Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Yusuf Ziya HALEFOGLU Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
Epistemik Eks Olmak...
29.09.2013
Yusuf Ziya HALEFOGLU
Okunma Sayısı : 8570
Oy Sayısı : 13
Değerlendirme : 4,85
Popülarite : 5,4
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Cuma günü konuşmasını dinlediğimiz, Ahmet İnam hocamızdan yeni bir kelime ve bir çok şey öğrendim; epistemik eks olmak. Ölmenin türlü türlü çeşitleri olduğu, biyolojik olarak, duygusal olarak vb...

Bunun yanında bir de epistemik ölüm.

Epistemik, kelime anlamı bilgi...

Epistemik ölümünde, bir başka ölüm çeşidi olduğunu öğrendim...

Düşünmediğimiz zaman ölmüş olur muyuz acaba dedi?

Çünkü, düşünmediğimiz zaman da düşünsel ölüyüzdür.

Düşünmek; yeni yaşantılar karşısında, o zamana kadar bize verilmiş olan düşünme kalıplarını biraz zorlamak, farklı ufuklar açmaktır.

Bilmek; bazen bilmeyi askıya almak anlamına gelir mi?

Bilmek sadece ezberlemek ve beynimizde olanları anımsamaksa, içimizde bilme anlamında yeni sentezler yapmıyorsak, bildiklerimiz hakkında kafa yormuyorsak, bildiğimizi düşündüğümüz şeyi bilmiyorsak ve onu belli etmeden üzerini örtüyorsak, anlıyormuş gibi yapıyorsak, ölmek değil midir?

Bilme insan dediğimiz şeyin bütünlüğüne ilişkindir.
Bilmek fizyolojik yapımızı etkiler; kaş, göz, manevra o bilgiyi ne kadar içselleştirdiğimizi fizyolojik olarak ortaya koyar. İnsan vücudu o kadar mükemmeldir ki, yaydığı enerji onun sanki bilip bilmediğini bize söyler.

Bilgi acaba insanı hasta edebilir mi? Bizler bir çok şeyden haberli olduğumuzu düşünerek, bilgili olduğumuzu düşünürüz. Her şeyden haberli olmak bilgili olmak mıdır?

Antik çağ felsefesi zamanında bilgi ile ahlak örtüşmekteydi ve ayrılmaz bir ilişkisi vardı. Üzerinde çok düşünülmeli...

Asıl amacımız ?olmak? için bilmek. Bu dünyayı, bu evreni güzelleştirmek için bilmeliyiz.

Ama çoğunlukla, egemen olma, güç, para kazanma için bilgili olmaya çalışıyoruz.
Aslında yüce olan, güzel bir insan olmak için bilgili olmaktır.
Yine antik çağda insanlar karşılıklı oturur, birbiri ile etkileşim halinde bilgi paylaşırlardı, gülüşerek,
tartışarak...

Ama şu anda dört duvar arasında, betonların içinde, dershanelerde, dersi verenden nefret eden öğrenciler olarak bilgilenmeye çalışılıyor. Ne kadar verimli ve ne kadar sağlıklı olduğu açıkça ortada.

Çok bilgili insanların, bu da yeni öğrendiğim bir terim (hiper epistemi), çevresi ile ilişkilerine bakmak lazım, karısı ile, çocuğu ile, ailesi ile...

Bu kadar bilgi yerine, aslında bizlere bilgisizlik gerekiyor. Çünkü içimize tıklım, tıklım bilgileri doldurmuşsak, düşünmek, icat etmek, yeni olanı yakalayabilmek, hangisini kullanacağımızı, neyi okuyacağımızı bulmak bir o kadar zorlaşmakta. Bizler kendimize özgü yollarla bilgilenmeliyiz.

Bazen öğrenme dünyamızı, iç dünyamızı boşaltmalıyız (ben bunu bilgisayarlara attığımız gibi format atmakla eşleştirdim). Çünkü, bilgisayar yavaşladığında bilgilere ulaşamazsınız, ulaşsanız bile açmaz, çok zaman harcatır. Bu noktada ne yaparız, bilgisayarı formatlarız.

Bir şeyi biliyor olmak, aşina olmak artık iyiden iyiye onunla çok fazla haşır neşir olmak çöküntü yaratıyor. Yeni şeyler üretmemizi engelliyor. Belleğimizde büyük bir yük yaratıyor. Fazlalıkları unutmamız lazım. Üzerinde işlem yaparak, işleyerek, kullanılır hale getirip, fazla kısımları silmek lazım.
Boşaltmak büyük bir cesaret ister.

Zaman, zaman ağırlıklarımızdan arınmayı deneyebiliriz. Buna ?epistemik boşaltma? diyebiliriz...

Her şey bilgi ile mi başlar? Çok fazla bilgi ile kendimizi doldurduğumuzda hem kendimize, yeni yaşantılara, ilişkilere, yaşama sevincine, bilginizle dalga geçmeye, alternatifler bulmaya imkan kalmıyor.

Hayır, her şey bilgiyle değil, her şey insan olduğumuzu, içimizde bir sonsuzluk olduğunu bilmek ile başlıyor.

Biz sınırlı dünyamızı düşünebilen, yorumlamaya çalışan, sonluğun içinde sonsuzluğu seçebilmiş, öteki insanın gözünün içindeki sonsuzluğu görebilmiş, ona o gözle bakabilmiş, o hoş görüyü gösterebilmiş, insanlar olduğmuzla başlıyor.

Sonsuzluğu, karşınızdakinin gözünde gördüğünüzde zarar veremiyorsunuz. Karşımızdaki insanın gözündeki ışığın, kaç milyon yıl öncesinden geldiğini görebiliyorsak, insanlaşma yolunda adım atmış oluruz.

İnsana layık bir yaşam sürdüremiyoruz. Şu an dünyanın haline baktığımızda, istediğimiz kadar bilgili olalım... Dünya çöküyor...

Bu, bilgi fazlalığı olabilir mi?

Bu kadar bilgi niçin o zaman?

Bilgimizi askıya alıp, onun üzerinde düşünmek. Ben bu bilgiyle nasıl yaşayacağımı bilmek gerekir.

Bilgi yeter mi?

İnsan gibi insan olmak için, bu gezegenimizi daha yaşanır kılmak için, bilgi gerekir mi?

Yoksa başka şeyler mi gerekir?

Bu şeyler de mi bilgidir?

Bilgimizle yüzleşmek, insanın kendisiyle yüzeşmesidir...

Bilmek, haddini bilmektir...

Umarım haddimi bilerek yazmışımdır...


Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org