Değerli okuyucu. Bu sayfada yer alan "yukarıdaki küpürü tıklayın" ifadeleri, şahsi internet sitemin düzenine göre yazılmıştır. Dolayısıyla belirtilen yerleri tıkladığınızda sayfalar açılmayacaktır, bu sayfada sadece kısa kısa haberleri okuyabilirsiniz. Detayları okuyabilmeniz için zaman zaman şahsi sitemi de ziyaret etmenizi öneriririm. Teşekkürler.
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
KASIM 2006 HABERLERİ:
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
> YATAĞANBABA'NIN "HAÇLI İSTİLASI" 18.BASKIYI YAPTI!
> (Ekleme Tarihi: 26.11.2006 / Pazar / Denizli /17:20)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın 01 Mart 2006 günü düzenlediği Basın Toplantısı Kırmızı Beyaz Türkiye Grubu tarafından yahoogroup'da yayınlanarak 18.Baskıyı yaptı.
"Türkiye Haçlı İstilası ile Karşı Karşıya" konulu Basın Toplantısı, adı geçen Grup tarafından aynı adla yayınlandı.
Yatağanbaba'nın Kırmızı Beyaz Türkiye Grubu tarafından yayınlanan açıklamasını, yahoo'nun yukardaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. Kırmızı Beyaz Türkiye Grubu'na gösterdikleri ilgi için teşekkür ediyoruz. (Haber No: 979 / 58)
---------------------------------------------------------------------------------
> TİCARET VE EKONOMİ: DENİZLİ'DEN URFA'YA YARDIM ELİ!
> (Ekleme Tarihi: 25.11.2006 / Cuma / Denizli /12:43)
Şanlıurfa'nın Ceylan Pınar İlçesi'nde yaşanan sel felaketi için yardım kampanyası düzenleyen HYP Denizli İl Başkanlığı, toplanan yardım paketlerini Şanlıurfa'ya gönderdi.
Selzedelere 6 koli gıda, kıyafet ve kırtasiye gönderen HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, kampanyaya yeterli ilginin gösterilmediğini söyleyerek bu durumu kınadı.
Toplanan yardımları Denizli'den Şanlıurfa'ya ücretsiz götüren Urfa Cesur Otobüs Firması'na teşekkür ediyoruz. Denizli'de HYP'den başka hiçbir vakıf, dernek ve siyasi partinin yardım göndermediği Şanlıurfa'nın yaralarını Deniz Feneri ve benzeri kuruluşlar sarmaya çalışıyor.
Konu ile ilgili Ticaret ve Ekonomi Gazetesi'nin haberini, yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirisiniz. (Haber No: 978 / 57)
---------------------------------------------------------------------------------
> İNTERNETAJANS.COM: MİLLET OLMAKTAN UZAKLAŞIYORUZ!
> (Ekleme Tarihi: 25.11.2006 / Cuma / Denizli /09:10)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, geçtiğimiz aylarda Denizli'de patlak veren "Pamukkale Krizi" ile ilgili bir açıklama yaptı.
Yatağanbaba açıklamasını olayın olduğu vakit değil, üstünden iki ay geçtikten sonra yapmasını "gerginliğe sebep olmamak için" diye açıkladı.
Yatağanbaba Denizli'de patlak veren Pamukkale krizinden yola çıkarak, Türkiye'de yaşanan başka örneklere de yer verip, Türk Milleti'nin "Millet" olmaktan hızla uzaklaştığını iddia etti.
internetajans.com sitesinin haberini yukarıdaki küpürün tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 977 / 56)
---------------------------------------------------------------------------------
> İNTERNETAJANS.COM: KÖYLÜ OLMAK DEĞİL, KÖYLÜLÜK KÖTÜDÜR!
> (Ekleme Tarihi: 25.11.2006 / Cuma / Denizli /08:53)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, Almanya ile Türkiye'deki köyleri karşılaştırdı.
Konu ile ilgili olarak "Köylü Olmak Değil Köylülük Kötüdür" başlıklı haber bülteni yayınlayan Yatağanbaba, konuyu Almanya'nın bir köyünde bahçe kenarına dikilmiş tabelalarla anlattı.
Yatağanbaba'nın açıklamasını yayınlayan internetajans.com sitesinin haberini, yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz.. (Haber No: 976 / 55)
---------------------------------------------------------------------------------
> İNTERNETAJANS.COM: DENİZLİ'DEN ŞANLIURFA'YA YARDIM ELİ!
> (Ekleme Tarihi: 25.11.2006 / Cuma / Denizli /08:35)
Şanlıurfa'nın Ceylan Pınar İlçesi'nde yaşanan sel felaketi için yardım kampanyası düzenleyen HYP Denizli İl Başkanlığı, toplanan yardım paketlerini Şanlıurfa'ya gönderdi.
Selzedelere 6 koli gıda, kıyafet ve kırtasiye gönderen HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, kampanyaya yeterli ilginin gösterilmediğini söyleyerek bu durumu kınadı.
Toplanan yardımları Denizli'den Şanlıurfa'ya ücretsiz götüren Urfa Cesur Otobüs Firması'na teşekkür ediyoruz. Denizli'de HYP'den başka hiçbir vakıf, dernek ve siyasi partinin yardım göndermediği Şanlıurfa'nın yaralarını Deniz Feneri ve benzeri kuruluşlar sarmaya çalışıyor.
Konu ile ilgili internetajans.com sitesinin haberini, yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirisiniz. (Haber No: 975 / 54)
---------------------------------------------------------------------------------
> MİMHABER.COM: DENİZLİ'DEN ŞANLIURFA'YA YARDIM ELİ!
> (Ekleme Tarihi: 25.11.2006 / Cuma / Denizli /08:23)
Şanlıurfa'nın Ceylan Pınar İlçesi'nde yaşanan sel felaketi için yardım kampanyası düzenleyen HYP Denizli İl Başkanlığı, toplanan yardım paketlerini Şanlıurfa'ya gönderdi.
Selzedelere 6 koli gıda, kıyafet ve kırtasiye gönderen HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, kampanyaya yeterli ilginin gösterilmediğini söyleyerek bu durumu kınadı.
Toplanan yardımları Denizli'den Şanlıurfa'ya ücretsiz götüren Urfa Cesur Otobüs Firması'na teşekkür ediyoruz. Denizli'de HYP'den başka hiçbir vakıf, dernek ve siyasi partinin yardım göndermediği Şanlıurfa'nın yaralarını Deniz Feneri ve benzeri kuruluşlar sarmaya çalışıyor.
Konu ile ilgili mimhaber.com sitesinin haberini, yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirisiniz. (Haber No: 974 / 53)
---------------------------------------------------------------------------------
> DENİZLİLİ.NET: HYP'DEN ŞANLIURFA'YA YARDIM ELİ!
> (Ekleme Tarihi: 25.11.2006 / Cuma / Denizli /08:00)
Şanlıurfa'nın Ceylan Pınar İlçesi'nde yaşanan sel felaketi için yardım kampanyası düzenleyen HYP Denizli İl Başkanlığı, toplanan yardım paketlerini Şanlıurfa'ya gönderdi.
Selzedelere 6 koli gıda, kıyafet ve kırtasiye gönderen HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, kampanyaya yeterli ilginin gösterilmediğini söyleyerek bu durumu kınadı.
Toplanan yardımları Denizli'den Şanlıurfa'ya ücretsiz götüren Urfa Cesur Otobüs Firması'na teşekkür ediyoruz. Denizli'de HYP'den başka hiçbir vakıf, dernek ve siyasi partinin yardım göndermediği Şanlıurfa'nın yaralarını Deniz Feneri ve benzeri kuruluşlar sarmaya çalışıyor.
Konu ile ilgili denizlili.net sitesinin haberini, yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirisiniz. (Haber No: 973 / 52)
---------------------------------------------------------------------------------
> CEVİZOĞLU'NUN SEYİRCİLERİ YATAĞANBABA'DA ISRAR EDİYOR!
> (Ekleme Tarihi: 14.11.2006 / Salı / Denizli /11:38)
Ünlü gazeteci ve televizyoncu Hulki Cevizoğlu'nun internet sitesinin "Ziyaretçi Defteri"ne izleyenleri mesaj yazıyor.
Aylar önce "Gençlik Hareketi" isimli grup, Cevizoğlu'na "Yatağanbaba'yı Ceviz Kabuğu'na konuk etmesi için" mesaj yazmıştı.
06.11.2006 tarihinde de "Bedrettin" isimli ziyaretçi, Cevizoğlu'nun Ceviz Kabuğu'nda birlikte program yapması için aralarında Yatağanbaba'nın da bulunduğu 10 isim saymış. Yatağanbaba bu 10 isimden 3'ünü tanıyor, 7'sini tanımıyor.
Cevizoğlu'na birlikte program yapması önerilen 10 ismi, sitenin yukarıdaki küpürüne tıklayarak okuyabilirisniz. (Haber No: 972 / 51)
---------------------------------------------------------------------------------
> FOTO ANI - 3: YATAĞANBABA "GEÇİCİ DÖVME" YAPIYOR!
> (Ekleme Tarihi: 13.11.2006 /Pazartesi / Denizli /19:09)
Yatağanbaba, "geçici dövme" denilen dövmeyi Türkiye'de ilk yapanlardan biri.
1996 yılında amcası Mahmut Akman'ın yanında (Orhun Turizm - Alanya) çalışan Yatağanbaba, turistlere hediyelik eşya satıyordu.
Seçimlerde parmağa sürülen ve bir süre çıkmayan, adına Hint Boyası denen boyayla yapılan bu dövme şekli daha sonra sadece turistik yerlerde değil, Türkiye'nin değişik şehirlerinde de moda oldu.
Hazırlanışı çok kolay olan, malzemesi de çok ucuz olan bu geçici dövme, ne hikmetse çok pahalıya yapılıyordu. Bütün marifetse, müşterinin istediği yere beğendiği şekli çizmekten ibaret. Yerli ve yabancı turistlere yüzlerce geçici dövme yapan Yatağanbaba, kendisine hiç dövme yaptırmadı, belki de şekilleri beğenmedi... (Haber No: 971 / 50)
---------------------------------------------------------------------------------
> KÖPEKLERİN ULUYUŞU: "YATAĞANBABA" MEĞER "KÜFÜRBAZBABA"YMIŞ!
> (Ekleme Tarihi: 13.11.2006 /Pazartesi / Denizli /14:59)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'ya, kim oldukları / hangi delikten çıktıları / hangi delikte oldukları belli olmayan, babası / soyadı belirsiz kişilerden sürekli e-posta geliyor. İstedikleri / söyledikleri şey de "HYP'yi bırak!"
Bunlardan bir tanesi Yatağanbaba'ya hitap ederken "Yatağanbaba" diye değil de "Küfürbazbaba" diye hitap ediyor!!!
Sebep ise Yatağanbaba bunların bir e-posta'sına ""ben adımı-soyadımı, adresimi ve telefonumu yazarak diyeceğimi diyorum, söveceksem bile adımı-soyadımı belirterek sövüyorum, siz sürekli / yerli-yersiz rumuz (kendi adı-soyadı yerine uyduruk bir isim) kullandığınıza göre sizin babanız / soyadınız yok" diye cevap vermiş olması...
HYP'ye bu hareketi bozmak / karıştırmak için giren veya girip de hiçbir iş yapmayıp yürüyüşünü yavaşlatan ve neticede de kapının önüne konanların bu gayretleri / sövüp-süpürmeleri boşunadır...
Bunlar HYP Kervanı'nın Dünya Siyaset Tarihi'nde kırdığı rekorlarla yürüdüğü Evrenselliğin Dorukları'ndaki bu büyülü yolculuğu değil durdurmak yavaşlatamazlar bile... Bunlar ancak yol kenarında havlayan köpeklere benzer. Köpek oldukları için havlamaya mahkumdurlar.
Özet: İt ürür, Kervan yürür...
Yani yol kenarındaki it / itler ürüyecek, HYP Kervanı da bütün ihtişamıyla yürüyecek...
Yatağanbaba'nın çok değişik konulardaki çalışmaları etkisini gösterdikçe ve gündem oldukça, anlaşılıyor ki bu sataşmalar ve engelleme girişimleri artarak devam edecek. Fakat bu girişimler boşunadır, Yatağanbaba'nın çalışmalarını engelleyebilecek tek şey sağlığıdır, sağlığında bir problem olmazsa, akan bu coşkun seli durduramazlar...
"Yatağanbaba"ya "Küfürbazbaba" diyen bu zevata şunu hatırlatalım: Yatağanbaba küfretmez fakat ustaca argo kullanır. Onların "küfür" zannettiği şey aslında "argo"dur.
Neyse, sürekli Yatağanbaba'nın çalışmalarını yavaşlatmak / durdurmak için, kim olduklarını gizleyerek / kalleşe, sağdan-soldan, yukarıdan-belden aşağıdan vuranlara, yani bunların topuna Ahmet Arif'in bir şiiriyle cevap verelim:
Dört yanım puşt zulası,
Vurun ulan vurun, ben kolay ölmem!
(Haber No: 970 / 49)
---------------------------------------------------------------------------------
> ŞAKA: YATAĞANBABA'NIN SAÇLARI, YAŞAR HOCA'NIN KÂBUSU!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /11:57)
Yatağanbaba Denizli'de yaşadığı için Genel Başkanı ve Hocası Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk ile altı aydan altı aya ancak denk gelebiliyor ve karşılaştıklarında çok özlediğinden dayanamayıp sarılıyor ve öpüyor.
Fakat Yatağanbaba'nın uzun saçları her defasında problem oluyor. Yatağanbaba Öztürk'ten çok uzun boylu olduğundan sarmaşırken saçları Öztürk'ün sağlı-sollu yüzüne geliyor / çarpıyor:))
En son İstanbul'da bayramlaşırken de aynı şey olmuş ve Yaşar Hoca artık dayanamayıp "ya Murat şu saçlarını biraz kes, her defasında yüzüme çarpıyor" diye yarı şaka yarı ciddi söylenmişti...
Saçı ve sakalı simgesi olmuş Yatağanbaba, yeni bir imaj ile uğraşmak istemediğinden saçlarını kesmeye hiç niyeti yok. Fakat hocasını gördüğünde dayanamayıp mutlaka sarılmak da istiyor, demek ki bundan böyle sarmaşırken ya saçlarını at kuyruğu yapacak ya da sarmaşma sırasında eliyle toplayıp sarmaşma bittikten sonra serbest bırakacak.
Yani Süleyman Demirel'in dediği gibi "demokrasilerde çare tükenmez, sarmaşma anında Yatağanbaba da saçlarını toplasa saçları dökülmez, kepek desen zaten yok!!!" (Haber No: 969 / 48)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA'YA NAZAR DEĞDİ: 16 YIL SONRA İLK DEFA RAHTSIZLANDI !
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /10:57)
Haziran ayından bu tarafa inanılmaz bir tempoda çalışan Yatağanbaba, aşırı yorgunluktan bitkin düştü. Zihnini toplamakta güçlük çeken Yatağanbaba, ani bastıran soğuklarla birlikte fena üşüttü.
En son bundan 10 yıl önce askerde iken sadece bir kere göz kontrolüne giden Yatağanbaba, kendisine "hasta olmayı yasakladığı için" yıllardır doktora gitmiyor. En son 1990 yılında demir sallangaçta sallanırken sallangaçın zencirleri kopup kalçası kırılınca doktora giden Yatağanbaba 16 yıldır doktora gitmiyor.
Haziran ayından beri günde 7-8 gazete okuyup gündemi takip eden, "siyasetçi" kimliğiyle ardı ardına basın toplantıları düzenleyip, yazılı basın açıklamalı ve haber bültenleri yayınlayan Yatağanbaba, "yazar" kimliğiyle de bu döneme biri basılmış üç kitap sığdırdı. Haftalardır Siyasi parti, dernek ve vakıfların davetine geden ve buralarda Türkiye'nin durumu üzerine konuşmalar yapan Yatağanbaba, internet ve televizyona da "mecburen" saatlerini ayırıyor. Diğer taraftan menajerliğini ve basın danışmanlığını yaptığı yazar ve müzisyenlerle yaptığı toplantılar, kendi kitaplarının pazarlamasına çalışması ve de iki yıl önceki iflasından kalma davaları takibi, bekar olduğu ve tek başına yaşadığı için de, çamaşır yıkama-ütü, yemek pişirme-bulaşık, evi silip-süpürme (ki hiçbir zaman beceremediği iş), bunun yanında çıkarmayı planladığı gazete ve yılbaşında yayınlamaya başlayacağı internet radyosu üstünde çalışması derken bu başdöndüren yoğun trafikte uyuyacak iki saati zor buluyor. Havaların birden soğumasıyla bir de şiddetli gribe yakalanınca iyice yorgun düşen Yatağanbaba, moralini bozan bazı gelişmelere sinirlenip normalde yapmayacağı hataları yapmaya başlayınca çalışmalarına ara verme / tempo düşürme kararı aldı.
Yatağanbaba'nın bu çalışma temposu Kulvar Gazetesi'nde "Yatağanbaba'nın on parmağında on marifet", Doğuş Gazetesi'nde de "Yatağanbaba tek başına bir ordu" diye haber yapılmıştı. Parmaklarda mı eksilme oldu yoksa orduda mı problem çıktı da Yatağanbaba 16 yıl sonra ilk defa bir rahatsızlık geçiriyor? Bir diğer ihtimal kem gözlülerin nazarı mı değdi?
Önümüzdeki iki hafta boyunca olan bütün randevularını iptal eden Yatağanbaba, evde istirat edecek. İki hafta boyunca sadece arşiv çalışması yapacak olan Yatağanbaba, gücünü toplayınca ilk iş olarak ayın 25'inden itibaren HYP'nin teşkilatlanma çalışmaları için iki hafta Denizli'nin ilçe ve kasabalarında olacak.
Soğuktan üşütünceye kadar bu yoğun tempoyu dert etmeyen Yatağanbaba, Kanuni Sultan Süleyman'a bir kere daha hak veriyor:
Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi!!! (Haber No: 968 / 47)
---------------------------------------------------------------------------------
> HYP DENİZLİ İL BŞK.YRD.HATİCE KARACA'NIN BURNU KIRILDI!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /10:03)
HYP Denizli Disiplin Kurulu'ndan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Hatice Karaca çok tehlikeli bir kaza geçirdi.
Geçirdiği kaza sonucu burnu kırılan Karaca, bir müddet burnu sargılı olarak dolaştı. Geçirdiği bu rahatsızlığa rağmen Saltak Caddesi'ndeki işyerleri Doğuş Penye Dikimevi'nde eşi Önder Karaca ile birlikte çalışmaya devam eden Hatice Karaca'nın şimdi burun sargısı açıldı.
Burnunun sağ tarfında şu anda belli bir şişlik olan Hatice Hanım, doktorların bir süre sonra bu şişliğin gideceğini söylediklerini belirtti.
Hatice Karaca'ya HYP Denizli Ailesi olarak büyük geçmiş olsun diyoruz. (Haber No: 967 / 46)
---------------------------------------------------------------------------------
> FOTO ANI-2: ANILARA KAPILIP KALMA, İNSANLIĞIN DA KADERİ BÖYLE!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /09:31)
Bu fotoğraflara bakıp da Erkin Koray'ın şarkısını hatırlamamak / söylememek mümkün mü? Ne diyordu Erkin Koray: Öyle bir geçer zamanki, dediğim aynıyla vaki, birden dursun istersin seneler olunca mazi, öyle bir geçer zamanki...
Soldaki fotoğraf 2005 yılında Almanya'nın Nagold Kasabası'nda çekildi. Sağdaki fotoğraf ise Türkiye'nin Yatağan Kasabası'nda / Kefe Yaylası'nda...
Yatağanbaba'nın dizinin dibindeki küçük çocuklardan sağdaki kardeşi Ahmet, soldaki de kuzeni Onur.
Soldaki fotoğrafta görüldüğü gibi Ahmet şimdi abisinin boyunda, e tabiki Onur da öyle, hatta Onur biraz daha uzun boylu Murat abisinden.
Kefe Yaylası'nda tatilin keyfini çıkaran ve top oynayan üçlü çok eğleniyordu ama nedense golleri hep Yatağanbaba atıyordu, bulmuştu küçücük çocukları ve ha bire çalım atıyordu, Onur ve Ahmet de çalım yedikçe bacaklarını asılıyor, cimcikliyior, tekmeliyor ve hatta ağlayıp-bağırıyorlardı...
...sonra Erkin Koray'ın şarkısında dediği oldu, zaman öyle bir geçti ki... Şimdi Ahmet ve Onur, Yatağanbaba'yla maç yapsa herhalde maç 50-0 falan biter. Bu sefer Yatağanbaba çalımları yedikçe Ahmet ve Onur'a çelme takıp durdurmaya çalışır:))
Dünün küçücük çocukları şimdi büyüdü, Yatağanbaba'nın bilmediği şeyleri biliyorlar. Bilgisayarı kullanmayı Yatağanbaba'ya Ahmet ve Onur öğretti. Hatta Ahmet bilgisayarla ilgili her yeni öğrettiği şeyden sonra ve yeni öğreteceği şeyden önce mutlaka bir Jakie Chan filmi izlemeyi şart koşuyordu...
Bilgisayardan sonra interneti kullanmayı da Yatağanbaba'ya kardeşi Ahmet öğretti. Türkiye'de yerleşmiş bir tür gelenek var, yaşlılarla gençler çoğu zaman anlaşamıyor ve gençler çoğu zaman küçümsenip sözü dinlenmiyor. Fakat Yatağanbaba, kendisinden 15 yaş küçük kardeşi Ahmet'ten birşey öğrendiğinde çok seviniyoir. Hatta Yatağanbaba'ya en açık eleştirileri de küçük kardeşi Ahmet yapıyor ve Yatağanbaba da bazı eleştirilerine hak verip Ahmet'in dediğini yapıyor...
Evet, acı ama gerçek, Yatağanbaba (da) yaşlanıyor... İki fotoğrafa bakıp pakıp dalıp dalıp gidiyor... O sırada Erkin Koray'ın aynı şarkısı çalmaya devam ediyor:
"Anılara kapılıp kalma, sana kara yazıldı sanma, insanlığın da kaderi böyle, öyle bir geçer zamanki, birden dursun istersin seneler olunca mazi..."
Bu böyleyse, yani yaşlanmak "insanoğlunun kaderiyse" anılara kapılıp kalmamalı, her yaşın güzelliğini yaşamaya çalışmalı... Büyükler küçükleri "küçük" görmeden, küçükler de büyükleri "moruk" görmeden... (Haber No: 966 / 45)
---------------------------------------------------------------------------------
> İSMAİL HAKKI EKMEKÇİOĞLU 81 YAŞINDA 4.KEZ EVLENDİ!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /08:37)
Yatağanbaba'yı siyasete girmeden önce de girdikten sonra da sürekli destekleyen ve haberlerini yayınlayan Ticaret ve Ekonomi Gazetesi'nin 81 yaşındaki sahibi İsmail Hakkı Ekmekçioğlu 4.kez evlendi.
Denizli'nen en eski gazetelerinden birinin sahibi olan Ekmekçioğlu, yakın bir zamana kadar Ege Basın Birliği'nin de başkanlığını yapıyordu.
Ekmekçioğlu'nun 81 yaşında yaptığı bu 4.evliliğinin detaylarını denizlisonnokta sitesinden okuyabilirsiniz. Sitenin haberini okumak için yukarıdaki -Yatağanbaba'nın Ekmekçioğlu'nu ziyareti sırasında çekilmiş- fotoğrafı tıklamanız yeterlidir. Ekmekçioğlu ve eşine mutluluklar diliyoruz... (Haber No: 965 / 44)
---------------------------------------------------------------------------------
> "KAZANACAĞIM BİR SAVAŞI, DOSTLARIMLA YAPMAM" LAKIRTISI!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /08:11)
Yatağanbaba'nın "kısa saçlı" görüntüsünü merak edenlere bugün bu sürpriz fotoğrafı yayınlıyoruz. Bu fotoğrafı yayınlama amacımız sadece Yatağanbaba'nın kısa saçlı fotoğrafını göstermek değil, bir mesaj vermek.
BAZEN "HAK" İLE "BATIL" KASTEDİLİYOR!
Yatağanbaba'nın yukarıdaki kırmızı ceketli fotoğrafına dikkat edin. Fotoğrafta Yatağanbaba'nın saçları ve sakalları sanki "boya ile boyanmış gibi" simsiyah... Yatağanbaba bu pozu, 2003 yılında "Kur'an'daki ve Beynimdeki Gri Hücreler" kitabının kapağı için vermişti. Kitabın yayını ertelendi yerine başka kitapları basıldı ama fotoğrafı hatıra kaldı. Tarihi tekrar hatırlatalım: 2003
Şimdi bir de alttaki fotoğrafa bakın. Yatağanbaba'nın sakalının büyük bir bölümü beyazlamış, hatta fotoğrafta görünmeyen saçları da...
Peki bu fotoğrafın çekildiği tarih ne? 2005! Evet 2005... "2 yılda" Yatağanbaba'nın saçı ve sakalı bu denli beyazlamış. Eskiden Türk Filmleri'nde buna benzer sahneler olur ve içimizden "hadi canım sende, bu kadar kısa sürede saç-sakal bu kadar beyazlar mı" derdik. Fakat Yatağanbaba'nın iki yıl arayla çekilmiş fotoğraflarından da anlaşılıyor ki "beyazlıyor..."
Yatağanbaba'nın 2004 yılında başından inanılmaz kötü olaylar geçti. Sadece o yıl batan parası 100 milyarın üstündeydi. Bu rakam şu anda 150 milyarı geçmiş durumda ve halâ o iki yıl öncesinin çeri-çöpünü temizlemekle meşgul. Borcu şu anda tek haneli milyara düştü ama sağlığı açısından bedeli ağır oldu.
İki çocukluk arkadaşı / uzaktan akrabası tarafından alçakça dolandırılan Yatağanbaba'nın sadece avukata ödediği para ile avukat altına sıfır araba çekti. Başkasına kefillikten ve de ödediği senetin tekrar avukata verilmesinden kaynaklanan bu iflasa bir başka sebep de Yatağanbaba'nın çok beğendiği bir sözdü, o söz şuydu:
"KAZANACAĞIMI BİLDİĞİM BİR SAVAŞI DOSTLARIMLA YAPMAM!"
Yatağanbaba istese bu işten 1 lira bile zarar etmeden sıyrılabilir ve o iki şerefsizin hayatını söndürebilirdi. Hatta o kızgın olduğu günlerde bu iki Allahsızı vurmayı bile düşündü. Fakat çocukluk arkadaşından biri yeni evli, diğeri de ikinci karısına hamileydi ve bunu yapmadı. Muhataplarının ikisinin de suratına "bu işi çözüyorsam size değil senin karına senin de çocuğuna acıdığım için çözüyorum" diyerek, işyerinden birini bir dolandırıcıya, diğer iş yerini de öteki dolandırıcıya devredip olayı kapattı. İki yıldır da ikisiyle de görüşmüyor...
Bu olaydan Yatağanbaba'dan daha genç olanların çıkaracağı ders şudur: "Kazanacağımı bildiğim bir savaşı dostlarımla yapmam" sözü kulağa çok güzel ve asil bir söz gibi geliyor ama bu söz hümanizmin sulandırılmış bir şekli ve çok hain bir söz! Para'nın 1 numaralı ve hatta tek Allah olduğu günümüz Türkiyesi'nde bu söze inanmak ve uygulamak "intihar" etmek demek. Çünkü paraya tapar hale gelen bu şuursuzlaşmış insanlar, ne hatır dinliyor ne vefa, ne akrabalık ne beraber geçmiş 25 yıl!
Ve bu böyle olunca da bu paraya tapan tefeci ruhlu kuduz ve aç köpekler size salyalarını akıta akıta saldırıyorlar. 25 yıllık dostluğunuz / dostunuz 25 yıllık kan davalınıza rahmet okutacak biçimde şerefsizleşiyor. İş bu aşamaya geldi mi, geriye iki seçenek kalıyor, ya sineye çekeceksiniz ya da öldüreceksiniz!
O bakımdan "kazanacağımı bildiğim bir savaşı dostlarımla yapmam" gibi lakırtılar bir öğreti değil, tedbirsizliğe ve iflasa davetiyedir. Çünkü siz bunu böyle bilip öyle davranabilirsiniz ama karşı taraf "savaş savaştır dost-most hikaye, dolarken ceplerim dolsun nasıl dolarsa dolsun" diyerek 25 yıllık dostluğu bir kalemde silip atabiliyorsa, bu "tek taraflı" dostlukla o cümleyi uygulamanız mümkün değildir.
ÖZET: Hiç kimsenin kredisi sınırsız olmamalı. En önemlisi her öğrenilen ve kulağa hoş gelen söze inanılmamalı. "Bilgi"nin de kredisi sınırsız olmamalı, mantık süzgecinden geçirilmeli... Geçirilmezse, o öğrenilen bilginin "esiri / kölesi" oluyorsunuz, patronu değil...
"Kazanacağımı bildiğim bir savaşı dostlarımla yapmam" sözü / bilgisi, eğersiz ve gemsiz / vahşi bir Mustang veya Küheylan'a benziyor. Üstüne biniyorsunuz ama ya sizi üstünden atıp sakatlıyor ya da kontrolsüz gittiği için kafanızı bir ağacın dalına çarpıp yaralanıyorsunuz. Bu bilgiyi / sözü bir Berber arkadaşımın dükkanında sıra beklerken okumuştum, şimdi o okuduğum güne lânet ediyorum.
"Kazanacağımı bildiğim bir savaşı dostlarımla yapmam" çok güzel, doğru, "hak" bir söz gibi görünüyor ama maalesef "batıl" bir söz. Yatağanbaba tarafından "çok acı" bir tecrübeyle test edilmiştir.
Cümle böyle "kesinlik" ifade etmemeli, biraz esnekleşmeli / esnekleştirilmelidir. Beraber esnekleştirelim! Cümle şöyle olmalıdır:
"Kazanacağımı bildiğim bir savaşı dostlarımla -yavşaklaşmadıkları sürece- yapmam!!! (Haber No: 964 / 43)
---------------------------------------------------------------------------------
> ACAR VE YATAĞANBABA DENİZLİ'Yİ BERABER TEŞKİLATLANDIRACAK!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /06:32)
HYP Teşkilatlanmadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sabri Sevenoğlu (soldaki) ile birlikte çalışacak Teşkilat Bölge Sorumluları belirlendi. Denizli'ye HYP MYK üyesi ve Isparta İl Başkanı Kâsım Acar (sağdaki) bakacak. Acar'ın Yatağanbaba'ya gönderdiği konu ile ilgili e-posta şöyle:
Sayın M.YATAĞANBABA...
Partimizin 40. MYK toplantısında alınan karar ile; Parti Tüzüğümüzün 55. maddesi gereğince illerdeki çalışmalar hakkında bilgi edinmek amacı ile MYK üyesi bazı arkadaşlarımızın Bölge Sorumluluları olarak Genel Başkan Yardımcımız Sayın Sabri SEVENOĞLU başkanlığındaki "Teşkilatlanma Çalışma Grubu"nda üye olarak çalışmaları benimsenmiştir.
Bu konu ile ilgili olarak da şahsıma Başkanı bulunduğunuz Denizli İl Teşkilatı ile; teşkilat ve teşkilatlanma konusunda birlikte çalışma görevi verilmiş bulunmaktadır. Teşkilatlanma konusunda, HYP otobüsünün İlinizdeki çalışmaları sırasında değişik ilçe ve beldelerdeki vatandaşlardan gelen talepleri
de değerlendirebileceğimiz müşterek çalışmamız için 08.11.2006 tarihinden sonraki başlama tarihini, sizin iş durumunuzu ve gelen kış mevsimini de dikkate alarak, birlikte belirlememizde yarar olduğuna inanıyorum. Birlikte çalışmaya başlamadan önce ilgili şahıslarla önceden ve İl Başkanı olarak tarafınızdan yapılacak birer telefon görüşmesi, işimizi planlamamızı kolaylaştıracak ve başarı oranımızı rtıracaktır.(Görüşülecek şahısların Listesi Genel Başkan Yardımcımız Sayın Tülay HERGÜNLÜ'de mevcut)
Böyle güzel bir çalışmayı birlikte gerçekleştirmenin sevincini ve heyecanını şimdiden duyuyorum. Selam ve saygılarımla. 10.11.2006 / Kasım ACAR / MYK Üyesi ve Isparta İl Başkanı
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, cevap olarak yazdığı e-posta'da "Tavas İlçe Başkanı'nı belirledim ve atamasını gönderdim, ayın 25'inden itibaren Dazkırı, Bozkurt, Çardak ve Çivril'de teşkilatlanma çalışması yapıyor olacağım, buyrun gelin" dedi. (Haber No: 963 / 42)
---------------------------------------------------------------------------------
> FOTO ANI-1: ŞEHİTLER YATAĞANBABA'YLA BİRLİKTE YÜRÜYOR!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /04:16)
Yatağanbaba ilkokul 3'den Lise 3'e kadar yani tam 8 sene boyunca, okuduğu okullarda bayrak taşıdı.
Yatağanbaba köyde (Yatağan Kasabası) okumasına rağmen, şehirdeki öğrencilerden daha şık giyinirdi. Hatta Lise'de okurken okulun erkek öğretmenleri Yatağanbaba'nın akrabası bir öğretmene "Yatağanbaba çok temiz ve ütülü giyiniyor, karşısında mahçup oluyoruz" bile demişlerdi.
Yatağanbaba'nın ele-avuca sığmaz bir öğrenci oluşu bütün yıl boyunca öğretmenlerine illallah dedittirirdi, özellikle ortaokul ve Lise döneminde her tenefüs kavga edip olay çıkartmaktan sürekli öğretmenlerinden dayak yiyen Yatağanbaba, Almanya'da karate kursuna gittiğinden bu dayaklardan hiç etkilenmezdi.
Yatağanbaba "sınıfın sukunetini sağlaması için" Sınıf Başkanı yapılmasına rağmen, kızlarla çene çalmaktan sınıfla ilgilenmez ve o kadar gürültüye-patırtıya rağmen hiç kimsenin adını tahtaya yazmazdı. Giren her öğretmen de savaş alanına dönen sınıftan kimsenin adını tahtada görmeyince fuaturayı Yatağanbaba'ya keser ve adını yazmadığı her öğrenci için eline cetvelle vurulurdu. Birkaç sefer tahta çetvelin Yatağanbaba'nın elinde kırıldığı da oldu.
Yatağanbaba ispiyonculuktan aşırı nefret ettiği için öğretmenlerinden dayak yiyeceğini bildiği halde sınıfta gürültü yapan sınıf arkadaşlarını tahtaya yazmazdı, hatta diğer sınıf başkanlarıyla da "neden sınıf arkadaşını ispiyonluyorsun" diye onlarla da kavga ederdi.
Yatağanbaba'nın bütün bu asiliğine rağmen bütün öğretmenleri kendisini severdi. Çizdiği resimler okul duvarlarını süsler, folklor oyunlarında ekibin kaptanı yapılır, kompozisyon dersinde yazdıkları öğretmenlerini kendisine hayran bırakırdı.
Yatağanbaba'nın çok şık ve ütülü giyinmesi ise dayak sonrası canı sıkılan Yatağanbaba'nın moralini düzeltmek için sürekli gündeme getirilir ve sınıf arkadaşlarına örnek gösterilirdi. Fakat bu durum, sınıftaki erkek arkadaşlarının kıskançlık damarını fena azdırır ve Yatağanbaba'ya "artist", "süs biberi" gibi lakaplar takmalarına sebep olurdu. Yatağanbaba'nın bu hali kızların da çok ilgisini çeker ve sınıftaki erkek arkadaşlarını daha da çıldırtırdı. Yatağanbaba'nın etrafında bazen 7-8 kız birden olur ve aralarında kaybolurdu. Sınıftaki erkek arkadaşları bir ara Yatağanbaba'ya bu yüzden "kız kaçığı" bile demişlerdi.
Yatağanbaba'nın bayrak taşırken çekilen yukarıdaki fotoğrafın tarihi 29 Ekim 1984. Yatağanbaba henüz 13 yaşında. Üstünden neredeyse "22 yıl" geçmiş. Fotoğraftaki Yatağanbaba, az önce anlattığımız deli-dolu Yatağanbaba'ya hiç benzemiyor değil mi? Benzemez, çünkü o sırada "Türk Bayrağı"nı taşıyor. Yatağanbaba yolda yürürken kendinden çok emin ve hatta bazen kasılarak yürüdüğünden sınıf arkadaşları kendisine "hindi" bile derlerdi ama bayrak taşırkenki haline çok şaşırırlardı, çünkü bu hali gariplerine giderdi. Yatağanbaba bayrağı taşırken o kadar duygulanırdı ki, sanki o anda bu üç boyutlu dünyanın dışına çıkardı. Taşıdığı bayrağın manevi ağırlığından yüzünün rengi atar, bembeyaz kesilir ve kafasını kaldıramazdı, bu bayrak için kendisi yaşında can verenleri düşünür gözlerini bile açamazdı, sanki bu topraklar için şehit düşen bütün Mehmetçik, sağında ve solunda kendisiyle birlikte yürüyor gibi gelir ve inanılmaz bir gurur duyardı. Yatağanbaba'nın bu duygu yoğunluğu o kadar şiddetli olurdu ki, bir seferinde bir bayram töreni okula dönerken taşıdığı bayrağın etkisine iyice kapılmış ve tansiyonu düşmüş önündeki direği bile göremeyecek kadar kendini kaptırmış ve kafasını çarpmıştı.
Kolay kolay hiçbir şeyden etkilenmeyen ve bazılarının "buzdolabı gibi adam" dediği Yatağanbaba'yı bu dünyada "eritebilen" ender şeylerden biri işte bu Türk Bayrağı... ve Yatağanbaba bu bayrağı tam 8 sene boyunca, okuduğu okulların en önünde taşıma onurunu yaşamış biri... Bu zevki tatmış ve bu onuru taşıyan birinin hiçbir şey için kolay kolay heyecanlanmaması ve etkilenmemesinden daha doğal ne olabilir ki? (Haber No: 961 / 40)
---------------------------------------------------------------------------------
> YENİ VİDEO: 5000 YILLIK TÜRK TARİHİ'NDE BİR İLK!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /04:16)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın "Lübnan'a Asker Gönderilmesi" ile ilgili televizyona özel açıklaması ART televizyonu'nun Ana Haber Bülteni'nde yayınlandı.
Yatağanbaba açıklamasında Lübnan'ın Türkiye'ye karşı tutumunu ve AKP'nin 5000 yıllık Türk Tarihi'nde ilk defa şehit analarının "vatan sağolsun" yerine "hakkımızı helâl etmeyiz" dedirtmesini eleştiriyor.
Yatağanbaba konuyu anlattıktan sonra "Erdoğan'la aynı ülkede ve aynı çağda yaşamaktan utanıyorum" diyerek konuşmasını bitiriyor.
Yatağanbaba'nın Internet Danışmanı Ahmet Yatağanbaba tarafından internetten yayınlanan "5000 Yıllık Türk Tarihi'nde Bir İlk" başlıklı bu basın açıklamasını, youtube'nin yukarıdaki küpürünü tıklayarak izleyebilirsiniz. (Haber No: 961 / 40)
---------------------------------------------------------------------------------
> LEVENT YATAĞANBABA "YETER AYRILIK"I YENİDEN DÜZENLEDİ!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /03:16)
Almanya'da devam ettiği Üniversite'de Türkoloji okuyan, aynı zamanda müzisyen olan Yatağanbaba'nın kardeşi Levent (32), Yatağanbaba'nın Menajerliğini ve Basın Danışmanlığı'nı yaptığı Denizlili sanatçı Hurşit Çakır'ın "Yeter Ayrılık" şarkısını düzenledi.
Levent Yatağanbaba'nın yeniden düzenlediği "Yeter Ayrılık", geçtiğimiz aylarda internetten de yayınlanan klibindeki "Yeter Ayrılık"tan çok değişik olmuş.
Hurşit Çakır'dan ilk şeklini duyduğu, daha sonra Levent Yatağanbaba'nın yeni yorumunuda dinlediği her iki "Yeter Ayrılık" ayrı ayrı beğenen Yatağanbaba, aynı şarkıyı düzenlemekte olan Moğollar'ın bas gitaristi Taner Öngür'ün düzenlemesini de dinledikten sonra şarkının sahibi Hurşit Çakır ile birlikte değerlendirme yapacak.
Yatağanbaba'nın "şu anki" fikri, albümde "Yeter Ayrılık"ın ilk şekliyle (Hurşit Çakır'ın düzenlemesiyle) yer alması ve albümün b yüzünün son şarkısı olarak da Levent Yatağanbaba'nın düzenlemesiyle sözsüz / enstrümental olarak yer alması...
Levent Yatağanbaba'nın yaptığı düzenleme "Yeter Ayrılık"a bir tempo kazandırmış, Kurtalan Ekspres ve Moğollar çizgisinde -kendi yorumunu da katarak- düzenlemiş.
Taner Öngür konserlerinden, Levent Yatağanbaba da derslerinden fırsat buldukça Hurşit Çakır'ın şarkılarını düzenlemeye devam edecekler. Muhtemelen 2008'in yaz aylarında Çakır'ın albümü hazır hale gelecek.
Yatağanbaba, kardeşi Levent'i bu müzikal anlayışı ve güzel düzenlemesi için tebrik ediyor ve öpüyor. (Haber No: 960 / 39)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA'NIN TANIMADIĞI DOSTLARI!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /02:42)
Yatağanbaba internette gezinirken bazen duygusal anlar yaşıyor. Yazdığı yazıları ve kitapları hakkında yazılanları dikkatle okuyor.
Yazdığı kitapları okuyanları "tanımadığım dostlarım" diye tanımlayan Yatağanbaba gördüğü ilgiden çok memnun.
eskici.anatolianrock sitesinin forumunda rockZs rumuzuyla yazan kişi de bunlardan biri. 9 Temmuz'da yazdığı yazıda Yatağanbaba'nın "Türk Kültürü'nün Karbon Kâğıdı / Barış Manço Destanı" kitabını okuduğunu söylüyor ve Barış Manço için yapılanlara teşekkür ediyor. rockZs'nin yazısını sitenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 959 / 38)
---------------------------------------------------------------------------------
> E BEBEĞİM E E E - 4 : ASYA MELEK YATAĞANBABA!
> (Ekleme Tarihi: 12.11.2006 /Pazar / Denizli /02:08)
Yatağanbaba'nın yeğeni Asya Melek'in yepyeni fotoğrafları geldi. "Kalp kalbe karşıymış" dedikleri doğru galiba, tam da bugün sabah Yatağanbaba "Bülent uzun zamandır Asya'nın yeni fotoğraflarını göndermedi" diye içinden geçirmişken aynı gün akşamı yeni fotoğraflar geldi.
Yatağanbaba'nın ikinci kardeşi Bülent (29) ve Meltem'in bebekleri Asya Yatağanbaba bu yeni fotoğraflarında da kameraya gülen gözleriyle bakıyor. Yatağanbaba kardeşi Bülent'le telefonda konuştuğunda Asya'yı sordu, Bülent "iyi, çocuk işte, gülüyor-ağlıyor" dedi. Bir dahaki sefere Asya'nın şu "sinirlenip de ağladığında" çekilmiş fotoğrafını da çeksin ki Asya'nın -Levent Yüksel'in şarkısında dediği gibi- "şiddeti ne hoş" görelim. Asya hanımın şiddeti, kızması, ağlaması da, gülmesi kadar güzel olsa gerek...
Yatağanbaba'dan kardeşi Bülent'e, gelinleri Meltem'e ve yeğeni Asya'ya -Denizli'den Stuttgart'a- kucak dolusu selâm ve sevgiler... (Haber No: 958 / 37)
---------------------------------------------------------------------------------
> TURAN'DAN YATAĞANBABA'YA UYARI: 25 YAŞIN ARDINDA SOROS VAR!
> (Ekleme Tarihi: 10.11.2006 / Cuma / Denizli / 14:48)
9 Eylül Üniversitesi Dil ve Kültür Topluluğu Başkanı ve Yatağanbaba'nın arkadaşı Osman Turan'dan bir değerlendirme e-postası geldi.
Turan e-mektubunda Yatağanbaba'nın kitaplarından, İşçi Partisi Kongresi'ne katılıp konuşma yapmasına, Moğollar Konseri için İzmir'e gitmesine, Lösev'e gönüllü temsilci olmak için başvurmasına, HYP'nin seçilme yaşının 25'e çekilmesi önerisine ve kendi çalışmalarına kadar çok detaylı değerlendirmeler var.
Turan'ın e-mektubunu ve Yatağanbaba'nın cevabını, yukarıdaki fotoğrafı tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 957 / 36)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA'NIN BASIN AÇIKLAMALARI HYP.ORG.TR'DE!
> (Ekleme Tarihi: 09.11.2006 / Perşembe / Denizli / 14:15)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın "Ecevit" ve "Sel felaketi" ile ilgili basın açıklamaları, partinin resmi internet sitesi www.hyp.org.tr'de yayınlandı.
Yatağanbaba'nın "Ecevit Yolun Yarısı" başlıklı basın açıklaması ile "HYP'den Şanlıurfa'ya yardım kampanyası" başlıklı haber bültenini, mimhaber.com sitesi ile, Ticaret ve Ekonomi Gazetesi ve Kulvar Gazetesi'nin haberlerinin linkini / bağlantısını vererek yayınlayan hyp.org.tr'nin haberini, yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 956 / 35)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA'DAN ÇOCUK PORNO SİTELERİ'NİN KAPATILMASINA OY!
> (Ekleme Tarihi: 09.11.2006 / Perşembe / Denizli / 13:58)
Yatağanbaba, kendisine gelen bir e-posta'nın icabını yapıp, "Çocuk Porno Siteleri'nin kapatılması için" oy kullandı.
Emirhan Tijentepeli isimli kişinin (Yatağanbaba kendisini tanımıyor) gönderdiği e-mektup şöyle:
BU METIN TÜM DÜNYADA ÇOCUK PORNOSU MADURLARI IÇIN BIR MUM YAKILARAK DOLASIP SIZE ULASTI.
HEDEF 1 MILYON MUM. BU RAKAMA ULASILDIGINDA TÜM ÇOCUK PORNOSU SUNAN SITELER KAPATILACAK.
BU OLAGAN ÜSTÜ NHEREKETE KATILMANIZ IN ANNE BABA OLMANIZ GEREKMIYOR. GELECEKTE SAHIP OLACAGINIZ ÇOCUKLAR INDE LÜTFEN BIR MUM DA SIZ YAKIN.%70 I 3 YASIN ALTINDAKI ÇOCUKLARDAN OLUSAN AILELERINDEN ÇALINIP BU PISLGE ALET
EDILMS BU ÇOCUKLAR IN BU MESAJI TANIDIGINIZ HERKESE YOLLAYIN.
ZAMAN KISITLI 31 ARALIK 2006 SON GÜN. BIR MILYONU GEÇMEK IN SON BIR MUM LÜTFENN.
Karanlga küfredecegimize mum yakalim
Biliyorsunuz, internette cocuk pornosu uzerinden kar saglayan ve cocuklari istismar eden kisiler ve siteler var. Bu sitelerin kapatilabilmesi icin toplumsal tepkiyi belirtmek uzere, 31 Aralik 2006 tarihine kadar 1 milyon sanal mum yakilmasi hedefleniyor.
Isim, e-mail vermek zorunda degilsiniz.
Ilk ekrani onaylayin, ikinci ekranda odada gezinip yanmayan, yesille isaretli mumlardan birine tiklayin. Son ekrani da onaylayin (SUBMIT). hepsi bu kadar.
Cocuk pornosu sapikliktir.
Bu maili iletebilirsiniz...
Yatağanbaba'nın notu: Bu kampanyada şu anda 1 milyon oy geçilmiş, siz gene de oy kullanmak ve rakamı yükseltmek isterseniz, kampanyayı yapan yukarıdaki sitenin küpürüne tıklayarak oy kullanabilirsiniz. Yatağanbaba'nın anlamadığı bir başka şey de şu: Bu rezil / sapık sitelerin kapatılması için neden "falan sayıda imza" toplanması gerekiyor?! (Haber No: 955 / 34)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA İP KONGRESİ'NDE KONUŞTU: ASIL GÂVURLAR TÜRKİYE'DE!
> (Ekleme Tarihi: 08.11.2006 / Çarşamba / Denizli / 15:07)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, davet edildiği İP Denizli Merkez İlçe Kongresi'ne katıldı ve bir konuşma yaptı.
SP'den İP'e geçen Cafer adlı 65 yaşındaki konuşmacı "gâvurlar Türkiye'yi bölmek istiyor ve sömürüyor, gâvurların yaptığının tam tersini yapmalıyız" diye konuşunca, Yatağanbaba "Cafer bey gâvurlara verdi veriştirdi ama bir şeyi unuttu. Asıl gâvurlar Türkiye'de. Hatta bunlar gâvur oğlu gâvur. Bu gâvur oğlu gâvurlar işbirliği yapmasa, dışarıdaki gâvurlar birşey yapamaz." dedi.
Yatağanbaba, büfe çalıştırdığı zamanlar, İşçi Partisi ile 8 yıl komşuluk yaptığını hatırlatarak, Türkiye'deki mevcut siyasi anlayış, mevcut sorunlar ve bunların çözümü hakkında görüşlerini açıkladı.
İP'li üyelerin alkışları arasında konuşmasını bitiren Yatağanbaba, başka bir programı olduğu için konuşmasından sonra kongreden ayrıldı.
Körler Derneği Başkanı ile birlikte kongreyi izleyen HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'dan başka siyasi parti temsilcisi kongreye katılmadı. Yatağanbaba 2 yıldır görmediği eski komşusu ve İP Denizli İl Başkanı Mustafa Güleç ile vedalaşarak kongreden ayrıldı. (Haber No: 954 / 33)
---------------------------------------------------------------------------------
> YENİ VİDEO: HYP'DEN CUMHURİYET TARİHİ'NİN EN BÜYÜK REKORLARI!
> (Ekleme Tarihi: 08.11.2006 / Çarşamba / Denizli / 12:50)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın yeni bir basın açıklaması daha internetten yayınlandı.
"HYP'den Cumhuriyet Tarihi'nin en büyük rekorları" başlıklı bu videoda, HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, partisinin kırdığı inanılmaz rekorları anlatıyor.
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın ART ve DRT Televizyonları'nın Ana Haber Bültenleri'nde yayınlanan bu televizyona özel basın açıklamasını izlemek için yukarıdaki youtube'nin küpürüne tıklamanız yeterlidir. (Haber No: 953 / 32)
---------------------------------------------------------------------------------
> KARGO ŞİRKETLERİNİN GARİP FİYAT TARİFELERİ!
> (Ekleme Tarihi: 08.11.2006 / Çarşamba / Denizli / 12:43)
HYP Denizli İl Başkanlığı'nın "Şanlıurfa'daki selzedeler için düzenlediği yardım kampanyası"nda toplanan kıyafet ve gıdaların Denizli'den Şanlıurfa'ya gönderilmesinde problem çıktı. Bir kargo şirketine başvurduklarında 150 YTL para istenmesi karşısında yardım kolilerini kargo ile göndermekten vazgeçen HYP Denizli İl Başkanlığı, toplanan yardımları Şanlıurfa'ya ulaştırmak için başka yöntemler arıyor.
Kargo şirketlerinin, ticari bir amacı olmayan bu tür yardım kampanyaları için bir -uygun- fiyat tarifelerinin olmayışı garip doğrusu! (Haber No: 952 / 31)
---------------------------------------------------------------------------------
> HYP DENİZLİ, PARTİ MERKEZİ İÇİN KİRALADIĞI KATI BOŞALTTI!
> (Ekleme Tarihi: 08.11.2006 / Çarşamba / Denizli / 12:35)
HYP Denizli İl Başkanlığı, tuvalet, banyo ve kapılarındaki sorunların 2,5 aydır giderilmemesi üzerine Parti Merkezi için kiraladığı katı boşalttı. (Haber No: 951 / 30)
---------------------------------------------------------------------------------
> INTERNATAJANS: ECEVİT YOLUN YARISI İDİ!
> (Ekleme Tarihi: 06.11.2006 / Pazartesi / Denizli / 14:05)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın "23.Yazılı Basın Açıklaması"nın konusu vefat eden değerli büyüğümüz Bülent Ecevit oldu.
Yatağanbaba "Ecevit Yolun Yarısı İdi" başlıklı Basın Açıklaması'nda, Ecevit'in "dürüstlüğü"nün Türkiye'nin mutlu olmasına yetmediğini, çünkü "dürüstlüğün" yolun "tamamı" değil "yarısı" olduğunu anlatıyor.
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın Basın Açıklaması'nın haber yapan internetajans'ın haberini, yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz... (Haber No: 950 / 29)
---------------------------------------------------------------------------------
> MİMHABER: ECEVİT YOLUN YARISI İDİ!
> (Ekleme Tarihi: 06.11.2006 / Pazartesi / Denizli / 14:05)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın "23.Yazılı Basın Açıklaması"nın konusu vefat eden değerli büyüğümüz Bülent Ecevit oldu.
Yatağanbaba "Ecevit Yolun Yarısı İdi" başlıklı Basın Açıklaması'nda, Ecevit'in "dürüstlüğü"nün Türkiye'nin mutlu olmasına yetmediğini, çünkü "dürüstlüğün" yolun "tamamı" değil "yarısı" olduğunu anlatıyor.
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın Basın Açıklaması'nın haber yapan mimhaber'in haberini, sitenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz... (Haber No: 949 / 28)
---------------------------------------------------------------------------------
> SANALDENİZLİ: "KIL OLMADAN" DİNEYİVEDİK GARİ!
> (Ekleme Tarihi: 06.11.2006 / Pazartesi / Denizli / 12:14)
Yatağanbaba, Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un sanatçısı Hurşit Çakır ile birlikte -Hurşit Çakır'ın dostları- Moğollar ile birlikte akşam yemeği yiyip sohbet etti.
İzmir Balçova Belediyesi'nin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla düzenlediği konserde sahne alan Moğollar, İzmirlilier'e unutamayacakları bir gece yaşattı.
Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un servis yaptığı haberin "Denizli'ye özel versiyonu"nu yayınlayan www.sanaldenizli.com sitesinin haberini sitenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 948 / 27)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA, MUSTAFA ŞAYAN'I HYP TAVAS İLÇE BAŞKANI ATADI!
> (Ekleme Tarihi: 05.11.2006 / Pazar / Denizli / 01:56)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, HYP Denizli Tavas İlçe Başkanı olarak Mustafa Şayan'ı atadı.
Şayan'a "Tavas İlçe Başkanı Yetki Belgesi"ni gönderen Yatağanbaba, Şayan'a Tavas'ın beldelerini kurması için de yetki verdi. Yatağanbaba'nın Tavas İlçe Başkanı olarak atadığı Mustafa Şayan AKP'de umduğunu bulamadığı için HYP'ye katıldı. Şayan ile Yatağanbaba, HYP Ulu Çınar Otobüsü Denizli'ye geldiğinde broşür dağıtırken tanışmışlardı.
HYP Tavas İlçe Başkanı Mustafa Şayan, HYP Denizli'nin Şanlıurfa Ceylan Pınar'daki selzedelere göndereceği yardım için de büyük bir kampanya yürütüyor.
Ekibini ve parti binasını hazırlayan Şayan'ın önümüzdeki günlerde gerekli evrağı hazır edip Tavas İlçesi'nin teşkilatını resmileştirecek.
Yatağanbaba önümüzdeki hafta teşkilatlanma çalışmasına Bozkurt, Dazkırı, Çardak ve Çivril'de devam edecek. (Haber No: 947 / 26)
---------------------------------------------------------------------------------
> ALİ CİHAT, FATİH KAYA VE FATİH VURAL'IN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ!
> (Ekleme Tarihi: 05.11.2006 / Pazar / Denizli / 01:29)
Yatağanbaba'nın Pamukkale Üniversitesi'nde okurken tanıştığı daha sonra memleketi Eskişehir'e dönen kardeşi Fatih Vural'dan uzun bir aradan sonra e-mektup geldi. Vural şunları yazıyor:
Merhaba Sn.Yatağanbaba,
Öncelikle hasretle ellerinizden öperim.Uzun bir aradan sonra tekrar merhaba.Sn Yatağanbaba, size MEDE-NİYET başlıklı makalemi gönderiyorum(doc. dosyası olarak,bir sonraki mailimde) Eğer makalem ile ilgili görüşlerinizi bana bildirirseniz size müteşekkir kalırım.
Sn.Yatağanbaba,Bursa'da DEMOKRAT BAKIŞ adlı aylık bir dergide yazı yazmaya başladım.Makalelerimi dergiye gönderiyorum. Dilim sivri olduğu için umarım bu dergi
den de atılmam.Sn.Yatağanbaba,aynı nedenden dolayı şu an itibariyle Bursa İl teşkilatı ile olan münasebetim sona erdi.Bunu üzülerek bildirmek istiyorum.Yanlış anlaşılmak,kaderim olmasa gerek.Ancak yılmak ve vazgeçmek benim karakterime uygun değil.Dolayısıyla birşekilde ilişkileri rayına sokmak ve Bursa;yı uyandığı uykudan uyandırmak istiyorum.Bu benim yegane görevim.Zat-ı Aliniz ile paylaşmak istedim.Saygılarımı sunuyorum... FATİH VURAL
Yatağanbaba Vural'ın çalışmasını okuyacak ve görüşünü belirtecek.
Vural'ın e-mektubunda yaşıtlarını da ilgilendiren ifadeler olduğundan burada birşeyler söylemek istiyorum:
"Sivri dilim yüzünden umarım bu dergiden de atılmam" diyor, merak etme atılırsın!!! (Umarım yanılırım)
"Sivri dilim yüzünden Bursa İl Teşkilatı ile olan münasebetim sona erdi" diyor Vural. HYP Türk Siyaseti'nde gençlere ençok önem veren partidir. "Seçilme yaşı 25 olsun" görüşünü ilk defa dile getiren HYP Merkez Gençlik Kolları olmuştur, diğer partiler HYP'den bunu araklamıştır. Ayrıca İl Başkanları'nın % 10'ndan fazlasının yaşı 30'un altındadır ki bu da Türk Siyaseti'nde bir ilktir. Fakat her kurumda olduğu gibi HYP'de de zaman zaman yaşlı-genç sürtüşmesi olmaktadır ve olmuştur. Zaten bu sürtüşmenin olmadığı bir parti veya dernek de yoktur. Vural kardeşimin ve yaşıtlarının şunu da gözönünde bulundurması lâzımdır:
Beklediğiniz şekilde bir "ortam", Hz.Muhammed zamanında bile yoktu. "Siyasi ihtiras" uğruna Peygamberimizin eşi Hz.Aişe ile Peygamberimizin damadı Hz.Ali birbiriyle savaştı. Hatta bu savaşta 10.000 müslümanın kanı boşu boşuna aktı.
Yaşınızın gereği "ya hep ya hiç" anlayışına sahipsiniz, o bakımdan da çok çabuk hayal kırıklığına uğruyor ve bırakıyorsunuz. Siz bana deyin ki "falan partide" bu iş dört dörtlük oluyor, gidip orda hizmet edelim ülkemize. Baştan söyleyeyim "boşuna aramayın" bulamayacaksınız, olsaydı ben aktif siyasete girmek için 34 yaşıma kadar beklemezdim, 20'li yaşlarımda girerdim.
Bana "abi demekle şeref duyuyorum", "seninle tanıştığım için içim kıpır kıpır", "tanışmak için İstanbul'dan Denizli'ye gelecektim", "hasretle ellerinden öpüyorum" diyenleredir sözüm: Ben sizin yaşınızdayken yani bundan 10 yıl kadar önce sizin yaşınızdayken de bugün de bu "dik duruşum ve asiliğim" yüzünden çok dayak yedim, çok adam da dövdüm, beni vurmak için silahlanadılar, kitaplarımı kahvenin ortasında topluca yaktılar, kitaplarımı satan esnafı "bu adamın kitaplarını satmayacaksın / sergilemeyeceksin" diye tehdit ettiler, benim yazılarımı yayınlamamaları / beni haber yapmamaları / beni kovmaları karşılığında yerel gazetelere 20.000 DM'lık / 10.000 Euro'luk reklâm verdiler, gecenin 02:00'sinde öldürmek için evimin kapısını kırıp saldırdılar, telefonlarımı dinlediler. Bütün bunları ve daha nicelerini yaşamış olan ben başka partide değil de HYP'deysem bir anlamı olmalı değil mi?
Neyse, olan olmuş, buradaki mesele "ülkemize hizmet"se, bu partide de olur, dergide de olur, dernekte de olur. Fakat nerde olursanız olun, o aradığınız ortamı bulamayacaksınız. Türlü engellerle karşılaşacaksınız, umarım oralarda da yılmaz ve engeli atlamayı dener ve atlarsınız, atlamalısınız da, yoksa "kaslarınız" gelişmez!!!
Demek istediğim şudur: HYP Büyük bir partidir / ailedir. Mevcut siyasi partilerin içinde de "çeri-çöpü en az" olan partidir. Gönül ister ki buncağız çer-çöp de olmasın ama bu hayatın kanunlarına terstir. Çer-çöp olacaktır her daim, mühim olan onu biriktirmeden süpürmek, fakat makinenin vakkumu bazen çöple birlikte altını da yutabiliyor. Fakat yutsa da çöp çöptür, altın da altın. Değerini kaybetmez.
Diğer bir husus, ellerimin öpülmesi. Fatih Vural kardeşim, aramızda 10 yaş anca var, yanağımdan öpmeni isterim, bu fiziki değil de manevi bir öpüşse, Yatağanbaba'nın o kıvama gelmesi için daha çook fırın ekmek yemesi lâzım.
Ben hiçbir zaman "ölen ölür kalan sağlar bizimdir"ci bir kaypak olmadım, Ali Cihat, Fatih Kaya ve Fatih Vural kararları ne olursa olsun Yatağanbaba'nın kardeşidir, bu böyle biline!
35 yaşıma kadar Türkiye'de benim iki öğretmenim oldu, biri Barış Manço diğeri Yaşar Nuri Öztürk. Ben "insan olmanın verdiği onur burcu"na çıkmayı ve ordan hiç inmemeyi onlardan öğrendim. Ben onuru, asaleti ve nezaketi onlarda gördüm. Şimdi de ne mutlu bana ki HYP'de ülkeme hizmet ediyorum.
HYP; Genel Başkanı Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk ve imece usulü ile 500'den fazla teşkilatıyla bu partiyi kuran Anadolu'nun tertemiz insanları bugüne kadar önüne çıkan engelleri aşmıştır, bundan sonra da aşacaktır. Dini, bayrağı, vatanı için aşmaya da mahkumdur.
Genç kardeşlerim Ali Cihat, Fatih Kaya ve Fatih Vural, durumu / sıkıntınızı bu partide "sözü dinlenen ve sözüne güvenilen" Yatağanbaba olarak ilgili yerlere zaten rapor ettim. Sancısız doğum da, çözümsüz sorun da yok bu dünyada... Kararınızı gözden geçirirseniz ben burdayım ve de "kefilim!"
HYP için yaptığınız hizmetleri de, asil asiliğinizi de alkışlıyorum, teşekkür ediyorum ve size elimde olan tek şeyimi gönderiyorum: Selâmımı...
(Haber No: 946 / 25)
---------------------------------------------------------------------------------
> TİCARET VE EKONOMİ: PAMUKKALE DENİZLİ'NİN DEĞİLDİR!
> (Ekleme Tarihi: 05.11.2006 / Pazar / Denizli / 00:18)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, geçtiğimiz aylarda Denizli'de patlak veren "Pamukkale Krizi" ile ilgili bir açıklama yaptı.
Yatağanbaba açıklamasını olayın olduğu vakit değil, üstünden iki ay geçtikten sonra yapmasını "gerginliğe sebep olmamak için" diye açıkladı.
Yatağanbaba Denizli'de patlak veren Pamukkale krizinden yola çıkarak, Türkiye'de yaşanan başka örneklere de yer verip, Türk Milleti'nin "Millet" olmaktan hızla uzaklaştığını iddia etti.
Ticaret ve Ekonomi Gazetesi'nin haberini yukarıdaki küpürün tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 945 / 24)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA HALUK ŞAHİN'İ TEBRİK ETTİ!
> (Ekleme Tarihi: 04.11.2006 / Cumartesi / Denizli / 16:47)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, Tv 8'de "Yüksek Siyaset" adlı programı hazırlayıp sunan Haluk Şahin'e bir tebrik e-mektubu gönderdi, Yatağanbaba şunları yazdı:
Sayın Haluk Şahin,
Programınızı bugün ilk defa izledim. Genel Başkanımız Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk'ün bu programa katılacağı bize daha önce haber verilmişti.
Programın bu haftaki içeriğinden bahsetmeyeceğim, iyi veya kötü diye yorum yapmayacağım. Fakat şunu söylemem gerekiyor: Çok seviyeli bir programdı. Sizi bu konuda tebrik ederim. "Tartışma" programları maalesef çok seviyesiz geçiyor, panayırı andırıyor.
Programınız Tv8'de yayınlandığı sürece inşallah bu seviyenizi koruyabilirsiniz. Birgün beni de konuk ettiğinizde tanışabilmek umuduyla, başarınızın devamanı dilerim, izleyicilerinize de vefa!
Denizli'den selâm ve sevgiler... (Haber No: 944 / 23)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA'NIN İZLEDİĞİ PROGRAMLAR - 1: GÖNÜLDEN GÖNÜLE!
> (Ekleme Tarihi: 04.11.2006 / Cumartesi / Denizli / 16:24)
Yatağanbaba Tv8'de yayınlanan "Prof.Dr.Bayraktar Bayraklı ile Gönülden Gönüle" programını izliyor.
Programı Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr.Bayraktar Bayraklı hazırlayıp sunuyor, adını bilmediğim bir ilahiyatçı da kendisine eşlik ediyor.
Prof.Bayraktar programda Kur'an-ı Kerim ile ilgili çok çarpıcı tesbitler ve açıklamalar yapıyor. Programın süresi biraz kısa da olsa, doyurucu / bilgilendirici oluyor.
Yatağanbaba İslâm Dini'ni "kaynağı / ana kaynağı" Kur'an'dan öğrenmek isteyenlere bu programı tavsiye ediyor.
Gün: Her hafta Cumartesi günleri
Saat: 10:00 (herhalde yeni saate göre 11:00 oluyor artık) (Haber No: 943 / 22)
---------------------------------------------------------------------------------
> MEYDAN: YATAĞANBABA'DAN BAYRAK KAMPANYASINA DESTEK!
> (Ekleme Tarihi: 04.11.2006 / Cumartesi / Denizli / 15:20)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, aktif siyasete girişinin 250.günü dolayısıyla düzenlediği proğramın 2.günü, önce Doğuş Radyo'da 30 dakika canlı yayın konuğu oldu, ardından da Ülkücü İşciler Derneği Denizli Şubesi'ni ziyaret etti.
Derneğin Başkanı Abdullah Tercan ve diğer Dernek Üyeleri'yle sohbet eden Yatağanbaba, Derneğin "Bayrak Kampanyası"na destek verdi. Ülkücü İşciler Derneği Yatağanbaba ilk siyasi demecini verdiğinde kendisini arayıp tebrik eden ilk kurum olmuştu... Ziyaret sırasında HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın yanında HYP Denizli Merkez İlçe Başkanı Candemir Serçe de vardı...
2.gün proğramı ile ilgili Meydan Gazetesi'nin haberini, gazetenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz... (Haber No: 942 / 21)
---------------------------------------------------------------------------------
> MEYDAN: GAZİ ŞİMŞEK KÜTÜPHANESİ'NİN ADI DEĞİŞTİRİLSİN!
> (Ekleme Tarihi: 04.11.2006 / Cumartesi / Denizli / 14:45)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, Merkeze alınan Denizli Valisi Gazi Şimşek ile ilgili bir basın açıklaması yayınladı.
Diğer parti temsilcileri Şimşek'in Merkez'e alınmasının "haklı mı haksız mı" olduğu üzerinde dururken, Yatağanbaba "haklı - haksız tartışmasına" girmedi ve bunun bir "sistem sorunu" olduğunu iddia etti.
Yatağanbaba'nın sütünde durduğu konu ise Denizli Emniyeti'nde açılan kütüphaneye verilen "Vali Gazi Şimşek Kütüphanesi"nin adının değiştirilmesiydi.
Meydan Gazetesi'nin konu ile ilgili haberini, gazetenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 941 / 20)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA'NIN "BARIŞ MANÇO ÜNİVERSİTESİ" DE KORSAN BASILDI!
> (Ekleme Tarihi: 03.11.2006 / Perşembe / Denizli / 15:02)
Yatağanbaba'nın "Barış Manço Üniversitesi / İman ve Gözyaşı" adlı yazısı, www.forumebruli.com sitesinde korsan yayınlandı.
Yazıyı sitede yayınlayan BRADOST
BİNBAŞI rumuzlu kullanıcı, yazıyı aldığı www.tacmahal.org sitesine atıf yapmış ama, yazının sahibi "Murat Yatağanbaba"nın adını vermemiş.
Yatağanbaba'nın bu çalışmasını sitede yayınlayan Bradost Binbaşı'ya teşekkür ediyoruz ama bu yazının sahibi Yatağanbaba'nın da adını vermesi gerekmez miydi? Hadi yazıyı yayanlamak için izin almıyorsunuz ve Yatağanbaba'ya haber vermiyorsunuz ama hiç olmazsa "kul hakkına / emeğe saygı gösterin" ve adını verin.
Anlaşılan o ki, bu internette bu tür şeyler dikkate alınmıyor, fakat bu böyle giderse, mahkemeye başvurmaktan başka çare kalmıyor Yatağanbaba için...
Sitenin bu "korsan yayını"nı yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 940 / 19)
---------------------------------------------------------------------------------
> ARASTİRALİM.COM: CHP ATATÜRK'Ü PUTLAŞTIRDI MI?
> (Ekleme Tarihi: 03.11.2006 / Perşembe / Denizli / 14:41)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın "CHP'nin Atatürk'ü putlaştırdığı"nı söylemesi, www.arastiralim.com sitesinde "CHP Atatürk'ü putlaştırdı mı?" başlığıyla araştırma konusu oldu.
Sitenin yayınladığı cümle, CHP'nin "CHP Atatürk'ün partisidir" sözü üzerine Yatağanbaab'nın "CHP Atatürk'ün değil yalancıların partisi" başlıklı basın açıklamasından alınmış.
Sitenin yayınladığı cümleyi, sitenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 939 / 18)
---------------------------------------------------------------------------------
> AKSİYİM.NET: ULUSAL KÖY KÜTÜPHANELERİ PROJESİ!
> (Ekleme Tarihi: 03.11.2006 / Perşembe / Denizli /14:13)
İstanbul'da Gazi Güder'in başalttığı ve Denizli'de Günüllü Temsilciliği'ni Murat Yatağanbaba'nın yaptığı "Ulusal Köy Kütüphaneleri Projesi" ile ilgili Yatağanbaba'nın yayınladığı haber, www.aksiyim.net sitesinin formunda yayınlandı.
Haberi yayınlayan "Kumralada" rumuzlu Moderatör'e (sözlüğe baktım, moderatör başkan, ara bulucu, ılımlayıcı demekmiş -iyi de neden başkan değil de moderatör yazarlar ki siteye, neyse) bu haberi adı geçen sitenin forumunda yayınladığı için çok teşekkür ediyoruz.
Sitenin haberini yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 938 / 17)
---------------------------------------------------------------------------------
> TİCARET VE EKONOMİ: BAYRAMI MOĞOLLAR'LA KUTLADILAR!
> (Ekleme Tarihi: 03.11.2006 / Perşembe / Denizli /13:20)
Yatağanbaba, Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un sanatçısı Hurşit Çakır ile birlikte -Hurşit Çakır'ın dostları- Moğollar ile birlikte akşam yemeği yiyip sohbet etti.
İzmir Balçova Belediyesi'nin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla düzenlediği konserde sahne alan Moğollar, İzmirlilier'e unutamayacakları bir gece yaşattı.
Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un servis yaptığı haberin "Denizli'ye özel versiyonu"nu yayınlayan Ticaret ve Ekonomi Gazetesi'nin haberini gazetenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. Ticaret ve Ekonomi Gazetesi bu habere "tam sayfa" yer vermiştir. Kültürümüz adına Ticaret ve Ekonomi Gazetesi'ne teşekkür ediyoruz. (Haber No: 937 / 16)
---------------------------------------------------------------------------------
> MİMHABER: YATAĞANBABA'YA GÖRE AKP, "AB VE ABD'NİN VİAGRASI!"
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /17:41)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, sözde Ermeni Soykırımı ile ilgili tarihi bir olaya dikkat çekti.
Yatağanbaba Yazılı Basın Açıklaması'nda dünyada bugüne kadar alınan "Türkler Ermenilere soykırım yapmıştır" kararının toplam sayısının 14 olduğunu ve bu 14 ülkenin tam 13 tanesinin AKP İktidarı Dönemi'nde yani şu son 3 yıl içinde bu kararı aldığını söyledi.
14 kararın 13'ünün AKP Dönemi'nde alınmış olmasına "tesadüf" diyen geri zekâlılar da çıkacaktır. Bu "tesadüf" falan değildir, bu AKP'nin AB ve ABD'Ye (Batı'Ya) "teslimiyetçi siyaseti"nin faturasıdır.
AKP Batı'ya öyle bir teslim oldu ki, AKP'yi karşısında gören Batı adeta kuduruyor. Yani AKP, AB ve ABD'nin viagrası...
Yatağanbaba'nın basın açıklamasını mimhaber'in yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 936 / 15)
---------------------------------------------------------------------------------
> "YATAĞANBABA RADYO" YAKINDA YAYINA BAŞLIYOR!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /17:17)
Daha önce basın toplantısı, televizyon programı ve televizyona özel basın açıklamaları youtube ve google'den / internetten yayınlanan Yatağanbaba, yakında dinleyenlerine canlı yayınla da ulaşacak.
Yatağanbaba bunu kuracağı radyo sayesinde yapacak. Üstelik bu radyo, dünyanın her tarafından dinlenecek. İnternetten yayın yapacak olan Yatağanbaba Radyo Denizli'yi dünya ile dünyayı da Denizli ile kucaklaştıracak... Radyo'yu kurabilmek için HYP Radyo'yu kuran ekipten yardım alacak olan Yatağanbaba, radyo kurulduktan sonra yayın akışı üstünde çalışacak ve yılbaşına doğru yayına geçecek. Radyo'nun kurulması konusunda şu anda HYP Merkez Gençlik Kolları'ndan Ali Galip Yatağanbaba'ya yardımcı oluyor.
"Yatağanbaba Radyo" günün belli saatlerinde düzenli yayın yapacak...
Kendi ifadesiyle "anası-babası belli" siyaset yapan Yatağanbaba'nın radyosu da "anası-babası belli" yayıncılık yapacak, yani ayakları bu topraklara basacak ve buram buram Anadolu kokacak. Anadolu kokacak ki, bu ülkenin nimetlerini bu ülkenin çocukları yesin.
Yakında "Yatağanbaba Radyo"da buluşmak üzere...(Haber No: 935 / 14)
---------------------------------------------------------------------------------
> YENİ VİDEO: İTTİFAK YOK, İLTİHAK VAR!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /16:19)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın "İttifak Yok, İltihak Var" başlıklı televizyona özel açıklaması internetten yayınlandı.
Denizli ART ve DRT Televziyonları'nın Ana Haber Bültenleri'nde yayınlanan bu basın açıklaması, son günlerin ençok tartışılan konularından biri olan seçim ittifakını inceliyor.
Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un çekitği, Özlem Color'un montajladığı basın açıklamasınının internet yayınını ise Ahmet Yatağanbaba sağladı.
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'nın "İttifak Yok, İltihak Var" başlıklı televizyona özel basın açıklamasını, videonun yukarıdaki küpürünü tıklayarak izleyebilirsiniz. (Haber No: 934 / 13)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA'NIN BİLGİSAYARI HACKER'LERİN GÖZDESİ!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /15:56)
Yatağanbaba'nın 2003 model Casper marka bilgisayarı hacker'lerin / bilgisayar korsanlarının akınına uğruyor.
"Başkasının bilgisayarına izinsiz / habersiz giren ve / veya zarar veren anlamına gelen bu "hacker"ler Yatağanbaba'nın bilgisayarına yorgan - yastık attı, orda yatıp - kalkıyorlar.
Daha bugün de bilgisayarın ekranında / masa üstünde "bunu mutlaka oku" başlığıyla bir not bırakılmış. C & D rumuzuyla yazan kişi / hacker şunları söylüyor:
Sisteminizde Güvenlik Açıgı Mevcut, Bu Açığı kapatmalısınız, aksi takdirde bilgisayarınıza giren baska Kişiler bilgisayarınızı çökertebilir, bilgilerinizi alabilir sizi uzaktan kontrol edebilir. C&D
Her giren Hacker, Yatağanbaba'nın bilgisayarı çökertilirse bunca yıllık emeğine yazık olacak diye düşünüyor olmalı ki, hepsi de "güvenlik açığı"ndan bahsediyor. İyi de nedir bu "güvenlik açığı?" Neyse, bilgisayar servisine sorup öğrenceğiz artık.
C & D rumuzlu Hacker! Bilgisayarıma girmene rağmen zarar vermediğin için teşekkür ederim ama bir daha girmezsen sevinirim.
(Haber No: 933 / 12)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA; TRT, FUNDA ARAR VE KIRAÇ'A TEŞEKKÜR ETTİ!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /15:16)
Dün gece (01 Kasım 2006) TRT-1'de, Funda Arara ve Kıraç'ın sunduğu "Gölgeler" adlı bir program yayınlandı.
Programda Barış Manço anıldı. Yatağanbaba o sırada atv'de "Avrupa Yakası"nı izliyordu ve Hurşit Çakır'dan gelen mesaj ile TRT-1'i açarak programı izledi ve çok beğendi, duygulandı.
Bu program Yatağanbaba'nın İsviçre'de yaşayan destekçisi / abisi Süreyya Erışık'ı da çok duygulandırdı. Erışık Yatağanbaba'ya Barış Manço'yu rahmetle anan bir e-posta gönderdi ve telefon açarak Barış Manço'dan konuştu...
Tekrar teşekkürler TRT, Funda Arar ve Kıraç...
NOT:
Yatağanbaba bu program için TRT'ye, Funda Arar'a ve Kıraç'a "teşekkür e-postası" gönderdi. Siz de teşekkür mesajı göndermek isterseniz e-postaları şöyle:
TRT-1: aktifhat@trt.net.tr
Funda Arar: fundaarar@tmc.com.tr
Kıraç: http://www.kirac.net/zdefteri.asp?BlgSayfa=1 (Ziyaretçi Defteri'ne not bırakabilirsiniz.)(Haber No: 933 / 12)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA, GÖNÜLLÜ TEMSİLCİ OLMAK İÇİN LÖSEV'E BAŞVURDU!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /14:26)
Yatağanbaba "Gönüllü Temsilci" olmak için Lösev'e başvuruda bulundu.
Ankara'da Fatih Kaya ile birlikte Lösev'i ziyaret eden Yatağanbaba, Fatih Kaya'nın Gönüllü Temsilci olması üzerine, hiç aklında yokken kendisi de Gönüllü Temsilci olmaya karar verdi.
Yatağanbaba'nın başvurusu kabul edilirse, Lösemi / Kan Kanseri ile ilgili Denizli'de bilgilendirme çalışmaları ve tanıtım yapacak.
Yatağanbaba'nın başvurusu kabul edilirse, Lösev, Ulusal Köy Kütüphaneleri'nden sonra Yatağanbaba'nın "Gönüllü Temsilcilik" yaptığı ikinci kurum olacak.
Lösev'in yukarıdaki logosuna tıklayarak sitesinden çalışmaları hakkında bilgi alabilir ve siz de Gönüllü Temsilci olmak için başvurabilirsiniz... (Haber No: 932 / 11)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA, İŞÇİ PARTİSİ'NİN KONGRESİ'NE KATILACAK!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /13:23)
HYP İl Başkanı Yatağanbaba, İP Merkez İlçe Başkanı Ali Kolbaşı'nın daveti üzerine, İP Denizli Merkez İlçe Kongresi'ne katılacak.
05.11.2006 Pazar günü saat 13:00'de Özdemir Düğün Salonun'da yapılacak olan kongreye misafir olarak gidecek olan Yatağanbaba, hayatında ilk defa bir "kongre" izleyecek.
HYP ile Türkiye'nin sıkıntıları ve çözüm yolları konusunda zaman zaman aynı düşünceleri paylaşan İP'in Yatağanbaba'nın hayatında bir başka yeri var. O da, büfe çalıştırdığı zamanlar İP Denizli İl Başkanalığı ile tam 8 sene komşuluk yaptı. Yatağanbaba'nın büfesi Balcı Pasajı'nda, İP'in İl Binası ise yandaki Yıldız Dinçer İş Hanı'ndaydı.
İP Denizli Merkez İlçe Kongresi'nin hayırlı olmasını diliyoruz. (Haber No: 931 / 10)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA, FATİH KAYA İLE ANKARA'DA BULUŞTU!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /03:02)
Yatağanbaba, HYP'nin e-posta grubuna "Murat Yatağanbaba'ya 'abi' demekle şeref duyuyorum" diye yazan Fatih Kaya ve "Yatağanbaba'yla tanıştığıma öyle mutlu oldum ki, ayrıldıktan sonra eve giderken bir saatlik yolculuğum boyunca içim kıpır kıpırdı" diye yazan Ali Galip kardeşleri ile Ankara'da buluştu.
Fatih Kaya ile saat 12:15'de Kızılay Yeni Karamürsel Binası'nın önünde buluşan Yatağanbaba, daha sonra birlikte HYP Ankara İl Binası'na gitti. Yaklaşık yarım saat Ankara İl Binası'nda HYP Ankara İl Başkanı ve diğer HYP'lilerle yapılan görüşme sonucu Fatih Kaya istifasını verdi ve binadan ayrıldılar.
Beraber Trabzon köftecisinde yemek yendi. Daha sonra Fatih Kaya, Yatağanbaba'ya Ankara'yı gezdirdi.
LÖSEV'İ ZİYARET VE ALİ GALİP İLE BULUŞMA:
Kaya ve Yatağanbaba daha sonra Lösev'i ziyaret etti. Fatih Kaya Lösev'de "Gönüllü Eğitimci" olmak için form doldurdu. Aynı vakıfta Gönüllü Eğitimci olan ve Yatağanbaba'nın youtube'deki videolarını izledikten sonra HYP'ye katılan Ali Galip ile de buluşan ikili, beraber Ankara'yı gezmeye başladı ve Kızılay'da bir kafe'de gece 22:00'ye kadar sohbet etti.
Sohbetin konusu HYP, Yaşar Nuri Öztürk, Fatih Kaya ve Yatağanbaba'nın çalışmaları, Kur'an'ı Kerim ve Türkiye'nin içinde bulunduğu durumdu.
Uzun zamandır internetten yazışmalarına rağmen ilk kez tanışan üçlü daha sonra kucaklaşarak ayrıldı.
Yatağanbaba Ankara'daki bu iki kardeşine selâm gönderiyor. Hem de kucak dolusu... (Haber No: 930 / 09)
---------------------------------------------------------------------------------
> TİCARET VE EKONOMİ: HYP'DEN ŞANLIURFA'YA YARDIM KAMPANYASI!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /02:18)
HYP Şanlıurfa'nın Ceylan Pınar İlçesi Başkanı HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'yı telefonla arayarak, sel felaketi hakkında bilgi verdi ve yardım kampanyası yapılmasını istedi.
Yatağanbaba konu ile ilgili kampanyayı hemen başlattı, toplanan yardım paketleri Pazartesi günü (06.11.2006) Şanlıurfa'nın Ceylan Pınar İlçesi'ne gönderilecek.
Konu ile ilgili Ticaret ve Ekonomi Gazetesi'nin haberini gazetenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 929 / 08)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA, YAŞAR NURİ ÖZTÜRK'LE İSTANBUL'DA BAYRAMLAŞTI!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /02:09)
HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba, HYP Genel Başkanı (ve Hocası) Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk'le İstanbul'da bayramlaştı.
Öztürk'e "Türk Kültürü'nün Karbon Kâğıdı / Barış Manço Destanı" adlı kitabını ve Denizli Yerel Gazeteleri'nde HYP ile ilgili çıkan bazı gazete küpürlerini hediye eden Yatağanbaba, HYP İstanbul İl Binası'na gelen diğer partililerle de bayramlaştı.
Prof.Öztürk Yatağanbaba'ya Denizli'nin İlçeleri'nin teşkilatlanmasını bir an önce bitirmesini söyledi ve "HYP'de seni çok seviyorlar" dedi.
Yatağanbaba'dan İstanbul HYP'deki bazı partililer kartvizitini isterken bir partili "sizinle tanışmak için İstanbul'dan Denizli'ye gelecektim" dedi.
Yatağanbaba Saniye, Mustafa Tahir ve Canan Öztürk'le, Tülay Hergünlü'yle, Meltem Kaynaş'la ve Nurettin Veren'le ayaküstü sohbet etti.
Yatağanbaba HYP İstanbul Gençlik Kolları'nın başına geçmesi beklenen Eren Akkaya ile birlikte parti binasından ayrıldı, Akkaya Yatağanbaba'yı 4.Levent'ten Kadıköy'e gideceği vapura kadar eşlik edip uğurladı. (Haber No: 928 / 07)
---------------------------------------------------------------------------------
> İNTERNETAJANS: CAHİT BERKAY "ABD SÜBYANCI"!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /01:50)
Yatağanbaba, Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un sanatçısı Hurşit Çakır ile birlikte -Hurşit Çakır'ın dostları- Moğollar ile birlikte akşam yemeği yiyip sohbet etti.
İzmir Balçova Belediyesi'nin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla düzenlediği konserde sahne alan Moğollar, İzmirlilier'e unutamayacakları bir gece yaşattı.
Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un servis yaptığı haberi yayınlayan internetajans.com sitesinin haberini sitenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 927 / 06)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA VAN DAMME'NİN "SINAV" FİLMİNİ İZLEDİ!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /01:40)
Yatağanbaba İstanbul'da başrolünü Jean Claude Van Damme'ın oynadığı "Sınav" filmini izledi.
Kadıköy'de filmi izlemek için bir sinemaya giden Yatağanbaba, filme kendisinden başka seyirci gelmeyince biletini geri verip parasını da geri aldı. Yatağanbaba'nın gittiği sinema gerçekten de çok lüks ve temiz bir sinemaydı, fiyatı da diğer sinemalarla aynıydı ama neden bilinmez seyirci gelmemişti.
Kadıköy'de bir sokak aşağıdaki başka bir sinemaya giden Yatağanbaba, burada film başlayalı 10 dakika olmuş olmasına rağmen bilet alarak filmi izledi. Bu sinemada salonunun yarısı doluydu.
Yatağanbaba Sınav filmini Hokkabaz'dan daha güzel ve komik buldu, çekimlerini de daha başarılı... Fakat Yatağanbaba Sınav'ın da finalini beğenmedi. (Haber No: 926 / 05)
---------------------------------------------------------------------------------
> MİMHABER: MOĞOLLAR'DAN CUMHURİYET BAYRAMI KONSERİ!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /00:59)
Yatağanbaba, Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un sanatçısı Hurşit Çakır ile birlikte -Hurşit Çakır'ın dostları- Moğollar ile birlikte akşam yemeği yiyip sohbet etti.
İzmir Balçova Belediyesi'nin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla düzenlediği konserde sahne alan Moğollar, İzmirlilier'e unutamayacakları bir gece yaşattı.
Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un servis yaptığı haberi yayınlayan mimhaber.com sitesinin haberini sitenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 925 / 04)
---------------------------------------------------------------------------------
> KULVAR GAZETESİ: YATAĞANBABA PARTİLERDEN DESTEK İSTEDİ!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /00:48)
HYP Şanlıurfa'nın Ceylan Pınar İlçesi Başkanı HYP Denizli İl Başkanı Yatağanbaba'yı telefonla arayarak, sel felaketi hakkında bilgi verdi ve yardım kampanyası yapılmasını istedi.
Yatağanbaba konu ile ilgili kampanyayı hemen başlattı, toplanan yardım paketleri Pazartesi günü (06.11.2006) Şanlıurfa'nın Ceylan Pınar İlçesi'ne gönderilecek.
Konu ile ilgili Kulvar Gazetesi'nin haberini gazetenin yukarıdaki küpürünü tıklayarak okuyabilirsiniz. (Haber No: 924 / 03)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA CEM YILMAZ'IN "HOKKABAZ"INI İZLEDİ!
> (Ekleme Tarihi: 02.11.2006 / Perşembe / Denizli /00:34)
Yatağanbaba uzun bir aradan sonra tekrar sinemaya gitti ve Cem Yılmaz'ın başrolünü oynadığı "Hokkabaz"ı izledi.
İstanbul'da Beyoğlu'nda bir sinemaya giden Yatağanbaba "Cem Yılmaz'ın Hokkabaz Filmi'nin 17:30 seansına hiç biletimiz kalmamıştır" anonsu üzerine, gene Beyoğlu'nda başka bir sinemada filmi izledi. Bu sinema da o kadar kalabalıktı ki seyircilerle görevliler arasında uzun süre yer kavgası / kargaşası yaşandı.
Yatağanbaba Cem Yılmaz'ın filmini komik buldu / beğendi fakat finalini çok kötü buldu. Filmin en önemli özelliği bir Cem Yılmaz filmi olmasına rağmen küfür ve abartı yoktu. (Haber No: 923 / 02)
---------------------------------------------------------------------------------
> YATAĞANBABA MOĞOLLAR'LA AKŞAM YEMEĞİ YEDİ!
> (Ekleme Tarihi: 01.11.2006 / Çarşamba / Denizli /17:57)
Yatağanbaba Türk Müziği'nin efsane grubu Moğollar'la birlikte İzmir'de yemek yedi.
Yatağanbaba Menajerlik & Organizasyon'un sanatçısı ve Moğollar'ın dostu Hurşit Çakır ile birlikte Denizli'den İzmir'e giden Yatağanbaba, Moğollar'la bir saate yakın sohbet etti.
Moğollar'dan Taner Öngür'e "Türk Kültürü'nün Karbon Kâğıdı / Barış Manço Destanı" adlı kitabını hediye eden Yatağanbaba, Çakır'la birlikte sohbet sonrası Balçova Pazaryeri Meydanı'ndaki muhteşem konseri izledi.
Çakır & Yatağanbaba ikilisinin Moğollar'la yaptığı bu sohbeti haber yapan basın kuruluşlarının yazılarını yakında yayınlayacağız. (Haber No: 922 / 01)
---------------------------------------------------------------------------------
HALKIN YÜKSELİŞİ PARTİSİ
Genel Başkanı: Prof.Dr.Yaşar Nuri Öztürk / 0312 448 06 21
Denizli İl Başkanı: Murat Yatağanbaba / 0537 411 59 83
xxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxxx
MURAT YATAĞANBABA İRTİBAT:
> e-posta : muratyataganbaba@mynet.com
> web site: http://yataganbaba.sitemynet.com/kitap/
> telefon : 0258 242 01 70 / 0537 411 59 83
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
MURAT YATAĞANBABA KİTAPLARI:
Din Adına Konuşan Hurafe Manyaklarına Cevap: Saçmalıkname
(Sipariş için: sacmalikname@mynet.com)
Siyaset Peygamber Mesleğidir / Amerika Kâbe'nin Üstünde Dansöz Oynatacak
(Sipariş için: spmeslegidir@mynet.com)
Türk Kültürü'nün Karbon Kâğıdı / Barış Manço Destanı
(Sipariş için barisdestani@mynet.com)
|
|