Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

NASUH MAHRUKİ Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

YAZININ GÜCÜ
05.01.2007
Okunma Sayısı : 4511
Oy Sayısı : 11
Değerlendirme : 3,55
Popülarite : 3,69
Verdiğiniz Puan :
 

 

YAZININ GÜCÜ

“Yazman, en üst yapmandır – belki de bu yüzden ancak öteki – daha alt yapmaların tükenince ancak da o zaman, yol açılır ona. Çünkü yazman bütün öteki yaşama ve yapma basamaklarını gerektirir – ancak onları gerçekleştire gerçekleştire; basamakları adım adım, (neşeyle, sevinçle, hüzünle, acıyla) tırmana tırmana ulaşabilirsin en üst basamağa: yazmaya...”

Oruç Aruoba, De ki İşte’sinde böyle diyor. Bu paragrafı 10 yıl önce okumuştum ve ilk andan itibaren kendime çok yakın buldum. İyi bir okuyucu olarak artık yazmaya başlama kararı vermem 1992 yılındaki Khan Tengri dağı ekspedisyonu sırasında oldu. O gün bugündür de yazmak, kendimi ifade ederken en az dağcılık kadar önemli oldu hayatımda.


YAZI BİR RESİMDİR

Yazı ilk ortaya çıktığı Mezopotamya ve Mısır uygarlıklarından günümüze insanoğlunun hayatında çok önemli bir yer edinmiş. Kökenine inecek olursak yazı bir tür resimdir. İlk yazılar, somut nesneleri ifade etmek için benzerlik ilişkisi üzerine kurulmuştu. Böylece değişik sözlerle yorumlayan, bir diğer deyişle farklı şekilde okuyan kimseler tarafından anlaşılabiliyordu.

Başlangıçta insan duygularını yalnız ses ve hareketle dışa vurabiliyordu. Oysa ses gibi hareket de havada kaybolup gidiyordu. Zaman içinde bunları elle tutulur, kalıcı birer belge halinde saklama ihtiyacı doğdu. Uygarlığın başlangıcındaki, yerleşik düzene geçmiş en basit toplumlarda bile, iş anlaşmaları, alınan – verilenler, malların sayımı, yönetim ve otoriteyi ellerinde tutanların buyruklarının kaydedilmesi ihtiyacı vardı. İnkaların delinmiş kabuklardan oluşan Vampum’ları veya Azteklerin düğümlü kurdeleleri Kipu’ları gibi hatırlatıcı nesneler bir ölçüde bu ihtiyacı karşılıyordu. Ancak daha karmaşık, soyut konuları ifade etmekten çok uzaktı. Aynı şekilde resim yazısı ya da ideografik yazı dediğimiz, somut nesnelere benzeşim ilkesi üzerine kurulu yazı biçimi de, soyut kavramları ifade etme konusunda yetersiz kalıyordu. Bu ihtiyaçlar zaman içinde bugün de kullandığımız ve her tür duygu ve düşüncemizi ifade edebildiğimiz fonetik yazının oluşmasını sağladı.


SÖZ UÇAR YAZI KALIR

O gün bugündür de, “söz uçar yazı kalır” atasözüyle ifade edildiği gibi, sadece yazanlardan, geriye kalıcı bir şeyler bırakanlardan bugün söz edebiliyoruz, diğerleri tarihin bilinmeyen sayfalarında silinip gitmiş. Dünyada iz bırakmak deyince, aklımıza sadece yaptıklarını ya kendileri yazanlar ya da hakkında başkalarının yazdığı insanlar geliyor. Bunların dışındakiler, ne kadar büyük işler başarmış olurlarsa olsunlar bizim için tamamen bir bilinmez, hatta hiç varolmamışlar...

Bu yüzden yazmak çok ama çok önemli. Bugün Türkiye’de de, dünyanın her yerinde olduğu gibi pek çok üretken ve yetenekli insan var. Ancak çoğu deneyimlerini, anılarını kendilerine sakladıkları ve sadece yakın çevrelerindeki bir kaç kişiyle paylaştıkları için, bür süre sonra unutulmaya mahkumlar. Oysa yazanlar, yazmayanlardan daha az dahi yapmış olsalar gelecek kuşaklara onlardan bir hoş seda kalacak. Yazılı, görsel veya işitsel belgeler sayesinde, eskilerle aynı yollardan gitmek isteyenler, öncüllerinin neler yaşadığını, onların sıkıntılarını, tecrübelerini, önerilerini birinci ağızdan öğrenebilirler ve kendileri aynı hedefte bir kaç adım daha önceden başlayabilirler.

Benim yazmaya başlamam da bu düşünceden çıktı. Benden sonra, Kar Leoparı ünvanının peşinden koşturacak olanlara, Everest dağına tırmanmak isteyenlere, motosikletle Katmandu’ya gitme hayaliyle yanıp tutuşanlara bir nebze olsun bir ışık tutabilmek düşüncesi ile kaleme aldım ekspedisyonlarda yaşadığım her şeyi. Ve bugüne dek de kitaplarımdan faydalanarak benim gittiğim yollardan gidenlerin bir telefon ya da bir mektupla teşekkürlerini iletmesi anlatamayacağım kadar büyük bir manevi tatmin yaşattı bana. Yazmayı hep en üst yapma olarak algıladım ve onu hep hayatımın en saygın köşesine koydum. Öyle ki, hayatımda yaptığım en önemli şeyler sorulduğunda, tereddütsüz mütevazı kitaplarımı koyarım öne.

SEFERNAME

Benzer düşünce yapısına sahip değerli bilim insanı, gezgin, yazar ve çevreci Orhan Kural da, bir adım daha ileriye giderek, günümüz Türkiye’sinin 49 gezi-yazarını biraraya getirmiş ve onların kaleminden çıkan öyküleri “Sefername” adlı 516 sayfalık hoş bir kitapta toplamış. Orhan Kural; “Gezmek yürek ister, fedakarlık ister! Gezgin barışçıdır, doğayı sever, insanı sever, yaratıcıdır, biraz yalnızdır, biraz tutkulu ve biraz da çılgındır” diyor. Bu tanımlamaya uyan 49 değerli kalemi biraraya getirmek, her şeyden önce büyük bir çaba ve özveri gerektiriyor. Orhan Kural’ın bu özverili çabası sayesinde, aynı zamanda kurucusu ve başkanı da olduğu Gezginler Kulübü derneği bu değerli kitaba evsahipliği yaptı.

Cebelitarık’tan Mısır’a, Filipinler’den Kudüs’e, Saraybosna’dan Japonya’ya, Malta’dan Kaşgar’a dek ihtiyar dünyamızın uzak coğrafyalarından birbirinden ilginç gezi-yazılarından oluşan Sefername, dünyamızı farklı gözlerin kılavuzluğunda başka perspektiflerden de görmek isteyen meraklı okuyucular için biçilmiş bir kaftan.

Kimbilir belki bir sonraki seyahatinizin rotası Sefername’de gizlidir...
.

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org