Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Aydın Boysan Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Şanghay (Shanghai)
09.06.2010
Okunma Sayısı : 3310
Oy Sayısı : 2
Değerlendirme : 5
Popülarite : 1,51
Verdiğiniz Puan :
 

 

Şanghay (Shanghai)

Shanghai uçuşumuz sabah erken…Alanda karşılandık. Şehre doğru gidiyoruz. Volksvagen Santana arabamızla Li hanımla ben varız da, bu bölgede rehberliğimizi yapacak olan He bey de birlikte.

Şehirde otelimiz New Garden , çiçekler ve yaygın su kanalları ve havuzları arasında, tek katlı , çok sayıda pavyon ile, hoş planlanmış ve yapılmış . Bakımlı ve temiz ara yollar, zakkum, kana ve yuca çiçekleriyle bezenmiş.

Shanghai şehrinde 15 milyon kişi yaşıyor. Hepsi azıcık katlı binalar, 370 km2 emsalsiz büyüklükte bir araziye yayılmış da yayılmış. Her akşam yollarda bir iki milyon nüfus bisiklet üzerinde.

Shanghai dünyanın en büyük on limanından biri…Çin can damarlarından Yangçe Nehri'nin , denize döküldüğü görkemli haliçin sonunda, 30 km genişlik ve 200 km uzunluğunda olan denizde görkemli limanı kurulmuş.

Limanda öyle caddeler ve binalar var ki, ,nsan kendini bir Avrupa şehrinde sanır. Ama Shanghai her yanıyla çok tipik bir Çin şehridir.

Nanjing Caddesi , beş km  boyunca, müthiş  hareketlidir. Bütün cadde, şık mağazalar arasına sıralanan pastane ve restoranlarla çok canlıdır. Mağaza sunuşları, tipik Çin malları olan seramik  ve ipekten  başlayarak, zengin çeşit içerir.

Shanghai artık, eski yüzyıllardaki çehresi bütünüyle değişen, saygıdeğer bir şehir olmuş. Ülkenin çok önemli endüstri  tesislerinin toplandığı  bir merkeze dönmüş. Benim çocukluğumda  İstanbul sinemalarında gördüğüm  "Shanghai Batakhaneleri" filminde gösterilenlerle, ilişkisi kalmamış . Şehrin  yakınlarında binlerce endüstri tesis çalışıyor. Ünlü bir şehir olmuş ama canlılığı da artmış.

Halk, dünya klasik  müziği kültür ve sevgisine iyice alışmış. Tüm halk kitlelerinin sevgisine ulaşmış olan resim  sanatı  her kesimde halkın  gözdesine dönüşmüş. Pastane ve restoranlarda sürekli olarak ve derinden seslerle dünya klasik  müziği sürekli olarak seslendiriliyor.

Çinli genç erkekler ve hanımlar, herkesin içinde el ele tutuşup, birbirinin  gözlerinin içine bakarak söyleşiyorlar. Beğeniyorum.

Çok eski anılarımda Shanghai batakhaneleri filmlerden aklımda kalmış…He bey'e soruyorum: "Paralı sevişme satılan yerler var mı?" Açıklıyor: "Hiçbir yerde yok!"

Şehirde artık, o eski zamanların  batakhaneleri yok  olmuş ama şehir sessizleşmiş…Aksine, üst düzey kültürlü bir canlılığa kavuşmuş.

Bir gün  Shanghai bölgesindeki  bir üretim  birliğine konuk oluyoruz. Yedi Hazine Birliği adındaki  bu  kuruluşta endüstri , tarım yan  ürünler olmak üzere, iç üretim  bölümü var. Adı: "Yedi Hazine Birliği" Böyle kuruluşların eski adı olan "komün" artık  kullanılmıyor.

Bu birlikte 18.000 nüfuslu 5.000 aile çalışıyor vebarınıyor. Birliğin 21 fabrikasında giyim eşyası, motor, tarım makinesi ve boya üretiliyor. 13.000 dönüm tarım arazisinde ise, sebze, hububat, meyve ve pirinç  yetiştiriliyor.

Birlikte yaşayanların tümüne, sürekli politika kursları düzenleniyor. Amaç , çalışma bilincinin arttırıllarak , üyelere yeni sorumluluk duygusu aşılamak oluyor.

Üretimin yüzde 70'i devlete veriliyor, kalanını değerlendirme kararı ise birliğe bırakılıyor. Bu ürünler devlete ait hallerde ya da serbest pazar yerlerinde satılıyor.

Her üyeye kendi hesabına üretim yapabileceki bir bahçe veriliyor. Her üye bu bahçede üreteceği ürünü serbestçe satabiliyor. Herkes serbest zamanlarında kendini yararına istediği işi yapabiliyor. Bana sengin saydıkları bir üyenin iki katlı klimalı evini gösteriyorlar.

Birliğin yeni doğmuştan 5-6 yaşına kadar çocukları bir kreşte yetiştiriliyor. Bu kreşi geziyoruz. Çocuklar, tüm dünya çocuklarına benziyor. Yavrucaklar Li ile beni dansa davet ediyorlar. Hatırlarını kırmak aklıma gelmez. Kalkıp istediklerini yapmaya çabalıyorum.

Çin Komünist Partisi ilk toplantısını, tek hacimli  bir Shanghai dükkanında yapıyor. O zaman şehre egemen olan Fransızlar, kuruluş toplantısının başladığını öğreniyorlar. Önlem alarak dükkanı basıyorlar. Ama kimseyi bulamıyorlar. Çünkü baskın  haberi biraz önce allınmış ve hemen dükkandan uzaklaşmışlar.

Başta Mao , 13 kişilik kurucu heyeti yakalanmadan  uzaklaştıkları toplantıyı Shanghai limanındaki külüstür bir teknede sürdürüyorlar.

Bir akşam yemeğinde Li ile birlikte, Shanghai Hilton otelinde oluyoruz. Restoranın adı: Akdeniz, beni umutlandırıyor. Yemek listesi, elbet uluslararası zenginlik çeşidinde…Ancak  bu gezide, alıştığım Çin sofraları zenginliği yanında, bana zayıf kalmış gibi gözüküyor. Komşu masalarda çok konuşulan Avrupa dilleri duyuluyor.

Nanjing Caddesin'ndeki çok katlı büyük mağazada giyecekten ev aletlerine kadar olağanüstü zengin mal çeşidi satılıyor. Kalabalık ve hareketlilik, beni yoruyor. Burası da devlet mağazası.

Gezilerde eski alışkanlığıma uyarak, ilginç bulduğum bütün fotoğrafları sürekli çekiyorum. Beni gazeteci dostlarım  insansız fotoğraf çekmemeye alıştırdılar. Bunu He bey  dostuma anlatıyorum. O da bana anlatıyor:

"Shanghai da insansız fotoğraf çekebilen, dünyanın en büyük ödülünü alır."

O görkemli Shanghai körfezinde bir gün turistik gemiyle geziye çıkıyoruz. Li ve He ile birlikte, Special Class A kamaradayız. Gemi 1.000 yolcu alıyor. Kamaraya her türlü yiyecek içecek servisi yapılıyor.

Bir akşam yemeğini otelimizin restoranında yiyoruz. Çin servislerinde çok ince verilen karpuz dilimleri bütün olarak elle  ve ısırarak yeniyor. Her şeyi çubukla ve pek zarif yiyen Çinli hanımlar bile uzun  ince dilimleri elle tutarak ve ısırarak yiyorlar. Öte yandan bütün Çinliler, çatal , bıçak , kaşık da olsa, metallerin insan ağzına sokulmasını yadırgıyorlar.

Li benim çatal bıçak  kullanışımı gülerek seyrediyor, ben de onun karpuz yiyişini sırıtarak.
Yemekten sonra otelin barına oturuyoruz. Viski, vorka var, rakı yok…Li viskisini çaya karıştırarak içiyor. İçerken  şerefe alışkanlıığına şöyle uyuluyor: "Çess" deyince kadeh kaldırılıyor. "Kampey" deyince ise kadeh, hatır için dibine kadar boşaltılıyor.

Adı Yü Parkı olan öyle bir bahçe geziyoruz ki, koca Shanghai içinde, yalnız 20 dekar büyüklüğünde… Ama dünyaca tanınan bu bahçe, Çin doğa düzenleme sanatının bir başyapıtı….Bu ufacık bahçenin dünyanı sevdirecek kadar gücü var. Hele benim gibi bir çiçeksevere.

Adı park ama burası, doğa güzellikleri ile havuz, akarsu gibi elemanların duvar, pencere, kapı gibi bina parçalarının , yürüme  yollarının, merdivenlerin  ve "yokuşların" birbirlerine geçtiği , bitki ve çiçeklerle de cennet bahçesine dönüştürüldüğü minyatür bir doğa şaheseri.

Doğa'nın Çince karşılığı için "kendiliğinden öyle olan" gibi bir deyim var. Burası bir bahçe heykeli de demek içimden geliyor.

Bunca yoğunluğuma da karşın,  bahçe doğal olma etkisini yitirmiyor.

Çinli'ye duyduğu ve düşündüğünü belli etmemesi daha çocukken öğretilmiştir. Bizim "içi dışı bir" olma öğretimize ters gelir. Haklı olan Çinlilerdir.

Hanım giysilerine gelince, ilk Mao dönemlerinin hepsi mavi ceket giyen hanımları aklıma geliyor. O zaman ceketler bile sadece görüntüde kalıyordu.

Bana göre hanımlari ister o Çindeki birlik dükkanından giyinsin, ister Paris'ten… Hiç fark etmez. Saçının bir yanını, öbür yanından bir santim farklı  bıraksa…Boynuna bir mendil bağlayıp, ucunu düğüm ederek bir yana atsa…

Edalı edalı yürüse….Hanım gibi baksa…Baksa…Baksa…Yeter.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org