Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Feyyaz Berker Gözüyle 



Tüm Yazıları
       ShareThis

 

Kendi Sözleriyle Yaşayan Atatürk
10.10.2007
Okunma Sayısı : 8911
Oy Sayısı : 23
Değerlendirme : 4,7
Popülarite : 6,39
Verdiğiniz Puan :
 

 

Kendi Sözleriyle Yaşayan Atatürk
Feyyaz Berker
.
.

Prof. Talat Halman'in derledigi ve
10 Kasim 1999 tarihinde
Birlesmis Milletlerde'ki bir toplantida
Ingilizce olarak sunmus oldugu
"Kendi Sözleriyle Yaşayan Atatürk"
baslikli ceviri ekte tarafiniza iletilmektedir.

Bunca yil onemini kaybetmemis olan
"Ataturk'un Sozleri"nin
bu yasadigimiz gunlerde daha cok deger kazandigini
birkez daha vurgulayabilmek gerektigi dusuncesiyle
Siz dostlarimla paylasmak istedim.

Bu degerli sunumun
Sizlerin de kendi dostlarinizla paylasacaginizi umit ederim.

Feyyaz Berker
.
.

Kendi Sözleriyle Yaşayan Atatürk
.
.

Prof.Dr.Talat Halman

KENDİ SÖZLERİYLE YAŞAYAN ATATÜRK

1919 Mayıs'ının 19. Günü Samsun'a çıktım. Genel durum ve görünüm:

Osmanlı Devletinin içinde bulunduğu grup, genel savaşta yenilmiş, Osmanlı ordusu her tarafta zedelenmiş; şartları ağır bir ateşkes anlaşması imzalamış. Büyük savaşın uzun seneleri içinde, millet yorgun ve fakir bir halde. Millet ve memleketi genel savaşa sevkedenler, kendi hayatlarının kaygısına düşerek, memleketten kaçmışlar. Padişah ve halife olan Vahdettin, soysuzlaşmış, kendini ve yalnız tahtını koruyabileceğini hayal ettiği alçakça önlemler araştırmakta. Damat Ferit Paşa'nın başkanlığındaki kabine aciz, haysiyetsiz, korkak, yalnız padişahın iradesi altında ve onunla beraber şahıslarını esirgeyebilecek herhangi bir duruma razı.

Ordunun elinden silahları ve cephanesi alınmış ve alınmakta.

İtilaf devletleri, ateşkes hükümlerine uymayı gerekli görmüyorlar. Birer bahane ile, itilaf donanmaları ve askerleri İstanbul'da. Adana ili, Fransızlar; Urfa, Maraş, Gaziantep, İngilizler tarafından işgal edilmiş. Antalya ve Konya'da İtalyan birlikleri; Merzifon ve Samsun'da İngiliz askerleri bulunuyor. Her tarafta, yabancıların subaylarıyla görevlileri ve özel adamları faaliyette. Nihayet, 15 Mayıs 1919'da İtilaf devletlerinin oluru ile Yunan ordusu İzmir'e çıkarılıyor.

Düşman devletler, Osmanlı Devleti'ne ve ülkesine maddeten ve manen saldırıda: onu yıkmaya, bölmeye karar vermişler. Padişah ve halife olan kişi, hayatını ve rahatını kurtarabilecek çareden başka bir şey düşünmüyor. Hükümeti de aynı durumda. Başsız kalmış olan ulus, karanlık ve belirsizlik içinde ne olacağını bekliyor.

Ordu, ismi var cismi yok durumda. Komutanlar ve subaylar, genel savaşın bunca güçlük ve sıkıntılarından yorgun, vatanın parçalanmakta olduğunu görmekle yürekleri kan ağlıyor; gözleri önünde derinleşen karanlık felaket uçurumu kenarında, kafaları çıkar yol, kurtuluş yolu aramakta.

Ulus ve ordu, padişah ve halifenin hainliğinden haberi olmadığı gibi, o makama ve o makamda bulunana karşı yüzyılların kökleştirdiği din ve gelenek bağlarıyla uyumlu ve sadık. Ulus ve ordu kurtuluş yolu ararken, kuşaktan kuşağa geçen bu alışkanlıkla, kendinden evvel, yüce hilafet ve saltanat makamınn kurtuluş ve korunmasını düşünüyor. Bu inanca aykırı görüş ve düşünceleri açığa vuracakların vay haline! Derhal dinsiz, vatansız, hain, istenmez olur.

- 1 -

Osmanlı Devletinin temelleri çökmüş, ömrü tamam olmuştu. Osmanlı ülkeleri tümüyle parçalanmıştı. Ortada bir avuç Türk'ün barındığı bir ata yurdu kalmıştı.

Bu durum karşısında bir, tek bir karar vardı. O da ulusal egemenliğe dayalı, kayıtsız şartsız bağımsız yeni bir Türk Devleti kurmak!

Esas, Türk milletinin haysiyetli ve onurlu bir millet olarak yaşamasıdır. Bu, ancak tam bağımsızlığa sahip olmakla sağlanabilir. Ne kadar zengin ve refah içinde olursa olsun, bağımsızlıktan yoksun bir ulusa, uygar insanlık, uşaklıktan üstün bir nitelik yakıştıramaz.

Yabancı bir devletin himayesini ve kayırmasını kabul etmek, insanlık vasıflarından yoksunluğu, güçsüzlüğü ve miskinliği benimsemekten başka bir şey değildir.

Halbuki Türk'ün değeri ve onuru ve yeteneği, çok yüksek ve büyüktür. Böyle bir ulus, esir yaşamaktansa yok olsun daha iyi.

Öyleyse, ya istiklal, ya ölüm!

* İki Mustafa Kemal vardır. Biri ben, fani Mustafa Kemal. Diğeri, milletin içinde yaşattığı Mustafa Kemal'ler idealidir. Ben, onu temsil ediyorum. Feyiz milletindir, benim değildir. Önemli bir görevin yapılmasında benden önce harekete geçen, millet olmuştur. Biz, çalışmamızda halkımızın yüceliğine, halkımızın azim ve imanına dayanmaktayız.

* Türk milletinin yaradılışına en uygun idare, Cumhuriyet'tir.

* Vatan bayındırlık istiyor, zenginlik ve refah istiyor, bilim ve ustalık, yüksek uygarlık, özgür düşünce istiyor.

* Memeleket, mutlaka modern, uygar ve yeni olacaktır. Bizim için bu, yaşam sorunudur. Halkla çok temasım vardır. Halk, bilemezsiniz, ne kadar yenilik taraftarıdır. Yönetimi onun eline vereceğiz.

* Cumhuriyet, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller istemektedir.

* Başarılı olmak için, aydınlarla halkın düşünce ve amacı arasında uygunluk olması gerekir. Aydınların halka telkin edeceği ülküler, halkın ruh ve vicdanından alınmış olmalı.

* Herşeyden önce, çok çalışmalıyız. Servet ve onun doğal sonucu olan refah ve saadet, yalnız çalışkanların hakkıdır.

- 2 -

* Bizim gücümüz, milletin güvenidir. Türkiye halkı, yüzyıllardır özgür ve bağımsız yaşamış; istiklali, yaşamak için şart saymıştır.

* Herkes, istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine göre bir siyasal düşüncede olmak, seçtiği bir dinin gereklerini yapmak ya da yapmamak hak ve özgürlüğüne sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz. Vicdan özgürlüğü, mutlkatır; bireyin doğal haklarının en önemlilerindendir.

* Özgürlük olmayan bir ülkede ölüm ve yıkım vardır. Her ilerlemenin ve kurtuluşun anası, özgürlüktür. Özgürlük ve bağımsızlık, benim karakterimdir.

* Uluslararası ilişkilerde, karşılıklı güvenliği ve saygıyı amaçlayan açık ve samimi politikanın en ateşli taraftarıyız. Barış yolunda nereden bir hitap geliyorsa, Türkiye, onu coşkuyla karşıladı, desteğini esirgemedi. Dış siyasetimizde dürüstlük, özellikle barış düşüncesine dayanır. Uluslararası herhangi bir sorunumuzun barışla çözümünü aramak, bize uyan yoldur.

* Türk ata yurduna ve Türkün bağımsızlığına saldıranlara kimler olursa olsun, onlara ulusça, silahlı olarak karşılık vermek, onlarla savaşmak gerekiyordu. Bağımsızlık amacı elde edilinceye kadar tamamiyle ulusla birlikte, fedakarca çalışacağıma, kutsal bildiğim değerler üzerine and içtim.

* İçine düştüğümüz kanlı ve kara tehlikeleri görmeyecek hiçbir yurtsever düşünülemez. Tarih, bir milletin varlığını ve hakkını hiçbir zaman inkar edemez. Vatanımız, milletimiz aleyhinde verilen hükümler, kesinlikle, iflasa mahkumdur. Vatan ve milletin kutsal saydığı şeylerin kurtarılıp korunması konusunda son sözü söyleyecek ve bunun hükmünü yaptıracak güç, bütün vatanda bir elektrik şebekesi haline girmiş olan ulusal akım ve yiğitlik ruhudur.

* Bu millet, hiçbir zaman istiklalsiz yaşamamıştır, yaşayamaz, yaşamayacaktır.

* Ben gerektiği zaman, en büyük armağanım olarak, Turk milletine canımı vereceğim.

* Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir.

* Süngüyle, silahla, kanla kazandığımız askeri zaferlerden sonra, kültürde, fende, bilimde, iktisatta zaferler kazanmak uğrunda çaba vereceğiz.

* Bir millet irfan ordusuna sahip olmadıkça savaş alanlarında ne kadar parlak zaferler kazanırsa kazansın, ilerleyemez. O zaferlerin yaşayacak sonuçlar vermesi, ancak irfan ordusuyla sağlanır.

- 3 -

* Yeni Türkiye Hükümetinin özü, ulusal egemenliktir. Eşitliğin de dayanağı ulusal egemenliktir, adaletin de, hürriyetin de. Ulusal egemenlik öyle bir nurdur ki karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar.

* Bir milletin ruhu zapt olunmadıkça, azim ve iradesi kırılmadıkça, o millete hakim olunamaz. Yüzyılların yarattığı ulusal ruha, güçlü ve sürekli ulusal iradeye hiçbir kuvvet karşı koyamaz.

* Hayat mücadeleden ibarettir. Ulus sevgisinden büyük ödül yoktur.
Kurtuluş Savaşı'nda benim de milletime, sanırım, birtakım hizmetlerim olmuştur. Bunlardan hiçbirini kendime mal etmedim. "Yapılanın hepsi, milletin eseridir" dedim. Doğrusu da budur.

* Biz, ilhamlarımızı gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.

* Büyüklük odur ki hiç kimseye iltifat etmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın, memleket için gerçek ideal ne ise onu görecek, o hedefe yürüyeceksin. Herkes senin aleyhinde bulunacaktır, herkes seni yolundan çevirmeye çalışacaktır. Önüne, sayısız engeller yığacaklardır. Kendini büyük değil, küçük, zayıf, vasıtasız, hiç gibi görerek, kimseden yardım gelmeyeceğine inanarak, bu engelleri aşacaksın. Ondan sonra, sana "büyüksün" derlerse, bunu diyenlere de güleceksin.

* Biz, uygarlıktan, bilim ve fenden kuvvet alıyoruz. Türk milletinin yeteneği ve kesin kararı, uygarlık yolunda durmadan, yılmadan ilerlemektir.

* Yorgunluk her insan, her yaratık için doğal bir haldir. Fakat insanda yorgunluğu yenebilecek manevi bir kuvvet vardır ki işte bu kuvvet, yorulanları dinlendirmeden yürütür. Sizler, yeni Türkiye'nin genç evlatları, yorulsanız bile beni takip edeceksiniz.

* Asker oluşumuz, artık, eskisi gibi, başkalarının hırs, şan ve şöhreti ve keyfi için değil, yalnız bu aziz topraklarımızı korumak içindir.

* Karşılıklı güvenlik, bütün dünya uluslarının istemesi gereken bir mutluluk esasıdır.

* Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz.

* Tam istiklal, üzerimize aldığımız görevin temelidir. Biz yaşamak isteyen, haysiyet ve şerefiyle yaşamak isteyen bir milletiz. Tam istiklalden kasdımız, siyasal, mali, iktisadi, adli, askeri,  kültürel… her yönden tam istiklaldir.

* Biz, kendi ulusal sınırlarımız içinde hür ve bağımsız yaşamak istiyoruz.

- 4 -

* Meclisimiz ve Meclisimizin Hükümeti, savaşçı ve maceracı olmaktan uzaktır. Aksine, barış ve güvenliği tercih eder. Özellikle, insani,  medeni ideallerin gerçekleşmesine inanmaktadır. Gerek Doğu, gerek Batı dünyası ile daima iyi ilişkiler ve dostluk aramaktayız.

* Milletimiz güçlü olmaya karar vermiştir. Bugünün greçeklerinden biri, kadınlarımızın her alanda yükselmelerini sağlamaktır. Kadınlarımız bilgin olacaklar, erkeklerin geçtikleri bütün öğretim aşamalarından geçeceklerdir.

* Türk milletinin geleceği, bugünkü evlatlarının doğru görüşüyle ve yorulmak bilmeden çalışmak azmiyle büyük ve parlak olacaktır.

* Bizi diğer uygar uluslar arasında geri bıraktıran adli, siyasal, iktisadi ve mali zincirler kırılmış, parçalanmıştır. Bugüne kadar kazandığımız başarı, bize ilerlemeye ve uygarlığa doğru bir yol açmıştır.

* Ordumuzun şimdiye kadar kazandığı başarılar, gelecekteki zaferlerimiz için değerli bir zemin hazırlamıştır. Askeri zaferlerimizle mağrur olmayalım. Yeni ilim ve iktisat zaferlerine hazırlanalım.

* İnsan topluluğu, kadın ve erkek denilen iki cins insandan oluşur. Mümkün mü ki, bu kitlenin bir parçasını ilerletirken ötekin ihmal edelim de kitlenin tümü ilerleyebilsin? Mümkün mü ki bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kesimi göklere yükselebilsin?

* Tarihimizi okuyunuz, görürsünüz ki milleti mahveden, esir eden, harab eden fenalıklar, hep din kisvesi altındaki küfür ve mel'anetten gelmiştir. Şimdiye kadar milletin dimağını paslandıranlar, uyuşturanlar, bunu isteyenler olmuştur. Zihinlerdeki bütün hurafeler atılacaktır. Onlar çıkarılmadıkça dimağa hakikat nurlarını aşılamak imkansızdır. Sarık ve cüppeyle artık dünyada başarılı olmanın imkanı yoktur. Bazı kimseler, çagdaş olmayı kafır olmak sanıyorlar. Asıl kafirlik onların bu zannıdır. Gerici düşünceler güdenler, yolumuzun üstüne dikilmek istiyorlar. Onları ezip geçeceğiz.

* Hiçbir millet, başka bir milletin usullerini taklit etmek yoluna gitmemelidir. Ulusal benliğini bilmeyen milletler, başka milletlere av olur. Bizim halkımız, çok temiz kalpli, çok asil ruhlu, ilerlemeye çok yeteneklidir. Bu halk, bir defa, muhataplarının samimiyetle kendisine hizmet ettiğine inanırsa her türlü hareketi hemen kabul eder.

* Gençler, siz, almakta olduğunuz eğitim ve irfan ile, insanlık erdemlerinin, vatan sevgisinin, düşünce özgürlüğünün en değerli simgesi olacaksınız.

* Bizim kıyafetimiz milli midir? Hayır. Bizim kıyafetimiz medeni ve milletlerarası mıdır? Hayır. Altı kaval üstü şişhanedir. Medeni ve milletlerarası kıyafet, bizim cevherli milletimize layıktır. Onu edineceğiz.

- 5 -

* Ayakta iskarpin veya fotin, bacakta pantalon, üstte yelek, gömlek, yakalık, ceket ve bunların tamamlayıcısı olmak üzere başta "güneşlik serpuş". Bunun adına şapka denir.

* Birtakım şeyhlerin, dedelerin, çelebilerin, babaların arkasından sürüklenen ve falcılara, büyücülere, üfürükçülere, muskacılara talih ve hayatlarını emanet eden insanlardan oluşan bir kitleye uygar bir ulus gibi bakılabilir mi? Türkiye Cumhuriyeti, şehyler, dervişler ülkesi olamaz.

* Cumhurbaşkanı olmasaydım, ulusal eğitimde önde gelen bir görev yapmak için milli eğitim bakanı olmak isterdim.

* Yeni neslin donatılacağı manevi nitelikler arasında, kuvvetli bir fazilet aşkı ve kuvvetli bir düzen ve disiplin fikri de yer almalıdır.

* Eğitimdir ki bir milleti özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum olarak yaşatır, yoksa onu köleliğe ve sefalete teslim eder. Yüksek kültürde ve erdemde dünya birinciliğini tutmak zorundayız.

* Öyle bir iktisat dönemi gerekir ki, ülkemiz insanca yaşamasını bilsin, insanca yaşamanın neye bağlı olduğunu öğrenip ona yönelsin, tarımın, sanayinin, hayatın temsilcisi olsun ve artık bu ülke fakir ve millet hakir olmasın. Ülkemize zenginler ülkesi ve yeni Türkiye'nin adına "çalışanlar diyarı" denilsin.

* Türkiye'nin gerçek efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refaha, mutluluğa, servete layık olan köylüdür. Halk ve köylüler bana her yerde iş programını şu iki kelimeyle ihtar ettiler: yol ve okul. Yollar için "köylünün kanatları" dediler, okul için "herşey!"

* Bir toplum aynı amaca, bütün kadınları ve erkekleriyle yürümezse, ilerlemesine, uygarlaşmasına, fen bakımından imkan, bilim yönünden ihtimal yoktur. Kadınlarımızın elverişsiz koşullar altında erkeklerden geri kalmayışı ve belki aynı koşullar altında erkeklerden ileri gidişi ile iftihar ediyoruz.

* Bir milletin yenileşmesinde ölçü, musikide değişikliği alabilmesi, kavrayabilmesidir. Ulustaki ince duyguları, düşünceleri anlatan söyleyişleri toplamak, onları son musiki kurallarına göre işlemek gerekir. Ancak bu sayede, Türk ulusal müziği yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir. Musiki, hayatın  sevinci, zevki, mutluluğu, herşeyidir. Hayat, müziktir, Bizim gerçek müziğimizin kaynağı, Anadolu halkıdır.

* Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli, kültürdür. Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir. Hepiniz mebus olabilirsiniz. Vekil olabilirsiniz. Hatta Cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatçı olamazsınız.

- 6 -

* Millete efendilik yoktur, hizmet vardır. Cumhuriyet, erdeme ve ahlaka dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir.

* Vatandaşlar, yeni Türk harflerini çabuk öğreniniz! Bütün millete, köylüye, çobana, hamala, sandalcıya öğretiniz… Düşününüz ki bir millletin yüzde sekseni okuma yazma bilmezse bu ayıptır. Bundan, insan olanlar utanmalıdır. Bu millet utanmak için yaratılmış bir millet değildir.

* Büyük Türk milleti, cehaletten, az emekle kısa yoldan, ancak kendi güzel ve asil diline kolay uyan bir vasıta ile sıyrılabilir. Bizim ahenkli, zengin dilimiz, yeni Türk harfleriyle kendini gösterecektir.

* Yobaz insanların din ve imanla hiçbir samimi ilişkisiyoktur. Dini taassup, onlar için bir nüfuz ve menfaat aracıdır. Halk arasında hiçbir nüfuz ve kuvvete sahip olmadıklarıhalde simsarlığını yaparlar.

* Biz, sınıfsız imtiyazsız bir kitleyiz.

* Ekonomik kalkınma, Türkiye'nin özgür, bağımsız, hep daha güçlü, hep daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir. Tarihimizi dolduran bunca başarılar, zaferler ve yenilgiler, bozgunlar ve felaketler, o dönemlerdeki iktisadi koşullarımızla ilişklidir. Yeni Türkiyemizi layık olduğu düzeye çıkarmak için, ekonomiye birinci derecede önem vermek zorundayız. Zamanımız, bir iktisat çağından başka birşey değildir.

* Dünyada herşey için, maddi manevi tüm şeyler için, en hakiki mürşit, ilimdir, fendir. İlim ve fen dışında mürşit aramak gaflettir, cehalettir, delalettir.

* Müspet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de yeteneği artmış ve yükselmiş olan erdemli, güçlü bir nesil yetiştirmek, ana siyasetimizın açık dileğidir.

* Köylümüz bugüne kadar öğretim aydınlığından yoksun bırakılmıştır. Onun için, eğitim sistemimizin temeli, mevcut cehaleti ortadan kaldırmaktır. Ve bu defa memlette topraksız çiftçi bırakılmamalıdır.

* Hakikati konuşmaktan korkmayınız. Fikirler zor kullanılarak, şiddetle, topla tüfekle asla öldürülemez.

* Basın özgürlüğünde doğan sakıncaları giderecek olan araç, yine basın özgürlüğünün kendisidir.

* Ben diktatör değilim. Güçlü olduğum söylenir. Evet, bu doğru: istediğim herşeyi başarabilirim ama ben, zorbaca, acımasızca hareket etmeye muktedir değilim. Diktatör halkı ezer. Ben kalp kırarak değil, kalpleri kazanarak yönetmek isterim.

- 7 -

* Kapıdaki nöbetçinin bile benden korkusu yoktur. Kendisine sorun isterseniz. Korku üzerine hakimiyet kurulmaz.

* Ben düşündüklerimi sevdiklerime olduğu gibi söylerim. Lüzumlu olmayan bir sözü kalbinde taşımak gücü olmayan bir adamım. Çünkü ben bir halk adamıyım. Yanlışım varsa halk beni tekzip eder.

* Yeryüzünde gördüğümüz herşey kadının eseridir. Bazı yerlerde kadınlar görüyorum ki, başında bir bez veya peştamal, yüzünü gözünü gizler, yanından geçen erkeklere arkasını çevirir veya yere oturarak yumulur. Bu davranışın anlamı nedir? Medeni bir millet anası, bir millet kızı için bu garip şekiller, bu vahşi durum nedir?

Yurttaşlarım:
* Az zamanda çok ve büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan, Türkiye Cumhuriyeti'dir.

* Yurdumuzu dünyanın en mamur ve medeni memleketleri düzeyine çıkaracağız. Milletimizi en geniş refah araçlarına ve kaynaklarına kavuşturacağız. Ulusal kültürümüzü çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkaracağız.

* Türk milletinin, yürümekte olduğu ilerleme ve uygarlık yolunda, elinde ve kafasında tuttuğu meşale, müsbet ilimdir.

* Yüksek bir insan toplumu olan Türk milletinin tarihi bir niteliği de, güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Büyük millet olduğumuzu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır.

Ne mutlu Türküm diyene!

* Güneşin doğuşunu nasıl görüyorsam, mazlum milletlerin harekete geçerek bağımsızlığa kavuşacaklarını da açıkça görüyorum.

* Barış, uluslararası refaha ve mutluğa eriştiren en iyi yoldur.

* Sürekli barış isteniyorsa kitlelerin durumunu iyileştirecek uluslararası önlemler alınmalıdır. İnsanlığın tümünün refahı, açlık ve baskının yerine geçmelidir. Dünya vatandaşları, haset, açgözlülük ve kinden uzaklaşacak şekilde eğitilmelidir.

* Ulusun yaşamı, tehlikeyle karşılaşmadıkca savaş bir cinayettir. Türkler, bütün medeni milletlerin dostlarıdır. İlkeler çeşitlidir. Ama uygarlık birdir. Bir ulusun ilerlemesi için bu biricik uygarlığa  katılması gereklidir.

* Savaşın ne korkunç bir felaket olduğunu bilmeyen bazı liderler, saldırgan amaçlar gütmektedir. Milliyetçiliğin gerek anlamını bozarak kendi uluslarını aldatıp yalnış yola sürüklüyorlar. Savaş patlak verse, uluslar bunu önlemek için kaynaklarını ve askeri güçlerini birleştiriler. Bunun en hızlı ve etkili yolu, saldırganlığın yarar sağlamayacağını saldırgana gösterecek olan bir uluslararası kuruluş yaratmaktır.

- 8 -

* Sağlığım konusunda söylentiler var: hastaymış, felç olmuş, günleri sayılı diyorlar. İşte bakın burada yüz yüzeyiz. Sağlığım yerinde, felç melç değilim. Hayatını ve canını sizler uğrunda çalışmaya adamış olan ben iyi durumdayım, sizler için çalışmayı sürdüreceğim. Çünkü ben sizler için yaşıyorum. Gücüm, karşılıklı sevgimizden gelmektedir.

* Bu ülke, bu ulus, yeni yönetiminde, dünyanın en güçlülerinden biri olacaktır. Bunun gerçekleştiğini görmeden ölmeyeceğim.

* Başkaları beni affetmeseler bile, ben onları affederim. Bağışlamak, benim yaradılışımdadır.

* Yeni Türk toplumu, yeni alfabesiyle, ulusal tarihiyle, özleştirilen diliyle, sanatları ve müziğiyle, teknolojik kuruluşlarıyla, tüm haklarda eşit kadın ve erkekleriyle, son birkaç yılın eseridir.

* Hükümetin iki hedefi vardır: biri milletin korunması, ikincisi milletin refahını sağlamak. Bu iki amacı gerçekleştiren hükümet iyidir, gerçekleştiremeyen kötüdür.

* Uluslar ailesinde, Türkiye Cumhuriyeti yararlı, çalışkan, barışsever bir üye olarak hizmet etmek ister. Biz, tek bir ekonomik düşünce sistemine bağlı değiliz. Ne liberal, ne sosyalist, ne komünist, ne devletçi, ne himayeci. Yeni Türkiye, bir karma iktisadi  düzen yürütmelidir.

* Sanılmasın ki yabancı sermayeye karşıyız. Yasalarımıza saygılı olmak şartıyla, yabancı sermayeye gerekli teminatı vermeye hazırız. Yeter ki bu bizim elimizdeki servete eklensin, bizim için ve onlar için yararlı sonuçlar versin.

* Demokrasi, bireylerin serbestçe gelişmesine imkan verir, iktisadi özgürlüğü ve özel teşebbüsü engelleyen devlet işlemlerinden kaçınır.

* İstesem askeri dikta kurarak ülkeyi öyle yönetebilirdim. Ama, tek düşüncem, ulusum için bir çağdaş devlet yaratmaya gayret etmekti.

* Türk milletinin olağanüstü başarıları, bu arada son yıllardaki siyasal ve sosyal reformları, ulusun kendi eseridir. Millette bu yetenek olmasaydı hiçbir güç onu bu yönde harekete geçiremezdi. İlham ve kuvvet kaynağı, doğrudan doğruya Türk ulusunun bilinci ve vicdanıdır.

* Sorun, ölmek değildir. İdeallerimizi biz ölmeden önce  gerçekleştirmektir.

- 9 -

Ey Türk Gençliği!

Birinci vazifen, Türk istiklalini ve Türk Cumhuriyetini, sonsuza dek korumak ve savunmaktır. Varlığının ve geleceğinin tek temeli budur. Bu temel, senin en değerli hazinendir. Gelecekte de, seni bu hazineden yoksun bırakmak isteyecek iç ve dış düşmanların olacaktır. Bir gün, bağımsızlığını ve cumhuriyetini savunmak zoruna kalırsan, göreve atılmak için, içinde bulunacağın durumun imkan ve koşullarını düşünmeyeceksin. Bu imkan ve koşullar, çok elverişsiz olabilir. Bağımsızlığına ve cumhuriyetine kıymak isteyen düşmanlar, dünyada benzeri görülmemiş bir zaferin temsilcisi olabilirler.

Zorla ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu koşullardan daha acı ve daha vahim olmak üzere, yurdun içinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler.

Üstelik, bu iktidar sahipleri, kişisel çıkarlarını, istilacıların siyasal emelleriyle birleştirmiş olabilirler. Millet, belki yoksulluk içinde harap ve bitkin düşmüştür.

Ey Türk istikbalinin evladı!

 İşte, bu durum ve koşullarda bile vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.

- 10 -

.

Prof.Dr.Talat Halman

Kötü         Çok İyi  Oyla  
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
 
Tüm yazıları
ShareThis

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org