Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Özdemir Erdoğan Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

NewYork yerine İstanbul'da yaşamayı tercih ettim
25.10.2012
Okunma Sayısı : 5937
Oy Sayısı : 4
Değerlendirme : 5
Popülarite : 3,01
Verdiğiniz Puan :
 

 

NewYork yerine İstanbul'da yaşamayı tercih ettim
Özdemir Erdoğan

.
.

 izlemek için   
.
.

 dinlemek için 

.
.

.
.

NewYork yerine İstanbul'da yaşamayı tercih ettim

.
.


Özdemir Erdoğan Bülent Şenver

.
.
.

NewYork yerine İstanbul'da yaşamayı tercih ettim

New York Hatırası
Özdemir Erdoğan

Deşifresi

Özdemir Erdoğan (ÖE)

Bülent Şenver (BŞ)
 
BŞ: Sayın Özdemir Erdoğan ile birlikteyiz. Bana New York'da aşağı yukarı 40 yaşlarındayken başından geçmiş bir hikayeyi anlattı.

Canlı canlı yaşadığı ve çok büyük bir tecrübe oldu ona tabii.

O tecrübeyi anlatsın bize, onun yaşadığı o tecrübeden gençlerimiz için bir yol, bir kapı, bir öğüt çıkar mı? diye hep birlikte onun ağzından dinleyelim.

ÖE: 40 yaşlarında bir caz kökenimiz oldu.

İsmet Sıral orkestrasında solist ve gitaristiydim ben.

Daha sonra kendim orkestra kurdum ve zamanın en büyük, en değerli müzisyenleri ile çalıştım.

Mesela aranjör ve basçı Onno Tunç ile, Fatih Erkoç ile, bunlar hep benim orkestramda görev yapan, 5 yıl önce 10 yıl sonra ile Atakan Ünüvar. Birçok piyanistler, Tuna Ötenel, Ayhan Yünkuş gibi çok değerli sanatçılarla benim orkestramda görev yaptılar.

Ben dedim ki "Ben artık bir şeyler yapıyorum galiba" ve bu müzisyenler ile yapmış olduğum işler daha evvel vardı.

1973'de , 1974'de Voice Of Amerika'da  Willies Connover dünyanın en büyük caz otoritesi "Özdemir, muhakkak gelmen lazım New York'a. Bu işleri burada sergile"gibi şeyler oldu.

O kendi caz programında hem beni onore etti hem de plaklarımı çaldı.

Dünyanın en büyük caz programlarından bir tanesiydi  o.

Bende "Artık biraz oldum galiba, gideyim, birazcık şansımı deneyeyim" dedim.

Arif Mardin 'de yakın dostumdu, tanışıyorduk.

Gittik oraya.

Önce Arif Mardin'in Central Park'ın civarındaki evinde beni misafir ettiler eşim ile birlikte.

Sonra beni o sırada Atlantic Plak Şirketi Warner Bros  şirketi tarafından satın alındı.

Yani artık Atlantic bir yerde  Warner Bros 'un bir parçası haline geldi.

Öyle çalışmaya devam ediyordu.

Arif'de beni Türkiye'de ümitli oldukları bir sanatçı olarak Warner Bros'un  patronu ile tanıştırdı bir toplantıda.

Ben de yaptığım Türk müziği çalışmalarını, Türk Halk müziği çalışmalarını ve kendi bestelerimi patrona dinletmek için oraya gittik.

Adam dinledi.

Zaten ikinci şarkının başında; 

"Bunlar ne? Kaldırın bunları? New York şehrinde biz bunları istemiyoruz" dedi.

Hatta bana "New York şehrinde eskiden 8 – 10 tane caz programı yapan radyo vardı ve biz bunların hepsini kaldırdık. Bir iki tane bıraktık. Gerisi artık popüler müzik. " dedi.

Adamın söyledikleri doğru çünkü Miles Davis'i de sildiler. Miles Davis'in çok buğranlı zamanlarında hiçbir plakçı şirketi iş vermiyordu o devirde.

Halk müziklerini dinlettim.

Aşık Veysel'den derlemeler vardı, onları dinlettim, "Bu fena değil  ama buna hangi Amerikalı buna İngilizce söz yazacak. Senin şansın yok" dedi.

Arif ile bakıştık. "Beni buraya neden getirdin, adam beni aşağılıyor."

Adam dedi ki:

"Özdemir Bey, sen iyi bir gitaristsin, iyi bir şarkıcısın, iyi bir müzisyen ve bestecisin. Bunları kabul ediyorum ama ben New York şehrinde şu  ritim olacak, bu ritim ile insanlar kalkacak, yürüyecek, bu ritim ile çalışacak, üretim bol olacak, bu ritim ile olacak. Böyle mistik, uyuşuk şeyler biz istemiyoruz" dedi.

O sırada kafamın içerisinden neler geçiyor?

1934'de Atatürk'ün mistik Türk Musikini yasaklaması, şudur , budur kafamın  içerisinde "Atatürk ne büyük adammış" kendime kendime söylüyorum.

Halk müziğinin ilkel müzik olarak algılanması  o dönemde İçişleri Bakanı tarafından.

Adam bana 1982 senesinde bunları anlatıyor.

Hızlı, ritimli, neşeli şarkılar.

"Sana bir lojman verelim" Long  Island'da, tren ile 40 dakikalık bir kasaba.

Orada da Sami Uçkan diye bir elektrik mühendisi var Atlantic' de çalışan, onun bir demo stüdyosu varmış orada.

"O stüdyoda sen otur, Amerika'nın sokak lisanı olan İngilizceni ilerlet, öyle bir İngilizce ilet otur ve iş yap. Ancak öyle bir şansın olur. 6 ay sonrada yaptığın işleri eğer yapabilirsen bir şeyler, 6 ay sonra getir bana, o kafadaki İngilizce bestelerini dinlet. Belki o zaman sana bir şans verebilirim. Söz vermiyorum" dedi.

Ben o zaman turistik bir lokalde  Harbiye'de ki Kervansaray'da günde 1000 Lira alıyordum.

Ayda 40 Bin lira .

O tarihte büyük para alıyordum. 6 ay ben orada parasız duracağım.

Kendi kendime düşündüm "Ben böyle bir şeye hazır mıyım? Ben böyle bir kumarı hayatımda oynayabilir miyim? Oynasam mı?"

Yeni çocuğum doğmuş, karım burada kalacak, ben orada olacağım.

Dedim ki "Ben bu hayata alışkın değilim. Ben bu kumarı oynamayacağım. Ben sokak müzisyeni olamam. Ben Atatürk'ün danışmanlarından Şevki Bey'in torunuyum. Paşazade gibi büyümüşüm. Evin içindeki hizmetkarlar bana 8 yaşımdayken Özdemir Bey diye hitap etmişler, yediğim önümde, yemediğim arkada, ben sokakta McDonalds ile götüremem işi." 

Bunu da düşündüm açıkçası ve ondan sonra dedim ki "Ben oynamıyorum bu oyunu" ve döndüm.

Benden sonra Tarkan gitti, orada şansını denedi, evrensel bir boyutta uluslararası.

Mesela Başbakanımız diyor ya "Sadece iç Pazar ile hiçbir ülke kalkınamaz" bunun böyle olduğunu biliyoruz ama bizim sanatçılarımız iç Pazar ile götürüyorlar malı.

Adam bize hem İPhone'i satıyor, hem Madonna'yı satıyor.

Biz sadece iç Pazar ile ancak bir şeyler yapabiliyoruz.

Biz birbirimizi sömürüyoruz açıkçası.

Biz kendi köyümüzde Milli Takımımızın son hali, annemizin evinde oturup.

Bu mahkumiyet gibi bir şey.

Bunu nasıl yırtarız bu da ayrı bir konu.

BŞ: Ağzınıza sağlık.

Çok güzel bir hikayeydi.

Sağolun, eksik olmayın.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org