|
|
|
Tüm Yazıları
 ShareThis
|
Yaşamsal Hamleler
04.09.2007 |
|
|
| Okunma Sayısı : |
15942 |
|
|
| Oy Sayısı : |
11 |
|
|
| Değerlendirme : |
4,64 |
|
|
| Popülarite : |
4,83 |
|
|
| Verdiğiniz Puan : |
|
|
|
|
|
|
Yaşamsal Hamleler
Feyhan Yaşar
.
.
Sayın Feride Cem'in Forbes dergisinde yayınlanan benimle yaptığı söyleşiyi paylaşmak istedim.
.
.
Yaşamsal Hamleler
Feyhan Yaşar, Feride Cem, Forbes Eylül 2007 sayısı söyleşisi
Yaşar Holding ciddi bir değişim sürecinden geçiyor. Değişimin mimarlığı görevi 2004 yılında babası Selçuk Yaşar'dan  devralan Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Yaşar, ''Kısa vadeli riskli dönemi ortadan kaldırdık. Artık uzun vadeli plan yapma imkanı bulduk. Aslında şimdi büyüme zamanı diyebiliriz. Daha temkimli ama fırsatların olduğu bir dönemdeyiz. Bu bizim için çok önemli'' diyerek yeni bir sayfa açtığının müjdesini veriyor.
Yaşar bunu söylerken de son derece mağrur. Çünkü 2001 yılında yaşanan finansal krizde sahip oldukları Yaşarbank'ın tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) geçmesiyle ciddi yaralar alan grubu ayakta tutmayı başarmak (ki bunu aynı durumdaki birçok grup başaramamıştır) hiç de kolay almadı. Ancak bugün gelinen noktada 2001 krizinden sonra yaralarını saran, TMSF'ye ödenen Yaşar Grubu, önümüzdeki dönemde agresif büyümenin planlarını yapıyor.
Son beş yılda yakalanan yüksek büyüme hızı ve istikrara ortamının meyvelerini toplamaya başlayan Yaşar Grubu, bu yılı yüzde 20-25 arasında bir büyümeyle kapatma hedefinde.
Bu büyümenin sağlanmasında geçen yıl atılan finansal adımların çok büyük etkisi olduğunu söylemek mümkün. 2006 yılının ağustos ayında, Dresdner Kleinwort aracılığı ile uluslararası para piyasalarından beş yıl vadeli 200 milyon euro tutarında kaynak sağlanması da olumlu gelişmeler üzerinde etkili oldu. Bu kaynak kısa vadeli, yüksek faizli borçların yeniden yapılandırılmasında kullanıldı.
''Geleceği şekillendirme şansımız var, şanslı bir dönemdeyiz. Değerli bir konuma geldik, yabancılar yeni kredi vermek istiyor'' diyen Yaşar, Türkiye'de yeni bir kriz beklemiyor.
Türkiye'de artık önlerini görebildiklerini bu nedenle kısa vadeli değil, üç yıllık strateji planları yapmaya başlayacaklarını söyleyen Yaşar, özellikle eylül ayına dikkat çekiyor. Çünkü eylül ayında Yaşar Holding yeni girilecek ve yoğunlaşacağı iş kollarını açıklayacak.
Temmuz ayı itibariyle yeniden yapılanma dönemine girdiklerinin altını çizen Feyhan Yaşar, holding için stratejik plan döneminde olduklarını, yeni projeleri tamamen iç bünyede oluşturulan bir ekiple gündeme getirmiş olmanın önemine dikkat çekiyor.
Holdingin CEO'su Hasan Denizkurdu'nun ayrılmasından sonra iç bünyesinde yeni bir yönetim yapısı oluşturan grubun yeni kadrosunda yaş ortalamsı 42. Kısa vadeli problemleri çözen yapıdan daha uzun vadeli gündemi belirleyen bir yönetime geçtiklerini dile getiren Yaşar, şu bilgileri veriyor:
''Yatırımların önü açıldı. Yaşar holding artık büyüme dönemine geçeceği ve kaybedilen zamanı kazanacağı bir üç yıla giriyor. En önemli ihtiyacımız sermaye ve insandı. Ekibimizi özellikle kendi bünyemizde oluşturmayı doğru bulduk. Oluşturduğumuz bir ekiple yeni projeleri gündemde getireceğiz.''
Yaşar grubu, temmuz ayında yönetim alanında çok önemli bir değişikliği CEO'luk koltuğuna Mehmet Aktaş'ı getirerek yaptı. 13 yılını geçirdiği grupta CEO'luğa kadar yükselen Aktaş da yeni dönemi '''Daha dikkatli ve daha hesaplı olunması gereken bir dönem'' olarak nitelendiriyor. Yeni yapılanmayla birlikte uzun vadeli plan yapmayı öğrendiklerini söyleyen Aktaş '' Yaşananlardan ciddi dersler çıkardık'' demeyi de ihmal etmiyor ve ekliyor:
''Bulunduğunuz sektörlerde ciddi bir potansiyel var. Önümüze mevcut sektörlerimizde büyüme hedefleri koyduk. Grubumuzun bu yılki cirosunun yüzde 20-25 arasında büyüyerek 1,3-1,4 milyar dolar arasında bir büyüklüğe ulaşacağını tahmin ediyorum.''
Mehmet Aktaş, mevcut sektörlerde büyümenin süreceğini, ancak gıdada daha fazla bir büyüme olacağını tahmin ettiklerini söylüyor. Tek partili hükümetin yeniden görev alması ve önümüzdeki beş yıllık dönemde öngörülebilir bir ekonomik yapının ortaya çıkmasının holdingin orta vadeli planlarına da olumlu yansıdığını söyleyen Aktaş, ''İstikrarlı siyasi yapı bizim gibi grupların daha agresif büyüme planları yapmasını destekliyor. Özellikle gıda sektöründe ciddi bir büyüme bekliyoruz. Çünkü önümüzdeki dönemde AB'ye uyum çerçevesinde bizim gibi uluslararası standartlarda üretim yapan firmaların lehine bir gelişme sağlanacak. Merdivenaltı üretim artık market raflarında yerini almayacak. Bunu holding bilançomuzun kısa vadeden uzun vadeye dönüşen borç yapısı da desteleyecek'' diyor.
Yaşar Holding'in en önemli özelliği cirosunun neredeyse tamamını üretimden karşılıyor olması. Holding'in ana üretim kollarından en önemlisi ise gıda. Dolayısıyla küresel ısınma şirketi yakından ilgilendiren bir konu.
Küresel ısınmanın bir gerçek olduğunu ve tüm dünyada yaşanan kuraklık sonrası herkesin gözünün tarıma yöneldiğini ifade eden Yaşar, Türkiye'de şu anda gıda sektörünün en önemli sorununun hammadde arzının azalması ve kayıt dışının artması olduğunu söylüyor:
''Türkiye'nin çok genç ve 70 milyonluk nüfusu var. Bunun etsiz ve sütsüz olması düşünülemez. Dolayısıyla sorunlar çözülmeli. Dikey entegrasyon konsepti Türkiye'ye Pınar'la geldi. Çok geniş de bir tedarik ağımız var. Bu sektörün öncüsü olmaya devam edeceğiz. Önümüzdeki dönemde Pınar'da ihtiraslı bir büyüme olacaktır. Tüm konsantrasyonumuz da bu yönde olacaktır. Belki uzun vadede bu ürünlerin yerine ikame edilebilecek ürünler devreye girecektir. Bu konular ileride konuşulur ancak bu önmüzdeki üç yıl içinde bizim için bir sorun olacağını sanmıyorum .''
Şüphesiz küresel ısınma deyince ilk etapta akla gelen ürün de su oluyor. Küresel ısınmanın etkilediği en önemli kaynağın su olduğu görüşünü destekleyen Yaşar Holding Operasyonlar Başkanı Olcay sunucu, Türkiye'de şu anda su kaynaklarının yaşam sigortası olduğunu söylüyor. Özellikle nakliye maliyetlerindeki yüksek artışa dikkat çekiyor:
''Su üreticileri olarak küresel ısınmayı öngöremedik ve yatyırımlarımızı buna göre yapamadık. Şu anda Türkiye'deki 224 su fabrikası yedi gün 24 saat su şişeliyor ama yetiştiremiyor. Küresel ısınma adı altında herşeyin fiyatında bir artış var. Nakliye fiyatlarındaki artış ise yüzde 20. Buna karşılık damacana fiyatları yüzde 10 arttı. Bu nakliyeyi de bir yerden çıkarmak durumundasınız. Oysa bizim için üretim maliyetlerinde herhangi bir sıkıntı yok. Sene sonuna kadar da yeni bir artış ön görmüyoruz. Ancak su telebindeki artış bizim için çok önemli. Çeşme'de ki otelimize bile Adapazarı'nda bulunan kaynağımızdan su götürüyoruz.''
Bu tempoyla üç senedir pazarın üzerinde büyüyen Pınar Su'nun büyüme öngörüsü yüzde 20. Geçen sene 375 bin ton su üretimin bu yıl 500 bin tona çıkması bekleniyor. Sunucu ''Tabii biz bu sene 500 bin ton yerine 400 bin ton satarak çok dah afazla bir kar elde edebilirdik. Ancak talebe cevap vermek için çok ciddi nakliye fiyatlarına katlanmak durumunda kalıyoruz. Gelişmelere paralel olarak önümüzdeki yıllarda sektörde konsolidasyon beklentisi talıyorum'' diyor.
Yaşar Holding'in gıdanın yanı sıra faaliyet gösterdiği diğer önemli bir sektör de boya. Bu alanda DYO markasıyla faaliyet gösteren şirket, ilk altı ayda yüzde 25 büyüdü. Hedef ise yıl sonunda bu rakamı yüzde 35'e taşımak. Bunu da gerçeklerştirmek için gerekli tedbirler alınmış durumda. Yakın zamana kadar üç noktada üretim yapan DYO'nun Bornova'daki tesisi kapatıldı. Üretim halen Çiğli ve Gebze'deki fabrikalarda yürütülüyor. 2011 yılına kadar ise DYO'nun her sene ortalama yüzde 25 büyümesi öngörülüyor. Çünkü şirketin sıkıntılı dönemde kaybettiği pazarı geri almak gibi anlmalı bir hedefi var. Şu anda sanayi boyalarında Pazar lideri olan DYO'nun 2011 yılında hedefi inşaat, mobilya ve sanayi boyalarında Pazar lideri olmak.
Feyhan Yaşar, önümüzdeki bir yıl içinde tecrübelerini paylaştığı bir kitap çıkaracak. Dört yıllık başkanlık döneminde konferanslarda yaptığı konuşmaları, çeşitli yerlerdeki mesajları bir kitap haline getirmeyi planlayan Yaşar, ''Söylediklerim güncelliğini koruduğu için bunu kamuoyu ve özellikle gençlerle paylaşmak istiyorum. Belirli bir konuda deneyimi olan insanların tecrübelerini genç nesille paylaşması ve bunların kalıcı hale gelmesi gerektiğini düşünüyorum'' diyor.
.
.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| Tüm yazıları |
|
ShareThis
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Türk Liderler:
Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem
|
|
|