Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

NİLGÜN ÇOLAK Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
KLAVYE TUŞLARINDA ÖPÜŞMEK...
31.05.2010
NİLGÜN ÇOLAK
Okunma Sayısı : 2138
Oy Sayısı : 6
Değerlendirme : 5
Popülarite : 3,89
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

www.nilguncolak.com

Sürekli telaş telaş telaş,
Nereye kadar bu koşuşturma sürecek bilmiyorum?
Vakit eskiden daha bereketliydi sanırım.
Bir günde ne kadar çok şeyi bir araya getirirdik...
Ama şimdi bir yerden bir yere ulaşmak bile yarım gün sayılıyor.
Sürekli aynı kişilerle görüşmek işimize geliyor.
Çünkü zaman çok kıymetli...
Peki ama yüz yüze görüşmek, göz göze konuşmak varken...
Bu kadar mı sanal düşünür olduk?
Boşa vakit geçirmemek lazım...
Aman tanrım ne oluyor bizlere?
Sanırım gerçekten robotlaşıyoruz.
Hayatımızı in ve out?lara öyle kaptırdık ki sanki ona uymazsak
Yaşama yetişemeyeceğiz.
Hayatımızda bir şeyler eksik kalacak...
Kim nereye gitmiş? Kim ne giymiş? Mutlaka bilmeliyiz...
Neden? Sanki hayat sınavı bu sorulardan mı ibaret?
Bilgisayar hayatımıza öyle bir girdi ki?
Evet dünyayla iletişimdeyiz, çok güzel ama...
Sanki biraz dozunu mu kaçırdık acaba?
Gerçek dünyada yaşamayı unutup, sanal dünyada yaşamak daha mı kolay acaba?
Diye düşünmekten alamıyorum kendimi...
Evet evet sanal dünya en kolayı ama sonuç ortada...
Gerçek olmayan ilişkiler,
Hayal unsuru aşklar,
Çok güzelmiş gibi görünen arkadaşlıklar ve dostluklar...
Niye, bunlar gerçek dünyada yok mu?
Neden karşılıklı gözüne baka baka konuşmak yerine,
Dostluğu klavye tuşlarında arar olduk?
Yaşamı doya doya yaşamak varken neden bir monitörün içine hapsolduk?
Kendimize sanal bir dünya kurarak neden kendimizi diri diri bir odaya gömdük?
Burada daha mı savunmasızız zannediyorsunuz?
Burada daha mı güçlüyüz zannediyorsunuz?
Gerçek dünyada göremediğiniz arkadaşlıkları, dostlukları, sevgiyi, aşkı burada mı bulacaksınız?
Adı üstünde arkadaşlar, burası gerçek dünya değil sanal dünya...
Hayatımızı bu kadar anlamlı yaşamak varken yalan dünyalara kendimizi alıştırmak da
Artık inlerin içinde ve bizler tıpkı yukarda söylediğim gibi yaşama uymak için sanki bu modaya uymak zorundayız...
Evet belki moda bu ama unutulmaması gereken bir şey var ki moda sadece marka giymek olmamalı...
Moda bence insana yakışandır...
Moda bence taşıyabilmektir.
Moda sadece insanlar istediği için giyilen değil, insanın kendisine yakıştırdığı, kendisini ifade edebildiği ve rahat hissettiği bir tarzdır...
O zaman niye bu çabalamak?
Tıpkı yakışmadığı ve rahatsız olduğunuzu hissettiğiniz halde o kıyafetleri zorla giyiyor olmak gibi...
Ya da hiç istemediğiniz halde insanlara oynamak, filmlerdeki rolleri giymek gibi...
Bu kadar mı çaresizlik sardı dünyayı?
Bu kadar mı ucuza alındı hayat?
Bilgin olalım derken duygularımızı mı kaybettik?
Yok be arkadaşlar, bu sadece bir rüya ...
Kötü bir rüya...
Kalkın...
Uyanın artık...
Silkelenin...
Bakın hava çok güzel...
Çıkın pencereye, derin nefes alın...
Yaşamın gerçek tadına varın...
Rüzgârın, yağmurun, güneşin, hatta ozonun bile tadına varın...
Bırakın gökten yağacak asiti, evleri yıkacak depremi...
İçinde yaşadığımız hayatın kendisi zaten deprem...
Her gün hayatınızda bunları yaşamıyor musunuz?
Fıırtınalar aslında bizim içimizde kopuyor farkında değil misiniz?
Hayat almış başını gidiyor, anlamıyor musunuz?
Ha bugün ha yarın diye diye yaş gidiyor, sağlık gidiyor...
Her şeyden önemlisi hayat bitiyor...
Bir dakika bile sonrasını bilemezken....
Neden yılların hesabını yaparız ki...?
Bu kadar mı gözümüz pek, yüreğimiz geniş?
Cesur olalım derken nefes almayı bile unutur olduk...
Neredeyse onu da yakında kutularla satın almaya kalkacağız...
Hatta belki rengine ya da şekline göre alır, modaya uyarız ne dersiniz?
Yok arkadaşlar yok...
Bu kadar vaktimiz yok...
Yaşamı iyi yapalım derken yok ediyoruz...
Duyu sistemlerimizi kaybediyoruz...
Belki de hepimiz bir hayalden ibaretiz...
Evet belki bir gece boyunca dünyayı geziyorsunuz o bilgisayar tuşlarında...
Belki de en büyük aşkı yaşıyorsunuz sanal ortamda...
Öpüşmek nasıl o soğuk klavye tuşlarında?
Saatlerce konuşsanız da o telefon ucundaki kişiyle kim verebilir ki sıcacık bir busenin sıcaklığını?
İsterseniz malikânede yaşayın, isterseniz sanal dünyada şatoda yaşayın...
Hissedebilir misiniz bir denize bakmanın huzurunu?
Duyabilir misiniz toprağın, yosunun, çimenin ve hatta esen rüzgârın kokusunu?
Sıcacık bir dokunuşu,
Gözlerden çıkan ışıltıyı,
Yürekten çıkan konuşmaları,
Bir yerden bir yere kopyalarak mı yapmaya çalışıyorsunuz sanal ortamda?
Yok arkadaşlar yok...
Benim vaktimi bu kadar boşa harcayacak kadar hayal dünyam zengin değil...
Ben sanal dünya fakiriyim artık...
Sanal dünyada zengin olacağıma, gerçek hayatta tadında yiyebileceğim bir dilim ekmek benim için daha değerli...
İyisi mi bir sürü dostum olacağına bir tane has dostum olsun yeter niyetindeyim...
Gerisi boş...
Bu kısacık dünyada kendi kendimin kralı da, hizmetçisi de olurum...
Ama bir gerçek var ki hayatın anlamında, yaşamın tadında
Sanal dünya değil gerçek hayatın bir insanı olurum...
Her şeyden önce Allah?ın bana insan olarak verdiği bu canı insan niteliğinde yaşarım...
Kalan ömrümü de güzel anılarımla kaparım....
Mutluluk, huzur ve iyilikle kapadığım kasamın anahtarını da
Ölürken gerçek denize atarım...
Kim bilir belki sanal dünyada aradığını bulamayan kendini kaybetmiş gerçek bir insan
O anahtarımı denizde bulur, kasayı açar ve gerçeğin ta kendisiyle yaşar...
Bir gün gökyüzüne bakar, ellerini açar...
Kaybettiği günlere yanar...
Ama gene de hayatı bıraktığı yerden yakalar...
www.nilguncolak.com

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org