Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

TÜRKAN SAYLAN Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

'Sessizce çekip gideceğim. Tören filan istemiyorum. '
26.04.2007
Okunma Sayısı : 6579
Oy Sayısı : 14
Değerlendirme : 4,71
Popülarite : 5,4
Verdiğiniz Puan :
 

 

'Sessizce çekip gideceğim. Tören filan istemiyorum. '
.
.
.

'Sessizce çekip gideceğim. Tören filan istemiyorum. '
.
.
Dilek hanım, kalemucu.net isimli sitesi için bana sorular göndermiş. İlginç bulduğum sorularına verdiğim cevaplarımı sizlerle paylaşmak istedim.
.
.
.
.

-1-   Türkan Saylan bir cicek olsaydi ne olurdu?  Kardelen degil ama.. Ruhlarda acan bir cicek olmalisiniz.. Adini bulmamda yardimci olur musunuz?


Türkan Saylan :   Turkan Saylan'in genc kizliktan beri simgesel cicegi kirlardaki papatyalardir. Bu simge, dostlar, sevgililerle hep paylasilmistir, halen de birbirimize, buldukca papatyali kartlar gonderir ya da imzalarimizin altina 'boynu bükük bir papatya' cizeriz.
'Ruhlarda acan bir cicek olmalisiniz' tumcen cok iddiali, sevgili Dilek, benim boyle bir beklentim asla yok, bunu soyle degistirebiliriz:
TS  yasamiyla, herkesin yuregindeki kendi ciceginin acmasi icin ipuclari verir: O cicegi, gizil gucunuzu bulun, siz de harekete gecin, kendiniz disinda birileri icin, bir ideal icin bir seyler yapin, savasin (kansiz, guc gosterisiyle degil, akil ve sabirla) ve basarili olmanin, disa donuk yasamanin keyfini siz de tadin.. gibi bir sey..

-2-   Hicbir seyden izole degilsiniz. Hayat bu kadar sizin mi?

Türkan Saylan :   Hayata 35 derecelik degil, 360 derecelik bir acidan bakar, kendi yerini, misyonunu, beklentilerini, acik ya da gizli hedeflerini algilarsan ve en onemlisi, sana taninan zamani iyi kullanabilir; olabildigince, zamani yapmak istediklerinle doldurur-planlar ve bosa harcamamaya ozen gosterirsen bir seyler oluyor iste.
En onemlisi de sonuc alinamayacak cirpinislara girmeyip, asamayacagimiz engelleri bir kenara itip basarabileceklerimizle ugrasarak yurumek saniyorum!!   Bunlar hep gorece kuskusuz!

-3-   Insan degistirebilecegi seyler kadar ozgurdur. Sizde CYDD' den sonra ozgurluk kavrami nasil sekillendi?

Türkan Saylan :   Bence insanlar, '' ozgurluk-esitlik ve onur'' uclusu olarak belirlenen bu uc kavrami icsellestirmeli ve kendileri icin gerekli olan bu insansal ve cagdas degerleri herkes icin istemeli ve bu yolda caba gostermelidirler.
CYDD, ruhu ve bilinciyle, ulkemizde ve dunyada herkesin saglik ve egitimde firsat esitligine sahip olmasi ve yetenekleri dogrultusunda kendini gelistirmesi, kendi kararlarini veren, sorgulayan, cozumler ureten, katilimci birey-yurttaslardan olusan bir cagdas topluma ulasilmasini amaclayan insanlardan olusmaktadir.

 
http://www.cydd.org.tr/?sayfa=album

-4- Universitelerin cok aktif oldugu ve toplumu aydinlatma gorevlerini tam yaptiklari toplumlarda sivil toplum orgutlerine neden ihtiyac duyulur?
Gelismis ve gelismekte olan tolpluluklarda STO gorev dagilimi farklilik kriterleri nedir?

Türkan Saylan :   Universiteler cok aktif ve toplumu aydinlatici olabilirler. Yetistirdikleri gencler, tam da burada, toplum onderleri olma bilinci ile orgutlu ve katilimci toplumu yani 'yonetilen-yoneten' yerine 'yonetisim'i  iceren bir gelecegin onunu acmayi da ustlenirler ya da ustlenmelidirler bence!
Gelismis ulkelerde cok konuda ve cok sayida STO ler vardir. Ornegin bir birey 5-6 STO de yer alir. (mezun oldugu okul, meslek orgutu, yasadigi kenti, mahalleyi guzellestirme, hobisi olan sanati destekleme, politik gorusunu yasama gecirme, nukleer karsitligi, cevrecilik .. gibi)
İnsanlar 21. yuzyilin tum konularinin STO lerinde, etkin calisan, ara sira omuz veren , ufak tefek ya da cok parasal destek saglayan, fikirlerini zincirleme ileten gibi gorevler alarak, ozel yasaminin icine bu ugraslarini yerlestirebilirler.
STO lerin daha uzun sure sancili donemler yasamalari kacinilmaz. Turkiye gibi ulkelerde devlet-STO ikilemi daha uzun sure yasanacak ve iletisim agi kurulacaktir ancak cok inatci ve sabirli bir calismaya hazir olmak gerekir bence!

'Bosver seni dislayanlari, gel birlikte direnelim su aptal onyargili cahillere-okumuslara..' diye iletiler verebilirsiniz, hem de bunlari hic soze donusturmeden...'

-5-    Alisila geldigi uzere STO ler genellikle toplumun ust kesiminin ilgilendigi konular olarak yer aliyor(du). Ama siz insana dokunarak ona yaklastiniz. (En sevdigim resminiz esek uzerindeki cuzzamli bir hastayla cekilmis olani.. Fotografin enerjisi o kadar yuksek, o kadar samimi ki.. s.532 )
Insana, cildine dokuna dokuna sonunda 'zihnine dokunmaya' basladiniz.. Siz nasil degistiniz peki?
Bir STO kurucusu bu ise baslamadan hangi daglari geride birakmali ki onu hic bir zorluk, hicbir izdirap yolundan donduremesin?

Türkan  Saylan :   Bir yazimda (Cumhuriyetin bireyi olmak 1-2, Cagdas Yayinlar-Cumhuriyet Gazetesi), 'Dokunmak ve Duymak' konusunu islemistim. Bize 'orda bir koy var uzakta, gitmesek de gormesek de o koy bizim koyumuzdur' diye ogretmislerdi.
Ben bunun boyle olmadigini onsezilerim ve ic gudulerimle anladim sanirim. Insanin omzuna, eline, cildine dokunup gozlerinin icine ictenlikle bakinca zaten onun beynine ve ruhuna ulasir, aradaki sanal duvarlari yikiverirsiniz: ufak bir dokunusla ''Sen ve ben esit insanlariz, birlikte bir seyler yapabiliriz, senin bildiklerini benimkilerle birlestirip, acilari azaltabilir, guclu cozumlere ulasabiliriz, gel elimi tut'' ya da
bir hasta ise 'Bosuna kendinden igreniyor, insanlardan, cevrenden uzak duruyorsun. Aslinda cekinilecek hicbir seyin yok. Bak sana dokunuyorum, cunku bilimsel dusunuyor safsataya inanmiyorum, bosver seni dislayanlari, gel birlikte direnelim su aptal onyargili cahillere-okumuslara..' diye iletiler verebilirsiniz, hem de bunlari hic soze donusturmeden.
Dunyanin dortbir yaninda, insanlarin birbirlerini selamlarinda, el sikismalarinda, opusme, kucaklasma, burun surtme hatta toslasma hep ic gudusel bir ten-tene temas degil midir?...
Ben cocuklugumdan beri, kendim icin degil ama onumde yasanan haksizliklar icin hep icimde bir ofke ve huzursuzluk duydum. Herseyin kavgasini veremedim belki ama hicbiri icin de 'olur boyle seyler' diye birakmadim.
STO bir okuldur, mutfaginda calisilarak cok sey ogrenilir. Salt laf uretilerek degil, zaman vererek, elle tutarak calisilirsa (hangi konu olursa olsun) gonulluler isi kavrar, birbirleriyle celismeye, olayi kisisellestirmeye zaman bulamaz ve sonunda yaptiklari ile kenetlenmis, birbirinden ayrilmamis gruplar basaridan basariya kosarlar.
Yoneticilerin, onculerin bu olayi cok iyi kavramasi ve onunu acmasi gerekir..
STO kurucusu olurken bazi daglari geride birakmak gibi birsey yoktu, belki yasam biciminiz degisir, eski ozel zevklerinize ayirdiginiz zaman kisalir ama yeni planlar, projeler, dostlar ve heyecanlarla yepyeni bir kulvarda yol almaya calismak da yabana atilamayacak bir ivme ve cosku kaynagidir!

 

-6-   Sizi paranin yoklugu da varligi da bozmamis.. Ama daha onemlisi cocuklarinizi* paranin olumsuz cekiciliginden nasil korudunuz?
 Bir arastirma sonucuna gore kadinlarin seksten bile cok onem verdigi alisveris yapma duygusu, sizde yine bilgiye harcanan zaman enerjisine donusmus.. Guzel, genc bir kadinken de guzel kiyafetlere, pahali ayakkabilara, isiltili takilara maddi imkaniniz oldugu halde ragbet etmemissiniz.
Parayi nasil yendiniz?
* :Cocuklarinizin, kullandigi ayakkabi eskimeden baska ayakkabi istemediklerini soylemissiniz. s.287
Cocukluklarindaki bu aliskanliklari hala surdurebiliyorlar mi ?

Türkan  Saylan :   Ara sira kendime birseyler alip odullendiririm ama alis veris yapma duygum gercekten gelismemistir. Bunun icin kendimi asla frenlemis degilim. Biz II. dunya savasi cocuklariyiz. Yamali gezmeyi, karneli ekmegi, seker yerine kuru uzum kullanmayi, yerli mali haftalarini yasadik. Ailemizde, okulda (Kandilli 32. ilkokul) sadece yurttaslar olmanin erdemine rol modellerimiz vardi. Hep boyle gitti cogumuz icin. Hani bazi yemeklere aliskinsindir, hep yersin ama cok pahali ve unlu de olsa alismadigin tatlardan hoslanmazsin, boyle bir sey..

Ornegin taki takanlara bayilirim ama kendi ustumde bolca taki tutamam. Sumerbank basmasi bir elbiseyi bir tuvaletten daha cok sevdim gencligimde. Simdi de giydigimde beni rahatlatan giysileri seviyor, onlari alarak mutlu oluyorum.

Giyim kusamin pahaliliginin, cesitliliginin insanin guzel gorunmesiyle hicbir ilgisi yok bence.

Evet, cocuklarda boyledirler. Caglayan, buyuk oglum, zaten coklukla parasiz oldugundan kirk yilda bir alisveris yaparak mutlanir, gulusuruz...
Kucuk oglum Cinar, doktordur, guzel ailesiyle Almanya'da yasar, yilda bir kac kez Istanbul'dan tum giyim kusamlarini, hem de kaliteli dukkanlardan ucuza alirlar. Cinar, kendinin artik kullanmadigi ama iyi durumdaki tum giysilerini her yil agabeyine getirir. O da bir sevinir ki sormayin!

Giyim kusam -esya -yeme-icme bizim icin cok dogal ve onceliksiz konulardir, boyle olmak icin de ozel bir caba harcamayiz asla! Sanki yasami kolay kilma yontemidir bizce...

 ÇYDD ve Bilgi Üniversitesi Bingöl'dehttp://www.cydd.org.tr/?sayfa=album 


-7-
   Dusundugunuz, cok para gerektiren projeler var... Yurt disindan cok dusuk faizle bu projeler icin kredi alinma imkani var mi? Bu kredilerin cok uzun vadede (30 belki 40 yil) sadece aidatlarla odenecek kadar dusuk taksitlerle geri odenmesi mumkun mu? Boyle bir riskte sınır nedir?
-- 'Ama gariptir, bize genellikle orta sinif insanlar ve kuruluslar yardimci olurlar. Oyle cok buyuklerden para geldigi nadirdir.'      s.288
Sizce konuya duyarsiz kalan cok zenginlerde ne yok? Bu yoksunluk yoksullukla ancak ne zaman birlesip dogru kanalize olabilir?
Kendi kurduklari sanal dunyalarini sadece felaketler, buyuk uzuntuler mi yikabilir?

Türkan  Saylan :  Bu konu ancak ticaret dunyasi icin gecerlidir. STO ler icin cok risklidir. CYDD icin asla dusunemeyiz. O zaman her isi birakip, kar zarar- borc alma-odeme gibi hic mi hic anlamadigimiz konulara, girdaplara duseriz. STO ler gonullu hizmet uretirler. Bunu saat-emek-para diye degerlendirirseniz muthis bir + deger uretirler. Kimse bunu gormuyor.
Bunun disindaki finansin devlet, yerel yonetimler ve kalici sponsorlarla cozumlenmesi gerekiyor. Dunya bu yolda yuruyor da!
Zaman icinde, zenginler de kalkinmada, kendilerinin de ayakta kalmasinda, STO lerin yerini anliyor, anlayacak, anlatilacak sanirim. Bu gorevi ustlenecek kurumlara buyuk gereksinim var.

-8-    Turgut Ozal doneminde her alanda gelisimde farkli hizlar kazanilirken STO lerde de bu hiz paralel gitti mi? Gitmediyse bunun sorumlulari kimlerdir?

Türkan  Saylan :  STÖ'lerdeki tikanma 12 Eylülle olmustur. 2908 sayılı yasa her seyi zapturapta alarak STÖ'leri kıskaca almıstır. Şimdi hepsi degisiyor. İyiye isaret.

'Tumuyle Yenilenen 2908 sayili yasa ile, CYDD nin basini cektigi bu buyuk ve tarihsel calismayi cok onemsiyor, STO lerin onunun acilmasina seviniyorum.'

-9-     CYDD'ye ne tur davalar aciliyor? Dunyada basarili STO lere acilan davalarla konu kiyaslamasi yapar misiniz?
Artik CYDD bir marka mi? Marka gelisimi icin ne gibi politikalar izleniyor?
-- Gecenlerde okudugum bir roportajda gecmiste cok zengin olmus yolsuzluktan sanik bir is adami 'Ben serefimi kaybettim, gerisi bos..' gibi bir cumleyle gec kalmis farkindaligini, yaptiklarini ozetlemisti.
Yolsuzluklarin uzerine gidildikce, yapilanlarin kimsenin yanina kar kalmayacagi inanci olusmaya basliyor mu?  Temiz bir toplum olmak artik daha gorunur bir hedef mi yoksa basariya ulasamayacak bir girisim olarak mi kalacak Italya'daki gibi sizce?

Türkan  Saylan :   2000 yilinda, CYDD ye bir takim karsit (seriatci) goruslerin el altindan devreye girmesiyle ve ilginc, sanal suclamalarla bize hic haber verilmeden garip bir dava acildi. Halen temyizde. Bitince bir kitap olacak umarim. Boylece emniyet-yargi-egemen gucler - laiklik ve cumhuriyet karsitligi - Ataturk dusmanligi gercekleri ve nerelere varilabilecegi ortaya cikiyor.
Ama bu olay bize, CYDD ye ve ulkeye buyuk bir on acti. 2908 nolu dernekler yasasini inceleyip alternatif- cagdas, AB ye uyumlu bir yeni dernekler yasasi hazirladik. Basimiza gelenlerin olmamasi icin oneriler gelistirdik, yazdik, cizdik, paneller yaptik. Devletin gorevlileriyle gorus alisverisinde bulunduk. Tam iki yil calistik. Ben neredeyse amator bir hukukcu kesildim ve sonunda ilk adim olarak, derneklerin her turlu islemleri polisten yani guvenlikten alinip dogrudan Icisleri Bakanligina bagli, sivil bir dernekler Daire Baskanligi kuruldu. Her asamada polisin derneklere, gerekcesiz, keyfi mudahalesi ortadan kalkti.
Simdi ise tum 2908 sayili yasa yenilendi. 'Orgutlenme guvenlik degil, ozgurluk ve insan haklari konusudur' kavrami benimsendi.
CYDD nin basini cektigi bu buyuk ve tarihsel calismayi cok onemsiyor, STO lerin onunun acilmasina seviniyorum.
CYDD ozellikle 1999-2002 yillarindaki deprem calismalarinda, pek cok sponsorla pek cok somut proje gerceklestirdi. Bilancosunu kamuya sundu, hergun ucretsiz ilanlarla herseyi topluma duyurdu ve boylece bir marka oldu.
Simdi de 35 proje ile yol aliyor, bunlardan 4 proje en onde, kampanyada ve sponsor araniyor, bulunuyor da ama cok daha fazla paraya, sponsora gerek var. Sorunlar bitmiyor. Biz gonullu olarak ve deli gibi calisiyoruz ama kaynak olmaz ise yol alamayiz, degil mi?
Temiz toplum olmamiz icin cok zaman var. Eger hala, bizim olmayan yerlere gecekondu yapiyorsak ve sonra secim zamani tapu veriliyor, biz de aliyorsak, trafik kurallarina uymuyor, cinayetler isliyor, sonra da kaza-kader diye acikliyorsak, toplumda-macta-evde siddet hakimse, iskence varsa, vergi kacirmayi, banka hortumlamayi rusveti dislayamiyorsak temiz topluma kavusmak zor olacak. Ama yilmadan calisarak gercek onurlu, hak ve odevlerinin bilincindeki yurttaslar olabilmeliyiz. Neden olmasin?

   http://www.cydd.org.tr/?sayfa=ekart




-11-    Insan cok buyuk bir emanet. Acilar artmadikca farkina varamadigimiz kadar.. Zorlaniyor musunuz bazen nefes alirken?
Televizyonlarda oyle insan durumlari ozellikle 'Kadinin Sesi' programlarinda) izliyorum ki insan acidan ölebilir diye dusunuyorum..
Insana bu kadar derin bir yakinlikta olup ruhsal saglikli kalmak ne kadar mumkundur?
Bir genelev kadininin caresizliginde* tukenmek, ilac bulamayan bir hastanin iniltisinde, belki tore icin olecek birini tedavi ederken, ac gozlu bir politikaciya engel olamamaktaki yetersizlik sizi nasil dile getirir?  (T.S. kitabinda bu konuya genis yer veriyor.)

Türkan Saylan :  Herkese, her ele, her cigliga yetisemedigimiz icin bunaldigim olmaz mi, oluyor kuskusuz ve hirs basiyor 'daha cogalmaliyiz, daha cok yere ulasmaliyiz' diyor devam ediyorum yola!

http://www.genclik.cydd.org.tr/



-12-
  Size reklam film teklifleri geliyor mu? Boyle bir teklife CYDD yararina nasil yaklasirsiniz?
-- Cogu reklamcinin sadece kitap, cd ve seyahat masrafi ile rahatlikla cok iyi yerde hatiri sayilir bir ev alinabilirken, hayati boyunca belki ev taksidi odeyebilecek olan bir kitleye cola, kart vs vs satmaya calismalari nasil bir denge, nasil bir alisveris sizce?
Yani hayalleri asla kesisemezken dusunceleri her ne kadar tersten de olsa bir noktada birlesiyor.

Türkan  Saylan :  Tuketim toplumlari olmamiz yolunda, tum dnnyada buyuk bir caba var. Insanlar bu buyuye kapiliyor. Bunun icin sirketler insanlarin bilincaltina girecek ozel reklamlar yapiyorlar ve herkes bu tuzaga dusuyor. Ornegin sigara reklamlari yasak sozde ama bunun icin yeni yontemler gelistiriliyor. Simdilerde kadin dergileri yoluyla kadinlarda iciciligi arttirma cabasi hakim. Kacamiyorsunuz, buyuk sorun. Reklam film teklifi gelemez, biliniyor.

-13-    Aslinda okutulmayan kiz cocuklari, aileleri, insan topluluklari degil, onlarin okutulmamasindan menfaati olan cikar gruplarina karsi savasiniz degil mi? Daha dogrusu tum cumhuriyet sevdalilari icin ayni sekilde..
Nasil bu kadar gorunmez oluyorlar efendim? Ya da bizi gercegi gormekte bu kadar kör eden nedir? Yoksulluk mu? , Egitimsizlik mi, Yok edilen kisilik mi?  Arka planlarin usta plancilari ne zaman ustumuzden kalkacak?   Ne zaman, artik daha fazla aci cekmemek icin bilincli bir birliktelik gosterecegiz?

Türkan  Saylan :   Herkes Ayse Kulin'in Kardelenler kitabini okuyup agliyor: 'Boyle, bu kadar oldugunu bilmezdik' diyorlar. Bilmemek, ogrenmemek, ilgilenmemek, 'bana degmeyen yilan bin yil yasasin' gorusu toplumda hakim.
Iste asil bunu kirmaliyiz. Biz o kizlara acinmasini degil, onlarin bu konumda biraktiran ve ilgilenmeyenlerin utanmasini ve onceliklerini degistirmelerini istiyoruz o kadar! 

-14-    Sivil bireyler uye olurken ya da bagis yaparken sivil toplum orgutlerinde nelere dikkat etmeliler? En kolay kandirilabilirlik ve en ciddi projeler bu kurumlarda yapiliyor.. Neler tavsiye edersiniz?
 
Türkan Saylan :  STO lere uye olurken, kulaktan dolma bilgiler yerine gidip gormek, hatta bir sure calismak gerekir. 'Kotu STO' azdir, hepsi birbirinden farkli olabilir. Hangisinde olursa olsun, bir konunun ucundan tutmak, bir yerde olmak, bir zaman ayirmak ve dedigimiz gibi 'sorunun degil, cozumun bir parcasi olmak' gerekir.
Hemen elestirmek, 'bana iyi davranmadilar, onem vermediler, tesekkur etmediler' gibi alinganliklarla, onyargilarla STO lerde calisilamaz.
Herkes mutfakta calismanin onemini algilamalidir. Vitrin degil mutfak onemlidir ama herkes vitrin olmak ister. Bu da islerin yurumesini engeller.

-15-    Affetme duygunuz ne kadar canli? Bilerek onunuze, toplum cikarlarina karsi cikan (3 dk. kendi kendine samimiyetle dusunse ya da para hirslarinin onune gecse belki engel olmaktan cikacak) insan yada topluluklari Nasil affediyorsunuz? Nasil affetmiyorsunuz?
Elinize imkan gectiginde desifre etmeye, olayin bedelini odetmeye -odenemez olsa da- dikkat ediyor musunuz?

Türkan  Saylan :  Sorunuzdaki konular beni hic irgalamiyor. 'Affetmek' ne demek?, ben kimim ki affedeyim? Bir suc islenmisse, daha dogrusu haksizliklar yapilmissa zamani gelir tersine teper. Mudahaleye gerek kalmaz.
Bunu cok yasadim; 'Bedel odetmek' benim sozlugumde yok, ama biri one cikma hirsiyla ortaligi karistirmissa, zamanla kendi kendine bedelini oder, dislanir, biter gider!

-16-    Yillar yili kotu idare edilmis bir ulkenin kimyasi bozulmus olur mu sizce? Yabanci basinda, ulkemiz icin, cok onceden beklenildigi yazilan sosyal bir patlamanin olmamasini neye bagliyorsunuz? Boyle bir sey(sosyal patlama) icin, iyi bir toplum sosyologu olarak ne ongorursunuz?
Irlanda'da oldugu gibi sosyal patlamalar, dibe cokusler saglikli bir yapi kurulmasinin temeli olabilir mi?

Türkan  Saylan :   Ben herseyden once bir hekimim. Teorilerden cok gercek verilere bakarim. Eger Turkiye, nufusunun yarisi olan genclerini cagdas bir egitime, yabanci dile, meslek becerisine, ozguvene ulastirabilir, is ve as ortami yaratabilirse patlamasiz basari olabilecektir. Ihtiyar Avrupa ve dunya iyi yetismis insan gucumuze acilacaktir.
Ancak bu bir inanis, uzun erimli planlama gerektirir. Siyasetteki, burokrasideki, toplumdaki tum yozlasmalar yok edilirse gerceklesir. Ataturk'un ulkusu de buydu.
Biz 1950 lerden baslayarak Cumhuriyet projemize ihanet ettik, yozlaştırdık. Simdi ise cok yol almamiz gerek ama bu kafayla bu iradesizlikle cok zor. STO lere cok is dusuyor.

 

-17- Sabah programlarini nasil buluyorsunuz? (Mesela Seda Sayan'in programini..) Sizce bu programlardan okunan toplum analizi nedir?

Türkan  Saylan :  Izleyemiyorum, cok iyi seyler de oluyormus.

-18-   2000-2001 yılları arasında dünyada reklam harcamaları yüzde 5.8 oranında artarken, sponsorluk harcamaları yüzde 12 oranında artış göstermiş.
Amerika'da yayınlanan 'The Sponsorship Report' a göre geçtiğimiz sene dünyada reklam harcamalarına ayrılan pay azalırken, sponsorluk için ayrılan bütçelerde ciddi bir artış gözleniyor.
Nedeni olarak kurumların toplumsal sorumluluğunun tüketici nezdinde giderek daha da önemli rol oynaması gösteriliyor.
Acaba sponsor sirketler sosyal sorumluluk kavramina artik, bu sebeplerden ötürü* daha cok egilmek zorunda mi kaliyorlar ?

TS :  Evet, dogrudur ama yine reklama cok harciyorlar. Evet, bunu yapanlar uluslararasi odul aliyor ve prestij kazaniyorlar yani hicbir caba tek yonlu degil.
*: Yani ben bunu satmaliyim ama bunu baskalarina faydasi olan bir yoldan yapmaliyim ki daha cok satayim mi bir nevi .... ki aslinda bu da daha cok satis cikarina hizmet etmektedir...
TS : Dogrudur ama bu gelirin bir bolumu, kara para yerine sokak cocuklarina vb. gidiyorsa ne ala!

   F: ntvmsnbc.com/news/219450.jpg



-19- Sizce Cem Boyner'in onderlik ettigi YHD hareketi sabirli ve kararli davransaydi ulkeye faydali bir parti olabilir miydi?

 
TS : Sanmiyorum, cok yapaydi ve üst düzeydi. Teori ve uygulama farklı şeyler.
-- Umit Boyner'in Kadin Fonu Projesini calisma sistemi olarak nasil buluyorsunuz?
TS : Ogrenecekler.

-20-
   Ne kadar bir zaman daha CYDD basinda aktif olarak durmayi dusunuyorsunuz?

T.S. : Her donem genclere birakmak istiyorum ama onlar birakmiyorlar.
Yerinize kim gececek?
T.S. : Sirasi gelince kendiliginden cikacak. STO ler artik lider degil ekip calismasi sergilemelidir.

CYDD basarili bir sekilde kurumsallasti mi?


TS : Elden gelen yapiliyor.

Borsada CCYD ismini ne zaman duyacagiz?


TS : Asla.

 
http://www.cydd.org.tr


-21-
   Hayatinizda luks otellerdeki SPA ya katildiniz mi? Hayatinizda pahali lukslere hic mi yer olmadi?

TS : Bircok uluslararasi kongreye dunyanin her yerinde katildim. Beni ceken bir yonu yok. Hic olmadi, aklima gelmedi.

En pahali takiniz yada kiyafetiniz nedir?   Size verilen en degerli hediye - hani bazen insan icini,kalbini hediyeye saklar ya.. - nedir ?

TS : Bir kuru cicek, bir seramik 1972 Ingiltere, Gandhi odulu 1986

-22-  Sivil toplum orgutlerinin kendileri gerektigi gibi pazarladigina inaniyor musunuz? Pazarlama cagimizda her alanda cok onemini arttiriyor. Gerci pazarlama icin de para gerekiyor ve paranin da dogal olarak oncelikli projelerde kullanilmasi tercih ediliyor..

TS : Dogru

Devlet bu pazarlamada etkin rol oynamali? Mesela ilkokul seviyesinden itibaren STO lerin tanitimi, sevdirilmesi, felsefesi, konuyla ilgili sorumluluklar alinmasi zihniyetinin islenmesi gibi..


TS : Dogru

Yurtdisindaki basarili STO ler yaptiklari hizmetin pazarlamasini en etkin hangi yolla yapiyorlar?

T.S.: Devlet ya da yerel yonetimler STO leri yer, buro elemani, malzeme ve etkinlik bedeliyle destekliyor, yeter ki calissinlar!

-23- Sanatcilardan STÖ lere karsi en comert ve cekimser olanlar kimler?

Türkan Saylan :  Ben gerek cuzzam gerekse CYDD calismalarinda sanatcilardan hep candan destek gordum.

- Gelecek ABD secimlerinde hangi adayin secilmesinin ulkemiz icin daha yararli olacagini dusunuyorsunuz?

Türkan Saylan :  ABD ve dunya icin Kerry diyorum. Bush olmasin da!

-24-   CYDD beklenen guclu depreme hazirlikli mi? Depremde, STO lerin rahat hareket edebilmesi icin gerekli kanun degisiklikleri tamamlandi mi ya da halen ihtiyac olan yasalar var mi ?
Konuyla ilgili endiseleriniz neler?

Türkan Saylan :  Yapilmasi gerekenler yapilmadi. CYDD nin Fatih'te CAGKUR (Cagdas Kurtarma Ekibi) diye bir grubu surekli egitim veriyor, katkimiz bu kadar ne yazik ki!

-25- Turkiye'nin gecirecegi zihin devriminde STO ler hangi asamadan sonra daha buyuk engel gorecek, hangi sinirdan sonra daha cok sahiplenilecek?

Türkan Saylan :   AB den gun alirsak ne ala, aksi halde ne olacagi konusunda kaygiliyiz!





-26-
   Ögrencilerinize, cocuklariniza ögrettiginiz hayata dair ilk siradadaki deger nedir? Insan olabilmenin ilk sarti nedir?

Türkan Saylan :   'Kendileri olmak', 'kendilerini gelistirmek' , 'hatadan korkmamak ama ders almak' , esitligi icsellestirip oyle davranmak' , 'Namuslu olarak kalmanin erdemini, keyfini tatmak'

-27- Uye oldugunuz web siteleri neler? Kitap-cd-film ücgeninden en son nasil beslendiniz?
Okudugunuz kitaplar isimleri digital ortamda ise bizimle paylasir misiniz?

Türkan  Saylan :  Gunde 4-5 gazete, toplumsal kitap ve makale okuyorum. Kursat Basar'in 'Basucumda Muzik' kitabini bitirdim, cok sevdim.

-28-   Gunluk bir gazetede kose yazilari yazmak ister misiniz? Yazacaginiz; gun icinde yasadiklariniz, örgutteki gelismeler, insana dair derin dusunceler kalici hale gecmis olur.. Kitap daha zor belki ama hergun sizi izlemek, zamanla sizinle birlikte dusunmek cogunlugun ilgisini cekebilir ve daha belki STO ler daha cok sahiplenilir..

Türkan Saylan :  Sik sik Cumhuriyet'e, Radikal'e ve CYDD sayfalarina yaziyorum. Makaleler Cumhuriyetin bireyi olmak I ve II olarak yayinlandi. Birikince yine yayinlanacak.

-29- Sizden sonra , sizi selamlamak isteyenler icin gelenlere, dusundugunuz bir heykel motifi(mezar tasi) ve mesaj yazisi var mi?
 
Türkan Saylan :  Asla, hicbir sey istemiyor bunu onerenlere nedense cok kiziyorum. Ardimdan yasam surecek ve ben toprak olma gorevini yapacagim.

-30-   Din adamlarinin, din gorevlilerinin halki STO lere -yazili, gorsel basin ve kendi imkanlariyla- karsi bilinclendirmesi gerekmez mi?  Ozellikle kirsal kesimde.. Bu organ bagisi konusunda da aktivite bekleyen bir alan degil mi?
 
Türkan Saylan : Cumhuriyetin beklentisi 'aydin din adami' idi, boyleleri hala var ama ise siyaset bulasinca din yobazlara kaldi, oyuncak edildi.

- Degisen iktidarlarla birlikte aldiginiz tehditlerin sayisinda bir degisim var mi?

 
Türkan Saylan :  Hayir, her zaman asiri radikallerden bir seyler geliyor. Aldirmiyorum. O da onlarin luksu!

-31- Artik cikacaginiz merdivenler zamanin hangi boyutunda ?
Bu soru yasinizin orta ustu olmasiyla degil, tecrubelerinizle ilgilidir ve tecrubenin zamanla dansinda isik carpismalarini hedef almaktadir.
 
Türkan Saylan :  Yaptiklarimizin katlanmasini istiyorum. 20 tane TURKCELL ariyorum. Besbinx20 sponsorla 100 bin kiza burs saglayacak Turkiye'nin sirti yere gelmez diyorum. Her yil 20 milyon USD buna yetiyor. Ama nerede?

-32-   Elinizde sihirli bir degnek olsa insan zihninde neleri degistirirdiniz?

Türkan Saylan :   Onyargilari, guce tapmayi siler, yerine esitlik duygusunu koyardim. Siddet genlerini yokedip ana genlerini herkese hele hele erkeklere yerleştirirdim.

-33- Jean Paul Gaultier sanat yasamini özetleyen bir sergi icin hayatini hamurda özetlemeyi tercih etti.. Sizin konuyla ilgili kendiniz icin nasil bir düsünceniz olabilir? Yani jubileniz cok farkli olmali.. Herkeslerden farkli, yasadiginiz gibi..

Türkan Saylan :   Bunlari dusunecek istek ve zamanim yok. Sessizce cekip gidecegim. Toren filan istemiyorum.

-34- Dünyadaki Türkan Saylan adındaki yıldız mutluluğun resmine imzasını nasıl atardı?
Türkan Saylan :  işe yaradığını hissetme mutluluğu  (imza olabilir mi?) 

 
Prof.Dr.Türkan Saylan

.
.
.
TÜRKAN SAYLAN Gözüyle Kimdir Başarıları Linkler Kendi Sesiyle Fotograf Albüm Kitap Tavsiyeleri TV Tüm Yazıları TÜRKAN SAYLAN Odası Lider Arama

.
.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org