Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Ahmet Kilicaslan Aytar Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
KAYYUM
30.08.2019
Ahmet Kilicaslan Aytar
Okunma Sayısı : 68821
Oy Sayısı : 2737
Değerlendirme : 5
Popülarite : 17,19
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Türkiye iktidarları, terörle mücadele ederken hep Kürtlerin siyasetteki temsilcilerine savaş açarak yangını söndürebileceklerini düşündüler.
Leyla Zana Meclis'in kapısından gözaltına alındı.
Hatip Dicle, Orhan Doğan ve daha bir çoğu hapse atıldı.
Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) operasyonlarıyla "PKK?nın sivil alandaki örgütünün? çökertildiği ilan edildi.
Yahu, Selahattin Demirtaş'ı hapse atınca HDP'nin baraj altında kalacağı sanıldı!
Ama Kürt sorununu merkeze alan partiler, her operasyondan sonra daha da büyüdü ve ülkenin kaderini değiştirecek öneme kavuştu...

*
Şimdi Erdoğan, demokratik zeminde güçlenen Kürtlerin iradesini "Kayyum"lara devrederek oldukça tehlikeli adımlar atıyor...
İşte sivil siyasete açılan HDP'nin Türkiye partisi olma gayretleri Ankara tarafından bir kez daha sabote edildi.
Diyarbakır, Van ve Mardin'in HDP'li belediye başkanları, seçilmeleri üzerinden çok kısa süre sonra görevlerinden alındılar.

*
İçişleri Bakanlığı tarafından yerlerine kayyum atanan HDP'li büyükşehir belediye başkanları,
Duruma daha yüksek sesle tepki gösterilmesi çağrısında bulundular...
Görevden alınan Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk;
Erdoğan?ın "İstanbul?un terör örgütlerine peşkeş çekilmesine müsaade edemeyiz? sözlerine atıfta bulundu.
"Tepkimizi yüksek sesle çıkarmazsak üç şehirle yetinmezler" dedi ve İstanbul?a da kayyum atanabileceğini ima etti.

*
Bugün bu uygulamaya karşı çıkanların "Sıra Ankara'ya ve İstanbul'a gelir" argümanı,
Erdoğan iktidarını uzun zaman sonra harikulade bir galibiyetle sarsan Millet İttifakı'nın tüm bileşenlerinin,
Ortak zeminde tutum alması amacıyla üretildiği görünümüne sahip olsa da,
Kayyum atamalarının yeterince gerçekçi olmaması, altı doldurulamayan bir retorik konumunda olmasıyla,
Ankara ve İstanbul'a kayyum atanması olasılığını kuvvetlendiriyor!

*
Ancak Ahmet Türk "Bir yere aktarılan para yok! Biz daha göreve gelmeden kararı vermişler" derken,
Ayrıca, naylon fatura ve pahalı hediyelerle belediye kasasının içinin boşaltıldığını öne sürüyor, yahu ortada terör örgütüne aktarılacak bir para yok diyor!
Bu dosya ile birlikte AİHM' ye giderken,
Kayyum atanması tehlikesi altında olan belediyelerin yeni başkanlarına belediye borçlarını işaret ediyor....

*
Nitekim Türkiye'de çok büyük yolsuzluk, rüşvet iddiaları ve bununla ilgili soruşturmalar varken,
Erdoğan'ın görev süresi boyunca soruşturmaların yasalara ve hukuka uygun biçimde yürütülmesini önlemek ve olayların üstünü örtmek için elinden geleni yaptığı,
Bazı belge, ifade ve ilişkilerin deşifre olması halinde soruşturmanın çocuklarına ve kendisine ulaşabileceği ihtimaline karşı akıl-almaz tedbirler aldığı biliniyor.

*
İşbu Türkiye gündeminde;
İBB Başkanı E.İmamoğlu geçmiş dönemde iktidara yakın vakıflara aktarılan ve kendi döneminde kesilen kaynakla ilgili şöyle konuşuyor.
"Daha işin başındayız. Şu an itibariyle iptal ettiğimiz vakıflara aktarılmış, verilmiş kaynaklar adına söylüyorum.
İptal edilmiş tam 357 milyon liralık sürece nokta koymuş durumdayız.
Bunun içinde sadece bir vakfa yemek desteğinin 56 milyon liralık bölümü var, inanılmaz!
Bu milletin parasını nereye harcıyorsunuz?" diyor.
Ensar Vakfı, TÜRGEV, Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı, TÜGVA, Daru?l Fünun İlahiyat Vakfı, Hoca Ahmet Yesevi Vakfı'nın kaynaklarını kestiğini açıklıyor.

*
Tam da bu sırada Erdoğan hükümeti, en hafifi "pişkin" olan sıfatla ve şeytanın ebedî vesvesesine tutuk taraftarlarıyla birlikte savunma triplerindedir.
Son 5 yılda amacı doğrultusunda faaliyette bulunmayan 437 vakıfta,
Vakfın mal ve gelirlerini usulsüz biçimde kullanan, ağır ihmal ve kasıtlı fiilleriyle vakfı zarara uğratan 203 yöneticiyi görevden aldırıyor ve haklarında dava açtırıyor...

*
Halbuki İBB İmamoğlu'nun "Bu milletin parasını nereye harcıyorsunuz" sorusu sorduğu TÜRGEV'i,
Bakınız CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu nasıl takdim ediyor?

*
Erdoğan'ın oğlunun bir vakfı var. Adı TÜRGEV. Bu vakfın özelliği, ne biliyor musunuz? Rüşvetin ödendiği merkezdir TÜRGEV: Kasa !
Özel ayrıcalıklar sağlanan devleti hortumlayan işadamları, TÜRGEV'e bağış yapıyor, yani rüşveti oraya ödeyerek yasallaştırıyorlar.
(Dünya Erkek Güzeli) Ağaoğlu'nun firması, " Bakırköy'de pırlanta değerinde bir arsa var" diyor.
Ve Ağaoğlu Erdoğan'a gidiyor "bu arsanın imar durumunu düzelt" diyor.
Erdoğan karşılığında "Ataşehir'deki 20 dönüm araziyi oğlumun vakfına ver" diyor, sonra, Bakan'ına telefon ediyor:
Ağaoğlu'nun istediği şekilde arsanın imarı yapılıyor.
Bu şirket İstanbul'un en değerli yerinde 20 dönümlük yeri, senin oğluna neden veriyor? Bunun adı nüfuz ticaretidir.
Telefon konuşması var mahkeme kayıtlarında, Ağaoğlu telefon ediyor ' Erdoğan bize pahalı bir fatura çıkardı, arsayı Erdoğan vereceğiz' diyor.
Senin oğlunun ne ayrıcalığı var? O da Allah'ın kulu. Onun ayrıcalığı rüşvetleri toplama merkezinin başkanı olmasıdır " diyor...

*
Batı'da vakıf kurumu ülkeden ülkeye gerek faaliyet alanları gerekse işleyişi bakımından farklılıklar gösteriyor.
Ama her yerde bu önemli kurumun ortak paydası ve gücü, özel sermayenin ve toplumun varlığının kamu yararı için yönlendirilip kullanılmasını sağlamaktır.

*
Türkiye'deki vakıf kurumu ise Osmanlı Vakıf geleneğinin etkisinde ama İslami gelenekten daha esnektir.
Bu yüzden, Türkiye Arap ülkelerine nazaran demokrasi ve ekonomik gelişiminde daha ileridedir.
Vakıf kurumu önceleri bir dağıtım mekanizması olarak kullanılırken,
Ekonominin gelişimi hızlandıkça daha çok iktidardaki kişilerin ve ailelerinin geleceğini devam ettiren kurumlar haline gelmiştir.

*
Nihayet, Vakıf sisteminin değişmesi ve Türkiye koşullarındaki bazı değişikliklerin vakıflara büyük fırsatlar sunmasıyla,
Mesela, gerek sivil toplum örgütleri ile devlet işbirliğini teşvik eden yasal düzenlemelerle,
Gerek devletin bireyler ve iş çevrelerinden eğitim ve sağlık gibi alanlarda yardım almak amacıyla getirdiği teşviklerle:
Vakıf kurumunun faaliyet alanlarında kamu yararı zenginleşmiştir.

*
Ne ki, Türkiye'de ancak bir kaç vakfın mütevelli heyeti, çoğunun bir yönetim kurulu bulunuyor ve hemen hepsi gönüllülük esasına göre çalışıyor.
Üyelerin meslekleri, geçmişleri ya da politik durumları açısından oldukça homojen gruplardır.
Vakfın hesap verebilir olmasında genelde kabul gören anlayış kişisel güven üzerine kurulan hesap verebilirliktir.
Yalnız, bu nedenler bile vakıfları demokratik kuruluşlar olmaktan alıkoyuyor.

*
İşte bu noktada Erdoğan sazı eline alıyor!
Erdoğan iktidarı boyunca Türk Devletinin rejimini dönüştürmeye, İslam Devletleriyle birlikte şeriata uygun bir "İslam Birliği" kurmaya çalışıyor!
Bu yüzden Erdoğan, İslam Hukuku'nda devlet başkanlığı ile aynı anlamda kullanılan ve kendisinde yüksek hükümet organı niteliği ve yetkisine sahip bulunan,
"Mü'minlerin Emiri-Emirü'l Müminin"sıfatının gösterdiği görevle Başkan olduğunu vehmediyor!

*
Görevinin müminlerin kalbinde imandan kaynaklanan geniş bir sorumluluk uyandırmak, dini ve dinin hükümlerini korumak,
Düşmana karşı cihad etmek, sadakaların, zekât ve hayır hasenatın ve kafirlerden elde edilen vergiler gibi değerlerin toplanmasıyla:
Devletin güvenliği ve kamu düzeninin korunması, savunulması, kamu işlerinin kontrolü, adaletin sağlanması, malın idare edilmesi olduğunu sanıyor.

*
Türkiye'de vakıf kurumunun demokratik olmayan yapısı Devlet Başkanı- Emirü'l Müminin'in görevlerini yerine getirmesinde imdada yetişmiştir.
"İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olan, malın en hayırlısı Allah yolunda harcanan, Allah yolunda harcananın da en hayırlısı halkın en çok ihtiyaç duyduğu şeyi karşılayandır " kuralı Türk Vakıf kurumunda ön plana çıkarılıyor.
İslam Birliğine giden yolda kimi Vakıf kurumunda da;
"Eğer Allah'a îmân etmiş ve hak ile bâtılın ayrıldığı günde kulumuza indirdiğimize inanmışsanız, biliniz ki; ganîmet olarak aldığınız herhangi bir şeyin humus'u;
Allah'a, Resûlüne, O'nun akrabalarına, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmış yolcuya aittir. Allah her şeye hakkıyla kâdirdir" Enfâl sûresi 41 ayeti işletiliyor.

*
Sadece Dünya Erkek Güzeli Ağaoğlu değil herkes veriyor, verdikçe köleleşiliyor, verdikçe köleleşiyor.
Ümmeti Muhammed'in askerleri afiyetle yiyor!

*
Ama Türkiye'de düşünce değişmiştir.
Mesela artık Vakıflar vasıtasıyla halkın soyulmasının sonuna gelinirken,
Bu düşünceyi paylaşan Belediyeler "Vakıf soygunları" dosyalarıyla, "Kayyum " atanması hukuksuzluğundan azade oluyor...

30.8.2019

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org