Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

NİHAT BÖYTÜZÜN Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Türkiye'de Bir Çok İlki Yaratan Kişi Nihat Böytüzün
19.05.2007
Okunma Sayısı : 18256
Oy Sayısı : 25
Değerlendirme : 4,52
Popülarite : 6,32
Verdiğiniz Puan :
 

 

Türkiye'de Bir Çok İlki Yaratan Kişi Nihat Böytüzün
.
.
.
Ekonomi Dergisinde Sayın Tülin Çetinkaya'nın benimle yapılalan bir söyleşiyi sizlerle paylaşmak istedim.
.

Nihat Böytüzün (NB)
.
.

TÇ: Nihat bey öncelikle kendinizden bahseder misiniz?

NB: Ben kendimi "Türkiye'de bir çok ilki yaratan kişi" olarak adlandırıyorum. Türkiye'de ilk defa deniz turizmini başlattım. Kamera-1 ve Kamera-2 adıyla iki teknem vardı daha sonra bu sayıyı beşe çıkardım. Gorbachov, Fransız Cumhurbaşkanı Miterant, meşhur futbolcu Pele, müzik sanatçısı Iglesias gibi dünyanın önde gelen kişilerini yatımda misafir ettim. Onlara Türkiye'yi, boğazı, İstanbul'u sevdirmeye çalıştım. Teknelerimi 45 sene çalıştırdım. Bu faaliyetimi baştan beri bilen Sayın Rahmi Koç, bana Koç Müzesi'nde bir köşe ayırdı. Daha sonra Türkiye'de bilboard reklamları yapmaya başladım. Türkiye'de bildiğiniz gibi ilanlar, afişlerle ve kağıtlarla gelişigüzel duvarlara yapıştırılırdı. Belediye bunların vergisini alır veya almaz, bu afişler duvarları kirletirlerdi. Ben de Türkiye'de ilk  bilboard çalışmasını, afişçilerden baskı almama rağmen başlattım. Daha sonra ilk olarak stadyumlara, İstanbul'daki otobüs duraklarına reklam koyma çalışmasını gerçekleştirdim. Bir başka ilkim de Türk Hava Yolları'ndan sonra ilk özel uçak şirketi İstanbul Havayollarını kurmam oldu. Özcan Toplar zamanında başarının zirvesini yaşayan İstanbul Havayolları maalesef Körfez Savaşı esnasında kapandı.

Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği'nin ilk kurucuları arasında da beni sayabilirsiniz. Kurulduğunda 30 tane acenteydik. TÜRSAB bugün 4500 üyesi olan, Türkiye'de en büyük 37 meslek grubuna hitap eden bir kuruluş haline geldi. Ayrıca 70 ülkenin oylarını alarak Dünya Seyahat Acenteleri Yönetim Kurulu'na beş defa seçildim. 10 yıl boyunca orada hizmeti yaptım. Dünya Seyahat Acenteleri Birliği'nin Tanıtım Başkanlığı'nı, Denizcilik Başkanlığı'nı yürüttüm. Daha sonra beni bırakmak istemediler ve genel kurulda bir karar alınarak ömür boyu Yönetim Kurulu Onur Üyesi seçtiler. Ayrıca Türkiye'de ilk defa petrol kaynaklarını arama kuyuları açan firmaların mümessilliğini yaptım. Kanadalı, Avustralyalı ve Amerikalı petrol arama şirketlerini Türkiye'de temsil ettim ve 40 tane petrol kuyusu açtık. Aynı Zamanda Travel Tours isimli bir gazeteyi 14 yıl yayımladım. Burada yazdığım başyazılarımı bir kitapta topladım. Bu faaliyetlerim esnasında Hindistan'ın Fahri Başkonsolosluğunu yaptım. Şu anda ise 9 yıldır Senegal'in ve Maldiv Adaları'nın Fahri Başkonsolosuyum. Bütün bu çalışmalarım neticesinde Türkiye'deki turizm onur madalyasını aldım. Türkiye Cumhuriyeti Dış İşleri Bakanlığı'ndan en övündüğüm, torunlarıma bırakacağım en güzel faaliyetim neticesi olarak Devlet Üstün Hizmet Madalyası aldım ve bu onuru taşımakla gurur duyuyorum. Dünya Seyahat Acenteleri'nin Yönetim Kurulu'nda bulunurken 104 ülkenin üyesi bulunduğu, benim de başkanlığını yaptığım Dünya seyahat Acenteleri Kongresi'ni iki defa İstanbul'da yaptım. Bir defa da Filipinler'de dünya Başkanlığı'nı yürüttüm.

TÇ: Kamera Reklam ne zaman kuruldu? Halen faaliyette olan bir şirket mi?

NB: Türkiye'ye stadyumlara ilk reklam koyma işini ben getirdiğim için, Türkiye'deki bütün statlar benim kontrolüm altındaydı. Televizyon çıkmadan önce duvarlara, televizyon çıktıktan sonra yerlere reklam koymaya başladım ve sonra bilboard reklamlarına geçince büyüdük, ilerledik. O dönem Galatasaray Başkanı olan eşimin kardeşi Mehmet Cansu'nun firmanın Genel Müdürü yaptım. Daha sonra reklam işlerini ona  devrettim ve ben turizm işleriyle uğraşmaya başladım. 10 ay önce de Kamera Reklam'ı Rupert Murdoch firmasına sattık. Rupert Murdoch bugün Fox televizyonunu alan, dünyada medya devi olan Avustralya kökenli Amerikalı bir firmadır.

TÇ: Diğer reklamcılık şirketlerinden farkınız neydi?

NB: Diğer firmalar içinde açık hava reklam yapan pek yoktu. Bizim en iyi bildiğimiz, en uzun tecrübelisi olduğumuz iş olduğu için bunu yapıyorduk.

TÇ: Sektörel büyümenin önündeki başlıca engeller nelerdir? Dünya ile kıyaslandığında Türkiye'deki reklam yatırımlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

NB: Benim başladığım zamanlar reklamcılıkta sermayeye ihtiyacımız yoktu. Ben gençlik yıllarımda Uludağ Tesisleri'nde Genel Müdürlük yaptım. İki sene içerisinde İstanbul sosyetesinde reklam verme imkanı olan kişileri tanıdım. Hatta ilk ilanımı Rahmetli Ali Ramazanoğlu'ndan aldım. Ondan aldığım para benim radyoya yatırdığım ilk sermayem oldu. İlk programı yayımladıktan sonra zaten 1400 lira kazanmıştım. Pan Amerikan Uçak firması, bana para veremeyeceklerini fakat iki kişilik "first klas" dünya turu bileti verebileceklerini söyledi. Dünya turuna çıkmak için bir liram dahi olmamasına rağmen teklifi, büyük uçak firmalarının bana reklam vermesini sağlamak için kabul ettim. Biletimi bir sene içerisinde kullanmam gerekiyordu. Doğru Ankara'ya gidip bütün elçilikleri gezdim. Bir dünya turu biletim olduğunu ve beni kendi ülkelerine davet ederlerse kültürlerini tanıtabileceğimi söyledim. 15 dakikalık radyo programımıda dinlettim. Böylece 30 ülkeden davet aldım. Pan firması da bana 3.5 aylık dünya turu programı yaptı. Eşimle beraber hiç paramız olmadığı halde uçağa bindik. İlk  durağımız Beyrut'tu ve tek sermayem teybimdi. Lübnan'da zarf içinde 500 $ hediye verdiler. Hongonk'a geldiğimizde ise diğer ülkelerden verilenlerle birlikte 10 bin dolar param birikmişti. Yolculuğumuza fakir başladık, zengin döndük. Dönüşte imkanlarımız düzelince yat aldım, deniz turizmine başladık. Bilboardları Amerika'da gördüm, böylelikle hayatımız değişti.

TÇ:2006 reklamcılık adına nasıl bir yıl oldu? 2007'den beklentileriniz ne yönde?

NB: 2006 yılı reklamcılığın son 30 senedeki en parlak yılı oldu. Yabancı sermaye Türkiye'ye akmaya başladı. Ekonomik programının tutarlı, ciddi bir şekilde, taviz vermeden uygulanması bize yabancı sermaye getirdi. Yurt dışından gelen sermaye Türkiye'ye kendisini tanıtmak için reklam vermeye başladı. Benim bir sloganım var, Eğer bir şeyin varlığından haberdar değilseniz, o şey sizin için yoktur. Gelenlerde varlıklarını ispat etmek için çok reklam vermeye başladılar. Böylelikle ihracatımız arttı, bu da yerli firmalara reklam yapma cesaretini verdi. Dışarı ihraç ettiği malların bir kısmınıda içerde pazarlamak için iç tüketime yönelik reklamları  sıklaştırdılar ve büyüttüler.  O yüzden 2005 ve 2006 yıllarını çok parlak geçirdik. Bir çok reklam şirketi uluslararası reklam şirketiyle Türkiye televizyonlarındaki paylarını arttırdılar. Fox Televizyonu'nunda Türkiye'ye gelmesi  bunun bir neticesidir. Eğer yaşanacak olan bu seçim dönemi fazla bir gürültü çıkarmazsa 2007 yılında sektör daha da büyüyerek ilerleyecektir. Türkiye'nin büyüklüğüne ve çok parlak bir istikbali olduğuna inanıyorum. Türkiye'nin istikbali Atatürk'ün söylediği gibi gençlerdedir. Şimdi Türkiye'yi emanet ettiği o gençlik geliyor. Tam 20 milyon  genç bu kültürle ve bilgi birikimiyle yetişecek, Türkiye'yi çok daha yükseklere taşıyacaktır.

TÇ: Türkiye Avrupa Birliği'ne girmeye hazır mı? Eksik gördüğünüz yönlerimiz nelerdir?

NB: Bana sorarsanız bugün Avrupa Birliği'ne girmeye hazır değiliz. Bu bir kültür meselesi, onun için genç nesil bekliyorum. Her işi yaparken düşünmek lazım. Eğer bıçağı saplayacak olan katil 10'a kadar sayarsa, saplamayacak demektir. Düşünmeden yapılan hareketler insanı bir daha içinden çıkılmayacak girdaplara sürükler. Bu gençliğin düşünerek, kültürlü bir şekilde yetiştiğine inanıyorum. 90 'lı yıllarda kişi başına düşen milli gelirimiz 2400 dolardı, şimdi 5400 dolara çıktı. İdealimiz 10 bin dolara çıkmaktır ve ben bunun üç-dört sene içerisinde olacağı kanaatindeyim. Türkiye'nin yükseliş çizgisi, Türkiye'de reklamı, ekonomiyi ve kültürü daha yükseklere taşıyacaktır. Basında ülkemizdeki gelişmelerin hep negatif yorumlandığını görüyoruz. Hiç mi iyi bir şey olmuyor bu ülkede? Ben Afrika konsolosoydum . Orda insanların neler yaşadığını gördüm. Bu sebeple ülkemizin kıymetini bilelim, ülkemizi sevelim.

.
.

Nihat Böytüzün
.

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org