Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları        Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Ahmet Kilicaslan Aytar Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
ERDOĞAN'IN BAŞKA BİR HEVESİ DAHA
09.09.2019
Ahmet Kilicaslan Aytar
Okunma Sayısı : 72417
Oy Sayısı : 4818
Değerlendirme : 5
Popülarite : 18,41
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

4 Eylül'de Erdoğan, Sıvas'ta Orta Anadolu Ekonomi Forumu'nda konuştu.
"Birilerinin elinde nükleer başlıklı füze var ama benim elimde nükleer başlıklı füze olmasın! Ben bunu kabul etmiyorum" sözleri tartışma yarattı.

*
ABD Hava Kuvvetleri Uzay Komutanlığı, " Alan kontrolü, dünyanın kontrolü anlamına gelir" ilkesinden yürüdü.
5 Eylül'de "Uzay'ın Geleceği 2060, ABD Stratejisine Etkileri: Uzayın Uzun Vadeli İşlemler Raporu" nu yayımladı.

*
Türkiye, BM Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'na (NPT) taraftır.
Diğer taraf ülkeler gibi nükleer silaha sahip olmayacağının taahhüdünü vermiştir.
Eğer Türkiye nükleer silah sahibi olmaya karar verirse bu anlaşmadan imzasını çekmesi gerekir.
Gizlice nükleer silah edinme yoluna girerse de uluslararası yaptırımla karşı karşıya kalır.

*
Ayrıca Ortadoğu'da diğer ülkelerin de nükleer silah sahibi olma niyeti taşıdıkları,
Halbuki Ortadoğu ülkelerinin nükleer silahları ortadan kaldırılması üzerine çalışmasının gerekli olduğu bir dönemde,
Nükleer silah sahibi olmanın "bölgesel ve uluslararası sonuçları" düşünülmelidir.
Öncelikle nükleer ülkeler listesine bir ülkenin daha eklenmesi doğru değildir...

*
Çünkü Türkiye'nin nükleer silah sahibi olması;
1- Bir anda sahip olabileceği bir şey değildir.
2- Nükleer ülkelerle arasındaki nükleer tepki kabiliyeti, füze savunması ve genişletilmiş caydırıcılık önlemleri açığı kapanmaz durumdadır.
3- Bu yüzden Türkiye'nin nükleer silahla kendini daha güvende hissetmesinin asla garantisi yoktur.
4- "Uzaydan Alan kontrolü dünyanın kontrolüdür"anlamında bugün ki süreç, nükleer Türkiye olma isteğinin en büyük handikapıdır.

*
Nitekim ABD Hava Kuvvetleri Uzay Komutanlığı'nın yayınladığı rapor, bir uzay gücü için temel bir belgedir.
Stratejik karar vermek öncesinde " Uzay'dan Alan Kontrolüne" ilişkin bir bakış açısı sunuyor.
Ekonomik, politik, teknolojik ve askeri alan eğilimleriyle insani çabanın büyük ölçüde arttığı,
Mekanın devrildiği bu süreçte Uzay Alanını ulusal gücün kilit bir unsuru olarak takdim ediyor...

*
Uzay Komutanlığı bu raporun hazırlanması aşamalarında;
Gelecek senaryolarını ve bunların ulusal iktidarla olan ilişkisini öngörmüş,
Pozitif ve negatif sınırları tanımlamış,
Ülkenin sivil, ticari ve askeri koşullarını gözetmiş,
2060'da dünyanın toplam ekonomik, politik ve askeri ulusal çıkar eğilimlerini ve varsayımlarını analiz etmiştir.

*
Çalışmalara Başkan D.Trump yönetiminin " Alan kontrolü, dünyanın kontrolü anlamına gelir" ilkesi uyarınca;
Nükleer caydırıcılık ve savunmaya yönelik ABD'nin ana politikası olan Nükleer Doktrini kılavuzluk yapıyor.
*
Doktrin stratejik nükleer silahların büyük ölçüde aşağı çekilerek projeksiyondan ayrılmasını öngörüyor.
Dünyada artan nükleer silah tehditlerine karşı nükleer silahların yayılmasını önleme ve nükleer silah sayısını azaltma taahhüdünde bulunuyor.
Bunun için düşük verimli, daha kullanışlı nükleer başlıkların konuşlandırılmasını öngörüyor.
ABD'ye uluslararası arenada işlediği her türlü eylemin sorumluluğunu reddetme fırsatını veriyor...

*
Nitekim nükleer uzmanlar, Rusya ya da Çin tarafından büyük bir saldırıya uğranılması durumunda;
ABD'nin nükleer caydırıcı gücünün güvenilir olmadığına karar verdiler.
Mesela Rusya'nın bir çatışma halinde erkenden düşük kapasiteli taktik savaş başlıkları kullanacağını,
Ama ABD'nin caydırıcı gücündeki boşluğunu daha düşük verimli silahlar kullanarak doldurabileceğini öngördüler...

*
Ayrıca ABD'nin nükleer cephaneliğine yönelik takviyeleri de etkisizdi.
Bir denizaltı gemisi ya da bir uydu fırlatım mekanizması üzerine düşük verimli savaş başlıklı füzeler konsa ve ateş edilse,
Rusya bu füzelerin düşük kapasiteli savaş başlığı taşıdıklarını nasıl öngörecekti?
Sonuçta balistik bir füzenin ateşlenmesinin bile büyük bir tırmanış olduğuna karar verdiler.

*
Nitekim Doktrin'in kilit kararı, düşük verimli nükleer bir seçenek dahil olmak üzere;
Bir savaş halinde hayatta kalabilmek ve ilk vuruşu yapabilmek için ülkenin geniş kapsamlı nükleer cephaneliğini içeren varlıklarının,
Çeşitli silah platformlarına yayılması ve stratejik olmayan nükleer kapasitenin sürdürülmesini içerdi.
*
Politikasını ise düşmanın herhangi bir ölçekte nükleer saldırılarını ve nükleer olmayan stratejik saldırganlığını caydırmak,
Caydırıcılık başarısız olursa zararın sınırlanması için ABD nükleer güçlerinin özel ve esnek rolü belirledi.
Doktrinin gerektirdiği modernizasyon programı maliyetinin gelecek 30 yıl boyunca 1.2 trilyon dolar olacağı hesaplandı.

*
Bu çerçevede ABD Hava Kuvvetleri Uzay Komutanlığı'nın raporu;
1- ABD'nin, uzayın keşfi ve faydalanılmasında liderlik için müttefikleri ve rakiplerden artan rekabetle karşı karşıya olduğunu,
2 Ancak ABD'nin 2060' da bu potansiyeli kullanması için hangi ülkelerin ulusal politik, ekonomik ve askeri gücle en iyi örgütlenip faaliyet gösterebileceğinin bilgisinde olduğunu,
3- Çin'in, Dünya ve Ay arasındaki alanı araştırmak ve geliştirmek için uzun vadeli bir sivil, ticari ve askeri strateji yürüttüğünü,
Çünkü Çin ve Rusya'nın ABD'yi lider alan gücü olarak değiştirmeyi hedeflediğini,
4- ABD'nin lider bir uzay gücü olarak kalmadığı takdirde ulusal gücünün riske gireceğini,
5- Ülkenin çıkarlarına hizmet için uzay alanının sivil, askeri ve ticari olarak teşvik edileceğini belirliyor.

*
Erdoğan'ın Sivas'taki Orta Anadolu Ekonomi Forumu'nda,
Hem de ekonominin konuşulduğu bir alanda, "Nükleer Silah" özlemlerinden bahsetmesi trajikomik olmuştur.
Bugün işleyen "Küresel Liberal Düzen" karşılıklı bağımlılığı, "Müttefiklik" ise nimetin ve külfetin ortaklığını esas alıyor.
*
Türkiye'nin gerçekçilik ile bağdaşmayan hedefler peşinde tüketilmesi doğru değildir.
O emeğin ve ekonominin ihtiyacında olan bir çok konu vardır.

9. 9. 2019

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org