|
Tüm Yazıları
ShareThis
|
Sibirya Batısında
25.06.2010 |
|
Okunma Sayısı : |
4080 |
|
|
Oy Sayısı : |
3 |
|
|
Değerlendirme : |
5 |
|
|
Popülarite : |
2,39 |
|
|
Verdiğiniz Puan : |
|
|
|
|
|
|
Sibirya Batısında
Sibirya gibi yabansı boyutlarda bir ülkenin doğusuna yakın İrkuts'tan uçakla, nispeten batısına gelen Novosibirsk'e, mihmandarım Türkolog Andrey Jerdev ile birlikte uçuyoruz. Alanda Yazarlar Birliği başkan yardımcısı Vladimir Skalnitski tarafından karşılanıyoruz.
Skalnitski o şehirde doğmuş büyümüş yakışıklı , iyi huylu bir yazar. Ülkesini övüyor.:
"Avrupalı kişiler bizim ülkemizi soğuktan donan bir ülke sanır. Ama bizim şehrimizde hava, Helsinki'den de Moskova'dan da daha iyidir. Beş ay kış, iki buçuk ay yaz yaşarız. Bazen de sıcaktan bunalırız. "
Doğru…O sırada temmuz ayı idi. Gerçekten ben de İstanbul yaz serinliğini aradım.
Skalnitski yaşadığı şehri seviyor ve övüyor: "Bizim beş tiyatromuzda sürekli oyun ve ekip değişir, sürekli perde açılır…Yetişilemeyecek kadar sık oyun değişir. Balemiz Bolşoy düzeyindedir.
Skaltiniski ile Novosibirsk'in bütün ömnemli yerlerini zevkle geziyoruz. Anlatıyor: "Atasözümüz, 'Bulunmadığın yer daha iyidir' der ama, bence yanlıştır. Ben, doğduğum ve yaşadığım bu kenti severim. Benim köklerim burada ! Sibirya'da bile başka yerde yaşamak istemem. Dünyayı bile gezsem, yine buraya dönerim. "
Kent, sokakklarında gece de dolaşıp duruyoruz. İstanbul'un uzağında, hiçbir günlük sıkıntım yok! Yüreğim ferah, kötü bir şey görürsem, hemen küfrü basıyorum (Türkçe). Yoldaki taşlara şut atıyorum…Islık çaldığım oluyor. Ec sahibim benim halimi incelikkle anlatıyor:
"Ruh şarkı söylüyor."
Soframızdan votka eksik olmuyor. İçerek yakınlaşmak kolay oluyor. Bu sefer de, kolaylaştığı için içiyoruz. Sonunda Skalnitski artık, Vladimir Bey oluyor.
İnsanlarla (Bşlangıçta kim olursa olsun) ilişki kurmanın doğru ve yararlı olduğunda anlaşıyoruz.
Novosibirsk büyük kitaplığında tam 8 milyon cilt kitap bulunuyor. Üstelik yarısı yabancı dillerden…Ağırlık bilim ve teknikte.
Büyük kitaplıktan başka, semt kitaplıkları da var ve dışarı emanet kitap veriyorlar.
Novosibirsk'ten yakın olduğu için kolay gidilen bir müstesna şehir: Akademgorodok…
Sibirya'nın boş düzlüklerinde 1957 yılında sıfırdan başlanarak planlanan ve inşa edilmiş binalarıyla bir örnek şehir kurulmuş. Nüfusu 100.000 kişiyi aşıyor.
Önemli enstitülerin bazılarının adları amacı kısaca özetliyor: Hidrodinamik , matematik, teorik ve uygulamalı mekanik , nükleer fizik, jeoloji, jeofizik tıp araştırmaları, biyoloji gibi…Ancak olağanüstü önemli sayılan bir konu: Filozofi.
Bilim şehrinde misafir olarak beni kabul görevini Margarita Pavlovna Hanım üstlenmiş. Kendileri güler yüzlü, sıcakkanlı, cin bakışlı, zarif bir hanımefendi. Çok iy Almanca konuşuyor. Bana, uzak olduğum konuları bile çok güzel açıklayarak anlatıyor.
Gösterdiği her örneğe sevimli ve hoş bir kulp takıyor. Örnekler gösteriyor. Pegmatik adlı maddeyi kim kime hediye ederse, "seni seviyorum" demiş olurmuş. Bana bir düzine pegmatik parçacığı hazırlatarak , "Bunları İstanbul'a götürün!" dedi. Ben, "Biz artık harem kurmuyoruz!" dediysem de, "Siz yine de götürün!" dedi.
Bana kocaman saydam plaklar gösterdi. Pencere camı endüstri üretimi başlamadan önce, bu mika levhaların kullandıldığını anlattı. Uzaydan dünyaya düşmüş göktaşı örneği de gösterildi. Bu göktaşı (meteorit) 70 ton ağırlığında imiş. Analizin sonucunda yüzde 96 demir ve yüzde 4 nikel – krom olduğu anlaşılmış.
Bu ilginç şehirde üstün zekalılar için açılmış özel amaçlı okullar bulunuyor. Bu okulları bitirenlerin yüzde 80'i , bu kentte kurulu Üstün Zekalılar Üniversitesi'nin 4.000 öğrencisinden biri olabiliyor. Bütün Akademgorodok sokaklarında rastlanacak iki kişiden birinin İngilizce, Almanca, Fransızca dillerinden en az birini üst düzeyde bildiği anlatılıyor.
Kesin ve ilginç bir uygulama da, bütün öğrencilerin günde dört saat mutlaka yalnız çalışması …Amaç, öğrenciyi çok sıkı ve disiplinli bir çalışmaya alıştırmak … Çok yerinde bir prensip kararı olduğu kesin.
Margarita Hanım, en önemli sunuşunu sona saklamıştı.
Gösterdiği ametist örneklerinin ne işe yaradığını şöyle açıkladı:
"Bu taşın bir parçasını cebinde taşıyan insan, alkolden fena halde soğur, içkiyi mutlaka terk eder." Dedi. Sonra da eline aldığı bir parçayı cebime koymak için uzattı.
Ödüm koptu…Kaçmaya başladım. Laboratuvar var, hassas aletlerini kıracağım diye de korktum.
Sonunda şöyle anlaştık: Kurşun geçirmez bir kaba koyduğu numuneleri bavuluma koyup İstanbul'a getirdim. Sonrasını unuttun (diyeyim!).
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Tüm yazıları |
ShareThis
|
|
|
|
|
|
Türk Liderler:
Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem
|
|
|