Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Aydın Boysan Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Taksim'de Anıt
19.04.2012
Okunma Sayısı : 3279
Oy Sayısı : 2
Değerlendirme : 4
Popülarite : 1,2
Verdiğiniz Puan :
 

 

Taksim'de Anıt
Aydın Boysan


Güzel Sanatlar Akademisi öğrencisi olduğumuz yıllardaydık. 1940-45 yılları arası idi.

Ben ve yaşıtlarım mimarlık öğrencisi yıllarımızın tümünü, İkinci Dünya Savaşı yılları içinde geçirdik.

Çoğu tutumlu ailelerin çocukları olan ben ve arkadaşlarım, savaşın getirdiği bütün ağır şartlara karşın, yaşama ve çalışma hırsımızı yitirmemiştik.

Ülkemiz savaşa girmemiş bile olsa, o belalı yılların etkileri, bizi de gölgesine almıştı.

Kişi başına günde 150 grama kadar düşen karneli ekmek yüzünden hepimiz pratikte zaten aç kalıyorduk.

Katık ise, zaten pahalı idi bize göre…

Yüksek öğrenim öğrencilerine her ay için burs, ayda sadece 25 lira idi.

Her gün dünyadan alınan haberler yürek karartırdı.

İşte bu son sözcüğü söyleyince, yani "yürek kararması" deyince aklıma, bir başka kararmanın gelmemesi, olanak dışında kalır.

Geceleri şehirlerimizde, hiçbir sokak-cadde ampulü, yakılmazdı.

Hepsi ancak ampulün görüneceği kadar maskelenirdi.

Bütün binalara, elbet evlere de, içlerindeki ışıkları kapatacak gibi kara perde maskeleri takılmıştı.

Hepimiz, karanlıkta da gören kedileri kıskanırdık.

Bütün bu zorlamaların amacı, eğer ülkemiz bir savaşa girerse, halkı hazırlık olarak bilinçlendirmekti.

Bizim resmen olarak savaşa girişimiz, Almanya ve İtalya'nın ezilerek saf dışı çıkmasından sonra, ancak sembolik olmuştu.

Beyoğlu ve Taksim'i anlatırken bütün bu savaş hikayelerini neden anlattığımı açıklamalıyım. 

Bu neden, bizi İkinci Dünya Savaşı  macerasına sokmayan İsmet İnönü'yü anmam yüzündendir.

Taksim'de, meydanda Gezi'ye çıkan geniş taş  merdivenlerin üstündeki düzlükte, yıllar  önce bir anıt yapımına başlanmıştı.

Bu anıt, bizi İkinci Dünya Savaşı'na sokmayan ve daha önce İstiklal Savaşımızın kahraman kumandanlarından İsmet İnönü'yü temsil edecekti.

Bu anıta, at üstündeki  İnönü  heykelinin oturacağı  anıt kaidesi için bir proje yarışması açıldı.

Bizim GSA'daki mimarlık hocalarımızdan ikisi de, bu  yarışmaya katıldılar.

Anıt projesinin tek tek  taşlarına kadar  tafsilatlı çizimleri ve maketi  yapılacaktı.

Bütün bu işleri hocalarımız yapacak değillerdi ya!

Yarışmaya giren Mehmet Ali Handan ve Feridun Akozan  hocalarımız bu  ayrıntıları yapabilecek  olan öğrencilerini  çalıştıracaklardı elbet.

Hocalarımız bu işleri  yapmak üzere beni  ve sınıf arkadaşım Ferdi  Aksel'i seçtiler. Biz de Ferdi ile birilikte bütün yarışma çizimlerini ve maketini "aşk ve şevk " ile yaptık.

Yarışma sonuçlandı  ve bizim hocalarımızın projesi, birinciliği kazandı.

Bu proje itina ile inşa edilerek bitirildi.

Anıtın bütünü, sadece heykelin  üstüne konacağı  kadar tamamlandı.

Ancak heykel hiçbir zaman, o kaidenin üstüne konmadı.

Bir depoda yılarca bekletildi.

O anıt hiçbir zaman bitirilmedi.

Çünkü Demokrat Parti İktidara geçmişti.

İsmet İnönü ise Halk Partisi Genel Başkanı olarak, muhalefet lideri idi.

Görevini yapıyor ve iktidar partisini  hırpalıyordu.

Anıtın  bitirilmesi için sadece yapılmış  heykelin kaide üstüne konması  gibi, bir günlük iş kalmış
bulunuyordu.

Oysa o heykel hiçbir zaman o kaidenin üstüne konmadı.

Kaide yıllarca orada heykelsiz kaide olarak, durdu.

Daha sonra o kaide de yıkılıp  yok edildi.

Benzeri bir olayın dünyanın  başka bir yerinde gerçekleştiğine dair, benim bir bilgim yok!

Cahilliğimden olsa gerek.

Dünyanın  herhangi bir şehrinde, bitirilmesi için bir günlük iş kalmış olan bir anıtın, yıkılarak yok edilmesi, yaşanmış bir olay değil.

Bu olay bizim ülkemizde, demokrasiyi anlamadığımız bir dil gibi gevelediğimizin kanıtıdır.

Yüreğimizdeki ezikliği yok etmek niyetiyle çare aradığım için, yine o günlere döneceğim.

Birincilik ödülünü alan hocalarımız arkadaşım ile bana, her birimize 10 lira para verdiler.

Bu para bizi şımarttı.

Bir köfteciye giderek öyle oburca bir yemek yedik ki, ikimiz de hastalandık.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org