Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Gürhan Çoban Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
"sonu aramak"
25.01.2008
Gürhan Çoban
Okunma Sayısı : 1604
Oy Sayısı : 42
Değerlendirme : 3,93
Popülarite : 6,38
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Hava sıcaktı. Evde miskinlik yapmaktaydım. Telefonum çaldı. Önceleri pek önemsemedim. İçimden hiç kimseyle konuşmak gelmiyordu. Ama arayan ısrarcıydı. Tam meşgule almak üzereydim ki arayanın Ahmet olduğunu gördüm. Açmalıydım.

Her zaman ki enejisiyle konuşmaya girdi. Ve nasıl yaptı hala bilmiyorum beni akşam üstü birkaç laf etmek için ikna etti. Saat yedi buçukta Alsancak'da Sevinç'in önünde bulaşacaktık, sonrası herzamanki gibi plansızdı.

Giyindim, pek özen göstermedim giydiklerime. Zaten gitmek de istemiyordum. Ama çağıran Ahmet'ti. Her zaman bu kadar ısrar etmezdi. Demek ki gerçekten benimle paylaşmak istedigi bir şeyler vardı.

Arabaya bindim. Benzin iyice azalmıştı. Bir bu eksikti diye kendi kendime homurdandıktan sonra arabayı çalıştırdım. Akşam trafiği olabildiğince yoğundu. Trafikte beklerken beni araba kullanmaktan nefret ettiren bu probleme kendimce çözümler buldum. Zaten kendimi iyi hissetmiyordum, bir yandan da yoğun trafik gardımı iyice düşürmüştü.

Bu ruh haliyle Ahmet'in yanına gitmemeliydim. Şimdi o dertli, ben miskin ve bıkkın, iyi bir gece geçmeyeceğini düşündüm. Yürürsem belki kendime gelirim düşüncesiyle Gündoğdu yakınında arabayı park ettim. Saat yedi buçuğa gelmek üzereydi. Buluşmamıza on dakika vardı. Ellerim cebimde yürümeye başladım. Hava loşlaşmıştı. Denizden hafif bir rüzgâr esiyordu.

Sevinç'e yaklaştığımda bekleyenlere bakmaya başladım. Bir tarafta bir anne ve oğlu, yanlarında uzun süredir beklediği hareketlerinden anlaşılan genç bir delikanlı, gelip geçen insanlar ve "Ahmet".

Anlaşılan sadece beni ikna etmemişti. Uzaktan baktığımda dördünü tanıdım. Kemal, Hakan, Gökhan, Fatih. Hepsi oradaydı. Sevinmiştim, gece herzamanki gibi muhabbetle geçecekti. Üzerimdeki ölü toprağı kalkmıştı. Şimdi kendimi daha iyi hissediyordum.

Yalnız içlerinden birisini tanımıyordum. Yaklaştım. Daha önce görmemiştim, bundan emindim. Ahmet'in yanında duruyordu. Hatta biraz fazla samimiydiler. Hafızamı zorladım ama çıkaramadım. Halbuki kız arkadaşıyla daha onbeş gün once beraber yemek yemiştik. O olsaydı mutlaka tanırdım. Hoş sohbet bir kızdı ve açıkçası daha güzeldi.

Yanlarına gelmiştim. Kız bir adım geri çekildi. Bana bakıyordu. Önce diğerleri ile selamlaştık. Kucaklaştık. Sıra Ahmet'e gelmişti.

Ahmet, "Kız arkadaşım, Pelin" dedi. Bu kaçıncı diyecek oldum. Sustum. Gülümsedim. "Memnun oldum." dedim

Ahmet her zamankinden farklıydı. Anlamlandıramadığım birşeyler vardı. Gece uzun olacaktı, belliydi. Ne yapalım diye konuşurken. Ahmet klasik mekanımıza gitmeyi önerdi. "Ocak başı"

Herzamanki masamıza oturduk. Kemal ile Fatih fısır fısır masanın bir tarafından bir şeyler konuşuyorlardı. Belli aşk meşk konularına girmişlerdi. Fatih’in maceraları devam ediyor diye geçirdim içimden. Öte yandan da gelişmeleri merak ediyordum doğrusu.

Gökhan acıkmıştı. Garson’dan sürekli bir şeyler istiyor bir yandan da bana "Sen de yesene, bak bu patlıcan közleme çok güzel olmuş" diyordu.

Bense Ahmet ve yeni kız arkadaşını gözlemlemekteydim. Bir şeyler vardı beni hem mutlu eden hem de endişelendiren ama bulamadım. Çok uyumluydular. Kendimi fazlalık hissetmeme ramak kalmıştı ki Ahmet konuya girdi.

"Biz evleniyoruz."

"Ne!!" diye avazım çıktığı kadar bağırmışım. Herkesin dönüp bana baktığını gördüm. Utandım. Ahmet'in da verdiğim tepkiye kızdığı her halinden anlaşılıyordu. Pelin korkmuştu. Ahmet'e gidelim gibilerinden bir işaret yaptığını gördüm.

Kemal, Hakan, Gökhan, Fatih ise ürkek bir ifadeyle etrafa bakıyor, ne olduğunu anlamaya çalışıyorlardı. Neden sonra Gökhan yanıma geldi. Elinde bir bardak su vardı. "Su istemem, rakı istiyorum" dedim. Fatih yeni koyduğu, ağzına kadar dolu bardağı bana uzattı. Bu arada Kemal'e umarım "hepsini içmez" dediğini duydum.

Uzatılan bardağı kavradığım gibi bir çırpıda kafama dikip içtim. Ve başladım gülmeye... Hereketlerimi kontol edemiyordum. Bir şeyler söylemek istiyordum ama nafile. Gülüyordum.

Ahmet iyiden iyiye kızmaya başlamıştı. Hatta Pelin'i kolundan kavradı ve "gidelim" dedi. İşin ciddiyetini o an anlamıştım. Elimle gitmemesini istedim. Oturdular. Herkes sakinleşmişti. İzin istiyerek elimi yüzümü yıkamaya gittim.

Döndüğümde masadaki herkes eski haline dönmüştü. Ahmet'i tebrik ediyorlardı. Bir yandan da Fatih, Pelin'e veryansın ediyordu. Nasıl etmesin, maceralarının yardımcı aktörü artık evlenme kararı almıştı.

Esprili bir şekilde Pelin'e eski hikayeleri bile anlatmaya başlamışlardı. Dördü zavallı kızı abluka altına almışken, Ahmet'in yanına yaklaştım. Sessiz bir şekilde "Abi, emin misin?" dedim. Ahmet kararlı bir ses tonuyla "hiç olmadığım kadar" diye cevap verdi. Ve konuşmaya başladık.

"Endişelerini anlıyorum" dedi. "Daha onbeş gün önce başkasıyla beraberken ne oldu da bu kişiyle evlenmeye karar verdim diye merak ediyorsun değil mi?" diye devam etti. Bense pür dikkat onu dinliyordum. Bir kelimesini bile kaçırmak istemiyordum. Ahmet'i hiç böyle görmemiştim. İçimde ki endişe Ahmet'i dinledikçe kaybolmaya başlamış, yerini tarif edilmesi zor duygulara bırakmıştı. Ahmetse anlatıyordu.

"Dostum, hiç bir şeyin sonu olmayı düşündün mü?" dedi. İlk anda söyleneni kavrayamamıştım. Anlamaz gözlerle ona bakıyordum. Heyecanla devam etti.

"aynı soruyu bende ona sordum, emin misin?" dedi.

"verdiği cevap hala kulaklarımda" diye ekledi biraz düşündükten sonra. Gözlerinin içi gülüyordu. Belli ki o anı tekrar yaşıyordu. "Ne cevap verdi" diye soracak oldum. Sözümü kesti ve yineledi "hiç birşeyin sonu oldun mu? hele hele bir kadının"

Şaşırmıştım.

"Oğlum, ilk olmak kolay ama onun için benden sonrası yok, benim içinde ondan.. Sonum... anlasana.... istediği her şey bende var, onun "superman"iyim ben.. bunu bilmek kendimi acayip iyi hissetmeme neden oluyor, ilk defa birisi için herşeyi yapabilecek gibi hissediyorum ve bana bunu o hissettiriyor...."

Tuhaf gelmişti. Öyle ya hep yarış atı gibi yetiştirilmiştim. Birinci olacaktım. Birincinin yanında olacaktım. Birinciyi tutuyor olacaktım. Ama bu kural aşkta ne kadar geçerliydi.

Bu düşünceler içinde saat gece yarısını geçmişti. Kapının önünde vedalaştık. Mutluydum. Ellerim cebimde ıslık çala çala arabaya yürürken, duraksadim... aklımdan

"mutlu olmak için herzaman birinci olmak gerekli değil" diye geçirirken "ironik bir şekilde bu seferde sondan birinci olmanın gerektiğini fark ettim"

Gülümsedim.

Yürümeye devam ettim. Mutlu oluduğum anlarda Charlie Chaplin'in yürürken yaptığı gibi hafifçe yukarıya zıplardım. Yine denedim. Vücudum belli belirsiz dengemi sağlamak icin sağa doğru kaymış, yay şeklini almıştı. Havadayken topuklarımı bir birine vurdum. Hep yapmakta zorlandığım hareketi bir çırpıda yapıvermiştim.

Ayaklarım tekrar yere değdiğinde "sonumu" arıyordum.

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org