Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Aydın Boysan Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Narlıkapı Çıkmazı
06.12.2009
Okunma Sayısı : 6208
Oy Sayısı : 1
Değerlendirme : 5
Popülarite : 0
Verdiğiniz Puan :
 

 

Narlıkapı Çıkmazı
Aydın Boysan
.
.

Davutpaşa'dan  sonra, İstanbul'un  daha kibar (!) bir mahallesine, Samatya'ya taşındık.

Kolay değildi….Eşyamızı ancak  çift atlı bir araba, iki sefer yaparak  taşıyabildi. Üç katlı  bir eve taşınmıştık. Kaşane  sanılmasın, üç katın  toplam alanı,  yüz metrekareyi biraz geçirdi. Sokağımızın  adı: Narlıkapı Çıkmazı idi. Adı  çıkmazdı ama, iki yanı da sokaklara çıkardı. Uzunlamasına bir yanı,  bitişik ahşap evler dizisi idi ama,  öteki yanı tren  yoluydu. Önümüzden  banliyö trenlerinden   başka Simplon Ekspres adındaki Avrupa treni de geçerdi. Kısacası  kibarlaşmıştık.

Evimizin  arkasında bahçemiz de vardı. O bahçeye,  elimle yaptığım kümese tavuk, horoz ve hindilerimizi yerleştirdik. O yönümüzdeki bir sıra bahçe  ve evin  hemen ötesi Narlıkapı Caddesi idi. Adı cadde idi ama, iki otomobil karşılaşınca zor geçerlerdi. Caddenin öteki yanı ise, kısmen harap olmuş Bizans surları ve hemen onun dibindeki  deniz idi.

Doğu yönümüzdeki Samatya Çarşısı birkaç dakika yürüyüş  mesafesindeydi. Bu çarşıda üç önemli  kuruluşun,  yani bakkal, kasap, manavın  alternatifleri  bulunuyordu. Üstelik deniz mahsullerinin her türlüsünü satan  balıkçılar vardı. Bu dükkanlarda o zaman  balık türlerinin her türlüsü, örneğin levrek, lüfer, kırlangıç, uskumru  gibi  çeşitler bulunduğu gibi, yüz kiloyu geçen kılıç balığı dilim dilim kesilip tartılarak  satılırdı.

Semtimizin civarında ise , arnavut kökenli  vatandaşlarımızın işlettiği bostanlar bulunurdu.  Bunlar, işletenlerin adıyla anılırdı…. Muharrem'in – Rıza'nın  bostanı gibi.

Samatya'ya taşınarak pratik yaşama şartları açısından refaha kavuşmuş gibiydik. İlkokulu başlayıp bitirdiğim  Samatya 43. Mektep, evimize çok  yakındı. Ancak yaşam çeşidini  asıl zenginleştiren olay, okulumuzun hemen önünde bulunan Şark Şimendifer Kulübü futbol sahasıydı.

Sportif açıdan deniz sporlarından başka, bu Şark Şimendifer fotbol takımına sahip olan semtimizin  sanat açısından hayran  olunacak  bir zenginliği de bulunuyordu.

Biz İstanbul'un tiyatro yaşatan  bir semti olmakla övünürdük. Haklı olarak.

Bizim Narlıkapı Tiyatromuz vardı.

Bu tiyatroda gezginci tiyatro kumpanyaları, o zaman hala var olan Ermeni tiyatroları ve İstanbul Şehir tiyatroları temsiller verirdi.

Övünmeye hiç ama hiç  doymadan  hep yine tekrar ettiğim gibi Samatya "tiyatro yaşatan" bir semtti.

İlk yıllarında bizim tiyatromuzun , elektrik   cereyanı da yoktu. Sahne ışıkları, sahne tavanına asılan  "lüks lambası" ile sağlanırdı. Gecenin  birinde Shakespare dramı ile sona yaklaşırken , bu lüks lambası  sönmüştü. Rejisör mum yakarak  sahneye çıkmış,  sahnedeki  ölüler arasında uzanan birisini bulup kaldırarak, lüksü tamir ettirmiş ve sonra lüks tamirini bilen tek oyuncu yine sahnedeki  yerini almıştı ve ölmüşüt.

Ben bu tiyatroda Aynaros Kadısı oyununu  gördüğümü de hep hatırlarım. Kadı rolünü Hazım Körmükçü oynamıştı. Ancak aynı  oyunda papazın kızı, rolünü oynayan, o dünyanın en çekici genç hanımlarından Bedia Muvahhit Hanımı ise ömür boyu  ve hala unutmadım.

Bizim Narlıkapı'daki Rum, Ermeni ve Yahudi  komşularımızla çok sıcak ilişkilerimiz olmuştu….Elbet Türk komşularımızla da.

O zaman İstanbul nüfusu hala önemli biçimde Osmanlı İmparatorluğu'nun  yüzyıllarca koruduğu  çeşitlilikle sürüp gidiyordu. Bu nüfus yapısı 6-7 Eylül 1955 olaylarına kadar böyle sürüp  gitmişti.

İstanbul'un Marmara Denizi  kıyılarına sahil  yolu inşa ederek şehir yapısının tarihsel yapısına haince tecavüz edip, şehrin  cibiliyetini perişan eden politikacılar, bu  olayları da düzenleyerek tarihimize birkaç utanç sayfası  daha eklediler.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org