gazetesini açtığımda  ekleri ile birlikte çok şaşırdığım bir haber ile karşılaştım insan kaynakları bölümünde daha doğrusu eşim gösterdi ben haberin çıkıcağından haberdar değildim özetle şu;

Geçen sene kuş gribi paniği patlak verdiğinde hepimiz tavuklardan elimizi çektiğimiz gibi adeta bakamaz hale gelmiştik .Yani tavuğa baktığımız zaman kuş gribi bulaşıcakmış gibi bir duygu kaplıyordu içimizi .

Bir süre bizde evimize ne tavuk eti soktuk nede yumurta fakat tavuk eti bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde özellikle tahıl ağırlıklı beslenme alışkanlığına sahip bu nedenle zihinsel gelişimi riskli insanların yaşadığı toplumlarda en ucuz hayvansal proteğin kaynağı .

Ben acaba bu panik ne kadar doğru açıksası kendimizi bu ucuz değerli hayvansal proteğin kaynağından mahrum ederken haksızlık mı ediyoruz diye düşünmeye başladım tam o sırada sağlıklı tavuk bilgi platformu adı altında organize olan entegre tesisler ki Türkiye deki paketlenmiş tavuk üretiminin neredeyse % 96' sını üreten  grupdan birileri benden randevü istedi , bende tereddütsüz verdim  geldiler önce beni aydınlattılar .

Gerçekten sundukları bilimsel dökümanlara güvendim ama inceleme için fırsat vermelerini söyledim, sonrada bana bir öneride bulundular dedilerki siz toplumun güvendiği biz bir araştırma yaptık.  Bu kamu oyu yoklamasında toplumun bu konuda güvenebileceği en üst düzeydeki  kişi olarak sizin adınız ön plana çıktı.  Acaba bu dökümanlarda sözünü ettiğimiz bilimsel verilerden yola çıkarak kuş gribi nedeniyle tavuk etinden entegre tesislerinde üretilmiş  ve paketlenmiş olarak evimize kadar gelen tavuk etinden ki kendimizi mahrum etmememiz gerektiği konusunda toplumu uyarıcı aydınlatıcı bir çalışmaya katılırmısınız? Dediler. Ve bunu söylerken de gözümün içine bakıyorlar, yani katılırsanız hangi maddi koşullarda katılıcaksınız dercesine bakıyorlardı bana.

Tabii bu çok büyük bir sorumluluk. Bir felaket tablosu var. Benim gibi insanların benim gibi ahlaka sahip insanların, daha doğrusu kendisini toplumun mutluluğuna, daha güzel yarınlarına  adamış insanların felaketten rant sağlaması asla akla gelmez .

Ben hemen atıldım dedimki ben eğer bu verilerden sizin söylediklerinizden mutlak doğruyu çıkarırsam yani bu tavuk etinin yemenin kaynatılmış pişirişmiş tavuk etinin yemenin hiçbir risk taşımadığına inanırsam, bu projede yer alırım. Ama bir koşulla yer alırım.  Bundan beş kuruş ücret almam. Bunu da siz topluma açıklarsınız. Aksi takdirde para ile yapılacak böyle bir kampanyanın bana göre inandırıcılığıda sınırlı olabilir .

Şaşırdılar tabii önce ondan sonra biraz daha konuştuk. Özetlemek gerekirse ben 24 saat bu proje üzerinde çalıştım. Bana bir taslak metin gönderdiler ben onu revize ettim. Kendi televizyon uslubuma uyarladım ve Arena ekibinin kameramanını yönetimini de seferber ederek Adapazarına gittik.

Kendi araçlarımızla gittik ve çok soğuk bir kış günü fabrikada tesislerde yer yer 3 dereceye kadar sıcaklığın düştüğü bölümlerde bütün gün çalışarak o filmi hazırladık. Montajını da biz yaptık, seslendirmesini de biz yaptık.

Açıkçası cebimden 1000 $'a yakın masraf yaptım. Arkadaşlarada şunu tembih ettim. Arkadaşlar öyle bir iş yapıyoruz ki bunun içine minnacık bir maddi katkı girerse hiçbir anlamı kalmaz yani o kadar özen göstericeğizki o fabrikadan çıkışta siz arabalarınızın bagajlarını dahi kontrol ediceksiniz.

Her ziyarette adettendir, misafirlere bir koli, iki koli, o fabrikanın ürettiği türlerden ürünlerden hediye edilir. Bunu kabul etmiyceksiniz. Tek bir tavuk bile almıycaksınız dedim.

Hakikatten arkadaşlarımda,  nasıl bir lider davranırsa, onlarda deyim yerindeyse, at sahibine göre kişner diye bir atasözümüz vardırya, onlarda lidere  göre hareket ediyorlar. Dürüst çocuklar.

Sonuçta halkın % 86' sının çok doğru bulduğu, inandığı, beğendiği bir film ortaya çıktı. Bilgilendirme filmi ortaya çıktı .

Bu gün okuyorum ki bizim tamamen bir sosyal misyon olarak üstlendiğimiz ve açıkçası üzerinde de fazla özenli çalışmadığımız, çok fazla yaratıcı katkıda bulunmadığımız, çünkü mesaj açık, net, duru olmalıydı, fazla bir yaratıcı çabaya gerek göstermiyordu, Arena uslubunun  orada egemen olması gerekiyordu. uluslararası toplantılarda örnek bir çalışma olarak gösterildiğini öğrendim.  

Örneğin Ürdün , Hollanda Hollanda gibi bir Avrupa ülkesinde Meksika da Meksika da çok önemli bir ülke bunun gibi 12 ülkede gösterim sonrasında ayakta alkışlandığına dair benim rüya gibi değerlendireceğim bir haber bugünkü Hürriyetin insan kaynaklarında yayınlandı.

Bundan ne kadar mutlu olduğumu size anlatamam .

Dün akşamı da biraz rahatsız geçirdim. Biraz uykusuz geçirdim. Çünkü yarın akşamki programımızda 63 yıl önce kurulmuş bir çikolata fabrikasının yani çocukluğumuzda doya doya yeterince paramız olmadığı için doya doya yiyemediğimiz ama paramız olduktan sonra da yine sağlık nedenleri ile yine doya doya yiyemediğimiz o güzelim çikolataları üreten o fabrikada inanılmaz bir kaderiyle baş başa bırakılmışlık, adeta köhne makinelar müzesi haline getirilmiş, işte kanalizasyon duvarlarının açık bırakıldığı bir ortamda çikolatanın  üretildiği, işte orada çalışan insanların koli bantlarıyla kendilerine ağda yaptıkları, bir taraftan da çikolata paketledikleri anlamlı, bana göre olmayan ve anlatmakta zorlandığım bir tabloyla karşı karşıyız.

Bunu yarın akşam yayınlıycağız.

Çok üzüldüm.

63 yıllık bir marka nasıl böylesine  acımasızca zamanın tahribatına terk edilebilir?

Düşündüm. Aile dramları yaşanmış olabilir. O fabrikanın parlak günleri gözümün önüne geldi. Yani böyle ikilemler arasına gidip geldim. Rüyalarıma girdi acaba bu markayı versekmi diye kendi kendime düşündüm. Sonra bugüne kadar marka vermedik sanki böyle bir hedef seçmiş oluruz izleniminide yaratabiliriz endişesiyle ve üzüntüsüyle olumlu olmaması gerektiğine  karar verdim. Ama sonuçta net kararımı vermiş değilim. Arkadaşlarımla konuşucam ve bu batışın nedenlerini mutlaka öğrenicem.

Bir marka, bir lider olmuş isim, firma nasıl böylesine acımasızca  kaderi ile baş başa  bırakılabilir? Doğrusu çok üzgünüm. Çok üzgünüm doğrusu .

İki örneği özellikle bilinçli olarak yan yana getirdim.

Birisinde bir çabanın yok olmak üzere olan bir sektörü nasıl ayağa kaldırdığını, ikimilyon insan ekmek yiyor buradan ve bütün Türkiye kendisini ucuz hayvansal proteğin kaynağından mahrum bırkabilicekti, aksi takdirde o panikte çok zor atlatılırdı, ulusal ekonomi darbe yiyicekti, turizm baltalanıcaktı ben sadece tavukçuluk sektörüne hizmet etmekle kalmadık, sokakta yürüyen bütün vatandaşlarımıza bir şekilde hizmet ettik ve sektörü ayağa kaldırdık.

İkinci örmnekte dim dik durması gereken bir marka. Zaman içinde daha güçlenmesi gereken bir marka. Üretim anlayışındaki zafiyetler, aile içi ihtilaflar sanıyorum böyle bir sonucu ortaya çıkartmıştı....
.
.
Bu konuşmayı Sayın Uğur Dündar'ın kendi sesinden dinlemek istiyorsanız, bilgisayarınızın sesini açıp,
lütfen yandaki ikonu tıklayın.
   tıkayın dinleyin

.
.

soldan sağa Bülent Şenver Uğur Dündar
.

Bülent Şenver, Uğur Dündar
.
.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org