Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Ahmet Kilicaslan Aytar Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
KEMALİZM VE BİR TL.NİN DAHİ ÖNEMİ
26.11.2016
Ahmet Kilicaslan Aytar
Okunma Sayısı : 36593
Oy Sayısı : 1843
Değerlendirme : 5
Popülarite : 16,33
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Parlamentosu'nun "Türkiye ile müzakereler dondurulsun" kararını değerlendirdi:
"Bana bak, eğer daha ileri giderseniz sınır kapıları da açılır bunu da bilesiniz. Öyle kuru sıkı tehditlerden ne ben anlarım ne bu millet anlar, bunu da bilesiniz" dedi...

*
AB adına Başbakan A.Merkel ile Erdoğan yönetimi arasında sığınmacılar konusundaki anlaşmaya yönelik muhalefet sürüyordu.
Erdoğan "Vize muafiyeti uygulanmazsa sığınmacı anlaşması devam etmez" diyor,
AB ise "Türkiye'deki gelişmeler endişe verici.Göç diplomatik ilişkilerimizde bile müthiş bir baskı silahı haline geldi" düşüncesini güdüyordu.

*
Ya da AB, "Erdoğan insan haklarını hatırlasın, ama biz de aralarında Libya'nın da bulunduğu bazı ülkeleri yönetenleri kovmak suretiyle demokrasi ve daha iyi dönemlerin geleceği düşünüldüğü zaman Arap Baharı'nın nasıl sonlandığını hatırlayalım" ifadesiyle,
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Arap Baharı'nın sonlanması nedeninin, İslam düşüncesi ve pratik siyaset geleneğinin bir siyaset teorisine sahip olmadığını" hatırlatıyordu...

*
Şimdilerde AB çevrelerinde, Ankara'ya çok fazla bel bağlamanın Ortadoğu'da AB çıkarlarını kovalamanın önünde engel oluşturabileceği düşünülüyor.
İslami dava faaliyetleriyle siyasi parti faaliyetlerinin birbirinden ayrılması ve bir siyasi partinin dini alanda vesâyet sağlamasının bir yararının olmayacağı yoluna girilmesine yönelik demokratik uyarılar yapılıyor...

*
Mesela Türkiye'deki şaşırtıcı sayıda tutuklanan, gözaltına alınan ve işten çıkarılanlarla ilgili herhangi bir cezaî veya terörist faaliyetle ilişkileri gösteren kanıtların yetersiz,
Süregiden temizliğin ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın karşıtlarıyla hesaplaşma ve onları susturmakla ilgili olduğuna ilişkin izlenimler yayılıyor.
Başta Alman ve bir çok Avrupalı politikacı, Türk hükümetine karşı sıkı önlemler alınmasını, Avrupa Birliği'ne katılım görüşmelerinin kesilmesini ve Ankara'ya ekonomik yaptırımlar uygulanması talebinde bulunuyor.

*
Peki ama neden?
Tarihî süreçte önce Aristoteles, İnsan'ı; "bilme", "eylemde bulunma" ve "yaratma" etkinliği gibi üç temel faaliyetiyle tanımladı.
O gün bugün "Akıl ve Aklıbaşındalık" insanlık için temel şart kabul ediliyor.
İnsan'ın bilgiyi elde etmek için düşünce erdemini işlete işlete geldiği işbu tarihî serüveninde;
Bugün insanlık "İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi"nde belirtilen geri alınamaz kazanımları ve haklarından tümüyle yararlanmayı sağlayan ahlâki ve kültürel koşulları oluşturmak için ortaklaşıyor...

*
Bu yüzden çağdaş devletler rejimleri ve işleyişlerinde sınırsız uygarlık için oluşturdukları sistematiklerle vicdan ve düşünce özgürlüklerini amaçlayan özgür insanlar yetiştirmeyi planlıyor.
Din'in toplumsal bir bağ ve duyarlık yarattığı kabul ediliyor ama toplumsal davranışı ve sosyal düzeni belirleyen bir sistematik olmasına izin verilmiyor.

*
Türkiye, bu çerçevede kabul ettiği Avrupa Ekonomik Topluluğu ile 1963'de ortaklık anlaşması imzalamıştır.
1987'de tam üyeliğe başvurmuş, 1999'da AB üyeleri tarafından aday olarak kabul edilmiştir.
2005'te ise bütün aday ülkelerin tabi olduğu Siyasi, Ekonomik ve AB Müktesebatı ile uyum kriterlerinin yerine getirilmesi halinde AB'ye katılma hakkı tanınanacağı kararı alınmış ve tam üyelik müzakerelerine başlanmıştır.

*
Siyasi kriterleri; hukukun üstünlüğü, insan hakları ve azınlıklara saygı ve demokrasiyi garanti altına alan kurumsal istikrar,
Ekonomik kriterleri; işleyen bir pazar ekonomisi,
AB Müktesebatı ile uyum kriterlerini; Avrupa Birliği'nin siyasi, ekonomik ve parasal birlik amaçlarına bağlılık esasları oluşturuyor...

*
Ancak neoliberal emperyalizmin bir yanda Fethullah Gülen cemaatinin tüccar, öte yanda R.T.Erdoğan'ın imam-hatipçi güçleriyle işbirliği yaparak giriştiği,
Yetmezmiş gibi Müslüman Kardeşler Örgütü ve benzerleriyle Arap ülkeleri sınırlarının Osmanlı'ya çekileceği pan-islamcı Osmanlı konsepti karşılığında,
Türkiye ve Arap ülkeleriyle siyasi ve ekonomik usullerle kurduğu net bağımlılıklar, ortaklaşa denetim süreçleri ve vekalet savaşlarından;
Maksimum kâr çıkarılamamış, güvenlik, istikrar ve büyüme sağlanamamıştır...

*
Üstelik İslamcılığın; toplum ilişkilerini ilahî bir mesajın ışığında değerlendirmek, toplumu gereken İslamî ideale yaklaştırmaya çalışmak ve dinin kendisini temel şekillendirici olarak ele almaya dayandığı,
Bunları teminen iktidarı ele geçirmek için din adına siyaseti önceleyen bir algı,bu algı doğrultusunda yeni nesilleri de oluşturduğu anlaşılmıştır.

*
Bununla beraber İslamcı düşüncesi ve pratiği siyasallaşırken ve İslam hukuku hayatın alanlarını kapsarken;
Toleranssızlığın peydahlandığı ve militan İslamcı teröre yol açtığı,
Modernitenin aşındığı ve hastalıklı komplikasyonların oluşmasına sonuç verdiği de yaşanarak görülmüştür...

*
Bu noktada İslamcı iktidarın yönetiminde mesela Türkiye ekonomisinin;
Kredi derecelendirme kuruluşlarının not indirimi, Fethullah Gülen, OHAL , şiddeti artan iç savaş,
Ya da ABD'de Başkan D.Trump'ın arz yönlü ekonomi destekli genişletici maliye politikası uygulayacağının ortaya çıkmasıyla,
Öngörülebilirliğin azaldığı,
Güven ve güvenlikte olağanüstü sıkıntıların yaşandığı,
Ekonomik büyümenin ciddi boyutlarda yavaşladığı,
İşsizliğin uzun zamandır hiç olmadığı kadar yükseldiği de apaçık ortadadır.
İslamcı hükümetin "Sorun yok" açıklamalarına rağmen dövizdeki yükseliş ve açıklanan kimi ekonomik veriler karşısında Türkiye'nin gelecek yıllarını nasıl geçireceği sorgulanır olmuştur...

*
En kötüsü ise tasfiye edilen dini lider Fethullah Gülen ve cemaat ile İslamcılığın siyasi lideri R.T.Erdoğan ve hükümetiyle,
"Tek Millet, Tek Devlet, Tek Bayrak,Tek Vatan" sloganının ardında,
Osmanlı Devletinin yıkılması ve halifeliğin kaldırılmasıyla başsız ve karmakarışık kaldığı düşünülen İslam ülkelerini dini bir çekirdek etrafında toplanmış ümmet anlayışında bir devletler konfederasyonu hayal-kurgusu oluşturulmuştur: Türk ve Arap İslam Ülkeleri Birliği...

*
İslamcılar Avrupa ile ilgili öngörüleriyle mesela, Nur Cemaati'nin lideri Bediüzzaman Said-i Nursi'nin "Avrupa bir İslâm Devletine, Osmanlı Devleti de bir Avrupa devletine hâmiledir. Bir gün gelip doğuracaklardır" gibi sözlerinin bileşkesinden kendilerine vazife çıkarıyor.
Ne ki, İslam'ın Avrupa'nın hem içinde hem de dışında bir kavram olduğu ve her dönemi o dönemin şartlarına göre değerlendirme gerekliliği gözardı ediliyor.
Sadece Avrupa'daki Müslümanları 'okumayı' değil, Avrupalıların da Müslümanlarla karşılaşmalarını 'okuma' çabasına girilmiyor.
Yaşanan her yerde inançlarının olmazsa olmaz bir temel şekillendirici olarak hayata geçirilmesi isteniyor...

*
Avrupa giderek İslam ülkelerinden gelenlerin "İslamı sosyal ve ekonomik alanda yaşamasıyla" birlikte entegrasyon ve kimlik konularında sorunlarla karşılaşıyor.
Neden aynı çabanın yaşanılan ülkenin vatandaşlığını belirleyen yasalarının ve dilinin öğrenilmesinde verilmediği sorgulanıyor.
"Sokaklarımız işgal ediliyor, medeniyetimizi korumalıyız" tepkisi doğuyor.

*
Giderek çok kültürlülüğün sorunların çözümünden ziyade hayaller yaratmaktan başka işe yaramadığı inancı büyüyor...
Avrupalılığı oluşturan tarihsel birikim ve gelişim, kamusal mekânlar, cinsiyet algısı ve estetik amaç, kaygının sürekli devinimiyle oluşan çok kültürlü siyaset bakışıyla,
Devleti ele geçirmek isteyen İslamcı hareketler ''radikal İslam'' olarak tanımlanıyor.
Bunlara "İnsan Hak'kı" tanınmıyor ve herhangi bir devlet teorisi olmayan İslamcılık hayalperestlik olarak algılanırken,
Şimdi zayıf olanın yıkılacağı bir sürece ilerleniyor.

*
Şu dakikada karşılıklı tecridin tahkimatları kuruluyor.
Artık Türkiye'nin yolu "Bütçe Açığıyla Büyüme Modeli - Yüksek Enflasyon- Belirsiz bir Vadede Büyüme"den geçiyor.
Fethullah Gülen hareketinin tasfiyesinin yarattığı travma düşünüldüğünde, İslamcı bir siyasi liderin devrilmesi halinin çok sarsıcı olacağı anlaşılıyor...

*
Siz kurtarıcı Kemalist Ruh'unuza sarılınız ve 1 TL'nin dahi kıymetini biliniz....


27.11.2016

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org