Ziynet Odası 
 Odam Olsun 
 Türklider Odaları 
 Sizin Odalarınız 
 Sohbet Odası 
 TV Odası 
 E-Kitap Odası 
 BŞenver 
 Gazete Odası 
 iPad 
 Hakkımızda 
 Şifremi Unuttum 

 

Murat Yatağanbaba Gözüyle 


     

 



Tüm Yazıları

       ShareThis
KAÇAK ELEKTİRİK İLE NAMAZ KILMAK
09.08.2006
Murat Yatağanbaba
Okunma Sayısı : 3798
Oy Sayısı : 2
Değerlendirme : 5
Popülarite : 1,51
Verdiğiniz Puan :
 

 

 

KAÇAK ELEKTİRİK İLE NAMAZ KILMAK!

karanl_k.jpg

Herhangi bir yerde “Murat Yatağanbaba” adı (görüşleri) tartışılmaya başlandığında ben orda olayım veya olmayayım, bilgim karşısında lafın altında kalanlar, sürekli şu suçlayıcı sözü söylüyorlar: “Sen namaz kılmıyorsun! Git önce namaz kıl, sonra dinden-kitaptan konuş!”

Bu sözü söyleyenler daha sonra içlerinden “hah işte bir açığını bulduk ve bu kadar milletin içinde onu mosmor ettik” gibi zavallı fikirlere kapılıp bıyık altından gülüyorlar! Oysaki bu onların edepsizliğini ve acizliklerini gösteriyor.

Bunu sık sık ve her fırsatta (ikimiz yalnızken veya toplum içinde) dile getirenlerden S.P. adlı biri de bu suçlamayı yaptıktan sonra, yüzü “ben senin bildiklerini bilmeyebilirim ama ben namaz kılıyorum sen kılmıyorsun, ben büyük müslümanım, sen küçük müslümansın” havalarına giriyor...

Edindiğim bilgiye göre bu kişi, Ankara’da yaşadığı yıllarda yıllar boyunca devletin sayacının ayarlarıyla oynayıp elektirik kullanmış. Yani kaçak!

İşte bu kaçakcı bana namaz edebiyatı yapıyor...

Ben Denizli’nin Çınar semtinde “Yatağanbaba Büfe”yi işletirken (1997 – 2004) bir ara işlerim çok ters gitmiş ve evin elektirik parasını bile yatıramamış ve tam 14 gün (iki hafta diye okunur) karanlıkta oturmuştum.

Şimdi sayın okurlar. Bu iki olayı yan yana koyun ve düşünün. Bir tarafta 5 vakit namaz kılan ama sayacın ayarlarıyla oynayarak kaçak elektirik kullanan birisi, diğer tarafta 5 vakit namaz kılmayan ama 14 gün karanlıkta kalmasına rağmen kaçak elektirik kullanmayan biri...

Bir sohbet sırasında insanların sorularını cevaplarken gene bu S.P adındaki şahıs “sen git önce namaz kıl” diye laf sokunca dayanamadım ve dedim ki:

Bana bak, edepsizlik etme... Benim “namaz kılıp kılmamam” Allah’la aramdaki bir meseledir, Allah beni ister affeder isterse etmez, bu seni ve hiç kimseyi ilgilendirmez. Fakat sen en büyük şerefsizliği yapıp bu milletin parasını çaldın! Ondan sonra da burda “ben 5 vakit namaz kılıyorum” diye kasılıyorsun. Bir bok yediğini sanıyorsun! Sen Ankara’da yaşarken, yıllar yılı elektirik sayacının ayarlarıyla oynayıp kaçak elektirik kullanmadın mı? O elektirik bu milletin elektiriği... Yani kamu malı. Üstelik de o çaldığın, kaçak kullandığın elektirikte Türkiye’de yaşayan 70 milyon insanın hakkı var... 70 milyon kişinin hakkı olan elektiriği kaçak kullanmak suretiyle hırsızlık yapıyorsun ondan sonra da karşıma geçmiş namaz kıldığını söylüyorsun. Senin gibi hırsızların hele hele kamu malını çalan aç köpeklerin kıldığı o şey namaz olmaktan çıkıp sizin ve öteki hırsızların “gak – guk”una dönüşüyor... Müslüman bir adam kamunun malını çalamaz.  Ben 14 gün karanlıkta kaldığımda bile elektiriği kaçak kullanmadım, Allah’tan korktum. Ben kılmadığım namazlarım için boynumu büker ve Allah’tan affımı isteyebilirim ve O da isterse affeder, yani benim kurtulma imkanım var ama sen ve senin gibiler, milletten çaldıklarınız yüzünden kurtulamayacaksınız. 70 milyon insanın kul hakkı var sizde...

> KENDİ GÖZLERİNE BAKABİLMEK!

Ben sabah kalkıp elimi yüzümü yıkarken aynaya bakıp “kendi gözlerimle” göz göze geldiğimde, bütün eksiğim-gediğim ve ihmallerimle bir “huzurlu” insan görüyorum. Fakat sizin gibi milletin malını çalanlar kendi gözlerinize hesap vermeyi hiç denemediniz, siz “kimse görmüyorsa bir şey olmaz” dediniz ve ufaklı büyüklü sürekli milletin malını yağmaladınız. O kuş beyniniz şunu bile düşünemedi. “Kimse görmez, şu elektiriğin sayacını oynayıp az elektirik parası vereyim” derken Allah sizi görüyordu... Ve bu şerefsizliğinizi zapta geçti... Senin / sizin eksik ödediğiniz veya hiç ödemediğiniz o elektiriğin parası benim / elektiriği kaçak kullanmayanların cebinden çıkıyor… Kıyamet günü o çaldığınız kamu malı elektirik sizi öyle bir çarpacak ki, o çarpış şeytanda bile yok...

Bu çok sert tepkim ve izahatım üzerine bu elektirik çalıcı kamu hırsızı “ama” diyen gözlerle bana ve ordaki diğerlerine baktı... Biraz sonra da “sen bunu nerden biliyorsun, kamu malını çalmak neden bu kadar büyük suç olsun, millet orda bankaları hortumlayıp trilyonları götürüyor benim kaçak kullandığım elektirik kamunun malı olsa da devede kulak kalmıyor mu” diye sordu... Dedim ki:

Hz.Muhammed’in ordusunda bir bedevi okla vurularak ölüyor. Arkadaşları “Peygamberin Ordusu’nda şehit olmak ne mübarek bir şehitliktir” diye onun adına seviniyorlar. Peygamberimiz bu ve benzeri sözleri dinledikten sonra, insanlığı silkeleyip kendine getirecek şu ölümsüz prensibi insanlık ve dünya tarihine not düşüyor: “Bu kişi kamuya ait bir bezden kendisine elbise yapıp giymişti, o elbise şimdi onu Cehennem’de elbise gibi sardı ve yakıyor!” Sahabiler ürperdiler... ve “Ya Rasulallah... Bir bez parçası için bu ceza çok değil mi?” dediler...

Hz.Muhammed cevap verdi: “Değil elbiselik bir bez, takunyanın boncuğu olsa da fark etmez!”

Buradaki olayın “püf noktası” bezin “kamu malı” olmasıdır.

Yani tüccardan çalınıp giyilen elbise ile, kamu malı olan bir elbisenin çalınması çok farklıdır. Tüccardan çalınan elbisenin helalliliği sadece o tüccardan alınır. Fakat kamu malıysa, ülkenin bütün insanlarından bu helalliğin alınması gerekir.

Kaçak elektirikle namaz kılmak Allah’la ve bu insanlarla dalga geçmektir.

Kamu malı çalan birisinin, Hz.Muhammed’in Ordusu’nda şehit olmasının bile kendisini kurtarmadığını öğrenen S.P.’yi ter basmıştı... S.P.ve ordaki diğerleri gözlerini bana dikti ve “peki bu işin tövbesi nedir” der gibi baktılar...  Anlalttım: Bunun tövbesi üç aşamalıdır:

1-     Sabah kaltığınızda aynaya bakınca gözlerinize bakacak ve önce kendinize hesap vereceksiniz. İlk önce kendinizle barışacaksınız.

2-     Ondan sonra kaç yıl elektirik çaldıysanız hesaplayacak ve tutarını bugünün piyasa şartlarına göre belirleyeceksiniz. Ondan sonra da o parayı, halkın ortak kullanımına açık yani bir kamu kuruluşuna bağışlayacaksınız. Bu kamu malı bir okul, bir hastane, bir kütüphane olabilir. Yani kamudan çaldığınızı gene kamunun faydalanabileceği bir yere geri ödeyecek ve 70 milyon insanla tek tek helalleşmek yerine, 70 milyonu temsil eden bir kumu kuruluşuna bu parayı vererek helalleşmiş olacaksınız.

3-     Ondan sonra da Allah’tan affınızı isteyeceksiniz...

Konuyu kapatırken şunu da belirtelim: “Murat Yatağanbaba namaz kılmıyor” sözü alçakca bir iftiradır... Ben şu anda 5 vakit namaz kılmıyorum... Fakat “namaz kılmamak” başka bir şeydir, “5 vakit namaz kılmamak” başka bir şeydir... Şu anda arada sırada kılıyorum. Hatta Nisan 2005’de Almanya’da tatildeyken, Cuma günü iki kardeşim ve annem cemmat oldu ve onlara Cuma Namazı kıldırdım. Yani ben namazı inkar etmiyorum, ihmal ettiğimden kılmıyorum ve Allah da biliyor bu beni üzüyor... Zaten bu “Yatağanbaba namaz kılmıyor” iddiaları, haset ve kıskançlıklarından geberen, benim halk üstündeki etkimi kırmak için evelenip gevelenen şeytani bir avuntu ve lakırtı...

Türkiye’de kullanılan elektiriğin % 40’ı kaçakmış. Bunu söyleyen Dış İşleri Bakanı Abdullah Gül “o bakımdan elektirik pahalı” diyor. Ne demek bu? Elektiriği çalanların vermediği paraları elektiriği çalmayanlara ödettiriyorlar...

Memleket insanımızın % 40’ı kamu malı hırsızlığı yapacak ve bu aynı ülkede adım başı yeni cami yapılacak... Allah belanızı vermez mi sizin bu kafayla? Siz kamu malı hırsızlıklarınızı böyle cami minaresi dikerek kapatmaya çalışarak ancak insanların gözünü boyar kandırırsınız ama Allah’ı kandıramazsınız...

Türkiye’deki insanların % 40’ı elektiriği kaçak kullanıyorsa, Türkiye’deki 20 milyon evin tam 8 milyonu elektiriği kaçak kullanıyor demektir. Ve de bu 8 milyon evde, kaçak elektirikle namaz kılınıyordur... Şimdi bu hırsızların kıldıkları namazlarla “din” oluyor, “din yaşanıyorsa”, o dinin Allah belasını versin ve “dinsizlik” hoşgelsin sefa gelsin... Kitabın hangi ayetinde yazıyor, “milletin malı olan elektiriği hem çalın hem de o evde namaz kılın” diye...

Allah’ın kudretinden ne eksik, hiçbir şey... Gün gelir ben de 5 vakit namaz kılabilirim. Bu ihtimali Allah yaratmış. Benim de bu “günde 5 vakit namaz kılma seçeneği”ni seçme ve günde 5 vakit namaz kılma ihtimalim var. Bu ihtimal var ama şu ihtimal asla yok: Değil 14 gün, 140 gün de elektiriksiz kalsam, ben gene de o kamu malını (halkın malını) çalıp elektiriği kaçak kullanmam!

Çünkü bu öyle korkunç bir günahtır ki, insanın kaburgalarını çatırdatır... Hz.Muhammed bu halkın malını çalanların cenaze namazlarını bile kılmıyordu...

xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx

MURAT YATAĞANBABA İRTİBAT:

> e-posta : muratyataganbaba@mynet.com
> web site: http://yataganbaba.sitemynet.com/kitap/
> telefon   : 0258 242 01 70 / 0537 411 59 83

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

MURAT YATAĞANBABA KİTAPLARI:                                                    

Din Adına Konuşan Hurafe Manyaklarına Cevap: Saçmalıkname

(Sipariş için: sacmalikname@mynet.com)

Siyaset Peygamber Mesleğidir / Amerika Kâbe'nin Üstünde Dansöz Oynatacak
(Sipariş için: spmeslegidir@mynet.com)

Türk Kültürü'nün Karbon Kâğıdı / Barış Manço Destanı
(Sipariş için barisdestani@mynet.com)

Kötü         Çok İyi  Oyla 
           
Tüm yazıları        ShareThis
  Geri  |  Arkadaşıma Gönder  |  Yazıcı Dostu
                 

    Hayat Verenler : Microsoft    HP Türkiye    PBS Bilişim    SAY Ajans    SFS - MAN    Superonline       

Türk Liderler:

Abbas Güçlü, Adil Karaağaç, Ali Ağaoğlu, <Ali Kibar, Adnan Nas, Adnan Polat, Adnan Şenses, Ahmet Başar, Ahmet Esen, Alber Bilen ,Ahmet Cemal Kura, Ali Abalıoğlu, Ali Naci Karacan, Ali Sabancı, Ali Koç, Ali Saydam, Ali Talip Özdemir, Ali Üstay, Arman Manukyan, Arzuhan Yalçındağ, Asaf Güneri, Atila Şenol, Attila Özdemiroğlu, Avni Çelik, Ayduk Koray, Aydın Ayaydın, Aydın Boysan, Ayhan Bermek, AyşeKulin, Ayten Gökçer, Başaran Ulusoy, BedrettinDalan, Bedri Baykam, Berhan Şimşek, BetülMardin, Bülend Özaydınlı, Bülent Akarcalı, Bülent Eczacıbaşı, Bülent Şenver, CağvitÇağlar, Can Ataklı, Can Dikmen, Can Has, Can Kıraç, Canan Edipoğlu, Celalettin Vardarsuyu, Cengiz Kaptanoğlu, Cevdetİnci, Çoşkun Ural, Cüneyt Asan, Cünety Ülsever, Çağlayan Arkan, Çetin Gezgincan, DenizAdanalı, Deniz Kurtsan, Didem Demirkent, Dilek Sabancı, Dr. Oktay Duran, Ege Cansel, Em. Org. Çevik Bir, Emre Berkin, Engin Akçakoca, Enver Ören, Erdal Aksoy, Erdoğan Demirören, ErhanKurdoğlu, Erkan Mumcu, Erkut Yücaoğlu, Ergun Özakat, Ergun Özen, Erol Üçer, Ersin Arıoğlu, Ersin Faralyalı, Ersin Özince, Ethem Sancak, Fatih Altaylı, Fatih Terim, Ferit Şahenk, Ferruh Tanay,Feyhan Kalpaklıoğlu, Feyyaz Berker, Fuat Miras, Fuat Süren, Füsun Önal, Göksel Kortay, Güler Sabancı, Güngör Kaymak, Hakan Ateş, Halit Soydan, Halit Kıvanç, Haluk Okutur, Haluk Şahin, Hamdi Akın, Hasan Güleşçi, HayrettinKaraca, Hazım Kantarcı, Hilmi Özkök, Hüsamettin Kavi, Hüseyin Kıvrıkoğlu, Hüsnü Özyeğin, Işın Çelebi, İbrahim Arıkan, İbrahim Betil, İbrahim Bodur, İbrahim Cevahir, İbrahim Kefeli, İdris Yamantürk, İhsan Kalkavan, İshak Alaton, İsmet Acar, İzzet Garih, İzzet Günay, İzzet Özilhan, JakKamhi, Kazım Taşkent, Kemal Köprülü, Kemal Şahin, Leyla Alaton Günyeli, LeylaUmar, Lucien Arkas, Mahfi Eğilmez, MehmetAli Birand, Mehmet Ali Yalçındağ, Mehmet Başer, Mehmet Günyeli, Mehmet Huntürk, Mehmet Keçeciler, Mehmet Kutman, Mehmet Şuhubi, Melih Aşık, Meltem Kurtsan, Mesut Erez, Metin Kalkavan, Metin Kaşo, Muharrem Kayhan, Muhtar Kent, Murat Akdoğan, Murat Dedeman, MuratVargı, Mustafa Koç, Mustafa Özyürek, Mustafa Sarıgül, Mustafa Süzer, Mümtaz Soysal, Nafi Güral, Nail Keçili, Nasuh Mahruki, Nebil Özgentürk, Neşe Erberk, Nevval Sevindi, Nezih Demirkent, Nihat Boytüzün, Nihat Gökyiğit, Nihat Sırdar, Niyazi Önen, Nur Ger, Nurettin Çarmıklı, Nuri Çolakoğlu, Nüzhet Kandemir, Oğuz Gürsel, Oktay Duran, Oktay Ekşi, Oktay Varlıer, Osman Birsel, Osman Şevket Çarmıklı, Ozan Diren, Özen Göksel, ÖzdemirErdoğan, Özhan Erem, Pervin Kaşo, R.BülentTarhan, Raffi Portakal, Rahmi Koç, Rauf Denktaş, Refik Baydur, Rıfat Hisarcıklıoğlu, SakıpSabancı, Samsa Karamehmet, Savaş Ünal, SedatAloğlu, Sefa Sirmen, Selçuk Alagöz, SelçukYaşar, Selim Seval, Semih Saygıner, SerdarBilgili, Sevan Bıçakçı, Sevgi Gönül, Sezen Cumhur Önal, SinanAygün, Suna Kıraç, Süha Derbent, Süleyman Demirel, ŞadanKalkavan, Şadi Gücüm, Şahin Tulga, Şakir Eczacıbaşı, Şarık Tara, Şerif Kaynar, ŞevketSabancı, Tan Sağtürk, Taner Ayhan, Tanıl Küçük, Tanju Argun, Tansu Yeğen, TavacıRecep Usta, Tayfun Okter, Tevfik Altınok, Tezcan Yaramancı, Tinaz Titiz, Tuna Beklevic, Tuncay Özilhan, Türkan Saylan, Uğur Dündar, Uluç Gürkan, Umur Talu, Ümit Tokçan, Üzeyir Garih, Vehbi Koç, Vitali Hakko, Vural Öger, Yaşar Aşçıoğlu, Yaşar Nuri Öztürk, Yılmaz Ulusoy, Yusuf Köse, Zafer Çağlayan, Zeynel AbidinErdem

Tecrübeleriniz ve birikimleriniz toprak olmasın @ Copyright 2004 turklider.org