Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Prof.Dr.Aydın Ayaydın Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

TÜRKER İNANOĞLU Yıldır zirvede kalmanın sırları
20.09.2009
Okunma Sayısı : 13600
Oy Sayısı : 4
Değerlendirme : 5
Popülarite : 3,01
Verdiğiniz Puan :
 

 

TÜRKER İNANOĞLU Yıldır zirvede kalmanın sırları
Aydın Ayaydın


.
.
 yıldır zirvede kalmanın sırlarıEski siyah-beyaz filmlerim gündüzleri yeni dizilerim geceleri reyting şampiyonu

Aydın Ayaydın Bodrum'a gittiğim zamanlar fırsat buldukça engelli çocuklarımız için çalışmalar yapan "Bodrum Sağlık Vakfı"na uğrarım. Bu vakıf yardımsevenlerin, yardım ve destekleriyle ayakta duran ve onlarca çocuğumuza okuma-yazma, el işleri yapımını öğreten çok değerli ve önemli bir kuruluştur.

Vakıfta Türker İnanoğlu'na rastladım. O da çocuklara maddi yardım yanında belgesel, çizgi ve konulu film DVD'leri getirmiş. Daha önce kendisi ile röportaj için görüşmüş, fakat tarih saptamamıştık.

Aynı gün kendisi de müsait olduğundan röportaj yapmaya karar verdik. Türker İnanoğlu, 1957 senesinde Tatbiki Güzel Sanatlar Akademisi'nde okurken bir tesadüf neticesi Türk Sineması ile tanıştı. O günden bugüne kadar da 52 yıldır aralıksız yönetmen-yapımcı olarak Türk Sineması'na hizmet ediyor, sinema salonları işletiyor.

İyi bir senaryonun başarının anahtarı olduğunu söyleyen sinemamızın mihenk taşlarından İnanoğlu "Halkın neye gülüp neye ağladığını da bilmek önemlidir" diyor. Duayen yapımcı Türker İnanoğlu ile meslek yaşantısını, başarılarını ve yeni projelerini konuştuk.

Yarım asırdan fazla bir süredir sinemanın içindesiniz bildiğim kadarıyla...
Evet, doğrudur. 1957'de Türk sineması ile tanıştım. Asistanlık, yönetmenlik yaptım. 1960 yılında Erler Filmi kurdum. O gün bugündür hiç ara vermeden sinema ve televizyonla iç içe yaşadım yaşıyorum.

1950-1960'lı yılların o meşhur Yeşilçamı'ndan kalan ve faaliyetini sürdüren tek yapımcısınız galiba...

Evet. Bir de Memduh Ün vardı ama o sürekli faaliyetini sürdürmedi.

O günlerden bu yana yaptıklarınızı anlatır mısınız?

Sinema filmleri yönetmen ve yapımcılığım devam etti. 224 tane 35 mm sinema filmi çektim, 10 bin saatin üzerinde televizyon programı ve televizyon dizisi yaptım ve halen de yapıyorum. Sinema salonları işletiyorum.

Türkiye'nin en gelişmiş şov merkezi Türker İnanoğlu Maslak Show Center'ı (TİM) kurdum. Ülkemizde ilk kez video olayını başlattım. Ulusal video şirketini kurup 1862 bayii ile bir anda Türkiye'yi video ile tanıştırdım.

Özal Türkiye'ye video getirme işini bana bir şartla Verdi

Video olayını başlatırken Turgut Özal'dan destek aldığınız doğru mu?


Doğrudur. 1970'li yılların ortasında Beyoğlu'nda meşhur Saray Sineması'nın işletmeciliğini yaparken orada yabancı film gösteriyorduk. Yurt dışında film satın alırken ilk kez bir cihaza kaset koyup izletiyorlardı. İlk kez görmüştüm. Bu cihazla ilgilendim. Ülkemizde video-teyp hakkında üniversiteler dahil fazla bilgisi olan kimse yoktu. Olay zaten Avrupa'da da çok yeni idi. Bu olayı Türkiye'de başlatmak istedim. Sene 1978. O zamanki kanunlar her istediğini getirmene izin vermiyordu.

İthalat yapabilmen için tahsis almak gerekiyordu. Ayrıca ülkemizde döviz sıkıntısı vardı. Bu işe tahsis edilecek döviz önemliydi.

O yıllarda bu konu için devlet planlamaya müracat ettim. Buranın başında rahmetli Turgut Özal Bey vardı. Randevu alındı.

Kendisine olayı anlattım. Ben anlatırken kalktı dolaptan bir dosya ile bazı kataloglar çıkardı. Ülkemizde ilgili üniversitelerin tam bilgisi olmayan olayın dosyası önündeydi. Olayı çok iyi biliyordu...

"Sana bir şartla bu iş için gerekli desteği veriririm dedi. Önce Türk filmlerini kasete alacaksın ve Türkiye'den önce Almanya'da bunları çıkaracaksın. Oradaki Türk çocukları ülkesini tanımadan kültürümüzü bilmeden yetişiyor. Onlara filmlerimizle bunu anlatmalıyız" dedi.

Kabul ettim önce Almanya'da sonra ülkemizde video olayını başlattım.

Özal ile daha sonra tekrar karşılaştınız mı?

Tabii. Yıllar sonra 1985'te. Ben o sırada ilk özel TV stüdyosunu kurmuş video için programlar üretiyordum. Turgut Bey de Başbakan'dı. Beni çağırdı, ANAP'ın tanıtım kasetleri ve icraatın içinden programı için çalışmamı istedi. Çok güzel çalışmalar yaptık. Kendisini çok severdim. Allah rahmet eylesin.

Siz Özal'dan sonra da siyasetçilerle çalıştınız, bunları biraz anlatır mısınız?

Turgut Özal Bey'le başladık siyasi programlara, Turgut Bey Cumhurbaşkanı olduktan sonra Sayın Yıldırım Akbulut Başbakan oldu. Onun başkanlığı süresinde "İcraatın İçinden" programını hazırladık, daha sonra Mesut Yılmaz'la 1991 seçimlerinde çalışmamız oldu. Seçim kampanyası için ünlü Fransız reklamcı Jacques Sèguèla ile anlaşmışlardı. Jacques Sèguèla Türkiye'yi tanımıyordu, Mesut Bey'i jilet reklamlarında oynar gibi çekiyordu. Mesut Bey mutsuzdu. Teknik hizmeti biz veriyorduk.

Bir gece rahmetli yönetmen Samim Değer ve diğer arkadaşlarımızla Sezen Aksu'nun "Hadi bakalım kolay gelsin" adlı şarkısını kullanarak bir video-klip hazırladık. Ertesi gün Turgut Yılmaz kaseti izledi. Şaşırdı, çok beğendi kaseti aldı Ankara'ya abisi Mesut Bey'e götürdü. İki gün sonra Jacques Sèguèla kovuldu. Biz devam ettik.

Türkiye'nin ilk özel TV stüdyosunu kurdum, TV'ye ilk yerli diziyi yaptım

Türkiye'de ilk özel TV stüdyosunu siz kurdunuz değil mi?..

Doğrudur. Ulusal videoya program yapmak için hazırladığım bu stüdyoda daha sonra TRT'ye kurum dışından yapılan ilk özel programları yaptım. TRT tek kanaldı. Özel TV'ler yoktu. Bir başka gece, "Hodri Meydan", "Gecenin Getirdikleri" adlı programları hazırladım. Bugün bile izleyicilerin hafızalarında yer alan programlardır.

Daha sonra özel TV kanalları kuruldu. Show TV, Kanal 6, Atv, Kanal D'ye sürekli olarak programlar yaptım. Özel kanallarda futbol maçlarının naklen yayınlarını ilk olarak biz yaptık. Özel TV'de ilk yerli diziyi de ben yaptım. 1993 yılında Hülya Avşar'ın başrolünü oynadığı "Sevginin Gücü" adlı diziydi.

2 bin bölümden fazla dizi çektim

Bugüne kadar kaç dizi yaptınız?

Saymadım ama 2 bin bölümü geçmiştir. Yalnız "Çiçek Taksi" 502 bölüm sürdü. Birçok dizim 100 bölümün üzerindedir.

Çok mekanlı, büyük prodüksiyonlu işleri severim.

Çok iyi oyuncularla, geniş kadrolarla çalışırım. Bu kadar star ismi uzun süre aynı projede tutmak da galiba benim dizilere nasip oluyor.

Film ve dizi yapımcılığında yurt dışı bağlantılarınız dikkat çekici,
Filmcilik hayatım boyunca; İtalya ile 9, İran'la 11, Yunanistan ile 2, Hong Kong'la 1 ortak yapım film yaptım. TV dizilerimden "Yabancı Damat" Yunanistan ve Avustralya'da Türkiye'den daha fazla ilgi görerek gösterime girdi.

Kimin star olacağını ilk işinde anlarım

Siz çok oyuncu, çok star keşfettiniz değil mi? Nasıl anlıyorsunuz bir kişinin star olacağını?

Star olacak kişi ilk çalışmasından belli olur. Benim sezgilerim iyidir hem de karşımdakinin özelliklerini iyi değerlendiririm. Ona göre yol çizerim. Önemli olan doğru karakterlerle oyuncuya şans vermektir. Birçok isim benim yapımlarımla ünlü oldu, hâlâ da oluyor. Her dizimde yeni isimlere mutlaka yer veririm. Televizyon şov programlarında da sunucular, spikerler, komedyenler yarattık. İyi proje, doğru seçilmiş isimlerle seyircinin gönlünde yer bulur.

Geleneksel değerleri yeniliklerle birleştiriyorum

Bir yanda geleneksel değerlere bağlısınız, bir yanda da öncüsünüz. Bunu nasıl açıklarsınız?
Doğru formül budur. Geçmişi bilmeden geleceği kuramazsınız ki... Evet ben geleneksel değerlere hep bağlı kaldım. Bunun üzerine de yenilikleri koydum. Eski ve yeni daima birlikte var hayatımda. Yıllar önce siyah beyaz çektiğim filmler gündüz ekranda yayınlanıyor ve çok iyi reyting alıyor; bugünkü yapımlarım aynı akşam prime time'da yayınlanıyor, o da iyi reyting alıyor.

Çeyiz sandıklarından çıkan afişlerle kitap yaptım

Sizin "5555 Afişle Türk Sineması" adlı bir kitabınız da var.

Bu kitap çok beğenildi. Kendi alanında rekoru var. Dünyadan örneklerini getirttim. Hiçbiri bu kadar sayıda afiş içermiyor. Çok uğraştım, çeyiz sandıklarından, tozlu depolardan orijinal afişler toplattırdım.

Uzman bir ekip kurdum.

Ütülendi, temizlendi, diaları çekildi ve müzede özel çekmecelerde yerlerini aldı afişlerimiz. Şu anda 6 bine yaklaştı. Ek bir kitap daha çıkarmayı düşünüyorum.

Hayattaki tek pişmanlığım Maslak TİM Show Center

Ülkemizin en modern ve kapasitesi yüksek olan şov merkezi olan TİM Maslak Show Center'ı açtınız.

Evet öyle bir delilik yaptım. Kültür hayatımıza bir hizmet, gelecek nesillere kalacak bir imzam olsun diye bu işe girdim. Ama bu imza bana pahalıya mal oldu.

Ne kadara mal oldu?

16 milyon dolar civarında.

Pişman mısınız?

Evet, hayatta tek pişman oluğum olay buraya yatırımım yapmamdır.

Vizyona çok Türk filmi giriyor, bu kış sinema salonlarında işler iyi gider

Sinema salonlarınız da var. İşler iyi mi?

Beyoğlu Atlas, TİM Maslak Show Center, Kavacık Boğaziçi ve Şişli Kent sinema salonlarını işletiyoruz. Merkezi yerlerde kaliteli hizmet sunuyoruz. İşler filmlere bağlı. Kış sezonu iyi olacak gibi... Çok sayıda Türk filmi gösterime girecek.

Bütün iş senaryoda değil mi? Filmlerin halk tarafından tutulması, TV dizilerinin iyi reyting alması senaryoya mı bağlı?

Evet. Senaryo çok önemli. Sağlam bir hikâyeniz olursa başarıyı garantilemiş olursunuz. Filmleriniz gişede iş yapar, dizileriniz TV'de reyting rekoru kırar. Senaryoda karakterler, olayların anlatımı sizin kontrolünüzdedir. Burada başarı içinde halkı iyi tanımak, toplumun değer yargılarını bilmek gerekir. Neye ağlayıp neye güleceğini, neye nasıl tepki vereceğini bilmeniz lazım.

Siz halkı çok iyi tanıyorsunuz. Bunu nasıl başarıyorsunuz?

Mesleğe çok genç yaşta girdim. İlk günden bugüne kadar halkla iç içeyim. Çok okurum, çok izlerim. Hem Türkiye'yi hem de dünyayı takip ederim. Güncel gelişmeler, teknolojideki gelişmelerle çok ilgilenirim.

Her gece senaryo okurum...

Amerika ve İngiltere'de medyayı takip ettiririm, düzenli bilgiler alırım. Eskiden film izlemek için Avrupa'ya, Beyrut'a giderdim. Bugün DVD'ler, internet var anında izliyoruz. Bilgiye ulaşmak kolaylaştı.

Uluslararası festivaller, fuarlardan haber alırım. Tabii bunların yanı sıra her seviyeden insanlarla direkt iletişim kurarım. Tanrı vergisi hislerim, empati yeteneğim yüksektir. Benimle çalışanlar tanıktırlar aldığım kararlarda, iddia ettiğim konularda haklı çıkarım.

Dile kolay, tam 52 yıldır Türk halkıyla iletişim kuruyorum filmlerimle, dizilerimle. Sağ olsunlar ben onlara hayatımı sundum film ve dizilerle, onlar da bana beğenilerini.

Bravo! Halk sizi "Bay Sinema" yaptı yani...

Tabii. Ama yoruldum artık. Dinlenme zamanı geldi.

Kızım ilim-bilim peşinde, oğlum oyunculuğu seviyor

52 yıl aralıksız çalışma hayatı... Peki tatile zaman bulabiliyor musunuz?

19 yaşından bu yana tatil yapmadan aralıksız çalışıyorum. Sinema ve televizyon yaşam biçimim oldu. Artık yoruldum. Bunu hissediyorum. En çok yorulduğum konu da senaryolar...

Sinema filmlerimde, TV dizilerimde proje tasarımını, hikâye seçimini kendim yaparım.

Senaryonun yazım aşamalarında geniş ekiplerle çalışırım, ama yönlendirmeler ve senaryonun son hâli bana aittir. Teknik ve muhasebe işleriyle ilgilenmem.

Sizden sonra çocuklarınız mı devam edecek işlerinize?

Kızım Zeynep ilim-bilim peşinde...

Kendi alanında çok başarılı.

Yurt dışında eğitimini tamamladı, bilimsel çalışmalarla ilgileniyor.

Oğlum İlker de oyunculuğu seviyor ve o alanda devam ediyor.

Bir vakıf kurdum: Türker İnanoğlu Vakfı (TÜRVAK).

Bu vakıfla yaptığım çalışmaları geleceğe aktarmayı istiyorum.

Tüm eserlerimi arşivimi bu vakfa aktardım. 

Çok geniş bir arşiviniz var TÜRVAK bünyesinde değil mi?

Evet. TÜRVAK'ta müzemiz var. Türk sinema ve televizyon tarihinden çok önemli dokümanlar var. Amacım bu müzeyle geçmişi geleceğe taşımak.

Kömürle çalışan film gösterim makinelerinden TRT'nin yayına başladığında kullanılan kameralara kadar çok değerli cihazlar, set fotoğrafları, kostümler, afişler, görsel dokümanlar.

Kültür ve sanat hayatımızın belgeleri, milli hafızamız...

Ayrıca bir kitaplığımız var. Yaklaşık 50 bin civarında eser var. Bunların çoğu sanat kitapları.

Gerçekten çok özel ve önemli belgeler var. Hâlâ da satın alıyoruz orijinal belge ve dokümanları. Düzenli olarak sinema, televizyon, tiyatro ile ilgili müzayedeleri takip ederim. 2 bin 500'ün üzerinde Türk filmi video kaseti, 6'e yakın orijinal sinema filmi afişim var.

Usta isimlerle birlikte sektöre nitelikli eleman yetiştiriyoruz

Eğitim kurumlarınız, okullarınız var.

İstanbul Beykoz Çavuşbaşı'nda 16 derslikli bir ilkokul yaptırdım. Vakfımın ilk eğitim kurumudur. Eğitim kadrosu ve öğrencilerle sık sık temas ediyorum.

Başarılı sonuçları gördükçe çok mutlu oluyorum. TÜRVAK sinema ve televizyon özel eğitim merkezimiz var. Sinema ve televizyon sektörüne nitelikli eleman yetiştiriyoruz. Uygulama olanakları sunuyoruz.

Ustalar çıraklarını yetiştiriyor.

Özellikle kamera arkasına eleman yetiştiriyoruz. Yüzde elliye yakın ihtiyaç sahibi öğrenciyi burslu okutuyoruz. Sinema ve TV'de usta isimler, yöneticiler derslere geliyor. Hepsine katkılarından dolayı teşekkürlerimi sunuyorum.

Türk sinemasının ölümsüz sanatçılarıyla çalıştım

Arşivci ve koleksiyoncu bir ruha sahip olduğunuz söylenir...

Öyleyimdir. Gazete kupürleri, set fotoğrafları, TV kayıtları, film broşürleri, sinema TV ile ilgili her şeyi iyi saklarım.

Filmlerim, dizilerim dışında geçmiş dönemden birçok tiyatro ve müzikalin kaydı bendedir. Turgut Özal döneminde siyasetçilerin katıldığı programlarımın arşiv değeri tartışılmaz.

Ya dostlarınız, arkadaşlarınız, çalışanlarınız? İnsan arşiviniz de zengin mi?

Filmlerimle milyonlarca seyirciyle beyazperdede buluştuk. Dizilerimle birçok insanın evlerine konuk oluyorum. Sevgi saygılarını gördüm, hâlâ da görüyorum.

Türk sinemasının ölümsüz sanatçılarıyla çalıştım, hâlâ da çalışıyorum. Yurt dışından yapımcılar, yönetmenler, oyuncularla, ülkemizde her alandan isimlerle, bürokrat, milletvekili, bakan, başbakan, cumhurbaşkanları ile tanışma şerefine eriştim. Tabii ki insan arşivim çok zengin; hatıralarımın paha biçilemez...

Bizim mesleğin en güzel yanlarından biri de oyuncunun kendisinin yanı sıra yarattığınız karakterler de yaşar gönlünüzde...

Onları da ayrıca seversiniz, Sadri Alışık ayrı Turist Ömer ayrı, Vahi Öz ayrı Horoz Nuri ayrı, Arif Erkin ayrı Memik Dede ayrı...

Gelecek sezon dizi yapmayı düşünmüyorum

Bu kadar heyecanla severek çalışılan ve tatilsiz geçen bir hayat... Peki işleri bırakınca sıkılmayacak mısınız?

Zannetmem. Gerçekten heyecanla severek çalıştım. Türkiye'de ilkleri gerçekleştirdim sinema, televizyon ve videoda... Ve çok yoruldum. Sağlığım etkilendi; önemli rahatsızlıklar geçirdim.

Beni en çok yoran TV dizileri... Her hafta bir bölümü için 90-100 dakika süren prodüksiyonlar hazırlıyorsun. 3 dizi yapılıyor ve film yapıyor gibisiniz.

Gelecek sezon dizi yapmayı düşünmüyorum. Dünyaya dağıtımını yapmayı hedeflediğim bir tarihî dizinin dışında... Senede 3-4 tane sinema filmi çekmeyi hedefliyorum.

Ayrıca vakfımla ilgili işleri takip etmek, Türk sanatçıları, yönetmenleri-yapımcıları ile ilgili sinema kitapları hazırlanma projelerim var. Gelecek kuşaklara bunların aktarılması gerekli.

Şu an devam eden dizilerinize gelirsek...

"Arka Sokaklar" adlı polisiye dizimiz 4'üncü sezonunda.

Reytingleri yüksek devam ediyor. Senaryosu, oyuncuları, yönetimi, teknik kalitesi ile emniyet güçlerimizi iyi temsil ettiğimize inanıyorum. "Akasya Durağı" da ikinci sezonunda.

Hepsi altın kalpli, pırıl pırıl gönülleri olan taksi şoförlerimizin maceralarını anlatıyoruz.

Çok değerli oyuncu kadromuz var. Gündelik hayattan sıcacık insan hikâyeleriyle komedi dizisi "Akasya Durağı..."

Çalışmalarını geçen yıldan başlattığımız, kriz nedeniyle bu yıla kalan iki proje var.

"Aşk Bir Hayal" yakında izleyicisi ile buluşacak. Mardin'de başlayıp İstanbul'da devam eden, aşiret kızı Asmin'le Türk askerinin imkânsız aşkı. Ses getirecek bir dizi...

İkincisi "Umut Çocukları" İstanbul'umuzda sokaklarda yaşayan sahipsiz çocukları konu alan bir dizi...

Bir de yıllardır üzerinde çalıştığım Kösem Sultan'ın Osmanlı tarihi açısından önemli bir proje olduğuna inanıyorum. Uluslararası ortak yapım olarak bu projenin hayata geçmesi hayallerimden biri.

İlkleri yapan, Bay Sinema son kez bir ilk daha yapmak istese neyi yapardı?

Artık hayatımdaki ilki yapacağım dedim ya: TATİL...

Türker İnanoğlu 52 yıldır zirvede kalmasının sırlarını şöyle anlatıyor:

Yapıtlarımda geleneksel olanla yeni olanı birleştiririm.

Çok okurum, çok izlerim.

Her gece senaryo okurum.

Eskiden film seyretmek için Avrupa'ya, Beyrut'a giderdim.

Teknolojiyle de yakından ilgilenirim.

ABD ve İngiltere'deki medyayı takip ettirir, düzenli bilgi alırım.

Uluslararası fuar ve festivallerden haberdarımdır.

.
.

Türker İnanoğlu
.
.

Türker İnanoğlu
.
.

Türker İnanoğlu
.
.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org