Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Aykut Demiray Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Efsane Bankacı Bülent Şenver ile hoş bir söyleşi
10.07.2011
Okunma Sayısı : 7883
Oy Sayısı : 5
Değerlendirme : 5
Popülarite : 3,49
Verdiğiniz Puan :
 

 

Efsane Bankacı Bülent Şenver ile hoş bir söyleşi
Aykut Demiray

.
.

EDUPLUS Bankacılık konusıunda bir konferans düzenlemiş.

Beni de davet ettiler.

Efsane bankacı Bülent Şenver ile hoş bir söyleşi yaptık.

Bülent Şenver Türkiye'de bireysel bankacılık konusunda bir çok ilke ve yeniliğie imza atmış, bir çok genç iyi bankacı yetiştirmiş duayen bir bankacı.

Sohbetimizin sonunda Bülent bey bana Bir Kelime Bir Cümle isimli bir de oyun oynattı. İlginç bir oyun.

Sizlerle paylaşmak istedim...

.
.
.

EDUPLUS Sohbetimiz


Bankacılığın 4 Altın Kuralı ile Başarmak - Bilgi, Tecrübe, Çalışkanlık ve Erdem
                                                                                                         
Bankacılık, sorumlulukları fazla, itibarlı ve güvenilir bir sektördür.

Bankacılığın itibar ve güvenilirliğini sürdürmesi için sektör çalışanlarına çok önemli görevler düşmektedir.

Duayen bankacı Bülent Şenver'in dediği gibi "Bilgi", "Tecrübe", "Çalışkanlık", ve "Erdem" bankacılık mesleğinin dört önemli ziynet taşıdır. Mesleğinizde zenginleşmek için bu dört ziynet taşına sahip olmak için emek verin. Bu oturumda sektörde başarılı olmanız için gerekli olan bilgi, tecrübe, çalışkanlık ve erdem gibi önemli hususlarla ilgili önemli paylaşımlarda bulunulacaktır.

Bülent Şenver // Duayen Bankacı, Türk Lider Merkezi Kurucu Başkanı
A. Aykut Demiray // İş Bankası GmbH Yönetim Kurulu Başkanı ve İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı

.
.

Görüşlerinizi paylaşmak için lütfen tıklatın

.

Dinlemel için

.
.
.

izlemek için

.
.
.

Bankacılığın 4 Altın Kuralı
Deşifresi

Bülent Şenver (BŞ)
Aykut Demiray (AD)

BŞ: Hoşgeldiniz

AD: Siz de hoşgeldiniz.

BŞ: Bizim konumuz heyecanlı bir konu. Şuanda konumuzda rakamlar yok. Akut Bey, rakamlar olmadan bankacılık olur mu?

AD: Olmaz.

BŞ: Biz bugün konuşacağımız konu içinde dört tane bayanlar için kolyenin üstündeki güzel taşlardan olacak. Bu değerli taşların bir tanesi bilgi, ikinci değerli taş erdem, üçüncü değerli taşımız tecrübe, çalışkanlık da diğer değerli taşımız.

Bu kelimeleri bir araya getirdiğimde şöyle küçük bir kelime sonunda bir fiil oluştu TEB gibi çalışmak. Sonra eyvah reklam mı yapıyoruz . "T" tecrübe ile, "E" etik ile, "B" bilgi ile çalışmak.

Bilgiyi isterseniz önce ele alalım.

AD: Ben isterseniz önce büyük Atatürk'ün sözü ile  başlamak istiyorum. 26 Ağustos 1924 tarihinde İş Bankası Yönetim Kurulu'na şöyle bir talimat vermiş Gazi Mustafa Kemal Atatürk "Kurumlar için en önemli sermaye ; zeka, dikkat ve iffettir. Teknik ve metodik çalışmasını bilmektir. Bu inançla işe sarılırsanız, mutlaka başarırsınız.  Çalışmalarınızı dikkatle ve hassasiyet ile takip edeceğim." Diyor.

O günlerde Türkler bankacılık yapabilir mi? Yapamaz mı? Sorusu tartışılıyordu. Bugün Sayın Bülent Şenver'in  veciz bir şekilde ifade ettiği dört hususdan daha  fazlasını  içeren bir şeyi Atatürk 87 yıl önce söylemiş. Biz de buna bağlı kalarak bugünlere gelmişiz. Hangisinden başlamalı? Bilgiden başlayalım. Bilgisiz olmayacaktır. Sadece bankacılık değil hiçbir şey olmaz. Bilgiye sahip olmak şarttır. Her geçen gün bunun artık iyice uzmanlaştığını, yayıldığını, dağıldığını görüyoruz.

Ben 32 yıldır bankacıyım. Şimdi artık risk yönetcileri var. Eskiden yoktu. Benzer bir şeyi başkaları, muhasebeciler yapardı. Muhasebe müdürleri yapardı.  Dolayısıyla bilgi son derece önemli.

BŞ: Sizin söylediğiniz gibi de yıllar önce Atatürk hakikaten İş Bankası'nı kurarken bu cümleyi söylemiş. Herhalde o tarihlerde Atatürk'e dediler ki "Sermaye koy" o da baktı çok parası  yok dedi ki "Bankalar için sermaye para değildir. Bankalar için sermaye zekadır, dikkattir ve iffettir. Aynı zamanda metodik ve teknik çalışmaktır. Al sen 250 bin Lirayı sermaye yeter, çünkü sizde zekada var, dikkatte var, iffette var, metodik ve teknolojik çalışmada var. Haydi bankayı kurun" demiş.

AD: Hindistanlı müslümanlar Kurtuluş Savaşı'nı desteklemek için 1 milyon Lira toplayıp gönderiyorlar Atatürk'e. O parayı savaşa kullanıyor. Kalan 250 bin lirayı sermaye olarak koyuyor. İlk sermayemiz 1 milyon lira. Geri kalan 750 bin Lira'da etraftaki insanlardan sağlanarak bu banka kuruluyor.

BŞ: Bilgi benim gözümde çok önemli. Bu bilgiyi nereden bulmamız gerekiyor diye önce düşünmemiz lazım. Her konuda bilgi gerekiyor. Bilgisiz adım atmamak gerekiyor. Her adımı atmadan  önce bilgilenmek gerekiyor. Konu ne olursa olsun. Genç bekarlara dahi tavsiye ediyorum, evlenmeden önce evleneceğiniz kişi ile ilgili bilgilenin.

Bilgiyi önce nereden almanızı bilmeniz lazım. Bu bilgiyi nereden almam gerekiyor.?
Onu da ikiye ayırıyorum. İçerden bilgi, dışardan bilgi diyorum. Bu iki taraftan da bilgi almayı ihmal etmeyin. Herhangi bir konuda karar vermeden önce içerden bilgi almalıyım. İçerde kimler var bu konuda bilgi alabileceğim? İnşaat emlak bölümünden Hüseyin bey var. Olabilir. Hukuk bölümünde Şükriye hanım var. Olabilir.

İç bilgileri yeteri kadar aldığınıza kanaat getirince dıştan bilgileri almaya başlayın. Bu konuda kimden bilgi alırım? BKM Genel Müdürü'nden almam gerekiyor, temas kurup alın.  Takasbank Genel Müdürü'nden almam gerekiyor, görüşün. SPK Başkanı ile konuşmanız gerekiyor, konuşun. Dışardan da yeterli bilgileri alın.

Ondan sonrada şunu sorun kendinize "Acaba doğru kişilerden mi bilgi aldım?" Kurumları ve kaynakları belirledikten sonra kimden bilgi almalıyım? Hangi uzmandan? Hangi  üstad'dan? Bunları da eğer doğru belirlediğiniz zaman şuna karar vermeniz gerekiyor: Hangi bilgiler bana gerekiyo?  Çünkü o kadar çok bilgi kirliliği oluştu ki her yerde web dahil, internet dahil, bizim kendi içimizdeki bilgi bankalarımız  dahil. Her türlü bilgi her işe yaramıyor artık. Eskiden o bilgiyi bulmak yeterli adlediliyordu. Şimdi bir söylem var, "İçeri çöp koyarsanız, dışarıda çöp çıkar." O çöplerin hangisi değerli bilgi diye ayırt etmeniz lazım.

Yalnız şuna çok dikkat edin, bazı konularda çöp dediğiniz bilgi başka karar alırken çöplükten çıkıp değerli  bilgi haline gelebiliyor. Bazı bilgilerin kullanım zamanlarına göre o bilgi çöp bilgidir, bazen son derece değerli bir bilgidir. O nedenle çöp deyip sakın o bilgiyi yok etmeyin, atmayın. Bir yerde dursun. Çöp dediğiniz şey, zaman gelir bir başkasının işine yarar.

O konu ile ilgili alacağım karar neyse acaba doğru bilgiler nelerdir? Diye süzüp, o bilgileri elde edin. Çoğu toplantılarda düşünün, o kadar bilgi gelirki bazıları ilgisizdir. Konu ile ilgisi yoktur. Karar vermeye gerekli olacak bilgiler değildir. Sadece vakit doldurmak için . Bir çok şey konuşuluyor toplantılarda. Bazen susturamazsınız da karşınızdakini. Nazaketen dinlersiniz. O nedenle toplantılarda bir başkan olup konu ilgisiz yerlere gidiyorsa doğru noktaya  çeken birileri  olması gerekiyor.

AD: Bu konuda tecrübeyi  ikinci nokta olarak ele alsak mı? Demek ki tecrübe de önemli bir şey . Öncelikle bankacılar için gereğinden fazla bilgi var. Bunun doğrusunu, yararlısını, tecrübe ile seçmek lazım.

BŞ: Burada tecrübe oturduğu için hemen olayı tecrübeye getirdik. Tecrübeye girmeden bilgi konusunda son noktayı  isterseniz koyayım. Hakikaten Aykut Bey'in dediği gibi bankaların elinde öyle değerli bilgiler var ki bazılarını henüz daha kullanamıyorlar, ileride kullanacaklar. Bir banka şuanda benim bütün alışveriş alışkanlıklarımı takip ediyor. Benim bütün maaşımı nasıl harcadığımı adım adım takip ediyor. "Bülent Bey'ler her hafta Carrefour'a giderler 350 TL bir alışveriş yaparlar, onun şu kadarını gıdaya harcarlar " diyor. Benim bütün alışkanlıklarımı takip ediyor. Bu hafta gitmediğim zaman "Hanımımı hastlandı?" Belki bir sms ile sağlık sigortası gönderebilir.

Belirli bir data var elinde 08111950 . Bu data hiçbir işe yaramıyor. Bunu bilgiye dönüştürmesi lazım. O bilgi de 8 Kasım 1950 . Bu bir tarih oldu. Bu da yeterli olmuyor. Bu tarihi belirli bir şekilde amaca yönelik kullanmalıyız. 8 Kasım 1950 Bülent Şenver Bey'in yaş günüdür dediğiniz anda bir anlam ifade ediyor. O da yeterli olmuyor onun sonucunda bir aksiyon olması lazım.  8 Kasım tarihi geldiğinde belki o tarihten 10 gün önce banka Hülya Şenver'in kredi kartında bir limit sıkıntısı söz konusu olduğunu gördüğü anda  hemen limitini otomatik olarak artırıp "8 Kasım kocanızın doğum günü, limitiniz artırılmıştır. Bülent Bey'e istediğiniz hediyeyi alabilirsiniz" gibi bir yaklaşımda bulunması bu bilgilerin kullanılmasıdır.

AD: Bunu istermisiniz gerçekten?

BŞ. Bunu şöyle arzu edebilirim; bu bilgiler bireylerin ihtiyaçlarını tesbit edip, o ihtiyaçlara yönelik onların hayatını kolaylaştıracak ürün ve hizmetleri onlar bir şubeye gitmeden , onlar bir eziyet çekmeden , kolayca onlara sunmayı sağlacayak şekilde olmalıdır bu bilgilerin. Bankalar bunlar için uğraşıyorlar hakikaten.

Tabiki tehlikeli olmamalı. Teklikelisi de şu; bankam biliyor ki ben her yıl Amerika'ya gider, bunuda Haziran, Temmuz aylarında yapar. Muhakkak Genevre'de bir gece geçirir ve ertesi gün  muhakkak Genevre'de bir kuyumcu dükkanına gider 10 bin swiss franc 'dan  aşağı olmayan bir kuyum alır ve döndüğünde Hülya'ya vermez diye bunu bildiği takdirde bilginin de nasıl kullanılacağı önemli hale gelmeye başlıyor. Bu söylediklerim kayıda alınıyor, "Hülya bunu şaka söyledim, gerçek zannetme" Tabiki  eşime götürürüm. Şimdi tecrübeye geçelim.

AD: Sertaç Bey çok iyi bilir kredi kartlarında güvenlik çok önemli bir konudur. Bir kredi kartında normal dışı harcamalar olmaya başladığında akıllı sistem devreye girer ve uyarır. Kredi kartı sahibine ulaşılır. "New York 'da bu harcamayı yapan sizmisiniz?" diye sorulur. İlk başlarda adama ulaşamayınca eşine ulaşılıyordu . Eşine diyorlar dı ki "Eşiniz şuanda Bodrum'da şu alışverişi yapıyor olabilir mi?" Eşi "Yooo, o Ankara'da bir toplantıda" . bunu öğrendik, tecrübelendik . Bu tip şeyleri sadece kart sahiplerine bildiriyoruz.

BŞ: Tecrübe şöyle önemli; bilgiyi aslında kısa sürede elde etmek mümkün. Teknolojik yapı öyle hale geldi ki istemediğiniz kadar bilgiyi , arzu ettiğiniz yerlerden, arzu ettiğiniz filtrelerden geçirerek  size değerli olacak bilgileri çekip almanız mümkün. Bu bilgiyi yeni üniveriste mezunu olanda alabiliyor, 15 yıllık bankacı da alabiliyor. Bir baktığınız zaman diyebiliyorsunuz ki "15 yıllık bankacının aldığı bilgiyle , 1 yıllık bankacının aldığı bilgi hemen hemen birbirine yakın." 

Tecrübe öyle değil maalesef. Tecrübe bir olgunlaşma bir süre istiyor henüz. Henüz diyorum çünkü ileride insanlara tecrübeyi daha süratli verebilecek bazı teknolojiler çıkacaktır. O teknolojiler çıkınca "15 yıllık bankacılık teknolojisini Şükriye Hanım'a verelim deyip, onu bir kabinin içine oturtup , kablolar bağlayıp, 15 yıllık tecrübe pahalı olur 7 yıllık yükleyelim , hangi tecrübeleri yükleyelim? Kambiyo tecrübelerini yükleyelim deyip enter  tuşuna basında o kişi 3 dakika sonra  20 yıllık kambiyo tecrübesiyle doğrulduğunu düşünün. Otururken daha titrek otutuyordu, ama 3 dakika sonra bir havayla kalkıyor.

Şuanda öyle değil maalesef. Şuanda gençlerimizn sabırlı olması lazım. Hangi konuda? Tecrübe konusunda "Herşeyi biliyorum." Mümkün değil. Bu tecrübe nereden geliyor? Yaşayarak, olayları görerek, olayların içine girerek, o olaylardan belirli bir kulağımıza küpe olsun tecrübeleri, kıssadan hisse  tecrübeleri elde ederek gerçekleşebiliyor.

O zaman şuanda genç bankacılara ne söyleyebilirim ben; bunu siz hızlandırabilirsiniz. Normal bir klasik bankacının 10 yılda elde ettiği tecrübeyi 5 yılda elde etmeyi istiyor musunuz? Daha kısa sürede elde edemezsiniz ama 5 yılda elde etmek istiyosanız, o zaman sizden özel bir çaba gerekiyor. Bazı taktikler şunlar olabilir; nerede sorun görüyorsanız içine dalmaya çalışın."Ben sorun çözerim" deyin. Bırakın arkadaşlar çıksan saat 5'de mesaiden , siz hafta sonuda gelin o sorunu çözmek için uğraşın. Sorunları çözmek için talepte bulunun. İlave sorumluluklar almak için müdürünüzden taleplerde bulunun. Bazısı arazi olmak der, ne kadar kaçarsan o kadar iyidir. Az iş üstüne alırsan , burada durumu idare et, fazla görünme, böyle emekliliğe kadar sürer gider. O da bir yol. Onu yapanlarda kendine göre bir yol seçmiş demektir.

AD: Bugün artık İş Bankası veya birçok bankada yapılan şey uzmanlaşmadır. Dolayısıyla tecrübe çok önemli, bu tecrübe zaman içerisinde kazanılacaktır. Söylediklerinize katılıyorum. İlave sorumluluk almak gerekli ama aynı zamanda şunuda unutmammız lazım modern yaklaşım. Basel 2'yi anlatıyordu Akbank'dan gelen arkadaşımız biraz evvel çok da iyi anlatıyordu ; o konuda uzmanlaşmasını isteyelim, o konuda tecrübe kazanmasını,risk yönetemi veya  pazarlama konusunda . Çok dağılmamakta herhalde tecrübe kazanma ile ilgili kilit şeylerden biri olsa gerek.

BŞ: Aykut Bey , güzel bir noktaya temas etti. Benim bu söylediklerimi çok uç boyutlara taşıyıp, kredi kartlarında siz çalışırken , daha fazla tecrübe kazanayım diye gidip kurumsal bankacılığın işlerinden bazı şeylere saldırmak gibi , bankanın bütün katlarına sakın saldırmayın. Her katta sizi görmeyelim. Sabah 1. katta, akşam 8. katta. Konunuz ne ise, size hangi sorumluluk sahası verilmiş ise, o sorumluluk sahanız içindeki ilave sorumlulukları almak, çok zor işlere katlanabilmek, oradaki sorunları çözmek için cesaret ve enerji göstermek , sizin tecrübelerinizi hızlandırıyor.

Video kameranın nasıl normal çekimi vardır bir de hızlı çekimi vardır ya, size o hızlı çekimi yaşatıyor hayatta. 6 yılda 12 yıllık yaşamış gibi önünüzden 12 yılda geçecek dosya 6 yılda geçiyorsa, gözleriniz morarabiliyor. Bu bir fedakarllık. Onun dengesini siz kurun. Bir tarafta artılar var, bir tarafta eksiler var. Bunları yaptığınız takdirde aileniz ile az vakit geçiriyorsunuz, şahsınıza vakit ayıramıyorsunuz, bazı hobilerinizden fedakarlık ediyorsunuz. Bunu yzüde yüz böyle yapmak da doğru değil. Bir denge, bir terazi iki tarafa koyacaksınız. Herkesin hayatında bu denge farklı olabiliyor.  Benim hayatımda çalışma ve iş biraz daha ağır basabiliyor. Sosyal hayatı daha az koyduğum zaman ben mutlu olabiliyorum. Sizinki öyle olmayabilir, siz sosyal kısmı biraz daha ağırlıklı koyabilirsiniz.

Tecrübeyi süratlendirmek için biraz düşünün; "Şuanki görevimde tecrübe sahibi olmam için ne yapmam gerekiyor?" diye düşünün.

AD: Bankacılık aynı zamanda bir takım işi. O takımı oluştururkende dikkat etmekte olduğumuz şeylerden birisi , gençleri ve tecrübeleri beraber çalıştırmak ve böylece sonuca ulaşmaktır. Sadece gençlerin enerjisinden yararlanmak kanaatimce çok doğru değil. Enerji artı bilgi artı tecrübe, işte bunu da takımın kompozisyonunu iyi yakalamakla mümkün oluyor.

BŞ: Çalışmayı da konuşursak, siz Atatürk'den örnek vererek metodik çalışmak, teknik çalışmak dediniz. Ne demek bu metodik çalışmak, teknik çalışmak bankacılıkta.

AD: Herhalde giderek rafine olan, giderek teknolojinin son ürünlerinin kullanılması, sizin bahsettiğiniz gibi akıllı sistemlerin kullanılması. Bir işi başından sonuna belirli bir mantık içerisinde yürütmek. Bankacılık netice olarak bir iştir. Mal, hizmet ve ürünlerin satılması, müşteriye ulaşmasıdır.

Burada teknik ve metodik ne demek? Bankacılık içinde insanları yükseltmeniz gerekiyor. Bankacılığın içinde insan kaynakları diye bir fonksiyon var, burada takım tutar gibi veya subjektif bir karar verebilirsiniz. Veya bu işi bir metoda bir tekniğe dayanarak mümkün mertebe olabildiğince o kişilerin daha objektif kriterlere göre değerlendirirsiniz. Bunları yapmaya çalışıyoruz , pazarlama konusunda, kredi tahsisi konusunda.

Batı bizden birkaç adım ileride bu konuda. Her zaman doğruyu mu yaptılar? Hayır, bugünkü durum farklı şeyler gösteriyor ama genel olarak bizden birkaç adım ilerde olduklarını söyleyebilirim.

Bize sorarlardı "Kredi müşterilerinizi nasıl sınıflandıryorsunuz" diye . Nasıl red ediyorsunuz? "Hayır biz böyle bir şey yapmıyoruz, bizim kredi tahsiscilerimiz çok tecrübelidirler, koku alırlar ." diyorduk. Dikkate almıyorlardı. " Böyle bir şey olmaz. Kredi müşterileriniz bilançolarına göre belirli kategorilere ayrılmalı, belirli sınıfların içine oturtulmalıdır ve ona göre kredi tahsil edilmelidir" diyorlardı. Bugün geldiğimiz nokta budur.

BŞ: Çalışmakta benim en önem verdiğim şey, çalışmak zaman harcamak değildir. Saat harcamak çalışmak değildir. Çalışmak belli bir amacı ulaşmak için sarfedilen zamana ben çalışmak diyorum. Burada o zamanı ne kadar az tutabilirseniz, o kadar etkili çalışmış oluyorsunuz. Aynı hedefe varabilmek için eğer ben 15 saat çalışmak zorundaysam, yanımdaki arakadaş aynı hedefe 1 saatte varıyor ise, işte o daha etkili çalışmış oluyor.

Hepimizin bunu yapması lazım. Ne çalışmamız gerekiyor? Bu çalışmanın önce hedefini sorgulamalıyız. Bu  çalışmayı niçin yapıyorum? Hangi hedefe ulaşmak için yapıyorum? Bazen öyle oluyor ki, o hedefi doğru belirlemediğiniz zaman, çalışıyorsunuz, çalışıyorsunuz gece gündüz vakit harcıyorsunuz, sonuç ortaya çıkıyor ve müdürünüz tatmin olmuyor., genel müdür yardımcınız tatmin olmuyor. Sizin o çalışmanız bir şekilde olumlu değerlendirilmiyor. Siz de kendi kendinize üzülüyorsunuz. "Çok çalıştım ben" ama senden bu hedefe varmak istenmiyordu ki. Sen çalışmanı başka bir hedefe ve başka bir maksada göre yönelendirmişsin. O nedenle kolları sıvayıp, çalışmaya başlamadan önce o görevi size kim veriyorsa veya o çalışmanın sonucunu kime raporlayacaksanız, onunla oturup doğru düzügn "Bu çalışmayı hangi maksatla yapıyoruz? Niçin yapıyoruz? Bunun sonucu ne bekleniyor?" Diye çok öğrenip ondan sonra bilinçli çalışma diyorum bunun adına , bilinçli ve hedefli çalışma, saatleri doğru kullanarak çalışma yapalım.

Son olarak da erdeme gelelim ki erdem vazgeçilmez bir unsur. Her işte vazgeçilmez bir unsur. Etik diye ifade ediyorum ben onu. Biliyorsunuz bankacılıktaki en önemli konulardan bir tanesi etik davrabilmektir. Güven duygusunun yaratılması için, etik kurallara, iş ahlakı kurallarına daima uygun hareket etmesi lazım.

Bankaların etik ahlaka, iş ahlakına uygun hareket edebilmesi için de bankada görevli olan herkesin bireyler olarak bu kurallara uygun hareket etmesinin sonucunda o bankanın davranışları etik olmaya başlıyor. Çünkü bankaları bizler, sizler temsil ediyorsunuz. Her müşteri ile yaptığınız bir temas banka adına yapılmış bir temas. Her müşteriye gönderdiğiniz e_mail bankanın adına gönderilmiş bir e-mail. Her katıldığınız toplantıda ağzınızdan çıkan her kelime Şükriye Hanım'ın kelimesi değil, o bankanın kelimesi olarak algılanıyor. O nedenle sizler etik kurallara uygun davranırsanız, ancak bankada erdemli ve iffetli bir banka oluyor.

AD: Bu sadece bankacılık için değil hayatımızın her alanı için geçerli. Şeffaf olmak lazım, açık olmak lazım. Mutlaka kurallara, kanunlara yüzde yüz uyum sağlamak lazım .Biz Genel Müdür yardımcısı olurken, Yönetim Kurulu Başkanı olurken yemin ederdik. Şimdi galiba genel müdür yardımcılarında kaldırdılar bunu. Yemin ediyorsunuz, ahlaka haykırı veyahut bankaya zarar verecek , kanuna haykırı bir talimat vermeyeceğime , bilerek isteyerek böyle bir işe izin vermeyeceğim , mahkemenin önünde "Namusun ve şerefim üzerine yemin ederim" diyorsunuz. Ben bunu 3-4 defa yaptım. Bunu ciddiye almak lazım.

Bankalar için özellikle  Sayın Şenver'in de belirttiği gibi , bankaların itibarını korumak için, mutlaka ve mutlaka erdemli olmak gerekir. Ben şöyle söylüyorum arkadaşlarıma; güle oynaya çalışalım, şeffaf olalım, herhangi bir problem yaşamayalım, mevzuata yüzde yüz uyalım. Biraz zarar edelim veyahut o kadar kar etmeyelim ama yüzde yüz uyalım. Bu  şahsi ve bankamızın genel politikasıda bu yöndedir.

BŞ: 30 dakika o kadar çabuk geçiyor ki,  ben Aykut Demiray'ın güle oynaya çalışalım sözünden  hareketle bu birlikteliğimizi ve bu sohbetimizi güle oynaya bitirmek arzusunu hissettim . Bitiriken kendisi ile bir oyun oyanayarak bitirelim istiyorum. Aykut Bey ile bir oyun oynayacağız. Oynayalım mı?

AD: Oynayalım. Sürpriz oldu.

BŞ: Sizinle burada bir kelime bir cümle oyunu oynayalım. Bir kelime bir cümle oyununu  şöyle oynayabiliriz; ben size bir kelime söyleyeyim, sizde o kelimenin sizin aklınıza getirdiği ilk birkaç cümleyi bizimle paylaşın. Bu kelimenin manasını söylemek değil, hangi cümleler içinize ne getiriyorsa.

Sayın Aykut Demiray, benimle bir kelime bir cümle oyununu oynamaya hazır mısınız?

AD: Evet.

BŞ: Kelime hoşgörü cümle.

AD: Hoşgörü, iş hayatında son derece önemli bir kavramdır. Bütün hayatımızda olması gereken bir şey. Zaman zaman bunu unutabiliyoruz. Bunlar o kadar net şeyler ki, bunları unutabiliyoruz. Unutmamak lazım. Hoşgörü çok önemli bir kavram.

BŞ: Kelime etik cümle

AD: Tüm hayatımızda etik davranmak zorundayız.

BŞ: Kelime zenginlik cümle.

AD: Zenginlik iyidir arkadaşlar.

BŞ: Başka zenginlik yok mu? Zenginlik para mıdır?

AD: Zenginlik deyince benim aklıma ilk para geldi.

BŞ: Kelime Kredi Kartı cümle.

AD: LEE IACOCCA ,   Ford Mustang'ın babası olan bir şahıs vardı. Bilmiyorum kitaplarını okudunuz mu? Kendisini hatırlar mısınız? Onun babası, orta sınıf bir insan kredi kartına çok karşı. "Böyle saçma sapan şey olur mu? Böyle plastik şeylerle harcamalar yapılmaz. Mutlaka harcamalar gerçek para ile yapılmalıdır. Plastik ile yapılan harcama insanı yanıltır."  diyor idi. Bunun örneklerini Türkiye'de gördük. Hem bankalar olarak hem de  tüketiciler olarak.

BŞ: Kelime mutluluk cümle.

AD: Mutluluk kanaatimce hayatın esas temeli ya da hedefi. Yaptığımız şeylerin hedefi mutluluktur. Bir kere bir yabancı bakacıyla 2008'in krizinin etkilemediği bir yer var mı ? diye konuşuyorduk. Evet var, Bhutan dedi. Butan diye bir ülke var, orada banka yok.

Tesadüfen  bir gazete birkaç gün sonra bu Bhutan ile ilgili önemli bir yazı çıktı. "Bhutan çok az turist kabul ediyor. Bankası yok. Sanıyorum uzak doğu  dinlerinden birine mensuplar. Çok hoşgörülü insanlar  ve orası için  Gayri Safi Milli Hasıla hesaplanmıyor. Gayri Safi ya da Safi  hepiniz mutluluk. Bir şekilde hesaplanıyor diye duymuştum.

BŞ: Kelime bankacılık cümle

AD:  Bankacılık eski iki meslekten  bir tanesidir.

BŞ: Kelime saygı cümle.

AD: Saygı da çok önemli bir kavram. Saygı da mutlaka erdemlilik kadar, çalışkanlık kadar önemli bir şey. Galiba son zamanlarda saygının ya anlamı değişmektedir  veyahutta ona verilen önem azalmaktadır. Halbuki saygı, insanı insan yapan önemli değerlerden bir tanesidir.

BŞ: Kelime EDU PLUS cümle

AD:Zor bir konuşma.

BŞ: Kelime İş Bankası cümle

AD: Paranızın,  istikbalinizin emniyetidir.

BŞ: Kelime Aykut Demiray cümle.

AD: Sizlere teşekkür ederim.

BŞ: Teşekkürler. Ağzınıza sağlık.

.
.

.
.

Görüşlerinizi paylaşmak için lütfen tıklatın

.

.
.


Bülent Şenver, Aykut Demiray
.


Aykut Demiray, Bülent Şenver
.



.



.



.


soldan, Aykut Demiray, Bülent Şenver, Sertaç Özinal

.
.
.

Marketing Power Conference/ For The World of Finance
                                         24 MART 2011

     (08.15-08.50)                 Kayıt 

     (08.50-09.00)                Marketing Power Conference/ For The World of Finance Açılış Konuşması

Dr. Çağlar Çoroğlu // Konferans Başkanı-EDUPLUS Yönetim Kurulu Başkanı

(09.00-09.10)                           Kartlı Ödeme Sistemlerinde Gelecek ve Yeni Teknolojiler

80'li yılların sonlarında kredi kartı slipleri bankalara tek tek götürülerek tahsilat yapılmaktaydı. Zamanla bankalar, sliplerin dolaşımını ortadan kaldırmak için slip bilgilerini manyetik ortamda vermeye başladılar. Ancak her bankanın, çok sayıda bankayı tek tek dolaşıp teyp verip teyp alması zorlaşmaya başladığından her gün belli bir yerde buluşup teyp alışverişi yapılmaya başlanmıştır. Yine 80'lerde stoplist işinde kargaşalar, provizyonda sıkıntılar ve kuralların belirsizliği söz konusuydu. Bu sıkıntıların aşılması amacıyla 1990 yılında Bankalar Arası Kart Merkezi kurulmuştur. Günümüzde kartlı ödeme sistemlerinde çok ilerleme kaydedilmiştir. Bu oturumda 80'lerden günümüze çok ciddi ilerlemelerin kaydedildiği kartlı ödeme sistemlerinin geleceği ve yeni teknolojiler ile ilgili bilgi sahibi olacaksınız.  

                                          Sertaç Özinal
// Bankalararası Kart Merkezi Genel Müdürü 
  

(09.10-09.25)                          
Kriz Sonrası Sektördeki Gelişmeler, Öngörüler ve Tavsiyeler

Gelişmiş ülkelerdeki birçok büyük banka 2009 yılını milyarlarca dolar zararla kapattığı halde Türk Bankacılık sistemi, yurtdışı örnekleri ve Türk reel sektörünün aksine, "küresel kriz yörüngesine" girmedi ve krize rağmen Türkiye'nin kredi notu yükseldi.

Kriz sonrasında ise tüm dünyada finans sektöründe iş yapma kuralları gözden geçirilmeye ve yeniden yazılmaya başlandı. Bu oturumda kriz sonrasında finans sektöründeki önemli gelişmeler mercek altına alınacak ve öngörüler ile değerli tavsiyeler paylaşılacaktır.

                                               Oğuz Satıcı // Türk Eximbank Yönetim Kurulu Üyesi

(09.25-09.40)               Başarı Öyküsü!-Yılın CEO'sundan Uluslararası Başarı Kazanma Yolları

Herkes başarılı olmak için hayallerini gerçekleştirmek ister. Ancak başarı, pek çok unsurun bir araya gelerek anlamlı bir bütünlük ve ahenk oluşturmasıyla ortaya çıkar. Başarı yolunda emin adımlarla ilerlemek için kişiler başarısızlık ve hayal kırıklığı yaşamış olsalar bile, bunları doğru perspektifle ele alıp güven ve inançla yollarına devam etmelidirler.

Bu oturumda Asya-Pasifik Bölgesi Kalkınma Bankaları Birliği (ADFIAP) 2010 yılı "Yılın CEO'su" ödülü sahibi olan Abdullah Çelik, başarıya nasıl ulaşacağınızla ilgili bilgi ve deneyimlerini sizlerle paylaşacak.

                                               Abdullah Çelik //
Türkiye Kalkınma Bankası Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür

     (09.40-10.00) Türk Bankacılık Sektöründe ve Dünyada Gelecek 5 Yıldaki Beklentiler, Riskler, Değişim ve Büyüme Potansiyeli

Son 10 yılda bankacılık sektöründe çok ciddi bir büyüme sağlandı. Türkiye'deki bankalar sıhhatli ve iyi yapılanmış durumdalar. İş hacmi ve yeni müşteri potansiyeli var. Ekonomide sağlanan başarı ve düşük faiz ortamı önümüzdeki dönemde birçok sürecin yeniden tanımlanmasını beraberinde getirecek. Varlık yönetimi, bireysel ürünler ve bireysel krediler, KOBİ ve ticari krediler ön plana çıkacak. Müşteriler için farklı hizmetler sunma ve değer yaratma arayışına devam edilecek. Bu oturumda, dünyada ve Türkiye'de bankacılık sektöründe yaşanacak değişimler, büyüme fırsatları ve olası risklerle ilgili önemli bir vizyon paylaşımında bulunulacaktır.

 Hale Tunaboylu // Yapı Kredi Bankası Yatırımcı İlişkileri ve Stratejik Planlama Bölüm
     Başkanı

     (10.00-10.40)                 Jacobs İle Keyifli Bir Mola

                                   
     (10.40-11.00)                Finans Sektöründe Değişim Gündemi, Rekabet ve Büyüme Stratejileri

Son 5-6 yıldır hızlı büyüme trendindeki bankacılık sektörü, 2009 yılında ivme kaybetse de büyümesini sürdürdü. Bankalar, 2011 yılında da genel olarak sektör ortalamasının üzerinde büyüme hedefliyor. Hedeflenen büyüme rakamları, sektörde rekabetin yeniden zorlu bir dönemece girdiğinin de göstergesi. Başta krediler olmak üzere, bankaları her alanda kıyasıya bir rekabet bekliyor. Bu oturumda başarılı değişim, sektör ortalaması üzerinde büyüme ve rekabette avantaj kazanmak için yapılması gerekenler ile ilgili değerli bilgilere sahip olacaksınız. 

                                                Fatma Melek //
Akbank Baş Ekonomisti

(11.00-11.30)                Bankacılığın 4 Altın Kuralı ile Başarmak - Bilgi, Tecrübe, Çalışkanlık ve Erdem
                                                                                                         
Bankacılık, sorumlulukları fazla, itibarlı ve güvenilir bir sektördür. Bankacılığın itibar ve güvenilirliğini sürdürmesi için sektör çalışanlarına çok önemli görevler düşmektedir. Duayen bankacı Bülent Şenver'in dediği gibi "Bilgi", "Tecrübe", "Çalışkanlık", ve "Erdem" bankacılık mesleğinin dört önemli ziynet taşıdır. Mesleğinizde zenginleşmek için bu dört ziynet taşına sahip olmak için emek verin. Bu oturumda sektörde başarılı olmanız için gerekli olan bilgi, tecrübe, çalışkanlık ve erdem gibi önemli hususlarla ilgili önemli paylaşımlarda bulunulacaktır.

Bülent Şenver // Duayen Bankacı, Türk Lider Merkezi Kurucu Başkanı

                                               A. Aykut Demiray //
İş Bankası GmbH Yönetim Kurulu Başkanı ve İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı

     (11.30-12.10)                  Jacobs İle Keyifli Bir Mola

     (12.10-13.10)                 Başarılı Yönetim Taktikleri!-Vizyon, Planlama, Ekip Yönetimi ve Motivasyon

Yönetim gurusu Drucker'ın dediği gibi "Yönetim tüm kuruluşların en belirgin ve ayırt edici uzvudur." Endüstri toplumundan bilgi toplumuna geçiş ile birlikte yönetim dünyasının paradigmaları da hızla değişmektedir. Özellikle iletişim ve bilgi işleme teknolojilerindeki gelişmeler ile küreselleşme, tüm yönetim uygulamalarını etkilemektedir.

Bu oturumda, sektörünüzde daha başarılı bir yönetici olmak için gerekli olan vizyon, etkili planlama, başarılı ekipler oluşturma ve motivasyonu yüksek tutma ile ilgili çok önemli ipuçlarını dinleyecek ve başarılı bir yönetim sergilemenin yöntemlerini öğreneceksiniz.

Bülent Şenver // Duayen Bankacı, Türk Lider Merkezi Kurucu Başkanı
Dr. M. Cüneyt Sezgin // Garanti Bankası Yönetim Kurulu Üyesi
Stefan Felstein // Citibank Türkiye CFO ve Yönetim Kurulu Üyesi
Mehmet Atilla Kurama // Türkiye Finans Katılım Bankası YK Üyesi, Ülker Grubu Yıldız
                                                 Holding A.Ş Muharras Üyesi

(13.10- 14.30)                Öğle Yemeği

(14.30- 14.50)                Which One

Konferansı destekleyen ulusal ve uluslar arası birçok marka tarafından, konferans katılımcılarına birbirinden değerli hediyelerin verileceği quiz şov sizleri bekliyor. Markalarla ilgili ne kadar bilgilisiniz? Kendinizi hem bu anlamda test edecek, hem de birbirinden değerli armağanlar kazanacaksınız.

(14.50- 15.40)                 Satışın Değişen Kuralları ve Müşteri Odaklı Yeni Satış Yöntemleri

Satış, şirketlere gelir sağlayan ve kârı etkileyen bir fonksiyondur. Bu yüzden satış ve satış gücü şirketler açısından özel bir önem taşımaktadır. Müşteri odaklı satış çabaları, müşterileri işletmeye bağlayan ve kalıcı kılan bir anlayış bütünüdür. Bu yaklaşımı benimsemiş şirketlerde müşteri memnuniyet katsayısı artmakta, maliyetler düşmekte ve rekabet üstünlüğü sağlanmaktadır. Bu oturumda müşteri odaklı satış yöntemleri, satışta başarılı olmak için satış yönetimine ve satıcılara düşen görevler ve bunların nasıl yerine getirileceği ile ilgili değerli bilgilere sahip olacaksınız.

Gürkan Platin
// Telegami Genel Müdürü
Tuğbay Kumoğlu // TEB Bireysel Bankacılık Satış Direktörü
Şafak Bezirgan // Şekerbank Bireysel Bankacılık Satış Müdürü
Recep Haki // Türkiye İş Bankası Bireysel Bankacılık Satış Bölüm Müdürü
Gökay Peker // Garanti Bankası Ödeme Sistemleri Bölge Müdürü

(15.40- 16.30)               Jacobs İle Keyifli Bir Mola

(16.30-16.55)                Taktx Oturumu: Sektörde Etkili Pazarlama Uygulamaları, Örnekleri ve Tavsiyeleri


Finans sektöründeki yoğun rekabet ortamında firmaların başarılı olabilmeleri, pazarlama stratejilerini etkin kullanmalarına bağlıdır. Pazarlama gurusu Philip Kotler'in de dediği gibi, "Pazarda yenilikler yapılmalı ve bu yeniliklerin kalıcı olması için ürün yenilikleri, ürün kalitesi, müşteri hizmetlerinin niteliği ve müşteri memnuniyeti gibi unsurlar eksiksiz yerine getirilmelidir." Bu oturumda sektördeki pazarlama uygulamalarından örnekler görecek ve etkili tavsiyeler dinleyeceksiniz.

Ali Bulut//
CNR Holding Fuarcılık Grup CEO
Levent Çelebioğlu // TEB Kurumsal Bankacılık ve Finansal Kurumlar Genel Müdür Yardımcısı

(16.55- 17.25)               İK Yöneticilerinden Altın Öğütler: Sektörde Kariyer Hedefleri Belirleme ve Ulaşma

İş hayatında birçok yönetici ve personel doğru kariyer hedefleri belirleyemediği için mutsuz ve başarısız olmaktadır. Binlerce çalışan bu nedenle ya çalıştığı iş yerinde mutlu olamamakta ya da sürekli iş değiştirmektedir. Kariyer hedefleri belirleme ve ulaşma iş hayatında geçen yılları en doğru şekilde değerlendirmenizi sağlar. Bu oturumda, başarılı kariyer sahibi olmak için neler yapmanız ve hangi özelliklere sahip olmanız gerektiğini öğreneceksiniz. Unutmayın: ''Nerede durduğunuz değil, ne yöne gittiğiniz önemlidir''.

Bengü Çolakoğlu//
Minerva İş Ortağı ve Sütko A.Ş. Yönetim Kurulu Bşk. Yrd.
Hakan Alp //
Finansbank İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı
İsmet Demir // Anadolubank İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı
     
(17.25- 17.30)               Kapanış               

.
.

.
.

Görüşlerinizi paylaşmak için lütfen tıklatın

.

.
.
.

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org