|
|
|
Tüm Yazıları
 ShareThis
|
Çok Yönlü Sanatçı Tan Sağtürk
29.12.2011 |
|
|
| Okunma Sayısı : |
4075 |
|
|
| Oy Sayısı : |
2 |
|
|
| Değerlendirme : |
5 |
|
|
| Popülarite : |
1,51 |
|
|
| Verdiğiniz Puan : |
|
|
|
|
|
|
Çok Yönlü Sanatçı Tan Sağtürk
.
.
 izlemek için 
.
.
Çok Yönlü Sanatçı Tan Sağtürk
Deşifresi
Tan Sağtürk (TS)
Bihter Can (BC)
Çok Yönlü Sanatçı Tan Sağtürk
BC: Tan Bey , çok yönlü bir sanatçısınız.
Oyunculuk, sahne hepsi iç içe ve çok yoğun bir tempo ile çalışıyorsunuz.
Bazen "Çok yoruldum artık biraz dinleneyim" dediğiniz oluyor mu?
TS:Bazı karakterler var, bir takım arkadaşlarım var bir şey oynuyoruz onlarla insanlara göre saat var, bir saat oynarlar gelirler, tenis oynarlar, pin pon oynarlar bir şey oynarlar.
Biz saatlerce oynuyoruz ve yetmiyor yorulduğumuzu anlamıyoruz.
Sadece ben şunu yapmaya çalışıyorum, yaptığım her şey benim nefes alma anım.
Bir sinema filmi veya bir şey çekiyorsak biz o sırada oraya gittiğimde yepyeni bir atmosfer.
Nefes alma anım.
Orası bitiyor, sıkılma anı hiçbir zaman oluşmuyor insanda.
Stüdyoya atıyor kendisini ve orada deli gibi çalışmaya başlıyor.
O da bir nefes alma anı.
Çalışmak için yeteri kadar zaman var bence.
BC: Günde kaç saat çalışıyorsunuz?
TS:Çok değişken.
Çalışkan bir insanım. Sabah kalkıp çalışmaya gidip, rutin olarak oturmaya gayret ediyor.
Bir süre dansçılık hayatımda o kadar çok yoğun dansçılıktan sonra bir dönem dansa karşı inanılmaz bir isteksizlik oldu.
Koreografi yapmak veya dans ile uğraşmak değil.
Bizzat dansçı olarak içinde bulunmak.
30 yıldan bahsediyoruz.
Hepimizde bu oluyor.
Çok uzun süre dans ile uğraşan bir insan dansın içinde kendisini bulmak istemiyor.
Fakat şöyle bir şey oldu; ben 40 yaşıma geldim , şimdi tekrar özlemeye başladım.
Belirli bir dönem arada vermedik aslında ama kendimi belirli dönem uzaklaştırıp ikinci baharı yapmıştım.
Sonra tekrar geri dönünce dansı çok özlediğimi anladım.
Çünkü bir anlatım biçimi, ifade biçimi o. Bir de onun dışında fiziksel aktivitemizmiş o da çok önemli.
Biraz bırakınca farklı bir insan oluyorsun.
Şişiyoruz, farklı bir insan oluyoruz , kendimizi tanıyamaz hale geliyoruz.
Ben 40 yaşımdayım ama zannediyorum devam edecek
Allah bize sağlık verirse.
BC: Bir limit koymuyorsunuz.
TS:Hayır. Tabi şu olmamalı; kendi adıma söylersem tutup ta bir klasik bale dans etmek değil.
Ama anlatımı olan bir sinema filminde oynarmış gibi sahnede anlatımı olan bir hikayenin içinde bulmuş olmam kendimi ve onların da çok iyi kombinasyonlardan geçmiş olması. Bizim için enteresan kombinasyonlardan geçmiş olması.
Hatta şöyle bir şey daha söyleyeyim; çok geniş kitlelere ulaşmaya alışmış sanatçılar, genellikle geniş kitleleri bırakmak istemezler.
O istek de yok bende. Hiç kimse seyretmesin, iki kişi çalışalım ama güzel bir şey çıkmaya başlarsa kapıdaki teyzeyi, amcayı çağırıp seyrettireyim o bile yeter hale geliyor.
O da çok mutluluk verici. Bu olgunluk dönemimidir?
Başka bir döneme geçiş dönemimidir biraz daha sonra göreceğiz bunları ama bir yere dokunup tekrar başka bir şeyi bulmak gibi aslında.
Kimi sanatçı arkadaşlarım buna olgunluk adını vermişler.
Ben de katılıyorum, başka bir olgunluk modeli bu da.
BC: Bir de çok güzel televizyon projesi vardı.
"Benimle Dans Eder misin?" yarışması.
Bu devam edecek mi?
Yine böyle bir dans yarışması olacak mı?
Yoksa farklı bir formatta yine bu dansı içeren yarışma olacak mı?
TS: Biliyorsunuz
Türk televizyonlarında genellikle her şey moda gibi gelip geçer.
Çeşitli ülke televizyonlarında mesela Amerika 'da dır orijinal programı orada devam ediyor hala.
Biz de kanallar "Bu kadar yeter şimdi ne yapalım" gibi durumdalar.
Bence bizim görevimizde bence bunları forme etmek.
Bugün konferanslarda sorulan soruların bir tanesi "Tan Bey, biz sizi sahnede seyrettik fakat popüler kültür o televizyon kanalında olduğunuz için buna geçiş size rahatsızlık vermiyor mu?" Veriyor aslında, ben kendimi yabancı gibi hissediyorum orada otururken çok rahat hissetmiyorum kendimi.
Ama yapmam gerektiğini düşünüyorum.
Yoksa nasıl tanıtılacak bu olay, nasıl insanların evlerine kadar girecek ?
Biz yapmazsak, benim arkadaşım yapmazsa nasıl olacak bunlar?
Yapılması gereken şey orada iyi olmak.
"Benimle Dans Eder misin?" çok iyi bir işti, kaliteli bir işti. İyi çalıştırıldı çocuklar.
Sonuçta ortaya güzel bir iş çıktı.
Ama televizyon kanallarında paralel götürülebildi ve bugüne kadar da geldi.
Bundan sonra yapılması konusunda da biz yaparız, devam ederiz ama televizyon kanalları bunu istemez ki.
Yeni bir şey arayacaktır çünkü.
Biz de onlara uymak zorunda kalıyoruz ve belki çocuk dans yarışması.
Yarışmaya sokmayız onları ama yetenekli çocukları keşfederiz onlar gelir 8-10 yaşında .
Ben televizyon kanalı patronu değilim, olsaydım kültür sanat kanısında hiç reytinge bakmaksızın yapmak isterdim .
Dans yarışmaları koyayım içine, opera şan yarışmaları .
Ama bu Primetame 1 veya 2 de seyredilmiyor. Ya da çeşitli çeşitli modüller oluşturmak zorundasınız.
O zaman seyredilir hale geliyor, o zaman da tadı tuzu kalmıyor.
İş kalitesinden ödün vermeye başlıyor.
Galiba bir orta yolunu bulacağız.
BC: Az önce ikinci bahar dizisinden bahsetmiştiniz, tekrar böyle bir proje gelse, düşünür müsünüz?
TS: İkinci bahar çok özel bir projeydi.
Onun gibi bir şeyin geleceğinden de pek inancımız yok.
İkinci Bahar da oynayanların tümü ile sohbet ediyoruz, çok çok özel bir çalışmaydı o.
Ben bir çocuk işinde yer aldım "Ben Bebek" diye o da fenomen oldu.
İnanılmaz çok çocuğa ulaştı. Tabi o başka bir şey.
Ben nefes almak için giriyorum ama çok iyi oyuncu insanlar var Türkiye'de.
Onların yaptıkları şeyi seyretmek oynamaktan bile keyifli olabiliyor.
Ama bir yapımcı önerirse "Tan şöyle bir rol var tam sana göre" bende okuyacağım çok keyifli bunun içinde rol almak hadi derim.
BC: 2010'dan kişisel olarak beklentileriniz ve temennileriniz nedir?
TS:Benim kendi adıma daha fazlasını istemek haksızlık olur.
Çok şükür. Bunun gibi sürmesini arzu ederim.
Daha da fazla piyango kazanayım, o olsun, şu olsun değil. Aç gezmeyelim hiç birimiz.
Ülke adına da çok temennimiz var artık.
Ve gün geçtikçe de artıyor temennilerimiz ne yazık ki.
Bu ekonomik yönden olsun, kardeşliğimizin bozulmaya yüz tutması yönünde olsun, ülke prestiji açısından olsun.
Türkiye çok büyük bir ülke.
Hepimizin sevmesi gereken bir ülke.
Çok dost bir ülke her şeyden önce.
Yurtdışından bir arkadaşımız geldiği zaman nasıl ağırlayacağımızı şaşırdığımız bir ülke.
Düşünün bir kardeş bir kardeş ile çeşitli meseleler yüzünden uzaklaşır hale geldi.
Biz bunu benim çocukluk dönemimizde görmüştük 1980 yılında. İkincisini de görmek üzereyiz.
Bunların tamamen yok olması, düzelmesi bütün temennilerimiz.
Çünkü Türkiye'de yaşayan herkes bu ülkeye sahip çıkacak ki, yaşayabilsin. Yoksa yeri yok hiç kimsenin.
BC: Çok teşekkür ediyoruz size, değerli vaktinizi bize ayırdığınız için.
Mutlu yıllar diliyoruz size tüm sevdikleriniz ile.
TS:Ben teşekkür ediyorum. Size de mutlu yıllar diliyorum.
.
 Tan Sağtürk
.
.
.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| Tüm yazıları |
|
ShareThis
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Türk Liderler:
Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem
|
|
|