Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Haluk Cangökçe Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
AHMAKLIK - BUDALALIK - APTALLIK...
14.12.2010
Haluk Cangökçe
Okunma Sayısı : 3606
Oy Sayısı : 25
Değerlendirme : 5
Popülarite : 6,99
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

  

İnsanlar akılca eşit değillerdir.
Kimileri akıllı, kimileri aptaldır.
Bunu değiştirmek mümkün değildir, böyle de sürüp gidecektir.
Üstelik akıl, somut bir şey de değildir. Sonradan da elde edilemez, parayla da alınıp satılamaz.
Etrafımıza şöyle bir baktığımızda delice işler yapan varlıklı insanlar, akıllıca işler yapan yoksul insanlar görürüz. Eğer akıl parayla satın alınmış olsaydı zenginlerin dilece işler yapmadıklarına tanık olabilirdik.
Aptallık aslında bir eksiklik değil, zekamızı geliştirmemize yarayan bir cevher.
Her insan, aptallığının üstesinden gelebilmek için bir zeka biçimi geliştiriyor, bunların toplamı da uygarlığı oluşturuyor. Ancak insanın bu alandaki başarısı sınırlı olduğu için, aptallık denilen o cevher hayatımızdan asla eksik olmuyor.
Hollandalı felsefeci Matthijs van Boxsel'in kaleme aldığı 'Aptallığın Ansiklopedisi', ilk bakışta çok akıllıca görünen, ancak koskoca birer aptallıktan ibaret örneklerle dolu.
Tarihsel süreç içinde eşek kulaklı Kral Midas'ın altın hırsından tutun da, çizgi filmlere, İngiliz ve Fransız bahçelerine kadar uzanan bir dizi aptallığın öyküsü var kitapta.
Bu kitapta, zeka ile aptallık arasındaki ilişki ilk bakışta göründüğünden çok daha komplike.
Bir kere bu iki kavram birbirinin karşıtı değil. Yani zeka yoksunluğu, aptallık anlamına gelmiyor.
Tam tersine aptallık, zekayı besliyor.
Zeka kıtlığı aptallıkla eş anlamlı olmamakla birlikte, mizah duygusu yoksunluğu pekala aptallıkla eş değerde sayılabiliyor.
İnsan, içgüdüleriyle doğan hayvanın aksine, sırılsıklam salak olarak dünyaya geliyor. Aslında bu yeni bir teori değil.
Spinoza felsefesinde de hayvanlar, tüm yaşantıları önceden kurgulanmış olduğu için mükemmel yaratıklar olarak görülür.
İnsanlar ise kendilerini geliştirmek, önceden kurgulanmamış bir kültür oluşturmak üzere dünyaya gelirler.
Saf aptal olarak doğan insanın, hayatta kalabilmesi için zekasını geliştirmesi gerekiyor.
Ancak bu gelişim süreci içinde aptallığından bir türlü kurtulamıyor.
Ahmaklığın üstesinden gelmek için gösterdiği çabanın ürünü olarak zeka ortaya çıkıyor.
İnsan sürekli olarak aptallığını kontrol altına almaya çalışıyor.
Bu durumda insanlığın kültür tarihi, aptallığa karşı verilen mücadelenin ürünü oluyor.
Zekamızın en aptal yanı ise, aptallığımızı kavramaktan yoksun olmamızda yatıyor.
Çünkü aklın, kendi aptallığını algılaması imkansız gibi birşey.
Parasızlıktan, güzel bir eve, iyi bir arabaya sahip olamamaktan, karşı cinsi cezbedememekten şikayet eden yığınla insan olmasına karşın, sürekli olarak aptallığından yakınanlara rastlanmaması da bu görüşü doğruluyor.
Hiç kimse Sokrat gibi, 'Bildiğim tek şey var, o da hiçbir şey bilmediğim' diye itirafta bulunamıyor...
Hiç kimse kendi aptallığının bilincinde olmadığı için, başkalarının aptallığı insanı daha zeki kılıyor.
Daha doğrusu öyle hissettiriyor. Başkalarının salaklığından zevk uyan insan, kendini daha zeki zannetmeye başlıyor. Aptal sarışın, Temel ve politikacı fıkraları da aynı kaynağa dayanıyor.
APTAL MI, ABDAL MI ?...
Zekâ da aptallık gibidir kendini her yerde ele verir. Ama genellikle ne zekîler zekâlarının farkındadırlar, ne de aptallar aptallıklarının.
Ne var ki, her iki zümre yeryüzünde birarada yaşamak zorundadır.
İyi ki, birarada yaşıyoruz...
Yoksa Dünya'mız ikiye bölünür, bir yarım küre aptallar, diğerinde zekâlılar yaşardı...
O zaman da yeryüzü iki yarım kürenin savaş tarihinden ibaret bir cehenneme dönerdi.
Evet iyi ki, birarada yaşıyoruz. İyi de; bu Dünya hayatı akla karadan ibaret değil...
Her zekâda bir miktar aptallık, her aptalda da zaman zaman zekâ pırıltıları görürsünüz...
Yüzdeyüz zeki, veya yüzdeyüz aptal insan tanımadım ben.
Akla kara arasında o kadar tonlar var ki, hayat biraz da o yüzden renkleniyor, güzelleşiyor.
Orta yaşını geride bırakmış insanlara sesleniyorum. Vakit bulabildikçe kendi mazinizi düşünün...
O mazide ne hatalar, ne aptalca işler yaptığınızı hatırlayın...
Bir an gelir ki, "yahu ben bu hatayı, bu aptallığı nasıl yapmışım" dersiniz...
İşlediğiniz hatalar birbir gözünüzün önünden geçer...
Pişmanlıklarınız tazelenir. Olsun...
O aptallıklarda bile bir hatıra asaleti var...
Bir hatıranın asalet izlerine rastlarsınız o geçmişte...
O halde gelin insanları aptal ve zeki diye ikiye ayırmayalım...
Cenab-I Hak her insana bir rol vermiş...
Herkes kendine verilen bu rolü en başarılı şekilde oynayacak...
Rol icabı bazı üstün zekâlılar bile aptal görünmek zorundadır...
O rolde ne kadar aptal görünürse o kadar başarılı olur...
Yalnız rejisör'ün değil, kendisini seyredenlerin de alkış ve takdirini kazanır.
Metafizik ürpertisi olmayan, kadere inanmayan en zeki insan bile, yüreği insan ve Allah (c.c) sevgisiyle dolu Yunus Emre indinde bir aptaldır...
Bunun tam tersi, yani Allah'a ve onun çizdiği kadere inanan bir aptal ise, yine Yunus Emre indinde ateist dahilerden daha üstündür.Onun içindir ki, eskiler Allah (c.c) yolunda benliğini hiçe sayan tasavvuf ehli rindlere "abdal" demişler...
Bugünkü insanlar o derece "abdallaşamadıkları için" aptallaşmışlar. Yani bu dünyayı ciddiye almışlar.. Oysa ölüm kapıda bekliyor.
 
AHMAKLIK, BUDALALIK VE APTALLIK ÜZERİNE SÖYLENMİŞ GÜZEL SÖZLER...
* Ahmak, ışıkla alevi karıştırır ve kendisini her yakanı güneş sanır...(Cenap Şehabettin)
* Ahmaklarla olmaktansa, yalnız kalmak daha iyidir...( La Fontaine)
* Ahmaktan uzaklaşmak, Allah'a yaklaşmaktır...( Hasan-i Basri)
* Aptal görünmeğe cesaret etmek büyük bir akıllılıktır...( Andre Gide)
* Bilgili bir ahmak, cahil bir ahmaktan daha çok ahmaktır...( Moliere)
* Bir aptalı yanıldığına inandırmanın en iyi yolu, onu kendi bildiğine bırakmaktır...(John Billings)
* Bir kimsenin budalalığı başka birinin işine yarar...(Bacon)
* Budala ile başa çıkmak, katille, hırsızla başa çıkmaktan daha zordur...(Charles Vildrac)
* Budalanın sersemliği her zaman zeki kimselere bileyi taşı hizmeti görür...(Shakespeare)
* Gençler, ihtiyarların aptal olduklarını sanırlar, ama ihtiyarlar, gençlerin aptal olduklarını bilrler...(Chapman)
* Gerektiği yerde izah etmeyen, gerekmediği yerde izah eden kişiye budala derler...(Alain)
* Her aptal, kendini beğenen bir başka aptal bulur...(Boileau)
* İyi kalpli bir insanın aptallığından daha büyük aptallık olur mu?...(Dostoyevski)
* Kendini akıllı sanan, büyük bir aptaldır...(Voltaire)
* Aptalların başlıca görüntüleri şunlardır; sebepsiz darılmak, lüzumsuz konuşmak, tanımadan güvenmek...(Madam Roland)
* Aptallarla olmaktansa yapayalnız olmak çok daha iyidir...(Jean De La Fontaine)
* Aptallarla tartışmayın. Görenler aranızda ki farkı anlamayabilirler...(Murphy)
* Her aptal onu beğenen başka bir aptal bulur...(Boileau)
* Gençler, yaşlıların aptal olduklarını sanırlar, ama yaşlılar gençlerin aptal olduklarını bilirler...
* Bilgili bir aptal, bilgisiz bir aptaldan daha aptaldır...(Moliere)
* Büyük tehlike, yarı aptallarla yarı akıllıların arasında yatar...(Geothe)
* Eğer hiç aptal görmek istemiyorsanız, gözlüklerinizi kırın...(Rabelais)
* İnsanlar aptal olarak yaşayabilirler; ama aptal olarak ölemezler...(Young)
* Aptal ata binmiş, bey oldum sanmış...(Türk Atasözü)
* Kendini akıllı sanan herkes aptaldır...(Voltaire)
* Aptallığın en büyük kanıtı, aynı şeyi defalarca yapıp farklı bir sonuç almayı ummaktır...(Albert Einstein)
 
Haluk Cangökçe'nin "DENİZLER VE DALGALAR" Albümünden

Ölüme meydan okumak…
Pek çok insanın asla yapamayacağı birşey..
Peki bu adamın yaptığı APTALLIK mı?
Yoksa takdire şayan bir cesaretlilik örneğimi ?...

BUNLAR DA "AKIL" ÜZERİNE SÖYLENMİŞ GÜZEL SÖZLER...
Aklın başına gelince, sakın pişman olacağın bir iş yapma...(Mevlana)
Akıllı olan, yapabildiğini değil, yapması gerekeni yapar...(Hz. Osman)
Akıllı olduğuna inanmış birini akıllı kılmaya çalışmak, boşa vakit harcamaktır...(Demokritos)
Akıllı olmak da bir şey değil, mühim olan o aklı yerinde kullanmaktır...(Rene Descartes)

Kişisel sitesine ulaşmak için:
http://halukcangokce.com e-mail adresini kullanın...

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org