Ziynet Odası       Odam Olsun       Türklider Odaları       Sizin Odalarınız       Sohbet Odası       TV Odası       E-Kitap Odası       BŞenver       Gazete Odası       iPad       Hakkımızda       Şifremi Unuttum   

 

Ali AKCA Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
KLİMALI HAYAT
01.08.2005
Ali AKCA
Okunma Sayısı : 3428
Oy Sayısı : 6
Değerlendirme : 3,5
Popülarite : 2,72
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

Senenin sekiz ayı çayır çayır yanan bir kent. İri bir göbektaşı yahut sauna düşünün... yakıcı çöl havasının tek hakimi klimalar. Kor gibi, alev alev yanıp nem saçan bir şehrin kırk beş elli derecelik ısısını yirmi dereceye düşürmek hüneri başka kimde olabilir. Dondurucu soğukların bir yaz esintisine dönüştürülmesi yine onların mahareti değil midir? Taze ve sağlıklı havayı bir şelale edasıyla şadırvanda çağlayan su sesleri içinde mekanlara yayarlar.

İstenen hayal mevsimini yaşamak değil, sadece serin ve kuru bir havaya kavuşmaktır... Ne “sizin serinlediğiniz an, bizim mutlu olduğumuz andır” sloganı, ne de “hayalinizdeki mevsimi yaşayın” sözleri kimseyi teselli edemez... Yüzüç yaşına basan klima cihazı, çok sıcak ve rutubetli geçen şehirlerde insanı tatlı bir serinliğe büründürür. Uzaktan kumandalısından tutun, zaman ayarlısı, otamatik hava dağıtılıcısı, gece çalışır konumlusu, tavan, taban ve duvara montelilerden hangisi olursa olsun; dışarıdaki cehennem havası ya da dondurucu soğuğu makul düzeye getirdiği oranda muteberdir.

Klimaların dostca faydaları yanında rahatsız eden birçok etkileri vardır. En tehlikelileri merkezi sistemle çalışanlardır. Aslında bugün birçok ülkede, örneğin İtalya’da otobüslerde yazılı olan  “dikkat hırsız olabilir” uyarısına benzer  bir uyarıyı, Kuveyt’e girişte “klimalara dikkat!”, “merkezi klimalar öldürür!”, “klima hastalığına yakalanma!” uyarılarının yapılması kesinlikle gereklidir.

Eğer bu çöl ülkesinde fazla bir süre kalınacaksa,  kalitesiz bir klima cihazının sağlığa verebileceği önemli hasar ve insanı bu ülkeden ayrılırken kronik klima rahatsızlığı ile uğurlaması kaçınılmazdır. Klimaların dost olamayacağı, hatta onların tehlikeli enfeksiyonlara neden olan lejyoner hastalığı aşılayan sinsi düşmanlar olduğu çabucak farkedilecektir. Evet klimalar rahatlatır ama, yorgunluk hissi veren, baş ağrısı yapan, solunumu zorlayanlar yine onlardır.

Üflemeli modelleri, ısıtıp ve soğutması hissedilmeyecek kadar hassas olanları bir yana, gürültülü olanlara dayanmak mümkün değildir. Onların gürültüsü günlük hayatı allak bullak eder. Birçoğunun sesini duymak, çalıştığını hissetmek, sadece, ortamın serinliğinden, soğukluğundan farkedilir. İnsanın belinde ince bir sızı, üşümekte olduğunu haber verince, orada bir klima olduğu anlaşılır. Araba motoru kadar acımasız, otamatik ama aniden “pat” diyerek alabildiğine gürültüler arasında çalışanlar yine de az değildir. Hafif gevşemiş kayışı nedeniyle “çığlık” atarak çalışmaya koyulan ve kamyon gürültüsüyle çalışanlar da cabası. Artık, sevinmeli mi insan serinlemekten; yoksa üzülmeli mi, sinir filan hiç bir şey kalmadığı için? Karar vermek gerçekten çok zor... 

Aman allahım o ne ses... Sanki ensede boza pişer. Büyük bir gürültüyle devreye girince diğer seslerin hepsi yok olur. Telefonda konuşmak imkansız... Çalışmak, konsantre olmak mümkün değil... Ne zaman duracağı belli olmayan sözde otomatik klimaları beklemek bir işkencedir. Hadi o kadar saat dayandıktan sonra, eve gidip biraz dinlenmek iyi gelir diyelim. Şaka yapmayın kuzum, evinizde merkezi klima varsa, bu bir traktörün durmaksızın çalışmasıdır. Çıldırmamak içten bile değildir... Minumum konfor ararken insan, hayatın zorluklarından psikopat olmadan kurtulmuşsa, inanın klimapat olmaktan kurtulamayabilir... Gün tükenir, aniden devreye girerek başağrılarını maksimum düzeye fırlatan, insanı iliklerine kadar üşüten klimalardan kurtulmak ister insan, değil mi? Bürodan dışarı çıkar, içi tüm iliklerine kadar iyice bir ısınır. Ancak, birkaç saniye geçmeden dışarda durabilmenin mümkün olmadığı görülür bu iri göbektaşına benzer ülkede... Geceleyin klima sesi böler uykunuzu eğer açık bırakmaya cesaretiniz varsa.
 
Klima santrallerinde ve havalandırma sistemlerinde dış havadaki partikülleri, toz, toprak ve benzeri istenmeyen cisimleri tutmak, havalandırma cihazları girişlerinde gerekli ayrımları yapmak, besleme havalarındaki virüs ve bakterileri azaltmak amacıyla uygun filtreyi kim kullanılır Allah aşkına? Kim koku yayılmasını engellemek amacıyla, kilimada, koku tutucu özellikte karbon filtreler kullanır? Merkezi klimalarda her şey filtreler olmadığı için oradan oraya bütün gün sızar durur. Bulunduğunuz apartmanın her dairesindeki tozu, mikropları, pişen yemeğin tadını, sigara kokusu ve klimanın gaz kokusunu ve daha birçok kokuları, komşuluk gezmesi gibi bir daireden diğerine ulaştır durur. Ya klima çarpmasına ne dersiniz? Evde, arabada, markette, işte, toplantıda, her yerde ve her yerde... Sinsice çarptı mı bir kez, insan neye uğradığını anlayamaz, şaşkına dönüverir. Nedeni klima rüzgarının karşısında bulunmaktır. Klimaların oluşturduğu rüzgarlı ortamda bulunanları rahatsız etmemesi için manuel ve otomatik kanatçıklardan istifade edilebilir ama, hangi yirmibeş yıllık merkezi klimanın kanatçıkları vardır ki, kullanılsın...

Alev alev yanan bir kentte, arabalar kapalı garajda değilse, yahut özel şöförünüz yoksa eğer yandı gülüm keten helvası. Arabaya yaklaşıp kapıyı açmak istediğinde insanın eli sanki kızgın bir demir parçasına dokunmuş gibi resmen yanar. Arabanın kapısını açtığında, yüzüne vuran yoğun ve nem kokulu sauna havasına benzer bir hava ile geriye irkilir. Kor gibi vucuduna yapışan ısının olanca etkisiyle hemencecik sırılsıklam olur. Marşa basar-basmaz devreye giren gürültülü klima sayesinde, ızgaralardan bu kez yüzüne daha ağır ve sevimsiz bir koku dolu hava püskürüverir. Klimadan ilk anda üfleyen havanın tesiriyle gözbebeklerinin yandığı hissedilir.Arabanın içi normal ısı seviyesine gelene dek kan-ter içinde şehrin bir ucundan diğerine uzanan üç adımlık yol çoktan yarılanır.

İster split klima isterse geleneksel klima olsun, her mekanda karşılaşırsınız klimalarla... Onlara alışmak katlanıp, yaşama ayak uydurmak zorundasınız. Kilimanın gürültüsü uçağın ilk havalanmaya hazırlandığı andaki sesi andırır. Bütün gün baş ağrısı, sinir bozucu hal ve bunlar arasında konsantre olup çalışmak mümkünse çalışalıbilir.

Dışarda yakıcı elli ellibeş derecelik boğucu sıcaklık, bir de nemli günlerin acımasızlığı, içerde haince insanı deli eden homurtulu ama serinletici kilmalar... Yahut içerde dayanılamayacak kadar ağır gürültülü çığlık çığlığa klimalar, dışarda çıkılamayacak kadar yakıcı ısı... Kentin alışveriş merkezleri, restoranları, salonları, topluca olunan tüm mekanlarının on sekiz derecede tutulma inadı, klimadan faydalanmak bir yana, kronik klima hastası olur insan. Çöl ikliminde yaşayanlar klimalara muhkümdur... Modern klimalar varken yirmibeş yılllık bir binada, çaresizlik içinde çıldırmanın yolu, çeyrek asır öncesine ait  merkezi klima kullanmaktır...

Diğerlerine sözüm yok ama, merkezi klimalara insanın hükmü geçmez, gözünün yaşına bakmadan insanı dondurur, gürültüden öldürür.

Kuveyt , 1 Ağustos 2005

Ali AKÇA

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org