|
|
|
Tüm Yazıları
 ShareThis
|
İŞ DÜNYASI VE ÜRETİM
25.05.2012 |
|
|
| Okunma Sayısı : |
4111 |
|
|
| Oy Sayısı : |
0 |
|
|
| Değerlendirme : |
0 |
|
|
| Popülarite : |
|
|
|
| Verdiğiniz Puan : |
|
|
|
|
|
|
İŞ DÜNYASI VE ÜRETİM
Bir ülkenin tüm insanları özellikle de işinsanları, o ülkenin geleceğinden sorumludurlar.
İşinsanı kendini daha çok istihdam yaratmak, daha çok mal veya hizmet üretmekle sorumlu hissetmeklidir. Bu bağlamda makul düzeyde risk almaktan kaçınmalı, yabancı yatırımcıların Türkiye'ye gelmesine ön ayak olmalı, kazanımlarını tekrar yatırıma dönüştürmelidir.
İşinsanlarının bunları severek ve şevkle yapabilmesi için devleti yönetenlere de önemli görevler düşmektedir.
Devlet, yatırımlara kolaylık sağlamalı, yatırımcıyı yatırım yapmaya özendirmeli, bürokrasi ile yıldırmamalıdır. Devlet daireleri "Bugün git yarın gel!" dememeli, yatırım sürecinde kolaylık, üretim sürecinde teşvik ön planda tutulmalı, üretim istihdam, devlete vergi demektir. İnsanlarımıza iş ve aş demektir.
DÜNYADA DURGUNLUK BELİRTİLERİ
2007 yılı ortalarında önce Amerika'da sonra İngiltere'de baş gösteren kriz sinyalleri, son günlerde kendini daha güçlü hissettirmeye başladı. Amerika merkezli durgunluğun dünyaya yayılma eğilimi arttı. Buna rağmen ben, ABD yetkililerinin alacağı önlemlerle durgunluğun krize dönüşmesini önleyecekler kanaatini taşımaktayım.
Ancak, Amerika'da oluşacak ekonomik krizin etkisi Avrupa Birliği ülkelerine yansır ve AB ülke ekonomileri de krizi yaşamaya başlarsa; dış ticaretin %60'a yakını AB ülkeleri ile olan Türkiye ekonomisi, ister istemez krizi yaşayacaktır.
Amerika merkez üssünde oluşacak krizin ürettiği dalga Avrupa sahillerinde ulaştığı anda; Türkiye'ye ulaşması an meselesi olur. Amerika'da oluşan kriz dalgası sadece AB ülkelerini etkisi almakla kalmaz, aynı sürede aynı hızla Asya ülkelerine de uzanır.
Samimi dileğim, dünyanın hiçbir yerinde ekonomik kriz olmaması, Amerika'da bir kriz oluşursa bunun sadece Amerika ile sınırlı kalmasıdır.
Kriz; Amerika'da başlayıp dünya ekonomileri etkilerse, dünya ekonomisi için kötü sonuçlar doğurabilir. Birçok ülkeyi etkileyecek boyutta oluşan bir kriz sonucu, dünya ekonomisi yeniden şekillenir.
Her ülke ve her ticari yeni kurum düzende yerini almaya çalışır.
Yeni ekonomik düzende bir kısım ülkeler hemen, bir kısmı uzun sürede yerini alırken, bir kısmı da hiçbir zaman yer bulamaz.
Doğal olarak zayıflar gider, güçlüler kalır.
Global ekonominin en büyük sorunu, bir yerdeki hastalığın her tarafa hızla yayılmasıdır.
Zamanında Alınmayan Önlem, Önlem değildir.
Ülkeler ve işletmeler, hiçbir zaman; hatta en güçlü oldukları zamanlarda dahi, ekonomik sıkıntının bir gün kapılarını çalacağını unutmamalılar.
Oluşacak ekonomik sıkıntılardan etkilenmemek veya az düzeyde etkilenmek için gerekli düzenlemeler zamanında yapılmalı, ciddi önlemler zamanında alınmalıdır.
Bunlar canımızı acıtsa dahi…
Gereken önlemleri zamanında almadığımız, bir gün elimizdeki değerlerin uçup gittiğini görmenin dayanılmaz ıstırabını yaşayabiliriz.
Amerika'nın ünlü yatırım bankası Bear Stearns'ın başına gelenler, tüm işletmelerde ders olarak anlatılmalı.
2006 ve öncesinde dünyanın en güçlü yatırım bankalarından beşinci olan Bear Stearns'ın 158 dolar olan hisse değeri, 2007 Ocak ayında 155 dolara geriledi. 2007 ortalarında 90 dolara, 2008 Şubat sonunda ise 3 dolara geriledi.
Bunun üzerine JP Morgan, Bear Stearms Bankası'nı satın aldı Hem de hisse başına 2 dolar ödeyerek.
On üç ayda nereden nereye…
Böyle bir durumda ne yapmalıyız?
Tabii ki, her birimiz yönettiğimiz kurumları, kriz belasından koruyacak veya en az düzeyde etkilenmesini sağlayacak önlemler geliştirmeliyiz. Bildiğiniz gibi şirketleri şirket yöneticileri, ülkeleri de ülke yöneticileri krizden korurlar.
Şirketler kendi dışında gelişen ekonomik olaylardan etkilenmemesi veya az etkilenmesi yöneticilerin alacakları önlemlere bağlıdır.
Alınacak önlemler günübirlik olmamalıdır. Kriz kapıyı çalınca alelacele alınacak önlemler faydadan çok zarar getirebilir. Yöneticilerin zaman kaybetmeden yapmaları gereken, işyerlerini kurumsallaştırmaktır. İşyeri daha önceden kurumlaşmış ise, kurumlaşma kriterlerini gözden geçirmek, zayıf noktaları güçlendirecek önemleler almaktır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
| Tüm yazıları |
|
ShareThis
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Türk Liderler:
Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem
|
|
|