Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Tınaz Titiz Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Öz'ü Saklamak
13.03.2021
Okunma Sayısı : 2952
Oy Sayısı : 2
Değerlendirme : 5
Popülarite : 1,51
Verdiğiniz Puan :
 

 

Öz'ü Saklamak

Lütfen şu iki ifadeye dikkat ediniz:

Birincisi,

"Sözlerinizi çoğu politikacı ya da halkla daima iç içe olan ve onların dertlerini dinlemektense kendini dinletmeyi tercih  edenler gibi çok ve de

en önemli ve kayda değer mesaj olan düşünce içeriğinin sizi dinleyen ya da okuyana ulaşmasını engelleyecek biçimde uzatmanız,

sizin en kıymetli, değerli ve nadide varlığınız olan, hiç bir şekilde yerine konulması mümkün olmayan zamanınızı kaybettireceği gibi karşınızdakini  ve 

onunla çeşitli iş ve sosyal faaliyetler yoluyla iştirak halinde olan diğer kişileri ve

dolayısıyla da onlarla ilişkide olanları yavaşça  ve hiç bir itiraza neden olamayacak, dolayısıyla da durdurulması mümkün olmayacak şekilde ve güle oynaya öldürür"

İkincisi ise,

"sözlerinizi uzatmanız karşınızdakini yavaşça öldürür".

Bu iki ifade bütünüyle aynı şeyi söylüyor; ama birincinin farkı, ifade edilmek istenilen özün, anlamayı kolaylaştırmak amacıyla eklenmiş ama gerçekte tam aksi etkiyi yaparak "özü maskeleyen" sözcüklerce saklanmış olması.

Bu örneklerle denilmek istenilen, ayrıntılara yer vermeyen, metinleri zenginleştirebilen unsurlardan arındırılmış bilgisayar kodu gibi ifadelerin daha doğru olduğu değildir.

Öyle olsaydı, büyük yazarların hiçbirisi insanlığın ortak kültür mirası olan eserlerini üretemezlerdi.

(Her ne kadar kimseye pek söylemesem de yapay zeka yoluyla bir uygulama haline getirilmesi mümkün bir  "lüzumsuz söz filtre algoritması" yoluyla,

katma değersiz sözlerin ağızdan ve/ya klavyeden çıksa dahi duyulmasına engel olabilecek bir susturucu tasarımı" hayalim de yok değil hani)

Hem "tam uzunlukta" hem de "zenginleştiricileri kaybolmamış" ifade arzusu bir açmaz gibi görünce de melez bir yaklaşım mümkün görünüyor:

Bu, "geleneksel olarak satırlar yoluyla tek boyutlu kullanılan kağıdın, iki veya daha çok sütuna bölünerek çok boyutlu kullanımı"dır.

Nitekim bu yöntem 2005 yılında patentlenmişti.

NUTUK'un başlangıcından birkaç sayfalık bölüm, 

öz – açıklama – ek bilgi biçiminde üç sütuna ayrılarak yazıldığında, 

öz bölümü için 1/3 kadar uzunluk yeterli olabiliyordu.

(İşareti gereken bir nokta,

bu yazım biçiminde orijinal metnin noktası ve virgülüne dokunmadan

aynen sütunlara bölündüğüdür.

Bir bakıma altının çizilmesi ya da renkli kalemle boyanarak dikkatin çekilmesi gibi.)

Bu açıklamadan sonra dilimin altındaki baklayı çıkarayım:

KURAN, NUTUK ve ortalama bir yurttaşın mutlaka okuması gerekli eserlerin uzunluklarından dolayı özellikle gençler arasında okunamadığını biliyor, nedenlerini de anlayabiliyoruz.

Okumak bir yana uzun videoları bile izleyemeyen bir veri akıntısı içinde sürüklenen insanımızdan, vakit bütçelerini değiştirmelerini beklemek pek gerçekçi değil.

Önemli eserlerin kısa versiyonlarının hazırlanması da içeriğin yarım yamalak hale gelmesi açısından doğru değil.

En iyi çözüm, tam metinleri iki veya üç sütuna bölerek "yeni bir yazım biçimiyle" yayınlamak.

Şimdi soru şu:

Eğer kısaca açıklanan bu yaklaşımda esasa yönelik bir hata yok ise,

onlarca basımevi içinden bir (1) tanesi

ya da binlerce kişiden bir (1) kişi

bu eserlerin herkesçe okunması konusunda dişe dokunur bir arzu niçin göstermez?

Atatürk konusunda ciltlerce kitap yazıp,

her iki sözün birisinde Atatürk'ten örnekler veren kişiler, dernekler;

İslam dinini tebliğ amacıyla mizah örneklerini dahi dini konulardan veren kişiler böylesi bir ihtiyacı duymazlar.

Hayır bu mümkün değil.

Bu takdirde bir (1) olasılık var görünüyor:

Örnek olarak verilen Kuran ve Nutuk'taki özler açıkça bellidir ve çoğunluk bunları bilmektedir.

Yani Müslüman çoğunluk İslam dininin temel ilkeleri konusunda ortak anlayışa sahiptirler ve Nutuk'taki temel mesajlar konusunda da benzer anlayışlar oluşmuştur.

Bu sonuca varmaktan son derece mutluyum; aksi halde farklı şeyler düşünmeye başlayacaktım.

13 Mart 2021

.
.
.



.
.
.


Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org