
Olcay Yanmaz
28 Kasım 1964'te sabahın en erken saatlerinde Rize'de doğmuşum.
İstanbul'a doğru yol alan bir gemiden yemyeşil Rize kentine el salladığımda, yıl 1971'di...
Üzerimde lâcivert-gri kareli elbiseyle kendimi gemideki en şık çocuk olarak görmüştüm...
1981'de, İstanbul Bakırköy Lisesini bitirdim. 1982'nin soğuk bir Şubat gününde, kaçak işçilerin doldurulduğu Berlin'e niyetli bir otobüsde Sofya'ya giderken buldum kendimi...
Uzun yıllar Almanya'nın en büyük iletişim firmasında çalıştım...
Ne zaman Marmara'nın üstünden Atatürk Hava Limanı'na insem, 'Gemiler limanlarda güvendedirler; ama, gemiler limanlar için yapılmamışlardır' sözünü hatırlarım, kanatlı gemiden dışarıya bakarken...
Kuşlara özendim bu yüzden, bir gelincik kırılganlığında, kocaman bir tarlada yaprağımın rengi ile çığlık atarken bulurum kendimi; hep yalnız başıma...
Bir Ana'ya, bir Baba'ya, bir diplomaya veya bir memlekete dayanarak geçer zaman... Ben, serçe parmağım kalınlığında olan kaleme yaslandım, sardım, sarıldım...
Sadece bu mesafede, toplumcu şairler başarı ile çıkarken şiirlerinden; ben, dize sonlarımda, 'Aşk'a yenik düşen şairim.
Bu yüzden benim için en lirik harfler, A, Ş, K harfleridir...
En sevdiğim an(lar), her tükenmez kalemimin bittiği an(lar)dır...
Bir yere ait olmak ister ya insan, ben şiirlerimin yazılarımın altına adımı yazıyorum.