|
|
|
|
Prof.Dr.Aydın Ayaydın Gözüyle
|
|
|
|
|
Tüm Yazıları
 ShareThis
|
Konuğum Borusan Holding Kurucusu ve Onursal Başkanı Asım Kocabıyık...
13.09.2009 |
|
|
| Okunma Sayısı : |
23410 |
|
|
| Oy Sayısı : |
7 |
|
|
| Değerlendirme : |
4,43 |
|
|
| Popülarite : |
3,74 |
|
|
| Verdiğiniz Puan : |
|
|
|
|
|
|
Konuğum Borusan Holding Kurucusu ve Onursal Başkanı Asım Kocabıyık...
Aydın Ayadın
.
.
.
'Belediyecilik muhtarlıktan başkanlığa oturanların işi değil' Konuğum Borusan Holding Kurucusu ve Onursal Başkanı Asım Kocabıyık...
86 yaşındaki Kocabıyık tam bir Bodrum hayranı... "Buranın denizi, koyları, havası, kışı ve yazı ayrı güzel. Bodrum yalnız Türkiye'de değil, dünyada da en güzel doğal zenginliklere sahip bir yarımada" diyor.
Kocabıyık, Yarımada'nın 11 belediyeye ayrılmasının büyük bir yönetim boşluğu yarattığını, imar planının yapılamamasına neden olduğunu söylüyor ve ekliyor: "11 belediye başkanlığı var, aralarında birlikte hareket edecek bir ilişki yok. Eğitim seviyeleri farklı, bilgileri ve görgüleri farklı insanlardan oluşuyor. Bunun en somut örneği de Türkbükü'ndeki Başkan..."
Asım Kocabıyık kimdir? Kendinizi birazcık anlatır mısınız?
Kendimi anlatmaya başlamadan önce kısaca babamın hayatından bahsetmek isterim. Babam 1894 yılında Afyon'un 40 km batısında Tazlar adında bir köyde doğmuş. 18 yaşında evlenmiş, 20 yaşında Birinci Dünya Savaşı nedeniyle askere alınmış, arkasından İstiklal Savaşı'na iştirak etmiş. 1922 yılında 8,5 yıl askerlik sonunda, 300 binden fazla şehit verdiğimiz bu iki savaştan sağ salim köyüne dönmüş.
Tarım arazisi az olduğundan onu kardeşine bırakmış, köyde bakkal dükkanı açmış, işini genişletmiş. 3 bin lira biriktirince şehre inmiş, yeniden bakkaliye ve manifatura işine devam etmiş. 1930'dan 1938'e kadar Afyon'da şehir merkezinde çeşitli faaliyetlerde bulunduktan sonra 1938'de ailesi ile birlikte İstanbul'a göç etmiş. 1944 yılında kendi kurduğu şirketle faaliyetine devam etti.
1952 yılında henüz 58 yaşındayken onu kaybettik. Çocukluğumun ilk altı yılını doğduğum köyde geçirdim. Ailemin Afyon'a göç etmesiyle birlikte ilkokulu ve 2'nci sınıfa kadar ortaokulu Afyon'un merkezinde okudum. Babamın 1938 yılında İstanbul'a yerleşme kararından sonra orta son sınıfı ve lise eğitimimi 1942 yılında İstanbul Erkek Lisesi'nde tamamlayarak İ.Ü. İktisat Fakültesi'ne girdim. 1947 yılında bu okuldan mezun oldum.
.
 Asım Kocabıyık
.
1958'de demir boru imal etmek üzere sanayi hayatına başladım
İş hayatına kaç yılında başladınız?
1944 yılında henüz üniversite ikinci sınıf öğrencisiyken bugünkü Borusan Holding A.Ş. ve çatısı altındaki tüm şirketlerin çekirdeğini oluşturan, babamın kurduğu İstikbal Şirketi'nde, yüzde 5 hisse ile ortak ve yönetim kurulu üyesi olarak işe başladım. 1947 yılında da şirkete müdür oldum. 1953'ten itibaren döviz sıkıntısı baş gösterince sanayiye geçme araştırmaları yaptım. 1958 yılında demir boru imal etmek üzere sanayi hayatına başladım.
Borusan'ı ne zaman kurdunuz? BMW ve Range Rover Türkiye'ye nasıl geldi?
1958'de kurduğum Borusan Boru Fabrikası'nda ilk yıl 2 bin ton, ertesi yıl 7 bin ton, üçüncü yıl da 25 bin ton üretimle artık sanayici olmuştum.
Bugün boru imalatı 50'nci yılında. Boru işimizin dışında önemli yatırımlarımızdan soğuk çekme haddesi ve galvanizleme tesislerimiz var. Onun imalatı da bir milyon ton civarında. 1984 yılında başlayan BMW otomobili distribütörlüğümüz bu yıl 25'inci yılını tamamlıyor. 2008 yılında 3.4 milyar dolar olan Borusan Grubu'nun cirosunun yüzde 13'ü BMW mamullerindendir. 1994 yılında BMW A.G., Rover Otomobil tesislerini satın aldı.
Biz de Land Rover distribütörü olduk. BMW ve Land Rover dışında mümessilliğini yaptığımız diğer bir kuruluş da inşaat makineleri imal eden Caterpillar'ın Türkiye Mümessili Borusan Makina Şirketi'dir. İleriki yıllarda önemli olması beklenen enerji yatırımlarımız da devam ediyor.
Otomobillerimizi satarken maalesef pazarlık marjı kalmıyor
Siz zenginlere mi otomobil satıyorsunuz?
BMW otomobili ve Land Rover arabaları dünyanın üstün kaliteli ve pahalı araçlarıdır. Türkiye'ye ithalatında yüzde 100'e yakın oranda ödenen vergi, arabaları daha da pahalı yapıyor. Pek tabii, ancak bu rakamları ödeyebilecek kişiler bu arabalara talip oluyor.
Zengin müşterileriniz pazarlık yapar mı?
Müşterilerimizin çoğu ciddi pazarlık yapar, ancak otomobil piyasasında büyük rekabet var. Bunun sonucu olarak otomobilleri mümkün olan en yüksek tenzilat ile satışa sunduğumuzdan maalesef pazarlık marjı kalmıyor.
Köylerden şehirlere göç ve köy ilkokullarının kapanması büyük sorun
Ekonomiyi nasıl buluyorsunuz?
Ekonomide ülkenin tüm potansiyelinin kullanılamadığını düşünüyorum. Tarım ve hayvancılıkta yeni teşebbüsler gerekir. GAP projesi ikmal olundukça yeni imkanlar doğacağına, refah seviyesinin yükseleceğine inanıyorum.
Bildiğiniz gibi köylerden şehirlere göç, tarım arazilerinin erozyona uğraması, tarım faaliyetinin asgariye inmesi, köylerdeki ilkokulların kapanması, memleketimizin önemli problemlerinden birkaçı... Bu problemlerin yarattığı ekonomik ve sosyal meseleler de günümüzün konularından. Ben alınacak devlet tedbirleri yanında, özel kuruluşların da sorunların hallinde görev alabileceklerini düşündüm. 12 yıl önce bir kırsal kalkınma projesi geliştirmeye ve tatbik etmeye karar verdim.
Projenin uygulama yeri olarak doğduğum ve altı yaşına kadar yaşadığım Tazlar Köyü'nü seçtim. Projenin detaylandırılması ve tatbikini bu konuda uzman bir kuruluş olan ve benim de kurucular arasında bulunduğum, iki yıl da yönetim kurulunda yer aldığım, TEMA Vakfı'na tevdi ettim. Bu 12 yılda TEMA Vakfı ile birlikte yürüttüğümüz kırsal kalkınma projesiyle doğduğum köy olan Afyonkarahisar Tazlar Köyü'nde erozyon tehdidi giderildi, tarımsal verimlilik yüzde 50'ye varan oranlarda artırıldı.
Bir gölet inşa edildi, 2 km drenaj, 12 km sulama kanalı, 18 km yol yapıldı, binlerce ağaç dikimi ve köyün alt yapı inşaatları gerçekleştirildi. 1997'de 360'a kadar gerileyen köy nüfusu, proje bitiminde 1600'e yükseldi. Kurulan Çiftçi Eğitim Merkezi'nde 600 çiftçiye eğitim verildi.
Şimdi bu köylüler suyu, gübreyi daha bilinçli kullanmayı, doğru aşılama yapmayı, ekip biçmeyi öğrendiler, köylerinde çiftçilik yapıyorlar. Hem yıllık gıda ihtiyaçlarını karşılıyorlar hem de fazlasını satarak gelir elde ediyorlar. Bu Kırsal Kalkınma Modeli'nin bir örnek teşkil etmesini ve benzer kalkınma projelerinin ülkemizin tüm köylerine nasip olmasını çok isterim.
.
 Asım Kocabıyık
.
Bir işadamı olarak bence Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur!
Kriz atlatıldı mı?
Kriz maalesef atlatılamadı. Önümüzdeki altı ay içinde etkisinin çok azalacağını veya tamamen kaybolacağını tahmin ediyorum. Bu arada şunu da ifade etmek isterim: Bu kriz geçtikten sonra hiçbir zaman eski düzen geri gelmeyecektir.
Ortada yeni bir sistem geçerli olacak ve çalışanların sayısı ve genel masraflar için ayrılan bütçe kriz öncesi seviyelerin altında olacaktır. Bu nedenle kriz atlatıldıktan sonra bile Türkiye'de kriz varmış gibi tasarrufa, üretime, yeni iş sahaları açmaya devam
etmemizin iyi neticeler vereceğine eminim.
Başbakan Erdoğan'ı nasıl buluyorsunuz?
Siyasetten ve partilerden Bodrum sohbeti içinde bahsetmek istemiyorum. Siyasetten bahsedince yalnız bir partinin siyasetinden değil de topyekûn siyasi hareketlerden bahsetmek lazım.
Burada şunu ifade etmek isterim. Bugünlerde hükümetin başlattığı Kürt açılımı, Ermenistan ile ilişkilerin normalleşmesi, diğer komşularla ihtilafların halledilmesi ile ilgili konular basında ve televizyonda yorumlanırken, Türkiye'nin ne gibi tehditler altında olduğu da görülüyor. Ben Atatürk devrinden bugüne kadar siyasi hareketleri ve dünya politikalarını müşahede etmiş bir insan olarak, Türkiye'nin her yönden güçlü olmak mecburiyetinde bulunduğunu tebarüz ettirmek ihtiyacındayım.
Bilinen bir atasözünü burada tekrar edeceğim. "Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur." Memlekete güç kaybettirecek politikalardan uzak durmak gerektiğine inanıyorum. Atatürk'ün vasiyeti "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesine riayet etmek için de güçlü olmamız gerekir. Türkiye ne kadar güçlü olursa barışa ulaşması da o kadar kolay olacaktır. Bir taraftan da birlik ve beraberlik lafını sözde bırakmamak, mutlaka tahakkuk ettirmek mecburiyetindeyiz.
Bodrum'un havasına koylarına, denizine kışına, yazına hayranım
Siz bir Bodrum hayranısınız. Neden Bodrum?
Evet ben bir Bodrum hayranıyım. Doğal güzelliklerinin yanı sıra, koylarının, denizinin, havasının, yazın başka, kışın başka bir güzelliği var. Bodrum dünyada da en güzel doğal zenginliklere sahip bir yarımada. Fakat bu güzel yarımadayı çirkinleştirmek için her şey yapılıyor. Yarımadada imar planı yapılamıyor, çünkü bölge 11 belediyeye ayrılmış, 11 belediye başkanlığı var, aralarında müşterek hareket edecek bir ilişki olmadığını duyuyorum. Eğitimleri, bilgileri ve görgüleri farklı.
Bodrum'da eksikler neler?
Ben Bodrum'a 1996 yılında geldim. Yazları oturduğum bu evi aldım. O zaman bugünkü belediye başkanı muhtardı.
Sondan bir evvelki seçimde Türkbükü beldesi belediye oldu, ilkokul mezunu muhtarımız da belediye başkanı seçildi. 29 Mart seçimlerinde tek aday değildi, başka adaylar da vardı ancak bugünkü başkan, dost ve akrabanın 900 küsur oyu ile tekrar koltuğa oturdu.
Başkan bizim evin bahçesini biraz büyük görmüş olacak evin kuzey cephesinden araç geçecek bir yol, doğu cephesinden de bir yaya geçidi geçirme kararı almış, gücünü gösterecek anlaşılan.
Soruyoruz "Bu yollar kime hizmet verecek?" diye. "Yanlışlık olmuş, düzeltiriz" diyor. Evin denize bakan cephesinin önünde 31 metrekarelik, güneşlenme için bir iskele vardı. Kaymakam Bey'in şifahi emri üzerine ortadan kaldırdık.
Belediye Başkanı bu iskeleyi kaçak yaptı diye önce 2 bin TL para cezası kesti. Mahkemeden bu cezanın yersiz olduğuna dair karar çıktı. Bu defa da "Denizi kirletiyor" diye Anıtlar Kurulu'na şikayet ediyor. Anıtlar Kurulu da beni mahkemeye veriyor.
Diğer taraftan bu yerin 15 metre batısında Belediye'nin hoşgörüsü ile 3 yıl evvel 350 metrekarelik bir iskele yapılıyor. Bu kaçak iskele, üzerinde dans pisti, localar, yüksek tonda müzikle faaliyetine devam ediyor. Gürültüden evin içinde oturulamıyor. Bir günde 3 defa jandarmaya şikayet ettiğim oldu.
Bodrum'da kirliliğin, çirkinliğin ortadan kalkması, yıkılmış iskelelerin sahibini şikayet ederek değil mevcutların tasfiyesini sağlayarak gerçekleşebilir. Ben bu işin uzmanı değilim. Mukayese ve önerilerde bulunamam. Ancak eşten dosttan 900 küsur oy alarak muhtarlıktan belediye başkanlığına oturanların da uzmanlık alanı değil bu iş. Editörün notu: Türkbükü Belediye Başkanı CHP'li H. İbrahim Kaynar, seçimlerde 975 oy alarak başkan oldu.
.
 Asım Kocabıyık ve eşi Nurhan Kocabıyık
.
İki yıl tenis oynadım, kültür fizik çalışmaları yaptım şimdi de koşu bandında yürüyorum
Hangi takımı tutuyorsunuz?
Ben İstanbul Erkek Lisesi mezunuyum. İstanbulspor Kulübü Statüsü'ne göre liseden mezun olanlar kulübün tabi üyesidir. Ben de 1970-74 yılları arasında yönetim kurulu üyesi idim. 1974 yılında spora ve sporcuya yakışmayan bir olay yaşandı.
Bir oyuncuyu Galatasaray Kulübü'ne satarken buna mani olmak isteyen bir başka kulübün başkanı Nirun Şahingiray, bizim yönetim kurulu başkanını silah zoruyla kaçırdı, bir gün rehin tuttu. O hadiseden sonra ben ve o günkü arkadaşlar bir daha futbolla ilgilenmedik.
Spor yapar mısınız?
Spor geçmişte yaptım, hâlâ da yapıyorum ama pek muntazam değil. Fenerbahçe Kulübü'nde futbol oynayan Şaban Topkanlı 1945'lerde arkadaşım ve komşumdu. Onunla haftada üç gün sabah 07.00'de tenis oynardık. İki-üç yıl sürdü. Ondan sonra Tepebaşı'nda Fransız Kulübü gibi bir yerde kültür fizik çalışmaları yaptım. Burayı hoca olarak Grodowski adında bir zat yönetirdi.
Aynı şahış Yeşilköy'de tenis dersleri verirdi. Ben de kendisi ile 1946-48 yılları arasında iki yıl süre ile çalıştım. 1961 yılından 1978 yılına kadar Uludağ'da kayak sporuna devam ettim. Uludağ'da Otel Fahri açıldıktan sonra kayak bize daha zevkli geldi. Neredeyse bütün otel müşterisi arkadaşımızdı. Bunların dışında daima koşu bandında yürüyüş yaptım, hâlâ da yapıyorum.
Her gün 05.30'da kalkar radyodan haberleri dinlerim
Günlük yaşantınızdan biraz bahseder misiniz?
Her gün 05.30'da kalkarım. 07.00'den itibaren radyoda haberleri dinlerim. 08.00-10.00 arası gazeteleri gözden geçiririm. Gazetede enteresan bulduğum diğer haber ve yazıları ya yolda giderken ya da akşamları evde okurum. Haftada 2 veya 3 gün davetlere icabet eder ya da evde misafir ağırlarız. Yine haftanın üç günü 10.30'dan 17.30'a kadar Salıpazarı'ndaki büroma giderim.
Haftanın bir gününü 11.00 ile 15.00 arasında Avcılar'daki Borusan Oto Servis ve Ticaret A.Ş'de geçiririm. Akşamları televizyonda haberleri ve bazı açık oturumları izlerim. Evdeki en büyük meşgalem kitaplarımdır.
Evinizin bitişiğinde Lola Beach bu yıl ikoncanlar için denizin üzerinde localar yaptırdı.
Siz de evinizin her yerinden bu ikoncanları görüyorsunuz.
Ben ikoncanları pek tanımam ama eşim Nurhan arada sırada tanıdığı bir tanesini görürse beni de haberdar eder.
.
 Asım Kocabıyık ve eşi Nurhan Kocabıyık
.
Bodrum'u teknik ve idari kadrosu güçlü, tek bir belediye yönetmeli
Bodrum kıyılarını nasıl buluyorsunuz?
Dediğim gibi o güzelim kıyılar maalesef beton yığını altında. Buna bir çare bulmak, "dur" demek gerekiyor. Valiler Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını tatbik etmekle, halkın huzur ve güvenliğini, kişinin dokunulmazlığını sağlamakla görevlidir ve çeşitli konularda geniş yetki ile teçhiz edilmiştir. Muğla Valiliği ile Muğla Üniversitesi bölgenin kültür envanterini çıkarıyor. Bodrum'a ait olan kısım 4 cilt, 2000 sayfa.
İkinci cildin önsözünde Muğla Valisi Dr. Ahmet Altıparmak şöyle bir ifade kullanıyor. "İlimizin eşsiz zenginlikte doğal ve kültürel varlıklara sahip olması bizler için büyük bir övünç kaynağıdır.
Bu gerçek bizlere aynı zamanda sorumluluklar da yüklemektedir." Muğla Valisi'nin bu ifadesi, valinin daha güzel ve medeni bir Bodrum yaratılmasında yardımcı olacağı ümidini veriyor. Ben başka ülkelerde gördüğüm bazı tatbikatlardan bahsetmek istiyorum. ABD'de bazı bölgelerde çok daireli apartman veya site gibi ticari maksatla inşaat yapmak isteyenler belediyeye başvurduklarında, belediye yapılacak inşaatın üçte birinin proje üzerinden satışı yapılmadan inşaat ruhsatı vermiyor.
Diğer bir tatbikat ise kısa süreli inşaat ruhsatı verilmek suretiyle inşaatın belli bir sürede tamamlanması sağlanıyor. İnşaat bittikten sonra boş kalsa da emlak vergisi yürürlüğe giriyor.
Bodrum'da ikamet eden bir vatandaş olarak Valilik tarafından boş binaların bir envanterinin yapılarak, bir tasfiye programı uygulanmasının faydalı olacağına inanıyorum. Bu envanter aynı zamanda belki de yeni ruhsat kaidelerinin ortaya çıkmasına vesile olur. Özet olarak şunu tekrar etmek istiyorum. Tabi zenginliklere sahip olan Bodrum yarımadasını medeni ve güzel bir şekilde muhafaza edebilmek için geliri güçlü, teknik kadrosu kuvvetli, idari kadrosu güçlü, tek bir Belediye ile yönetilmesinin gerekli olduğuna inanıyorum.
Şirketi oğlum Ahmet'e teslim ettim yönetime müdahale etmiyorum
Ne zaman kendinizi emekli ettiniz?
2001 yılı sonunda kendimi emekliye ayırdım. Şirketi oğlum Ahmet Kocabıyık ve ekibi yönetiyor. Ben daha ziyade kurduğum eğitim vakfı ile eğitime yönelik faaliyetlerde bulunuyorum.
Emekli iken de işleri hâlâ takip ediyor musunuz?
Ahmet ve ekibi üç ayda bir faaliyet raporu hazırlıyorlar. Beni de haberdar ediyorlar. Bilgi alıyorum fakat yönetime müdahale etmiyorum
.
.
.
Asım Kocabıyık, Aydın Ayaydın
.
.
.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| Tüm yazıları |
|
ShareThis
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Türk Liderler:
Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem
|
|
|