|
|
Bülent Eczacıbaşı Gözüyle
|
|
|
|
Tüm Yazıları
ShareThis
|
Bunalımdan Çıkışta Yapısal Dönüşüm Gerekiyor
17.02.2009 |
|
Okunma Sayısı : |
5946 |
|
|
Oy Sayısı : |
8 |
|
|
Değerlendirme : |
4,88 |
|
|
Popülarite : |
4,4 |
|
|
Verdiğiniz Puan : |
|
|
|
|
|
|
Bunalımdan Çıkışta Yapısal Dönüşüm Gerekiyor Bülent Eczacıbaşı
. .
Uzun bir süredir unuttuğumuz türden sıkıntılarla dolu bir yılı geride bıraktık, ancak, sorunların geride kaldığını söylemek için henüz çok erken. Geçmişte yaşadıklarımızdan kaynaklanmamış olmakla birlikte, sonuçta bu bunalımın yıkıcı etkilerinden korunabilmemiz bizim alacağımız önlemlere bağlı görünüyor.
Amerika'da başlayan ve dünyayı saran bunalımın Türkiye finans piyasaları üzerindeki ilk etkisi , 2001 krizi sonrasında bankacılık sistemimizin sağlamlaştırılmış ve sorunlu finansal ürünlerin ülkemizde henüz yaygınlaşmamış bulunmasının da etkisiyle gelişmiş ülkelere göre daha geç ve daha hafif oldu. Ancak yine de 2008'i , Türkiye için politik gerilim ve belirsizliklerin arttığı , ekonomik faaliyetteki yavaşlamanın belirginleştiği , mali disiplinin gevşediği, dış dengelerde herhangi bir iyileşme kaydedilemeyen, yapısal reformların neredeyse askıya alındığı, AB ilişkilerinde ilerleme sağlanamayan verimsiz bir yıl olarak değerlendirebiliriz.
Küresel krize ilişkin belirtiler, daha 2007 ortalarında ortaya çıkarken , Türkiye'de de ekonomik faaliyetteki yavaşlamaya ilişkin sinyaller gözlenmeye başlamıştı. Bu dönemde, iktidar partisini kapatmaya yönelik dava, Temmuz ayı sonuna dek önemli politik belirsizliklere yol açarak, adım adım yaklaşan ekonomik bunalıma odaklanmayı önledi. İç talep artışındaki yavaşlama, yılın başlarında ihracat talebindeki artışla telafi edilebilirken, dünyadaki krizin yıl ortasından itibaren derinleşmesi ile birlikte Avrupa ekonomisinde ortaya çıkan durgunluk, ihracat performansımızı da olumsuz etkilemeye ve özellikle sanayide yavaşlamanın belirginleşmesine yol açtı.
Bu gelişmelere bağlı olarak işsizlik de yıl ortasından itibaren artmaya başladı. Son veriler, ekonominin yılın ilk dokuz ayında sadece yüzde 3 büyüdüğünü ve büyümenin son çeyrekte yüzde 0,5 düzeyine kadar gerilediğini gösteriyor. Bazı iktisatçılarımıza göre, Mart sonunda tepe noktasına ulaşan büyümenin ardından iki çeyrektir gözlenen gerileme nedeni ile ekonomimiz reesyona girmiş sayılıyor.
Tüm tahminlere göre, 2009'da dünya ekonomisini uzun dönemdir görülmemiş güç günler bekliyor. Türkiye'ye ilişkin tahminler de çeşitlilik gösterse bile genelde çok olumlu değil.
Büyümeye ilişkin iyimser sayılabilecek tahminler yüzde 1civarında bir büyüme oranına işaret ediyor. Ancak bunun bile, iyimser bir senaryo olduğunu düşünenlerin sayısı az değil.Finans piyasalarında işlerin kontrolden çıkması halinde, çok daha korkutucu gelişmelerle karşılaşılması olasılığına da dikkat çekiliyor.
Ekonomik faaliyetteki yavaşlamanın derinleşmesi ile birlikte işsizlik oranında önemli artışlar yaşanabileceği düşünülüyor. Aslında kimlik sorunlarından kaynaklanan çeşitli sosyal gerginliklerin yaşandığı bir dönemde işsizliğin de artması; toplumsal sorunların derinleşmesi ve kutuplaşmaların yoğunlaşması anlamında , bunalımın uzamasının taşıdığı en büyük riski oluşturuyor.
Ekonomik yavaşlama, bizim gibi hızla büyümek zorunda olan bir ülke için kuşkusuz, çok büyük tehlikelere yol açmakla birlikte, iki önemli kronik sorunumuz olan cari açık ve enflasyonun kontrolü açısından da bir fırsat olarak değerlendirilebilir. Petrol fiyatlarındaki düşüş, döviz kurlarındaki artış ve üretim deki yavaşlama ile birlikte, 2009 yılı içinde cari açığın önemli bir ölçüde gerileyeceğini düşünebiliriz.
Ancak, cari açığın kalıcı olarak risksiz düzeylere gerilemesinin ancak uzun vadede gerçekleştirilecek yapısal reformlarla mümkün olabileceğini de unutmamalıyız.
Ayrıca; dünya piyasalarında petrol ve emtia fiyatlarında beklenen düşüşler ile birlikte Türkiye'de de son dönemde hızlanmaya başlayan enflasyonun tekrar gerileme eğilimine gireceğini düşünüyoruz.
Ancak, gıda fiyatlarındaki dalgalı seyir, hizmet fiyatlarındaki katılıklar ve döviz kurlarında olası bir sıçrama gibi arz yönlü dışsal şokların da enflasyonla mücadelede önemli birer risk faktörü olduğunu akıldan çıkarmamak gerekiyor.
Cari açıkta öngörülen daralmaya rağmen, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve portföy yatırımlarının da gerileyecek olması, açığın finansmanının sorun olmayı sürdürebileceğini gösteriyor.
Ayrıca, IMF ile yapılan ön görüşmelerde kamu harcamalarına ilişkin ortaya çıkan görüş ayrılıkları, 2009 yılında yapılacak yerel seçimler nedeniyle popülist uygulamaların kamu dengelerini de zorlayabileceği kaygısını veriyordu.
Bu bağlamda, yakında gerçekleşmesi beklenen IMF Anlaşması, dış açığın finansmanı ve mali disiplinin güvence altına alınması bakımından büyük önem taşıyor.
Saydığım öngörüler, yavaş yavaş , adeta göre göre girdiğimiz bu bunalımdam çıkışımızın da hemen olmayacağını düşündürüyor.
Belki de yılın tümünü kapsayacak sıkıntılara hazırlanmamız gerekiyor. Öte yandan , krizden çıkktığımızda kaldığımız yerden devam edebileceğimizi varsaymak da tehlikeli bir yanlış olabilir.
Bu kriz gerçekten de söylendiği gibi tarihi önemde büyük bir kriz ise, kriz sonrası dünyanın başka bir dünya olması olasılığı da var. Dolayısıyla kısa vadeli kriz yönetimi tedbirlerinin yanı sıra kuruluşların bu yeni dünyaya uygun olarak kendilerini yeniden yapılandırmayı başarmaları da yaşamsal bir önem taşıyor.
Tüm olumsuzluklara karşın, sanayimizin bundan önceki bunalımların ardından , makroekonomik koşulların elverişli olduğu dönemlerde yüksek büyüme hızlarını gerçekleştirmiş olması , bu bunalımdan sonra da ileri performans düzeylerine ulaşacağımıza olan inancımızın kaynağını oluşturuyor.
Bu performansın sağlanabilmesi ise, kuşkusuz , dünya ekonomisindeki gelişmeler kadar ve hatta ondan da önemli olarak ekonomi yönetiminin ve kuruluşlarımızın ekonomide ve kuruluşlarda gerekli yapısal dönüşümleri gerçekleştirme kararlılığını göstermelerine bağlı olacaktır.
. .
Bülent Eczacıbaşı
. .
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Tüm yazıları |
ShareThis
|
|
|
|
|
|
Türk Liderler:
Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem
|
|
|