Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Üzeyir Garih Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

İkinci Nesle Doğru
29.04.2009
Okunma Sayısı : 5322
Oy Sayısı : 2
Değerlendirme : 5
Popülarite : 1,51
Verdiğiniz Puan :
 

 

İkinci Nesle Doğru
Üzeyir Garih
.
.
.
Bu yazı Sayın Üzeyir Garih'in vefatından sonra onun anısına ''İş Hayatımdan Kesitler ve Gençlere Tavsiyeler'' isimli kitabından alınıp onun Türklider Odasına konulmuştur...
.
.

İkinci Nesle Doğru


Türkiye'de birinci nesil  tarafından kurulmuş  ve geliştirilmiş kurumlarda yönetim  ikinci neslin  ellerine teslim edilme aşamasındadır. Acaba bu tür bir el değiştirmede yönetim  gerçekten  de tam anlamıyla ikinci  nesle teslim edilmeli midir?

Burada önemli  bir durum ortaya çıkmaktadır.

Kurumun tek ana varisi olması  halinde bile, o tek varisin kurumu yönetme kapasitesi acaba yeterli olacak mıdır?

Birden Fazla Varis

Kurumda eş statüde iki veya daha fazla varis olduğu taktirde bir ekip  çalışması ruhunun  mevcut olmaması halinde, aralarında doğal olarak  çıkabilecek  güç kavgası , kurumu bloke etmeye kadar varacak  sonuçları ortaya koyacak mıdır?

Birden fazla eş statüde varis, gelecek için kurumun  gelişmesini  baltalayabilecek  sen- ben kavgalarına gebedir.

Birinci nesil tarafından  kurulmuş  kurumlarda yönetim  ikinci nesle teslim  edildiğinde, iki veya daha fazla varis olduğu taktirde aralarında çıkabilecek  güç kavgası kurumu  bloke edebilir.

Hiçbir varis, genelde, gücü ne olursa olsun bir diğerinin  üstünlüğünü kabul etmeyebilir.

Bu gelecekteki mücadeleleri  en azından  sınırlayacak çözümlerin  ortaya konması  belirli  bir yaşa ulaşmış  kurumun  kurucuları  için kaçınılmazdır.

Pratik  bir çözüm, varislerden birinin veya birkaçının  kurumdaki hisselerini  satabilmelerini sağlamaktır.

Bir babanın  çocuklarına bırakacağı parsellenmeyen bir arazideki  hisselerin, çocukları uzun  süre varlık içinde yoklukla karşı karşıya bıraktığı olağandır.

Arazi'nin  tümüne bir alıcı bulunsa bile varislerin  bir kısmı  baba yadigarı araziyi satmamak için  direnirken , bir kısmı  çiftlik, diğer bir kısmı  kat karşılığı müteahhide inşaat  için devir, bir kısmı ise belki de kendileri yeterli bilgileri  olmamalarına rağmen araziyi geliştirme çabasına girmeyi denemek isteyeceklerdir.

Konsensüse varılmaması  arazi sahiplerini muhtaç oldukları günlük  gelirden  dahi mahrum  bırakabilir.

Babanın  yapacağı en doğru şey,  araziyi   hayatta iken  parselleyerek, kolaylıkla satılabilir duruma getirmektir.

Şirketler grubunun  geleceği  ve devamlılığı için her bir şirket ayrı bir varise tahsis edilebilir veya şirketi halka açarak  varislerin  arzu ettikleri  taktirde hisselerini  satarak  ayrılmaları sağlanabilir.

Varisler için  bu emir, emniyet süpabı  görevini görecek  ve bu güvence belki de onların  birlikte bir ekip olarak  çalışmalarını  sağlayacaktır.

Büyük Şirketlerde  varis

Arazi için verdiğim örnek  büyük şirketlerde  iki türlü uygulanabilir.

Birincisi eğer konu bir şirketler grubu ise ve durum   elveriyorsa her bir şirketi ayrı  bir varise vermektir.

Burada değer dengeleri ve varislerin yetenekleri göz önünde bulundurulmalıdır.

İkincisi ise şirketi halka açarak  varislerin  isterlerse zamanla hislerini satarak  ayrılmalarını sağlamaktır. Ayın zamanda başka ellerde de olsa devamlılığı temin  edilmiş olacaktır.

Ömür boyu sürecek  katolik  tipi evliliklere varisleri  mahkum  etmenin olumlu sonuçlar doğurayacağını  Batı'daki örneker belirlemiştir .

Özellikle tek  ve çok varisli  büyük kurumlarda en önemli  tehlike,  varislerden birinin veya birkaçının  yeteneklerinin  yeterli olmamalarına rağmen,  kendilerini yeterli  derecede bilgili ve becerikli  görüp kurumun  başına geçme istekleridir.

Varislerin bu arzularını yenme derecesine göre kurumun  gelişmesi sağlanabilir.

Özellikle eşdeğer hisseli varislerin, normal olarak dengeli olamayacak  yeteneklerine rağmen  hiçbiri diğerinin hegemonyasını  bu konuda bilinçli  olsa dahi  kabul  etmeyecektir.

Bunu önlemenin  yolu kurumun  profesyonel  yöneticiler tarafından  yönetilmesi  sağlayarak, patronluk  gömleğini  giyip,  bu mesleğe ayak uydurmaktır.

Patronluk  mesleği; yönlendirme, danışılma, denetleme ve onaylama anlamına gelir.

Patron  yönetici kılığına girdiği takdirde hiçbir zaman  başarısızlığını kabul etmeyerek  tenkitleri reddedebilir.

Profesyonel  yöneticilerin başarı veya başarısızlıkları  denetleme sonucu  ortaya çıkar.

Eşdeğer Hisseli Varislik

Eşdeğer hisseli varislerin,  eşdeğer kabiliyette olmaları  veya birbirlerini tamamlamaları enderdir.

Ancak gerçek  durum  ne olursa olsun ortakların  dışarıya karşı bir eşdeğer  görünüm vermeleri ortaklığı sürdürebilmek  için şattır.

Bunun için eşdeğer unvanlar ve Yönetim Kurulu Başkanlığı değişmeli yapılırsa dışarıya karşı  görünümü dengeler.

Halkla İlişkiler itibariyle varislerden birinin öne çıkması halinde, bu varis, diğerini kendi  seviyesine çekmeyi  başarmalıdır.

Güç kavgası yerine, kurum  içi ve dışında bir denge mücadelesinin  verilmesi sağlıklı olacaktır.

Ancak bütün bu gayretlerin, kurum için güçlüklerin, içeriden veya dışarıdan  gelecek  yan etkilerle bozulması olanağı mümkündür. Genellikle bu klikler, güçlü varisten  kurtulup, zayıf olanı başa geçirmeye ve onu manipüle etmeye yönelik olur.

Eşdeğer hisseli varislerin bu oyuna düşmemeleri kendi  sağ duyularına bağlı ise de bu olgunluğu gösteremeyebilirler.

Bu durumda varislerin ayrılmaları  kaçınılmaz olup bu yazımda belirttiğim emniyet supapları  devreye girecektir.

Özellikle eşdeğer hisseli  birden fazla hissedarlı kurumlarda varisler, yönetici veya az da olsa patron  sıfatıyla işin  başına geçmeyi düşleler. Günümüzde varislerin  çoğu, özellikle büyük  şirketlerde işletme ve yönetim  eğitimi  görmüş pırıl pırıl  gençlerdir.

Varisler patronluk mesleğinden  çok, yöneticilik, yani  yürütme organının başına geçmeyi yeğlerler.

Bir kurumun  profesyonel  yöneticiler tarafından  yönetilerek  varislerin  patronluk yapmaları en uygun çözümdür.

Kanımca yanlış olmasına rağmen yönetim  kurullarını  küçümserler, yürütmenin bir güç olduğunu görüp , bu güç için  savaşırlar.

Başarma olasılığı da oldukça yüksektir. Başarısızlık birden  fazla yöneticinin aynı iş için  soyunması  sonucu ortaya çıkar.

Bir gemide iki kaptan  gemiyi batırmak , bir arabada iki şoför trafik kazası  yapmak için yeterlidir.

Kanımca görünüm  ne olursa olsun  yürütücü baş tek olmalıdır.

Birden fazla yürütücü adayı olması halinde,  ana şirketi  daha küçük  şirketlere bölüp, her bir şirkete hisse oranları aynı  kalmakla birlikte varislerlerden   biri yürütücü veya patron  olarak  oturtulabilir. Diğer varislerin yürütmedikleri  şirketlerin  yönetim kurullarında temsil edilmeleri  kanımca yararlı olur.

Bu durumda yürütücü, yürüttüğü kurumun karından  makul bir yüzdeyi başarı  primi  olarak alır. Karın gerisi  diğer varisler arasında ortaklıkları oranında paylaşılır.

İlk bakışta yürür gibi görünen  bu sistem, şirketlerden  birinin öne geçmesiyle yapacağı  dengesizlik  dolayısıyla zamanla probleme sebep olabilir.

Şunu unutmamalı ki ortaklık  bir denge ve sağduyu işidir.

Bu denge gerekiyorsa akıllı  ortaklar tarafından  birbirini  destekleyerek  ve iki taraflı uyum ve fedakarlıklarla oturtulabilir.

Burada yan etkiler altında ezilmemeli ve erdem  gösterebilmelidir.

Ancak maalesef bu herkesin harcı değildir.

İkinci nesle başarılar dilerim.

KISSADAN HİSSE

Birden fazla eş statüde varis, gelecek için kurumun  gelişmesini  baltalayabilecek  sen-ben  kavgalarına gebedir.

KISSADAN HİSSE
 
Özellikle tek ve çok varisli büyük  kurumlarda en önemli  tehlike, varislerden birinin  veya birkaçının  yeteneklerinin  yeterli olmamalarına rağmen,  kendilerini  yeterli  derecede bilgili ve becerikli  görüp kurumun  başına geçme istekleridir.

.
.

Tüm Yazıları

.
.
.
.

Üzeyir Garih Gözüyle Kimdir Başarıları Linkler Kendi Sesiyle Fotograf Albüm Kitap Tavsiyeleri TV Tüm Yazıları Üzeyir Garih Odası Lider Arama

.
.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org