Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Silvan GÜNEŞ Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
İlham Arayan Sanatçının Şehri; Amasya
14.04.2010
Silvan GÜNEŞ / Biyografi Yazarı
Okunma Sayısı : 4645
Oy Sayısı : 4
Değerlendirme : 5
Popülarite : 3,01
Verdiğiniz Puan :
 

 

 


Amasya

Amasya benim için dünyanın en özel ve en güzel kentlerinden biri. O şehre ilk defa giderken yol boyunca kendime uyumamak için telkinlerde bulundum. Çünkü ilk göreceğim yerlere karşı her zaman garip bir heyecan hissetmişimdir. Hiç bilmediğin yollara düşmek görmediğim yerlere ulaşmaya çalışmak beni heyecanlandırmıştır. Amasya'ya giderken aynı duygularım yine iş başındaydı.  Vuslatı beklemekten uykusuz kalmış mahzun gözlerim kapanmak için ısrarla aşağıya doğru inmeye çalıştıkça kalbim uyumamam konusunda yol boyunca bana telkinler veriyor, buna müsade etmiyordu. İyi ki etmemiş. Sisler içerisinde peri masalı gibi bir şehre otobüsümüz hızla girdiğinde ben kavanoz kavanoz adrenali şişelemiş mahzenime küfelerce iskiflemiştim. Sisler gözümüzün önüne gerilmiş örtü gibi bütün perspektifimizi sıfırlıyor daha sonra yeniden bizi baştan çıkarmaya çalışan bir kadının çırtmacının aralanması gibi hafif meşrep süzülüşüyle yeniden aralanıyordu. Gökyüzünün sisle yaşadığı bu metcezir; kâh Kral Kaya Mezarlarını, kâh Yeşilırmağı ya da Yalı Evlerininden birini bir süliet gibi gözlerimizin önüne dikip sonra yeniden kayboluyordu. Bu nasıl bir perdeydi. Bu ilk oyununu sunmak için kuliste heyecanla bekleyen oyuncuların  prömier gecesinden çok daha heyecanlıydı.  O kadar şaşırmıştım ki; gördüğüm o muhteşem kayaların arasına kendine zorla yer açmış gibi duran bu şehri hafızama nasıl sığdıracağımı şaşırmıştım. Sadece bakmak az geliyordu. Çünkü ona bakmak onu gördüğünü sanmaktı...  Aşkından şiir yazılası, beste yapılası, durup durup aşık olunası bu şehre sadece kalbimi değil, ruhumu da kaptırmıştım ben. Hem bu kapılışa gönüllüydüm de. Seve seve , seve seve diye atıyordu kalbim. işte serüven başlıyordu. Bu anlar dışında kalbimin çığlıklarını hiç bu kadar sarsılarak duymamıştım. Daha önce hiç bir şehirle böylesine konuşmamıştım. Gözlerim Amasya'da nereye bakacağını şaşırıyor, attığım her adımda ise yürümüyor adeta ayağımın altına uçan bir halı serilmişçesine süzülerek şehri dolaşıyordum. Yeşilırmak, kadının gerdanına taktığı inci gibi kayaların etrafını dolanarak geçerken önünde durduğum iki yakayı birbirine bağlayan bir köprünün başında, kilometreler kadar uzak zamanların derinliklerinden getirdiği haberler kulağıma "Lokman Hekim'in ölümsüzlük otunu burada suya düşürdüğü" fısıldanıyordu...

Belli ki çok canlar yakmıştı bu şehir. Hangi kapısından girseniz başka bir hikaye tılsımlı bir zembereğin içine düşmüşçesine sizi içine alıyor, dipsiz bir yolculuktan sonra daha önce hiç tatmadığınız garip duygular eşliğinde sizi kendisi ile birlikte bilinmezliklere sürükleyerek durduğun anı yüzünüze vuruyordu. Bütün duyularınız lal, beyniniz ise gördüğünüz şaşkınlık karşısında ha bre sarsıntıdaydı. En nihayetinde kendinize geldiğinizde anlıyordunuz, bu şehir sizin gibi gözüne kestiriği kim varsa önce onun önüne bütün incilerini dökerek büyülüyor, sonra da ona ait her şeye sahip oluyordu. Bir veriyor on alıyordunuz; kural buydu. Aldıklarınızı gördükçe vermek hiç geliyordu insana. Kendini hak edeni içine çekiyor, hak ettiği değeri vermeyi ise esirgemiyordu.

Garip bir metcezir yaşanıyordu; havada, karada, suda. bir verip on almanın keyfini içiyordunuz yudum yudum. Demleniyordu bütün duygularınız, yağan yağmur yerini buluyordu. Yüreğiniz hiç olmadığı kadar şairdi, şarkıydı ağzınızdan çıkan her sözünüz. Fakat yalnızlık hep oturuyordu baş köşede. Ne masalsı şiirler yazılmışsa da ulaşamamıştı pek çok gönüle. O bakir, nazlı, sevdalı, bülbülü lal eden hali Türkiye'de yeterince dile getirilemeyişinin hüznüyle karışmış, unutulmuş bir coğrafyanın sıradan bir şehri olarak çok acınası duruyordu orada öyle. İçinde yaşayanların çoğunun suçu vardı bu işte. Bana kalsa "hepsini sürmeli ve değer bilenlerle sanatçı şehri yapmalıydı..." burayı. "Türkiye'nin en güzel koylarını verin Amasya'nın sakinlerine, yaşasınlar oralarda bir müddet Amasya'sız. Ve nihayet anlasınlar o şehrin değerini..." diye çok organizasyonlar yaptı -devindikçe içimdeki Yeşilırmak gibi- coşan şu deli kanım ama nafile...

Heyhat hayat sabun köpüğü kadar kısa olmasa da düşününce zamanın mefrumunu aslında sabun köpüğü kadardı şu hepimizin bi çare ömrü. Yüzlerce medeniyet eskiten dünya milyarlarca hayatlar tüketti. Kaç nefeslik ömrünüz/ömrüm kaldı bilmiyorum ama zerrecik bile edemeyecek bir nefesin ömrümün sekiz'de birini bu şehirde geçirdiğim için bir şehre olan hiç tadılmamış bir aşkı tattığım için kutsandım saydım kendimi. Görmeyenlere ise vesile olayım diye yazdım tattığım aşkın damağımda bıraktığı hazzı...

Aklının bir yerinde kalmışsa bir köşe o köşeye doldurun Amasya ile  "Yaşıyorum" diyorsan gidip bir gürüver şu Ferhat ile Şirin'in aşklarına adfetilen Amasya şehrini. O bir vuslata tanıklık edememiş gözlerin  dünyaya veda etmeden önce şenlik etsin, O Ferhat olsun, sen Şirin git ve deliver dağları. Yeter artık bu hasretlik bitsin...

Amasya

hangi şarkı
hangi şiir
hangi duygular
hangi ben

hangi ırmak
hangi köprü
hangi zaman
hangi sen  

Silvan GÜNEŞ
________________________________

Ey Amasya hangi söz yeter ki sana,

Ey Amasya kalbinde uyuttuğun Krallar kadar hak ettim seni…

Ey Amasya kayaların gibi her zaman dimdik ayakta ol, hiç bir kötülük ulaşmasın sana…   

_________________________________
Bazı Amasya Şiirleri;

Aşkından Bu Şehirde Öldün mü Hiç?
http://www.antoloji.com/siir/siir/siir_SQL.asp?sair=56418&siir=825273&order=oto

Amasya'ya Gel (beste)
http://www.antoloji.com/siir/siir/siir_SQL.asp?sair=56418&siir=826019&order=oto



Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org