Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Mehmet Ali Birand Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

PKK ile müzakere bitti, mücadele dönemi başladı
26.09.2011
Okunma Sayısı : 3567
Oy Sayısı : 1
Değerlendirme : 5
Popülarite : 0
Verdiğiniz Puan :
 

 



PKK ile müzakere bitti, mücadele dönemi başladı


Başbakan New York dönüşünde, uçağına davet ettiği gazetecilerle yine sohbet etti . Soruları yanıtladı ve değerlendirmeler yaptı.


Bu tip gezilere çok katılan uzman arkadaşların dediklerine göre, zaman zaman çok sinirli ve elektrikli olurmuş. Bu defa yorgundu, ancak sinirli değildi. Tam aksine, rahattı. Doğrusu , yorgun olmasaydı yadırgardım. Zira tam bir hafta boyunca, sabahın 08.00' inden gece 23.00'e kadar toplantı- konuşma- çalışma ile geçti.

Müthiş bir tempo sergiledi.

1 saate yakın süren bu sohbetin en önemli bölümlerini sizin için özetledim :

PKK' nın hemen hemen hergün bir yeri vurması, şehitlerin sayısının artması, ister istemez New York'tan daha önemliydi.

"...Bence operasyonlarda ciddi kayıplara uğradıkları için, şimdi intikam peşinde koşuyorlar...Mart ayında hudut birliklerimiz devreye girecek. Orada sürekli kalacakları için daha etkili olacaklar. 5 bin kişi alındı, şu anda eğitiliyorlar...Şehirlerde de Özel Harekat devreye girecek." diye başladı ve uzun uzun beklentilerini anlattı. Bu arada, İran ile Pkk' ya karşı istihbarat alış verişi  ve operasyonlarda işbirliği konularında da mutabık kaldıklarını belirtti.

Ben de dayanamadım. "Dikkat ediyorum, hep savaştan söz ediyoruz. Barış artık kalmadı galiba..." dedim.

Evet , artık müzakere etme, barış için ortam hazırlama dönemi bitmiş.

"...Müzakereler artık rafta. Pkk silah bırakan kadar bu mücadele sürecek" dedi.

Sonradan anladım ki, müzakerelerden kastettiği, Pkk ile Devlet arasındaki görüşmeler imiş. Artık bu tip temaslar yapılmayacakmış. Bu durumda  Öcalan ile temasların da askıya alındığı anlaşılıyor.

Ancak Başbakan ardından da ekledi: "... BDP Meclis'e gelirse, onlarla  siyasi müzakereler yaparız . Sonrasını onlar bilirler. Kimle paylaşırlarsa paylaşırlar..."

İlginç bir yaklaşım değişimi. Başbakan'ın BDP'yi artık sildiği izlenimi vardı. Oysa bu sözler tam aksi bir süreç başlatıyor.

SURİYE'YE YAPTIRIMLAR GELİYOR...


Sohbetin diğer ilginç ve yeni tarafı, Suriye'ye yaptırımların hazırlandığı haberiydi.

"...Şimdiye kadar hiçbir yaptırım kararımız yok. Sadece silah trafiğini kontrol edebilmek için hava sahasıyla ilgili önlemler aldık, o kadar. Yakında Hatay kampına gideceğim ve ondan sonra yaptırımlar başlayacak..." dedi. Ancak hiçbir ayrıntı vermedi.

Bu arada benim çok dikkatimi çeken bir diğer sözü, İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad ile yaptığı ve önemli bir bölümünün Suriye'deki duruma ayrılan görüşme konusunda "Esad iktidarının uzamasındaki tek etken İran kaldı. Anahtar Tahran'ın elinde. Son destek veren ülke konumunda. Onlar da tutumlarını değiştirmeye başladılar." dedi .

Kıbrıs, Suriye ve İsrail ile ilişkilerdeki sertleşmeyi sordum. Uluslararası kamuoyunda, Türkiyenin pazu gösterisine girdiği izleniminin arttığını , bundan rahatsız olup olmadığını sordum.

Hiç rahatsız değil.

"... Türkiye artık Akdeniz'de varlığını göstermesi gerekiyor ve gösterecek. Askeri gücümüzü arttıracağız. Ancak bizi bu konuda da da Kıbrıs ve İsrail zorluyor " demekle yetindi.

Başbakan böyle diyor, ancak Türkiye'nin hem içerde hem de dışardaki imajı giderek kuşku ve kaygı yaratıyor.

Şu bir haftalık gezi sonunda , kendi kendime  " Acaba  artık frene basma zamanı gelmedi mi ?  gelmedi mi , diye sordum.

Bu konuya yarın değinmek istiyorum.

ERDOĞAN HERKESE FIRÇA ATTI VE ALKIŞ ALDI !


Doğrusunu söylemek gerekirse, Türkiye'de izlediğimiz Tayyip Erdoğan ile bir hafta boyunca New York' ta izlediğimiz Tayyip Erdoğan arasında hiç fark yoktu.

Sevdiğini yüceltti , arkasında durdu.

Sinirlendiği liderleri fırçaladı.

Çok net konuştu. Lafını esirgemedi. Sözlerini de kıvırtmadı. Diplomatik nezaket gösterilerine girmedi. Stratejik gerçekler  veya hemen herkesin yaptığı gibi çıkar hesapları yapmadı. İnsan unsurunu ön plana çıkardı.

İki ülke Erdoğan'ın fırçasından kurtuldu. Daha doğrusu, iki halkı ön plana çıkardı ve onların adeta avukatlığını yaptı. Biri Somali, diğeri de Gazze halkıydı.

Fırça yiyenlerin  ve neden fırça yediklerinin  listesini şöyle tuttum:

İSRAİL Başbakanı  Netanyahu'nun, bu fırçalara alışmış olması gerekiyor. New York' ta da payına düşeni aldı. Hemen her konuşmasında  Netanyahu' nun kulaklarını çınlattı. Yalan söylediğini dahi örnek verip anlattı.

ABD Devlet Başkanı Obama hem ikili görüşmede, hem BM Genel Kurul, hem de SETA konuşmasında fırçalandı. "Geçen yıl burada Filistin Devleti göreceğinizi söylemiştiniz, şimdi nasıl vetolarsınız? Tutumunuzu değiştirmelisiniz"                  

Birleşmiş Milletleri, genel kurul konuşmasında yüzlerine karşı yerden yere vurdu. Filistin ve Somali konusundaki tutumunun tam anlamıyla, utanç duyulacak bir aciz gösterisi olduğunu söyledi.

Güvenlik Konseyinin 5 daimi delegesinin veto hakkının büyük bir haksızlık olduğunu, dünyayı istedikleri gibi yönetmeye çalıştıklarını, bunun kabul edilemeyeceğini SETA konuşmasında uzun uzun açıkladı.

İran Cumhurbaşkanı Ahmedinecad, Suriye'ye özellikle de Esad'a destek verdiğinden dolayı "daha yumuşak "bir fırça yedi. Bu tutum devam ettiği taktirde  bölgede çok tehlikeli bir Sunni-Alevi çatışmasıyla karşı karşıya kalınacağı yolunda uyardı.

Irak Cumhurbaşkanı Talabani de nasibini aldı tabii. Talabani, İkili görüşmede, Türk uçaklarının hava saldırılarından şikayet edince, Başbakan, PKK'nın Kandil'de kaldıkça ve Kuzey Irak'ta faaliyetini sürdürdükçe bombardımanın da devam edeceğini söyledi. Başka bir tutum beklenmemesi gerektiğini vurguladı.

Fransız Devlet Başkanı Sarkozy  ve İngiltere Başbakanı Cameron  ise , biraz üstü kapalı şekilde eleştiri aldı. Libya'nın petrolünü paylaşma yarışı, Somali başta olmak üzere Afrikadaki kolonyalist yarışından dolayı fırçalandılar.

TÜRKiYENİN KAFA TUTMASI

HALK ÇOK HOŞUNA GİDİYOR...


Belki dış politika uzmanları, muhalefet ve elit çevreler bu fırçalamaları eleştirebilirler, ancak emin olun Türk toplumunun önemli bir bölümü çok memnun. Çok hoşuna gidiyor. Herhalde, yıllarca ezilmiş olmanın ruh haliyle  Erdoğan'ın etrafa çatması, kafa tutması ve fırçalaması insanlarımızı gururlandırıyor.

Sadece vatandaş düzeyindekiler değil, Erdoğan'ın politikalarıyla uyuşmayan, kimi muhalif yaklaşımlı kesitlerin de hoşuna gidiyor. Türkiye'nin kafa tutması, Uluslararası alanda Türkiyeden söz edilmesi, Başbakanının gezilerde alkışlanması memnuniyet yaratıyor.

Tabii bu yaklaşımın bir de sınırı vardır.

Kafa tutmak, fırçalamak hoşumuza gidebilir, ancak nerede durulması gerektiği bilmek koşuluyla. Bu soruyu Dışişleri Bakanı Davutoğlu'na sordum: "Bazı ülkeleri tehdit dahi ediyoruz. Nerede duracağımızı ,  demeçlerin sınırlarını biliyor muyuz ? "

"Hiç tereddütünüz olmasın" diye yanıtladı.

Hadi hayırlısı...

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org