Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

R. Bülent Tarhan Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Yargı imtiyazı cenneti (mi?)
21.11.2005
Okunma Sayısı : 4072
Oy Sayısı : 13
Değerlendirme : 4,85
Popülarite : 5,4
Verdiğiniz Puan :
 

 

Yargı imtiyazı cenneti (mi?)  (Radikal 24.11.2004)

3628 sayılı kanunun 17'nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarının kaldırılması ve Anayasa'nın yasama dokunulmazlığını düzenleyen 83'üncü maddesinin değiştirilmesi halinde yolsuzluk suçları yönünden tüm yargılama imtiyazları ve itirazlar ortadan kalkacak.
Tüm dünyada uygulanan 'yasama dokunulmazlığı'nın ülkemizde de olması doğal. Tartışılması gereken, dokunulmazlığın 'yargılama ve infaz engelleri' yönünden uygulama alanı ve kapsamı


R. BÜLENT TARHAN

Gerek yasama dokunulmazlığı, gerekse yasama sorumsuzluğu, yasama bağışıklığının alt kategorileridir. Oysa son zamanlarda yasama dokunulmazlığının kaldırılması veya sınırlandırılması için neredeyse bir önkoşul gibi öne sürülen memurlar ve diğer kamu görevlileri için getirilen kimi soruşturma ve yargılama ayrıcalıkları ise 'bağışıklık' değil; ceza muhakemeleri usulünün genel hükümlerinden bazı yönleriyle ayrılan soruşturma ve yargılama yöntemleridir.
Öncelikle belirtmeliyim ki bu satırların yazarı, yargılama birliği önündeki tüm engellerin kaldırılmasından ve savcıların soruşturma tekelinin mutlak olarak sağlanmasından yanadır. En son Botswana'da dahi kaldırılan izin ya da tahkik sistemini, hukukçu kimliğiyle savunmak mümkün değil. Bunun için nihai çözümün Anayasa değişikliği olduğu da açık. Ancak yazımızın üstbaşlığındaki tespitin ne kadar gerçekçi olduğunun veya başlığın soru halinin yanıtının ne olduğunun iyi tartışılmadığını; kamuoyunun baskın bir görüş doğrultusunda yönlendirildiğini düşünüyorum.
Aşağıdaki karşılaştırmalı hukuk örnekleri ile yürürlükteki yasalarımız; Türkiye'nin hangi kesim için yargı imtiyazları cenneti olduğunu; hangi kesimler yönünden (mi) soru ekine ihtiyaç duyulduğunu gösteriyor.
Dünyanın hemen hemen tüm ülkelerinde var olan, bu nedenle evrensel bir nitelik taşıyan 'yasama dokunulmazlığı'nın ülkemizde de uygulanması ve varlığını sürdürmesi konusunda kimsenin bir itirazı olmasa gerek. Tartışılması gereken, dokunulmazlığın 'yargılama engeli' ve 'infaz engeli' yönlerinden uygulama alanı ve kapsamıdır.
Dünyadan örnekler
Fransa'da 1995 anayasa değişikliğinden sonra, parlamento üyeleri hakkında soruşturma açılabilmekte, evlerini arayabilmekte, parlamento üyesi yargılanabilmekte; ancak, 'tutuklama' ve 'hürriyetten mahrum edici veya hürriyeti sınırlayıcı bütün diğer tedbirler' parlamentonun izniyle uygulanabilmektedir.
İngiltere'de 1770 tarihli Parliamentary Privilege Act'a göre dokunulmazlık sadece medeni hukuk (civil law) alanında parlamento üyesine tutuklanmama ve hapsedilmeme güvencesi sağlamaktadır. Ancak İngiltere'de kişilerin borçlarından dolayı hapsedilmesi 1869 tarihli Debtors Act ile kaldırıldığından 'tutuklanmama ayrıcalığı'nın hukuk davaları bakımından da bir anlamı kalmamıştır. ABD ve Kanada uygulamaları da benzer şekildedir.
1946 Japon Anayasası'nın 50'nci ve Diet Kanunu'nun 33. maddesine göre yasama dokunulmazlığı, parlamento üyesini sadece tutuklanmaya ve gözaltına almaya (preventive custody) karşı korur. 1947 İtalyan Anayasası'nın yasama dokunulmazlığını düzenleyen 68. maddesi de benzer bir hükmü içerir.
Buna karşılık 1978 İspanyol Anayasası'nın 71. maddesi, 12 Şubat 1958 tarihli Knesset Hakkında İsrail Temel Kanunu ve 1999 İsviçre Anayasası'na göre İspanya, İsrail ve İsviçre'de yasama dokunulmazlığı, soruşturma ve yargılama engelini de kapsamaktadır.
ABD, Kanada, Avustralya, Avusturya, İngiltere, İrlanda, Belçika,
İsviçre, İzlanda, Japonya ve Lüksemburg'da yasama dokunulmazlığı parlamentonun toplantı dönemiyle sınırlıdır. Yani, parlamentonun toplantı dönemleri arasında parlamento üyeleri yasama dokunulmazlığından ve tutuklanmama ayrıcalığından yararlanamazlar.
Yunanistan'da, savcı tarafından parlamento başkanından istenmesinden itibaren üç ay içinde karar verilmemiş ise iznin verildiği varsayılır. (1975 Yunan Anayasası, madde 62)
Bazı ülkelerde ise yasama dokunulmazlığının olabilmesi için suçun ceza üst sınırı belirleyici olmaktadır. 1999 Finlandiya Anayasası'na göre altı aydan fazla; 1975 İsveç Anayasası'na göre iki yıldan fazla hapis gerektiren suçların işlenmesi halinde parlamento üyesi yasama dokunulmazlığından yararlanamaz.
Görüldüğü gibi 'yasama dokunulmazlığı'nın evrensel ölçekte çeşitli uygulama biçimleri olmakla birlikte genel kabul gören düşünce 'yasama dokunulmazlığı'nın 'yasama sorumsuzluğu' gibi mutlak ve sınırsız olmadığıdır. Yine genel uygulamanın 'yargılama muafiyeti' ya da 'masuniyeti'ni yasama dokunulmazlığı kapsamında görmediği söylenebilir.
Türkiye'deki memurların ve diğer kamu görevlilerinin soruşturma ve yargılama imtiyazlarını düzenleyen hukuki çerçeve de şöyle:
Memur hakkındaki süreç
Bu ayrıcalıklar, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun'da, Hâkimler ve Savcılar Kanunu'nda, yargıç statüsünde sayılan kamu görevlileriyle ilgili yasa metinlerinde, Yüksek Öğretim Kurumu Kanunu'nda, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun kuruluşuna dair 72 sayılı kanun hükmünde kararname'de ve (uygulamada bağımsız idari otoriteler -BİO- olarak adlandırılan) idari ve mali özerkliğe sahip kurum ve kuruluşların teşkilat yasalarında yer almaktadır.
Kamuda en geniş uygulama alanı olan 4483 sayılı yasaya göre savcının istemi halinde kamu görevlisi hakkında azami 45 gün süreli 'ön inceleme' başlatılması zorunlu olup yetkili amirin 'soruşturma izni' vermemesi halinde şikâyetçinin ve cumhuriyet savcısının Bölge İdare Mahkemesi veya Danıştay 2. Dairesi nezdinde itiraz hakkı bulunmaktadır. Yani 'yasama dokunulmazlığı'nın aksine memur hakkında her halde adli veya idari yargılama süreçlerini başlatma olanağı vardır. Bundan daha önemlisi; 4483 sayılı yasanın, sadece görevi ihmal veya görevi suiistimal gibi niteliksiz memur suçlarını kapsadığı (müsteşarlar, valiler ve kaymakamlar istisna olmak üzere) rüşvet, zimmet, ihaleye fesat karıştırmak gibi suçlar ile TCK'nın 313. maddesine temas eden örgütlü suçlar yönünden zaten cumhuriyet savcılıklarınca bütün memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkında herhangi bir izne gerek olmaksızın genel hükümlere göre hazırlık soruşturması ve yargılamanın başlatılabildiği gerçeğidir. Bu konuda 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması ve Rüşvet ve Yolsuzlukla Mücadele Kanunu'nun 17'nci maddesi son derece açıktır. Yani, Türkiye'nin de imzaladığı BM Yolsuzlukla Mücadele Sözleşmesi'ne göre 'yolsuzluk' suçu kabul edilen; 'rüşvet', 'zimmet', 'ihaleye fesat karıştırma' gibi suçlar ile 'mafya' tipi örgütlü suçlara iştirak yönünden ülkemizdeki memurlar ve kamu görevlilerinin (müsteşarlar, valiler, kaymakamlar dışında) diğer vatandaşlardan ve Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun genel hükümlerinden ayrılan hiçbir imtiyazı söz konusu değil. Görevi ihmal veya görevi suistimal nevinden suçlar için ise kamudaki ayrıcalıklı ceza usulü uygulaması (yukarıda izah edildiği üzere) iddia edildiği gibi, adli ve idari yargı süreçlerinden 'bağışık' değil.
Soruna bu çerçeveden bakıldığında; Anayasa'nın konuyla ilgili 129'uncu maddesinin beşinci fıkrasında herhangi bir değişiklik yapılmasa da; 3628 sayılı yasanın vali, müsteşar ve kaymakamlara ayrıcalık tanıyan 17'nci maddesinin ikinci fıkrası ile 'Görevleri veya sıfatları sebebi ile özel soruşturma ve kovuşturma usulüne tabi olan sanıklarla ilgili kanun hükümleri saklıdır' içerikli üçüncü fıkrasının yürürlükten kaldırılması halinde 'yolsuzluk' suçları yönünden hiçbir kamu görevlisinin soruşturma ve yargılama imtiyazı kalmayacaktır.
'AB ülkelerine uydurulacak'
Benim de uzman sıfatıyla yazımında görev aldığım TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu Raporu'nun 'Bir Olgu Olarak Yolsuzluk: Nedenler, Etkiler, Çözüm Önerileri' başlıklı birinci kısmının 'Öneriler' bölümün-
de şöyle denilmektedir:
"Anayasa'nın 'yasama dokunulmazlığı' başlıklı 83. maddesi, AB üye ülkeleri ortak normlarına, uluslararası sözleşmelerin bu konuda getirdiği kısıtlamalara, TBMM Yasama Dokunulmazlığı Konusunda Meclis Araştırma Komisyonu'nun tespit ve bulgularına göre, özellikle, yolsuzluk ve rüşvet suçlarını kapsayacak şekilde sınırlandırılmalıdır."
Yine, Türkiye delegasyonun üyesi olarak iki yıl süreyle Viyana'daki hazırlık çalışmalarına katıldığım BM Yolsuzlukla Mücadele Sözleşmesi de, yolsuzluk suçları yönünden hiçbir kesime dokunulmazlık veya imtiyaz tanınmamasını öngörüyor. Dolayısıyla, 3628 sayılı kanunun 17'nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarının yürürlükten kaldırılması ve Anayasa'nın yasama dokunulmazlığını düzenleyen 83'üncü maddesinin TBMM Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu'nun önerisi doğrultusunda değiştirilmesi halinde yolsuzluk suçları yönünden tüm yargılama imtiyazları ve
itirazlar ortadan kaldırılacaktır.

R. Bülent Tarhan: Hukukçu

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org