Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Yusuf Ziya HALEFOGLU Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
Kontrol Kimde?
19.12.2009
Yusuf Ziya HALEFOGLU
Okunma Sayısı : 7337
Oy Sayısı : 39
Değerlendirme : 4,62
Popülarite : 7,34
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Doktoramı henüz bitirmiştim ve sıra askerliğe gelmişti. Ama bu arada yaşım 33 olmuştu. Kısa dönem yapma hakkım bitmiş, mutlaka uzun dönem yapmam gerektiğini öğrenmiştim.

Sınıf okulları sınavına girmek için sınav yerine geldiğimiz anda, askerliğin başladığını anlamıştım. Sınav kâğıtları üzerinde sınıf işaretleri vardı ve seçim yapmamız gerekiyordu. Gözetmen olarak gelen askerlerden birisi hangilerini işaretlememiz gerektiğini daha ilk anda bize sert bir dille söylemişti…

Sınav bitmiş, heyecanla sınıf okulumun neresi olduğunu öğrenmek için beklemeye başlamıştık. Çünkü kızım Lara vardı ve ben onunla ayrılmanın acısını sürekli yüreğimde hissediyordum. Tek düşüncem, yakın bir yer olması ve kızımı arada rahatça görebilmekti. Bir hafta sonra sınıf okullarımız belli oldu ve ben, Ankara da bir sınıf okuluna gidecektim (2006). İlk günler benim için çok zorlu geçiyordu, ama daha sonraları alışmıştım…

Ben yaşça büyük olduğum için, bölük komutanı bazı konularda sürekli yardım istiyordu. Bazı formları doldurmamız için bana veriyor, bende çocuklara nasıl dolduracaklarını tarif ediyordum. Bir gün bir form verdi, formun sonunda bir kutucuk vardı, organ bağışı ile ilgiliydi. Ama herkes bağışlamayacak olan tarafı işaretleyecek diye sıkı, sıkı tembih etti beni. Ben de çocuklara aynen satır, satır doldurtuyorum, sakın bağışlıyoruz kutucuğunu işaretlemeyin diyorum… Ama bir arkadaşımız, okuma yazması bile yok denecek kadar az, Kıbrıs da bir üniversite bitirmiş, çok fazla torpilli, ama bir o kadar anlamayan bir çocuk. Sen tut bağışlıyorum seçeneğini işaretle… Daha sonra bana yalvarıyor ki, ne olur ağabey başka form bulalım hatamı düzelteyim. Ben de tamam seninki öyle kalsın boş ver dedim, ama bölük komutanı çok kızdı, şimdi değiştiremeyiz de, nasıl olacak? 

Acemilik bitti, son gün veda ve ödül töreni, ben Kara Harp okulunda öğretim üyeliği için sınavı kazandığımdan küçük bir hediye, bazılarına iyi davranış ve başarı ödülleri… En son okul komutanı, şimdi orduda iyi bir konumda olan, o zaman Tümgeneral ama şimdi Orgeneral, aranızda bir tane vatansever var dedi, hepinizin vatanseverliği boş, hepimiz şaşkına dönmüştük, acaba ne için öyle demişti? Ama ne konuşma… Meğerse bizim Kıbrıs mezunu arkadaşımızdan bahsediyormuş, çocuk bir de torpilli ya, çocuğa koca bir plaket, üstün başarı belgesi, kimse anlayamadı, meğer organ bağışını bir tek o yaptığı içinmiş... İnanılmazdı...

Sabah yataktan kalkıyoruz ve kararlar verdiğimizi sanıyoruz, sabah uyanıyor ve gardırobu açıyoruz ve ne giyeceğimize karar verdiğimizi sanıyoruz. Sonra buzdolabını açıyoruz ve ne yiyeceğimize karar verdiğimizi sanıyoruz. Bütün bunlar şu anlama geliyor. Bu kararların çoğunda ipler aslında bizim elimizde değil, ipler aslında o formları nasıl doldurmamızı isteyenlerin elinde. Bu sonuçları önceden sezmek çok zor…

Kendinizi bir düşünün, aramızda kaç kişi bu konularda duyarlı davranmaktadır. Çoğumuz bazen bu konularda çok da önemsemeyiz bu tür konuları, oysaki bu kararlar biz öldükten sonra da bizi etkileyecek kararlar. Bizim için seçilen şey ne ise onu kabul ediyoruz. Çünkü ne yapacağımızı bilmiyoruz.

Kararlarımızı verirken acaba kontrol her zaman bizde mi?

Çoğumuz hayatımız boyunca gerçek kişiliklerimizi saklayan sosyal maskeler takıyoruz. İnsanlığın tüm renklerini sergilemek yerine dünyanın olmamızı istediğini sandığımız kişinin heykeli haline dönüyoruz. İnsanların söylememizi istedikleri şeyleri söylüyor, giymemizi istedikleri kıyafetleri giyiyor ve yapmamızı istedikleri şeyleri yapıyoruz. Kaderimizde yazan hayatı sürmek yerine başkaları gibi yaşıyoruz. Böylelikle de yavaş, yavaş ölüyoruz. İnsanların çoğu evcilleşmiş durumda, farklı yüzler takınıp başkalarının onlardan beklediği şekilde davranmaya öyle alışmışlar ki…

Hayatınızın sonunda çok önemli olduğunu düşündüğünüz şeylerin aslında çok önemsiz ve çok önemsiz olduğunu düşündüğünüz şeylerinse en önemli şeyler olduğunu anlayacaksınız…

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org